Askeri Yargıtay 2. Daire 2009/842 Esas 2009/849 Karar
Karar Dilini Çevir:
AskeriYargıtay
Dairesi: 2. Daire
Esas No: 2009/ 842
Karar No: 2009 / 849
Karar Tarihi: 29.04.2009

(1632 S. K. m. 47, 87, 121, Ek m. 8) (5237 S. K. m. 50, 62)

Müteaddit emre itaatsizlikte ısrar (2 kez) ve askerliğe ait evrakı tahrip etmek suçlarından sanık terhisli Mu.Er Durmuş ÇİFTÇİ hakkında Kara Kuvvetleri Komutanlığı Askeri Mahkemesince verilen 04.11.2008 tarihli ve 2008/239-1060 Esas ve Karar sayılı mahkumiyet hükümleri, sanık tarafından süresinde temyiz edildiğinden, Askeri Yargıtay Başsavcılığının onama ve bozma istemlerini içeren, 19.03.2009 tarihli ve 2009/3263 sayılı tebliğnamesine bağlı olarak Dairemize gönderilen dava dosyası incelendi.

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:

Askeri Mahkemece; sanığın,

1- Müteaddit (2 kez) emre itaatsizlikte ısrar suçlarını işlediği sabit görülerek ASCK'nın 87/1 (1'nci cümle) ve TCK'nın 62'nci maddeleri iki kez uygulanmak suretiyle ayrı ayrı 25 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına,

2- Askerliğe ait evrakı tahrip etmek suçunu işlediği sabit görülerek ASCK'nın 121, TCK'nın 62 ve 50/3'nci maddeleri uygulanmak suretiyle 500 YTL adli para cezası ile cezalandırılmasına, karar verilmiş; hükümler, sanık tarafından, kendisine haksız olarak ceza verildiği ileri sürülerek temyiz edilmiştir.

1) İlk emre itaatsizlikte ısrar suçu yönünden inceleme:

Birliğe içki sokulmayacağı ve kullanılmayacağına ilişkin emir tebliğ edilmesine rağmen sanığın, 01.02.2007 tarihinde, dışarıdan temin ettiği biraları birliğe soktuğu, nöbetçi amiri tarafından koğuşta yapılan kontrollerde yatağının altında biraların bulunduğu dosya kapsamından anlaşılmıştır.

Yetkili amir tarafından verilmiş ve tebliğ edilmek suretiyle somut hale getirilmiş olan askeri hizmete ilişkin mezkur emrin, sanık tarafından bilinçli olarak yerine getirilmediği dosya kapsamından anlaşılmakla, sanığın eyleminin emre itaatsizlikte ısrar suçunu oluşturduğunun kabulü ile mahkumiyetine karar verilmesinde hukuka aykırılık bulunmamaktadır.

Emre itaatsizlikte ısrar suçunun sırf askeri suçlardan olması nedeniyle, bu suçtan verilen hapis cezasının seçenek yaptırımlardan birine çevrilmesi ve ertelenmesi, ASCK'nın Ek-8/2 ve 47/A maddeleri uyarınca yasal olarak mümkün değildir.

Öte yandan, Askeri Mahkemece verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına dair gerekçede yer alan; ...sanığın kişilik özellikleri ile hakkında benzer suçlardan takibat yapıldığı gözetildiğinde, ileride bir daha suç işlemeyeceği yönünde Mahkememizce kanaat oluşmadığından, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına karar verilmiştir ... şeklindeki gerekçenin, sanığın, daha önce sabıkasının bulunmamasına rağmen, önceki disiplinsiz eylemleri nedeniyle birlik komutanı tarafından oda hapsi cezası ile cezalandırılması (Dz.1), ayrıca vaka kanaat raporunda belirtilen disiplinsiz davranışları karşısında, kişiliğine yönelik olarak edinilen kanaat ve varılan sonucun dosya içeriği ile uyumlu olduğu, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına dair takdir ve kabulde hukuka aykırılık bulunmadığı sonucuna varıldığından, sanığın temyiz nedenlerinin reddi ile mahkumiyet hükmünün onanması cihetine gidilmiştir.

2) İkinci emre itaatsizlikte ısrar suçu yönünden inceleme:

Sanığın, 03.03.2007 tarihinde, 12.00-14.00 saatleri arasında malzemelik nöbeti bulunmasına rağmen, nöbetine gitmediğinin nöbetçi subayı tarafından tespit edildiği anlaşılmaktadır.

Sanık aşamalardaki tüm sorgu ve savunmalarında; yorgun olduğundan dolayı uyuya kalması nedeniyle nöbetini tutamadığını ileri sürmüş ise de, Dz.32'deki tutanakta, sanığın nöbet saatinde birlik içinde tüm aramalara rağmen bulunamadığının tespit edildiği, nöbet saatlerinden önceden haberdar olan sanığın, savunmalarında ileri sürdüğü gündüz saatlerindeki nöbetine yönelik mazeretinin yasal ve geçerli bir özür niteliğinde olmadığı sonucuna varılmıştır.

Yetkili amir tarafından verilmiş ve tebliğ edilmek suretiyle somut hale getirilmiş olan askeri hizmete ilişkin mezkur emrin, sanık tarafından bilinçli olarak yerine getirilmediği dosya kapsamından anlaşılmakla, sanığın eyleminin emre itaatsizlikte ısrar suçunu oluşturduğunun kabulü ile mahkumiyetine karar verilmesinde hukuka aykırılık bulunmamaktadır.

