Askeri Yargıtay 2. Daire 2016/77 Esas 2016/116 Karar
Karar Dilini Çevir:
AskeriYargıtay
Dairesi: 2. Daire
Esas No: 2016/ 77
Karar No: 2016 / 116
Karar Tarihi: 10.02.2016


(5237 S. K. m. 66) (5271 S. K. m. 52, 53, 54, 58, 59) (1632 S. K. m. 144) (353 S. K. m. 16, 221)

 

Önceki mahkûmiyet hükmünün usul ve noksan soruşturma yönünden bozulmasına ilişkin Dairemizin 14.3.2012 tarihli, 2012/411-405 Esas ve Karar sayılı ilamına uyan Askerî Mahkemece; sanığın, Nisan 2008-30.5.2008 tarihleri arasında ihmal suretiyle görevi kötüye kullanmak suçunu işlediği kabul edilerek, ASCK'nın 144’üncü maddesi delaleti ile TCK'nın 257/2, 62, 50 ve 52’nci maddeleri uyarınca 1.500 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına, meydana gelen 5.627,02 TL tutarındaki kantin zararının, 353 sayılı Kanun’un 16’ncı maddesi uyarınca sanıktan alınmasına karar verilmiştir.

 

Hüküm; sanık tarafından, sebep gösterilmeden temyiz edilmiştir.

 

Tebliğnamede; hükmün, usule aykırılık nedeniyle bozulması gerektiği yönünde görüş bildirilmiştir.

 

Yapılan incelemede; sanığın, 2008 yılı Mart ayında … Kışla Kantin sorumlusu olarak görevlendirildiği, bu görevini yürüttüğü sırada 30.5.2008 tarihinde kantin heyetince yapılan sayım sonucunda 5.627,02 TL tutarında açık olduğunun tespit edildiği, böylece ihmal suretiyle görevi kötüye kullanmak suçunu işlediğinden bahisle mahkûmiyetine dair hüküm kurulmuş ise de;

 

Dairemizin 14.3.2012 tarihli bozma ilamında, diğer bozma gereklerinin yanı sıra, sanığın Bölük Komutanı olan Tnk.Ütğm. O.K.’nin, sanığın savunmasına eklediği belge ile ilgili iddiaları kapsamında beyanlarının tespit edilmemesi noksan soruşturma olarak kabul edilmiş, Askerî Mahkemece, bozma ilamına uyularak sürdürülen yargılamada, istinabe mahkemesi tarafından çağrılan tanığın sunmuş olduğu yazılı beyanı yeterli görülerek huzurda yeminli beyanı tespit edilmemiştir.

 

Askerî Mahkemece, bozma ilamına uyma kararı verildikten sonra, tanığın usul hukukunun esaslı kurallarından olan sözlülük ve aleniyet ilkelerinin gereklerine aykırı olarak, CMK’nın 52, 53, 54, 58 ve 59’uncu maddelerine aykırı şekilde yemin verilmeden ve sözlü olarak dinlenilmeden, yazılı şekildeki beyanının yeterli görülmesi ve hükme esas alınması hukuka aykırı görüldüğünden, hükmün usul yönünden bozulmasına karar verilmiştir.

 

Tebliğnamede, Hazine zararından hiçbir tenkis yapılmayarak bu konunun gerekçede tartışılmamış olmasının ve sanık hakkında nispi harca hükmedilmemesinin de usule aykırı olduğu kabul edilerek hükmün bu nedenlerle de usul yönünden bozulması gerektiği belirtilmiş ise de, bu konu uygulamaya ilişkin olduğundan, bozma nedeni karşısında bu aşamada bir değerlendirme yapılmamıştır.

 

Sonuç Ve Karar: Açıklanan nedenlerle;

 

Sanığın temyizine atfen ve resen, 353 sayılı Kanun’un 221/1’inci maddesi gereğince, mahkûmiyet hükmünün usul yönünden BOZULMASINA,

 

10.2.2016 tarihinde, tebliğnamedeki görüşe kısmen uygun olarak, oybirliği ile karar verildi. (¤¤)


Full & Egal Universal Law Academy