AskeriYargıtay
Dairesi: 2. Daire
Esas No: 2017/ 53
Karar No: 2017 / 60
Karar Tarihi: 22.02.2017
(2692 S. K. m. 21) (353 S. K. m. 9)
Sanıklar hakkında evvelce verilen mahkûmiyet hükümlerinin, Dairemizin 17.2.2016 tarihli, 2015/643 Esas ve 2016/129 Karar sayılı ilamıyla suç vasfı yönünden bozulmasının üzerine, bozma ilamına uyularak sürdürülen yargılama sırasında, Askeri Mahkemece sanıklar hakkında görevsizlik kararı verildiği anlaşılmaktadır.
Kararlar; müdafi tarafından, askeri mahkemenin görevli olduğu ileri sürülerek, temyiz edilmiştir.
Tebliğnamede; kararların ayrı ayrı onanmasına karar verilmesi gerektiği yönünde görüş bildirilmiştir.
Yapılan incelemede; 2692 sayılı Sahil Güvenlik Komutanlığı Kanununda, 25.7.2016 tarihli, 668 sayılı Kanun Hükmünde Kararname ve 15.8.2016 tarihli, 674 sayılı Kanun Hükmünde Kararname ile yapılan değişiklikler sonucunda; Sahil Güvenlik Komutanlığının kural olarak Türk Silahlı Kuvvetleri bünyesinden ayrıldığı, Sahil Güvenlik personelinin askeri görevlerinin sınırlandırıldığı, Sahil Güvenlik personeline askeri görev verilmesinin istisnai olduğu ve Kanunda sayılan belirli şartlar gerçekleştiğinde ancak askeri görev verilebileceği, askeri mahkemelerin Sahil Güvenlik personelini yargılama görevinin sadece askeri görev verildiği takdirde söz konusu olabileceği anlaşılmaktadır. 2692 sayılı Sahil Güvenlik Komutanlığı Kanununun 21/e maddesine göre, Sahil Güvenlik personeli sadece askeri görev verildiği takdirde askeri mahkemelerde yargılanabilecektir.
2692 sayılı Kanunun, 25.7.2016 tarihli ve 668 sayılı KHK ile değişik 21inci maddesi, Sahil Güvenlik personelinin işlediği suçların yargılamasında, hangi yargı kolunun görevli olduğunu açıkça düzenleyen bir usul hükmüdür ve tüm usul hükümleri gibi, yürürlüğe girdiği tarihten sonra, derdest olan davalarda uygulanması gereklidir.
Askeri mahkemelerin görevini düzenleyen 353 sayılı Kanunun 9uncu maddesinde,
kanunlarda aksi yazılı olmadıkça
ifadesi kullanılarak, askeri mahkemelerin genel görevine kanunlarla istisna getirilebileceğinin hüküm altına alındığı, bu kapsamda 2692 sayılı Kanunun 21inci maddesi e bendinin, askeri mahkemelerin Sahil Güvenlik personeli üzerindeki yargılama görevini düzenlediği ve 353 sayılı Kanunun 9uncu maddesine açıkça istisna getirdiği sonucuna varılmıştır.
Yapılan açıklamaların ışığı altında; Sahil Güvenlik personeli olarak görevli olan sanıkların, kamu davasına konu edilen eylemlerinin, Sahil Güvenlik personeline tevdi edilmiş askeri bir görevden kaynaklanmadığı, bu nedenle 2692 sayılı Sahil Güvenlik Komutanlığı Kanununun 21inci maddesinin e bendine göre, dava konusu eylemlerinden dolayı yargılama yapmaya askeri mahkemelerin görevli olmadığı ve kamu düzenini doğrudan ilgilendiren görev konusunun davanın her aşamasında öncelikle ve resen göz önünde bulundurulması gerektiği, dolayısıyla verilen görevsizlik kararlarında herhangi bir isabetsizlik bulunmadığı anlaşıldığından, müdafiin temyiz sebeplerinin reddiyle, görevsizlik kararlarının ayrı ayrı onanmasına karar verilmiştir.
Sonuç Ve Karar: Açıklanan nedenlerle;
Müdafiin kabule değer görülmeyen temyiz sebeplerinin, 353 sayılı Kanunun 217/2nci maddesi gereğince REDDİNE;
Usul ve esas yönlerinden hukuka uygun bulunan görevsizlik kararlarının ayrı ayrı ONANMASINA;
22.2.2017 tarihinde, tebliğnamedeki görüşe uygun olarak, oybirliği ile karar verildi.
Full & Egal Universal Law Academy