(1632 S. K. m. 66) (5237 S. K. m. 62)

Sanığın, 29.10.2006 tarihinde çıkmış olduğu çarşı izninden Birliğine dönmeyerekfirar ettiği, bu durumunu ateşli silahla kendisini yaralaması sonucu emniyet görevlilerince yakalandığı 06.01.2007 tarihine kadar sürdürdüğü tüm dosya kapsamından maddi vakıa olarak anlaşılmıştır.

Askeri Mahkemece, sanığın, 29.10.2006-06.01.2007 tarihleri arasında firar suçunu işlediği kabul edilerek, yazılı olduğu şekilde mahkûmiyetine karar verilmiş ise de;

…Asker Hastanesinin 28.02.2014 ve 2915 sayılı Sağlık Kurulu raporu ile sanığın suç tarihlerinde ve halen askerliğe elverişli bulunduğu belirlenmiştir (Dz.350). Düzenlenen adli raporda da (Dz.324), sanığın cezai ehliyetinin tam olduğu ifade edilmiştir. Ancak,…Asker Hastanesi Sağlık Kurulunca bu sonuca ulaşılırken, sanık hakkında verilmiş ve kesinleşmiş bulunan izin tecavüzü ve firar suçlarına ilişkin mahkûmiyet hükümlerinin infazlarının yapılmamış olduğu kabul edilmiştir. Adli raporda da aynı kabule yer verilmiştir.

Oysa, dava dosyası incelendiğinde;

 … Komutanlığı Askeri Mahkemesinin 21.05.2003 tarihli ve 2003/834-238 E.K. sayılı hükmüyle, sanığın, 19.01.2003-08.03.2003 tarihleri arasında izin tecavüzü suçunu işlediği kabul olunarak ASCK'nın 66/1-b ve TCK'nın 59/2'nci maddeleri gereğince neticeten on ay hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verilmiş, bu hüküm 07.10.2013 tarihinde kesinleşmiş ve infazı yapılarak 21.06.2006 tarihinde şartla tahliyesine, karar verilmiştir (Dz.76-79).

Yine, … Komutanlığı Askeri Mahkemesinin 12.09.2006 tarihli ve 2006/1613-799 E.K. sayılı hükmüyle, sanığın,14.11.2003-30.04.2006 tarihleri arasında firarsuçunu işlediği kabul olunarak ASCK'nın 66/1-a ve TCK'nın 62/1'inci maddeleri gereğinceneticeten on ay hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verilmiş, bu hüküm 01.05.2007 tarihinde kesinleşmiş ve infazı yapılarak 09.05.2008 tarihinde şartla tahliyesine, karar verilmiştir (Dz.44-45, 220).

Sanık hakkında izin tecavüzü ve firar suçlarından verilen mahkûmiyet hükümlerinin birinin suç tarihlerinden önce, diğerinin de suç tarihlerinden sonra infazının yapıldığına dair belgeler dava dosyasında bulunmasına karşın, suç tarihlerinden önce işlenen bu suçlara ilişkin hükümlerin infazlarının yapılmamış olduğu kabulüyle düzenlenen sağlık raporu ve adli raporunun yeterli olduğunu söylemek mümkün değildir.

Bu nedenle, Askeri Mahkemece, önceden işlenen suçlara ilişkin hükümlerin infazlarının yapıldığı da dikkate alınacak şekilde, sanık hakkında Sağlık Kurulu raporu ve adli rapor aldırılması gerekirken, yetersiz veriye dayanılarak düzenlenen Sağlık Kurulu raporu ve adli rapor yeterli görülerek hükme gidilmesi hukuka aykırı olduğundan, sanığın temyizine atfen ve resen mahkûmiyet hükmünün noksan soruşturma yönünden bozulmasına karar verilmiştir. (¤¤)


Full & Egal Universal Law Academy