Emre itaatsizlikte ısrar suçunun sırf askeri suçlardan olması nedeniyle, bu suçtan verilen hapis cezasının seçenek yaptırımlardan birine çevrilmesi ve ertelenmesi, ASCK'nın Ek-8/2 ve 47/A maddeleri uyarınca yasal olarak mümkün değildir.

Öte yandan, Askeri Mahkemece verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına dair gerekçede yer alan; ...sanığın kişilik özellikleri ile hakkında benzer suçlardan takibat yapıldığı gözetildiğinde, ileride bir daha suç işlemeyeceği yönünde Mahkememizce kanaat oluşmadığından, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına karar verilmiştir ... şeklindeki gerekçenin sanığın, daha önce sabıkasının bulunmamasına rağmen, önceki disiplinsiz eylemleri nedeniyle birlik komutanı tarafından oda hapsi cezası ile cezalandırılması (Dz.l), ayrıca vaka kanaat raporunda belirtilen disiplinsiz davranışları karşısında kişiliğine yönelik edinilen kanaat ve varılan sonucun dosya içeriği ile uyumlu olduğu, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına dair takdir ve kabulde hukuka aykırılık bulunmadığı sonucuna varıldığından, sanığın temyiz nedenlerinin reddi ile mahkumiyet hükmünün onanması cihetine gidilmiştir.

Tebliğnamede; nöbeti olduğunu bilen ve uyuya kaldığını iddia eden sanığın, nöbet hizmetine götürülmek için nöbet saatinden önce aranıp aranmadığının ve bu amaçla çay ocağına bakılıp bakılmadığının, sanık hakkındaki tutanakta imzası bulunan ve sanıkla aynı saatte nöbetçi olan dağıtım onbaşısı Erman ÇEVİKKALP ve bir önceki dağıtım onbaşı S. CANDELER'in bu duruma ilişkin ifadelerinin tespitinden sonra, sanığın hukuki durumunun değerlendirilmemiş olmasının hukuka aykırı olduğu, mahkumiyet hükmünün noksan soruşturma nedeniyle bozulması gerektiği görüşü bildirilmiş ise de;

Dz.32'deki tutanakta, sanığın nöbet saatinde birlik içinde tüm aramalara rağmen bulunamadığının tespit edildiği ve sanığın da bu tespite bir itirazının bulunmadığı görülmekle, tutanakta. imzası bulunan nöbetçi onbaşının dinlenilmesine gerek olmadığı, ayrıca gündüz saatlerindeki nöbet için nöbetçi onbaşının aramalarına rağmen nöbetçiyi temin edememesi ve nöbet hizmetinin yerine getirilememesi halinde, bu durumun sanığa isnat edilen suçun manevi unsuruna etken olabilecek bir hal olarak değerlendirilmesi mümkün görülmediğinden, tebliğnamede belirtilen görüşe iştirak edilmemiştir.

3) Askerliğe ait evrakı tahrip etmek suçu yönünden inceleme:

Sanığın 23.03.2007 tarihinde 03.00-05.00 saatleri arasında garaj nöbetçisi olduğu, devriye nöbetçi astsubayı tarafından yapılan kontrolde nöbet yerinde bulunamadığı, bir müddet sonra oturduğu araç içerisinden çıkarak nöbetçi astsubayının yanma geldiği, nöbet yeri kontrol defterinin düşünceler kısmına bu hususun kayıt edildiği, sanığın nöbet defterinin ilgili sayfasındaki kaydı silerek tahrip ettiği dosya kapsamından anlaşılmıştır.

Sanığın, bölük garaj yeri nöbet defterinin 22/23.03.2007 tarihli sayfasındaki devriye nöbetçi astsubayı Bçvş. Ferhat KOÇ tarafından düşülen, nöbeti sırasında araç içinde oturduğuna ilişkin kaydı silerek tahrip etmek şeklindeki ibaret eyleminin, atılı suçu oluşturduğunun kabulü ile mezkur suçtan, yukarıda açıklandığı şekilde mahkumiyetine karar verilmesinde hukuka aykırılık bulunmamaktadır.

Öte yandan, Askeri Mahkemece verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına dair gerekçede yer alan; ...sanığın kişilik özellikleri ile hakkında benzer suçlardan takibat yapıldığı gözetildiğinde, ileride bir daha suç işlemeyeceği yönünde Mahkememizce kanaat oluşmadığından, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına karar verilmiştir ... şeklindeki gerekçenin sanığın, daha önce sabıkasının bulunmamasına rağmen, önceki disiplinsiz eylemleri nedeniyle birlik komutanı tarafından oda hapsi cezası ile cezalandırılması (Dz.l), ayrıca vaka kanaat raporunda belirtilen disiplinsiz davranışları karşısında kişiliğine yönelik edinilen kanaat ve varılan sonucun dosya içeriği ile uyumlu olduğu, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına dair takdir ve kabulde hukuka aykırılık bulunmadığı sonucuna varıldığından, sanığın temyiz nedenlerinin reddi ile mahkumiyet hükmünün onanması cihetine gidilmiştir.

SONUÇ VE KARAR: Açıklanan nedenlerle; sanığın kabule değer görülmeyen temyiz nedenlerinin 353 sayılı Kanunun 217/2'nci maddesi gereğince REDDİNE; mahkumiyet hükümlerinin ayrı ayrı ONANMASINA;

29.04.2009 tarihinde, ilk emre itaatsizlikte ısrar ve askerliğe ait evrakı tahrip etmek suçları yönünden tebliğnameye uygun, ikinci emre itaatsizlikte ısrar suçu yönünden aykırı olarak oybirliği ile karar verildi. (¤¤)

Full & Egal Universal Law Academy