Askeri Yargıtay 2. Daire 2016/225 Esas 2016/260 Karar
Karar Dilini Çevir:
AskeriYargıtay
Dairesi: 2. Daire
Esas No: 2016/ 225
Karar No: 2016 / 260
Karar Tarihi: 13.01.2016

(1632 S. K. m. 144) (5237 S. K. m. 50, 52, 62, 257)

Askeri Mahkemece; sanığın Ocak 2010-Mart 2011 tarihleri arasında görevinin gereklerini yapmakta ihmal göstererek kamunun zararına sebep olmak suretiyle ihmal suretiyle memuriyet görevini kötüye kullanmak suçunu işlediği kabul edilerek, eylemine uyan ASCK’nın 144’üncü maddesi delaletiyle TCK’nın 257/2, 62/1, 50/1-a, 52/2 ve 52/4’üncü maddeleri gereğince aylık yirmi eşit taksitte tahsil edilmek üzere 1.500 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına, sebebiyet verdiği 310,11 TL’lik Hazine zararının tahsiline, 492 sayılı Harçlar Kanunu gereğince 27,70 TL nispi harç alınmasına, yasal şartları bulunmadığından hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ve yasal imkânsızlık nedeniyle adli para cezasının ertelenmesine yer olmadığına, karar verilmiştir.

Hüküm; müdafi tarafından, sanığın suç işleme kastı ile hareket etmediği, atılı suçun oluştuğu iddia edilen tarihlerde sanığın istirahatlı olduğu, ayrıca sanık hakkında yasal indirim nedenlerinin uygulanmadığı, burada suçun unsurlarının tipiklik anlamında oluşmadığı, sanığın atılı suçu işlediğine dair her türlü şüpheden uzak, somut, kesin ve inandırıcı delilin söz konusu olmadığı, ileri sürülerek temyiz edilmiştir.

Tebliğnamede; hükmün, noksan soruşturma yönünden bozulmasına karar verilmesi gerektiği yönünde, görüş bildirilmiştir.

Aynı hüküm ile; sanık Mot.Kd.Bçvş. M.S. hakkında ihmal suretiyle memuriyet görevini kötüye kullanmak suçundan tesis edilen hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı, temyiz incelemesine tabi olmadığından; diğer sanık Mot.Kd.Bçvş. M.U. hakkındaki ihmal suretiyle memuriyet görevini kötüye kullanmak suçundan tesis edilen mahkûmiyet kararı ise taraflarca temyiz edilmediğinden, inceleme dışında tutulmuştur.

Yapılan incelemede; olay tarihlerinde … Komutanlığı emrinde görevli olan sanıklardan Mot.Kd.Bçvş. M.S.'nin emeklilik sebebiyle ayrılışının gündeme gelmesiyle, Birliğin taşınır mal sorumlusu olarak uhdesinde bulunan malların devrinin gerektiği, o tarihte adı geçen sanığın amiri konumunda bulunan Dz.Yzb. S.B.'nin emri ile devir için yapılan sayımda 4.3.2011 tarihli tutanakta belirtildiği üzere toplam 37 kalem malzemenin eksik olduğunun tespit edildiği, bu malzemelerden bir kısmının, öncesinde, taşınır mal sorumlusu olan sanık M.S. tarafından güverte ve motor branşlarına iç dağıtım belgesiyle teslim edildiği, keza güverte branşına ait olan ve 4.3.2011 tarihli tutanağın 3, 4, 5, 6, 17, 18, 19, 21 sırasında belirtilen 8 kalem malzemenin sanıklardan Por.Kd.Bçvş. B.B.'ye; bölük ve motor branşlarına ait olan ve 4.3.2011 tarihli tutanağın 16, 20, 32, 33, 34, 35 ve 1, 2, 8, 9, 12, 15, 27, 29 iki adedi ve 31 sıralarında belirtilen toplam 15 kalem malzemenin sanıklardan Mot.Kd.Bçvş. M.U.'ya imza karşılığı teslim edilmiş bulunduğu, bu iki sanığa evvelce teslim edilenler haricindeki tutanağın 7, 10, 11, 13, 14, 22, 23, 24, 25, 26, 28, 29 [on adedi] ve 30 sırasına kayıtlı 13 kalem malzeme ile 2 kalem eksik malzemenin sanık M.S.'nin uhdesinde bulunduğu, iç dağıtım belgesi ile teslim edilen malzemelerden söz konusu tutanağın 3, 4 ve 5 sırasına kayıtlı raf ömürlü malzemenin kaydı silindiğinde sanık B.B.'nin uhdesinde bulunup eksik malzemenin 5 kalem olduğu; Askeri Mahkemece maddi vakıanın bu şekilde kabulünden sonra yapılan yargılama neticesinde, sanığın uhdesindeki eksik malzemelerin muhafazası ve korunmasında gerekli dikkat ve özeni göstermeyerek 310,11 TL’lik Hazine zararına sebebiyet vermek suretiyle ihmal suretiyle memuriyet görevini kötüye kullanmak suçunu işlediği kabul edilerek, hakkında belirtilen şekilde mahkûmiyet kararı verildiği anlaşılmakta ise de;

