(353 S. K. m. 220)

Yapılan incelemede;

Firarda iken üç ayrı adli suçtan aranan sanığın, 06.02.2015 tarihinde emniyet görevlilerince yakalandığı, 07.02.2015 tarihinde çıkarıldığı … Asliye Ceza Mahkemesince her üç suçundan dolayı serbest bırakıldığı, aynı gün teslim edildiği …Askerlik Şubesi Başkanlığınca da iki gün yol süresi tanınarak Birliğine sevk edildiği, yol süresi sonunda Birliğine katılmayan sanığın hali firar durumuna düştüğü ve bu durumunu jandarmalarca yakalandığı 31.05.2015 tarihine kadar sürdürdüğü, tüm dosya kapsamından maddi vakıa olarak anlaşılmaktadır.

Askeri Mahkemece, yapılan yargılama sonunda, yerinde gerekçelerle, sanığın, 09.02.2015-31.05.2015 tarihleri arasında hiçbir özre yer vermeyen firar suçunu işlediği kabul edilip, hakkında yukarıda yazılı olduğu şekilde uygulama yapılarak, en az ceza tayini suretiyle hüküm kurulmasında, duruşmadaki iyi hali nedeniyle takdiri indirim hükmünün uygulanmasında, daha önce kasıtlı suçtan mahkûmiyetinin bulunması nedeniyle hükmün açıklanmasının geri bırakılması kurumunun yasal imkansızlık nedeniyle uygulanmamasında, keza, uygun gerekçelerle hapis cezasının seçenek yaptırımlara çevrilmemiş ya da ertelenmemiş olmasında (Suç başlangıç tarihinin hatalı gösterilmesi dışında), usul ve esas yönlerinden herhangi bir hukuka aykırılık bulunmamakta ise de;

…Askerlik Şubesi Başkanlığınca 07.02.2015 tarihinde Birliğine sevk edilen sanığa iki gün yol süresi tanındığı ve sevk gününün yol süresinden sayılmayacağı gözetildiğinde, atılı suçun başlangıç tarihinin 10.02.2015 olarak kabul edilmesi gerekirken, 09.02.2015 şeklinde hatalı belirlenmesi hukuka aykırı olduğundan mahkûmiyet hükmünün bozulmasına, ancak, atılı suçun hukuki niteliğinin tayinine ve ceza uygulamasına bir etkisi olmayan bu hatanın, hiçbir araştırma ve takdire gerek duyulmaksızın düzeltilmesi mümkün olduğundan ve bu nedenle yeniden yargılama yapılması gerekmediğinden, atılı suçun başlangıç tarihindeki hatanın düzeltilerek hükmün onanmasına karar verilmiştir. (¤¤)


Full & Egal Universal Law Academy