Askeri Yargıtay 1. Daire 2016/270 Esas 2016/287 Karar
Karar Dilini Çevir:
AskeriYargıtay
Dairesi: 1. Daire
Esas No: 2016/ 270
Karar No: 2016 / 287
Karar Tarihi: 20.04.2016

(5237 S. K. m. 32, 34, 66)

Sanığın, 28.02.2005 tarihinde … Asker Hastanesine sevk edildiği ve Birlik Komutanlığı tarafından 01.03.2005 tarihinde Hastaneye gönderildiği, … arası bir günlük yol süresi sonunda, en geç 03.03.2005 tarihinde vazifesi icabı bulunmak zorunda olduğu … Asker Hastanesine müracaat etmesi gerekirken etmeyerek firar ettiği, bir süre firar halinde kaldıktan sonra 03.10.2005 tarihinde A.Ö. kimliği ile …'da hırsızlık suçu işlediği şüphesiyle kolluk kuvvetlerince yakalandığı, tüm dosya kapsamından maddi vakıa olarak anlaşılmaktadır.

Askeri Mahkemece; suç tarihlerinde askerliğe elverişli ve cezai ehliyetinin tam olduğu tespit edilen sanık hakkında yapılan kovuşturma sonunda gösterilen yerinde ve uygun gerekçelerle; 03.03.2005-03.10.2005 tarihleri arasında hiçbir özre yer vermeyen firar suçunu işlediğinin kabulünde, alt sınırdan ceza tayin edilmesinde, takdiri indirim yapılmasında, suç tarihlerinden önce kasıtlı bir suçtan üç aydan fazla hapis cezasına ilişkin mahkûmiyet hükmü alması ve bir daha suç işlemeyeceği kanaatiyle hükmün açıklanmasının geri bırakılmamasında ve cezasının ertelenmemesinde, temadinin yakalanmakla son bulması, suçlu kişilik yapısı ve bir daha suç işlemeyeceği kanaati hasıl olmaması nedeniyle takdiren kısa süreli hapis cezasının seçenek yaptırımlara çevrilmemesinde; usul, sübut, vasıf, takdir ve uygulama yönlerinden herhangi bir hukuka aykırılık bulunmadığı anlaşıldığından, sanığın temyiz sebeplerinin reddiyle, mahkûmiyet hükmünün onanmasına karar verilmiştir.

Sanık temyiz sebeplerinde; psikolojik sorunlarından dolayı askerliğe elverişsiz raporu aldığını ve dava konusu suçun zamanaşımına uğradığını ileri sürmüş ise de;

Firar suçunun temadi eden suçlardan olması nedeniyle temadinin yakalanmak suretiyle tamamlandığı 03.10.2005 tarihinden itibaren işlemeye başladığı, TCK'nın 66'ıncı maddesinde belirtilen sekiz yıllık dava zamanaşımı süresini kesen 28.12.2007 tarihli, 29.03.2012 tarihli ve 21.11.2013 tarihli mahkûmiyet hükümlerinin bulunması karşısında kesilen dava zamanaşımı süresinin yeniden işlemeye başlayıp bu sürenin yarı oranında uzayıp on iki yıl olarak uygulanabilecek olması karşısında dava zamanaşımı süresinin dolmadığı;

Yine; bozma kararına uyularak yapılan kovuşturma sonucunda, sanığın, … Askeri Hastanesi Psikiyatri Kliniğinde 30.11.2010-21.12.2010 tarihleri arasında yapılan adli gözlem işlemleri sonucunda, 21.12.2010 tarihli ve 3884 sayılı Sağlık Kurulu Raporu (Dz.597) ve Adli Raporu (Dz.584) ile; "Antisosyal kişilik bozukluğu" tanısı, 19.02.2002 TSK SYY'e göre, B/17 F-1 suç tarihleri olan 05.09.2003-08.11.2004, 02.03.2005-13.10.2005 tarihlerinde askerliğe elverişlidir. 25.02.2006 tarihinden itibaren, halen ve barışta askerliğe elverişli değildir. Savaşta sefer görev emri alır. 16.07.2008 tarihli TSK SYY'e göre, B/17 F-1 11.01.2001 tarihinden itibaren, suç tarihlerinde, halen ve barışta askerliğe elverişli değildir. Savaşta sefer görev emri alır. TCK'nun 32, 34'üncü maddeleri kapsamında değerlendirilemeyeceğine karar verilmiş olması karşısında, suç tarihlerinde yürürlükte olan TSK SYY'e göre askerliğe elverişli ve cezai ehliyetinin tam olduğu anlaşıldığından;

Sanığın temyiz sebepleri kabul değer bulunmamıştır.

SONUÇ VE KARAR: Yukarıda açıklanan nedenlerle;

Sanığın kabule değer bulunmayan temyiz sebeplerinin, 353 sayılı Kanun’un 217/2’nci maddesi gereğince REDDİNE,

Usul ve esas yönlerinden hukuka uygun bulunan mahkûmiyet hükmünün ONANMASINA;

Tebliğnameye uygun olarak, 20.04.2016 tarihinde oybirliği ile, karar verildi. (¤¤)

Full & Egal Universal Law Academy