Özellikle olay tarihinde sanığın amiri olan tanık Dz.Yzb. S.B.’nin yeminli ifadesinde; sanığın dört beş adet ek görevinin bulunduğunu bildirmesi, sanığın 10.1.2011-13.1.2011 tarihleri arasında hastanenin psikiyatri kliniğinde yatarak gördüğü tedavinin ardından bir ay süre ile istirahat alarak Birliğinden uzak kalması ve savunmasında ısrarla eksik olan tüm malzemeleri piyasadan temin ederek tamamladığı yönündeki beyanları ve bu beyanlarını dolaylı olarak destekleyen yeminli tanık beyanları dikkate alındığında;

1. Sanığın, kurs, izin, istirahat ve geçici görev gibi nedenlerle Birliğinden ayrı kaldığı dönemler olup olmadığı, şayet var ise bu dönemlerde üzerine zimmetli malzemelerin sanıktan alınarak başka personele zimmetlenip zimmetlenmediği, yine bu malzemelerin muhafazası, korunması, kullanımı ve kontrolünün ne şekilde ve nasıl yapıldığı;

2. Branşı ile ilgili malzemelerin devir teslim işleminin yapıldığı 25.1.2010 tarihinden itibaren sanık B.B.’ya görevini aksatacak şekilde herhangi bir ek görev verilip verilmediği, verilmiş ise bu görev ya da görevlerin neler olduğu;

3. Bilirkişi beyanı da gözetildiğinde, sanığa teslim edilen ve daha sonra yapılan sayımda eksik olduğu tespit edilen ve raf ömrünü dolduran malzemeler düşüldükten sonra kalan beş kalem malzemeden kayıt silme işlemine tabi tutulan veya Birlik içinde yapılan aramada bulunan malzeme olup olmadığı, var ise bu malzemelerin neler olduğu, ayrıca yapılacak bu araştırmalara rağmen halen eksik malzeme var ise bunların neler olduğu ile bu eksik malzemelerin ilgili saymanlıklardan sorulmak suretiyle, varsa amortisman bedelleri düşülmek suretiyle ödetmeye esas birim fiyatlarının ne olduğu;

Hususlarının araştırılması, akabinde dosyanın bilirkişiye tevdi edilerek, meydana gelen Hazine zararının tam ve doğru olarak tespiti ile oluşan zimmet açığının sanığa atfedilecek bir kusurdan kaynaklanıp kaynaklanmadığının, atılı suçun unsurları itibarıyla oluşup oluşmadığının değerlendirilmesi gerektiği sonucuna varıldığından, mahkûmiyet hükmünün noksan soruşturma yönünden bozulmasına, karar verilmiştir.

Sonuç Ve Karar: Yukarıda açıklanan nedenlerle;

Müdafiin temyiz sebeplerine atfen ve resen, 353 sayılı Kanun’un 221/1’inci maddesi gereğince, mahkûmiyet hükmünün noksan soruşturma yönünden BOZULMASINA,

13.4.2016 tarihinde, tebliğnamedeki görüşe uygun olarak, oybirliği ile karar verildi. (¤¤)

Full & Egal Universal Law Academy