AskeriYargıtay
Dairesi: 2. Daire
Esas No: 2016/ 184
Karar No: 2016 / 224
Karar Tarihi: 30.03.2016

(1632 S. K. m. 66) (5237 S. K. m. 50, 52, 62) (5271 S. K. m. 191)

Önceki mahkûmiyet hükmünün usul yönünden bozulmasına ilişkin Dairemizin 11.9.2013 tarihli, 2013/1259-1182 Esas ve Karar sayılı ilamına uyan Askeri Mahkemece; sanığın, 30.11.2004-16.7.2008 tarihleri arasında, izin tecavüzü suçunu işlediği kabul edilerek, ASCK’nın 66/1-b (teşdiden), TCK’nın 62, 50 ve 52’nci maddeleri uygulanmak suretiyle 7.000 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına, cezanın aylık taksitler hâlinde ve yirmi dört eşit taksitte tahsiline, taksitlerden birinin zamanında ödenmemesi hâlinde geri kalan miktarın tamamının tahsil edileceğinin, ödenmeyen adli para cezasının hapse çevrileceğinin ve hapis cezasının mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirileceğinin sanığa bildirilmesine karar verilmiştir.

Hüküm, müdafi tarafından, esasa ilişkin sebepler ileri sürülerek temyiz edilmiştir.

Tebliğnamede; hükmün usul yönünden bozulmasına karar verilmesi gerektiği yönünde görüş bildirilmiştir.

Yapılan incelemede; sanığın, 11.11.2004 tarihinde, on yedi gün sıhhi izne gönderildiği, izin süresi sonunda birliğe dönüş için tanınması gerekli iki günlük yol süresi de nazara alındığında, 30.11.2004 tarihinde izinden dönerek birliğine katılması gerekirken katılmadığı ve 25.4.2010 tarihinde yakalandığı, gözlem altına alınması sonucunda 16.7.2008 tarihinden itibaren askerliğe elverişsiz olduğunun tespit edildiği, bu suretle atılı suçu işlediği kabul edilerek cezalandırılmasına karar verildiği anlaşılmaktadır.

Dairemizin 11.9.2013 tarihli, 2013/1259-1182 Esas ve Karar sayılı ilamı ile; sanığın sorgusunun tespit edildiği 28.5.2010 tarihinde yapılan duruşmada, CMK’nın 191/3-b maddesine göre iddianame okunmadan sorgusunun tespit edilmesi nedeniyle, önceki mahkûmiyet hükmünün usul yönünden bozulmasına ve Askeri Mahkemece de bozma ilamına uyulmasına karar verilmiş olmasına rağmen; sanığın bozma ilamına karşı diyeceklerinin istinabe mahkemesinde tespitinden sonra, yine iddianame okunmadan yargılamaya devam edilerek hüküm kurulduğu, böylece bozma kararının gereğinin yerine getirilmediği gibi aleniyet ilkesinin de ihlal edildiği anlaşıldığından, mahkûmiyet hükmünün usul yönünden bozulmasına karar verilmiştir (Dairemizin 5.2.2014 tarihli, 2014/178-180; 1’inci Dairenin 25.9.2013 tarihli, 2013/1134-1101; 3’üncü Dairenin 2.4.2013 tarihli, 2013/524-515 ve 4’üncü Dairenin 19.10.2004 tarihli, 2004/1197-1194 Esas ve Karar sayılı ilamları da aynı yöndedir).

Sonuç Ve Karar: Açıklanan nedenlerle;

Müdafiin temyizine atfen ve resen, mahkûmiyet hükmünün, 353 sayılı Kanun’un 221/1’inci maddesi gereğince, usul yönünden BOZULMASINA,

30.3.2016 tarihinde, tebliğnamedeki görüşe uygun olarak, oybirliği ile karar verildi. (¤¤)

Full & Egal Universal Law Academy