Askeri Yargıtay 1. Daire 2016/295 Esas 2016/310 Karar
Karar Dilini Çevir:
AskeriYargıtay
Dairesi: 1. Daire
Esas No: 2016/ 295
Karar No: 2016 / 310
Karar Tarihi: 27.04.2016

(5237 S. K. m. 62) (1632 S. K. m. 121) (5271 S. K. m. 231)

…Askeri Mahkemesinin 16.12.2013 tarihli ve 2013/33-543 E.K. sayılı kararı ile, sanık Bkm.Çvş. İ.G.'nin 30.01.2011 tarihinde müsnet suçu işlediği kabul edilerek, eylemine uyan ASCK'nın 121’inci ve TCK'nın 62'nci maddeleri uyarınca yirmi beş gün hapis cezası ile cezalandırılmasına ve CMK'nın 231'inci maddesi uyarınca işbu hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verildiği;

Süresi içinde itiraz edilmeyen kararın 01.02.2014 tarihinde kesinleştiği;

Milli Savunma Bakanlığının, 22.03.2016 tarihli, MAİY:51393309-9010-861-16/As.Adlt.İşl.Rap. Tet.veİşl.Ş.(26.B-36-16) sayılı “Kanun Yararına Bozma İstemi” konulu yazısı ile kesinleşen hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararına yönelik olarak Kanun Yararına Bozulması talebinde bulunulduğu;

Talebin aynen tebliğnameye bağlanarak Dairemize iletildiği;

Sanığa tebliğ edilen tebliğnameye yönelik olarak gönderilen cevabi yazıda; kendisinin tebliğnamede geçtiği üzere "… Sulh Ceza Mahkemesinin1 7.12.2010 tarihinde kesinleşen, 03.11.2009 tarihli ve 2008/932 E. ve 2009/1035 K. sayılı" kararının kendisi ile ilgili olmadığını, kendisinin Gaziantep'e gitmediği gibi orada herhangi bir adli olaya da karışmadığını, muhtemelen başka bir kişiye ait kararın dosyasına yanlışlıkla karışmış olabileceğini ve talebin reddine karar verilmesini istediğini dilekçe ile bildirdiği;

Anlaşılmaktadır.

"Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 03.02.2009 tarihli, 2009/11-250 E. ve 2009/13 K. sayılı ilamında işaret edildiği üzere, 01 Haziran 2005 tarihinden önce işlenen suçlar yönünden, önceki mahkûmiyetin 765 sayılı TCK'nın 95/2'nci maddesi uyarınca esasen vaki olmamış sayılacağı haller veya mülga 3682 sayılı Adli SicilKanunu'nun8'inci ve5352sayılı Adli SicilKanunu'nun Geçici 2'nci maddeleri uyarınca silinme koşulları oluşan önceki mahkûmiyetler, adli sicilden silinmiş olup olmadığına bakılmaksızın, hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı verilmesine engel değildir. Ancak bu koşulların oluşmadığı hallerde, CMK'nın 231/6-a maddesi gereğince hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı verilemeyecektir.

Dava konusu olaya ilişkin … Kanun Yararına Bozma talebi incelendiğinde;

…, 22.03.2016 tarihli, …:51393309-9010-861-16/As.Adlt.İşl.Rap. Tet.veİşl.Ş.(26.B-36-16) sayılı “Kanun Yararına Bozma İstemi” konulu yazısında; "Sanığın adli sicil kaydına göre 08.09.2008 tarihinde işlediği konut dokunulmazlığını ihlal suçundan … Sulh Ceza Mahkemesinin 17.12.2010 tarihinde kesinleşen, 03.11.2009 tarihli ve 2008/932 E. ve 2009/1035 K. sayılı kararı ile mahkûmiyetine karar verildiği, hükmün hangi tarihte infaz edildiği anlaşılamamakla birlikte en erken kesinleştiği tarihte infaz edildiği kabul edilse dahi sabıka kaydının adli sicilden silinme şartlarının oluşacağı tarihten önce müsnet suçu işlediği anlaşıldığı halde, sanık hakkında müsnet suçtan kurulan hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmesinin CMK'nın 231/6-a maddesinde öngörülen sanığın daha önce kasıtlı bir suçtan mahkûm olmamış bulunması şeklindeki objektif koşulun somut olayda gerçekleşmemesi nedeniyle hukuka aykırılık oluşturduğu..." belirtilerek, "…Askeri Mahkemesinin 16.12.2013 tarihli ve 2013/33-543 E. K. sayılı kararının" sanık Bkm.Çvş. İ.G. yönünden 353 sayılı Kanun’un 243’üncü maddesi gereğince bozulması talep edilmiş ise de;

Askeri Yargıtay’ın kanun yararına bozma isteminde belirtilen nedenlerle bağlı olma ve ileri sürülen nedenlerin dışına çıkarak gördüğü diğer yasaya aykırılıkları bozma nedeni yapamama ve hatta işaret dahi edememe mecburiyeti gözetilerek konu incelendiğinde;

Dosyada bulunan ve kanun yararına bozma talep edilen …Askeri Mahkemesinin 16.12.2013 tarihli, 2013/33-543 E.K. sayılı hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararında sanıklar Bkm.Çvş. İ.G. ile birlikte diğer sanıkBkm. Er M.A. hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verildiği; kanun yararına bozma talebinde geçen adli sicil kaydının dosya dizi 27'de olduğu ve bu kaydın sanık Bkm. Er M.A.'ya ait olduğu, diğer sanık Bkm.Çvş. İ.G.'ye ilişkin dosya dizi 24'te bulunan adli sicil kaydında ise herhangi bir sabıka (Suç kaydı) bulunmadığı görülmektedir.

Bu durumda dava konusu sanık Bkm.Çvş. İ.G. hakkında CMK'nın 231/6-a maddesinde öngörülen sanığın daha önce kasıtlı bir suçtan mahkûm olmamış bulunması şeklindeki objektif koşulun somut olayda gerçekleştiği ve hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin herhangi bir objektif engel bulunmadığı anlaşıldığından; sanık Bkm.Çvş. İ.G. hakkında verilen karara yönelik …., 22 Mart 2016 tarihli, …:51393309-9010-861-16/As.Adlt.İşl.Rap. Tet.veİşl.Ş.(26.B-36-16) sayılı “Kanun Yararına Bozma talebinin 353 sayılı Kanun’un 243’üncü maddesi uyarınca reddine karar verilmiştir.

SONUÇ VE KARAR: Yukarıda açıklanan sebeplerle;

…, 22 Mart 2016 tarihli, …:51393309-9010-861-16/As.Adlt.İşl.Rap. Tet.veİşl.Ş.(26.B-36-16) sayılı "Kanun Yararına Bozma" isteminin, 353 sayılı Kanunun 243’üncü maddesi gereğince REDDİNE,

27.04.2016 tarihinde oybirliği ile karar verildi. (¤¤)

Full & Egal Universal Law Academy