(1632 S. K. m. 66) (5237 S. K. m. 50, 51, 52, 62) (353 S. K. m. 217)

Askeri Mahkemece, sanığın;

1) 23.4.2013-13.6.2013 tarihleri arasında firar suçunu işlediği kabul edilerek, eylemine uyan ASCK’nın 66/1-a, TCK’nın 62/1, 50/1-a ve 52/2’nci maddeleri gereğince altı bin Türk Lirası adli para cezası ile cezalandırılmasına, hükmolunan adli para cezasının TCK’nın 52/4’üncü maddesi gereğince yirmi dört ay eşit taksit hâlinde tahsil edilmesine, 24.1.2007 tarihinde başka suç işlediğine dair dava dosyasındaki kesinleşmiş mahkûmiyeti nazara alınarak bir daha suç işlemekten çekinmeyeceği kanaatine ulaşıldığından hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına, TCK’nın 51’inci maddesi uyarınca cezasının ertelenmesine yer olmadığına;

2) 16.6.2013-30.12.2013 tarihleri arasında firar suçunu işlediği kabul edilerek, eylemine uyan ASCK’nın 66/1-a, TCK’nın 62/1, 50/1-a ve 52/2’nci maddeleri gereğince altı bin Türk Lirası adli para cezası ile cezalandırılmasına, hükmolunan adli para cezasının TCK’nın 52/4’üncü maddesi gereğince yirmi dört ay eşit taksit hâlinde tahsil edilmesine, 24.1.2007 tarihinde başka suç işlediğine dair dava dosyasındaki kesinleşmiş mahkûmiyeti nazara alınarak bir daha suç işlemekten çekinmeyeceği kanaatine ulaşıldığından hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına, TCK’nın 51’inci maddesi uyarınca cezasının ertelenmesine yer olmadığına,

Karar verilmiştir.

Hükümler; sanık tarafından sebep gösterilmeksizin temyiz edilmiştir.

Tebliğnamede; hükümlerin ayrı ayrı onanmasına karar verilmesi gerektiği yönünde, görüş bildirilmiştir.

Yapılan incelemede; sanığın, emrinde askerlik hizmetini yerine getirdiği Birliğinden 23.4.2013 günü firar ettiği, durumun aynı gün saat 20.00’de alınan yat yoklamasında tespit edilerek tutanakla imza altına alındığı (Dz. 22), bir süre firarda kalan sanığın 13.6.2013 günü Gaziantep'te polis ekiplerince yakalanarak … Askerlik Şubesi Başkanlığına teslim edildiği (Dz. 50), anılan Askerlik Şubesi Başkanlığınca iki gün yol süresi verilerek serbest olarak Birliğine sevk edilen sanığın (Dz. 51), en geç 15.6.2013 günü sonuna kadar Birliğine katılması gerekirken katılmadığı (Dz. 52), bir süre sonra 30.12.2013 günü kendiliğinden dönerek Birliğine katılış yaptığı (Dz.41), böylece sanığın 23.4.2013-13.6.2013 ve 16.6.2013-30.12.2013 tarihleri arasında iki ayrı firar suçunu işlediği, tüm dosya kapsamından maddi vakıa olarak anlaşılmaktadır.

Bu itibarla; Askeri Mahkemece, sanık hakkında tüm unsurları ile oluşan iki ayrı firar suçundan, karar yerinde gösterilen ve dosya içeriğine de uygun düşen, yasal, haklı ve inandırıcı gerekçelerle, temel cezaların alt sınırdan belirlenip, takdiri indirim maddesi uygulanmak suretiyle mahkûmiyet kararları verilmesinde, geçmişte işlediği kasıtlı suçtan mahkûmiyeti bulunması nedeniyle hükmün açıklanmasının geri bırakılması hükümlerinin uygulanmamasında, yeniden suç işlemeyeceği yönünde kanaat oluşmadığından verilen hürriyeti bağlayıcı cezaların ertelenmemesinde, hapis cezalarının adli para cezasına çevrilmesinde hukuka aykırılık görülmediğinden sanığın temyiz isteminin reddiyle, mahkûmiyet hükümlerinin ayrı ayrı onanmasına, karar verilmiştir.

Sonuç Ve Karar: Yukarıda açıklanan nedenlerle;

Sanığın kabule değer görülmeyen temyiz isteminin, 353 sayılı Kanun’un 217/2’nci maddesi uyarınca REDDİNE;

Usul ve esas yönlerinden hukuka uygun bulunan mahkûmiyet hükümlerinin ayrı ayrı ONANMASINA;

3.2.2016 tarihinde, tebliğnamedeki görüşe uygun olarak, oybirliği ile karar verildi. (¤¤)


Full & Egal Universal Law Academy