Askeri Yargıtay 1. Daire 2016/159 Esas 2016/187 Karar
Karar Dilini Çevir:
AskeriYargıtay
Dairesi: 1. Daire
Esas No: 2016/ 159
Karar No: 2016 / 187
Karar Tarihi: 16.03.2016


(1632 S. K. m. 144) (5237 S. K. m. 257)

 

İddianame ile sanığın, görevi gereği kendisine teslim edilen malzemelerden olan ... stok numaralı bir adet 4114 el telsizini ihmali sebebiyle muhafaza edemediği, görevinden ayrılırken kendisinden sonraki mal sorumlusuna devredemediği, yapılan tüm aramalara rağmen telsizin bulunmadığı, görevinin gereklerini tam olarak yapmakta ihmal göstererek telsizin kaybolmasına ve 1.265,8528 TL tutarında Hazine zararının meydana gelmesine sebep olduğu, bu suretle TCK'nın 257/2'nci maddesinde düzenlenen ihmal suretiyle görevi kötüye kullanmak suçunu işlediği iddia edilmiştir.

 

Sanığın ... stok numaralı 4114 el telsizinin kaybından, teslim edilememesinden sorumlu tutulabilmesi için, öncelikle söz konusu telsizin, sanığa görevine başlarken veya görevine devam ettiği sırada teslim edildiğinin kesin bir şekilde ortaya konulması gerekmektedir. Esasen bu husus dosya içeriğinde bulunan delillerden açık ve kesin bir şekilde anlaşılamadığından ilk beraat hükmü noksan soruşturma nedeniyle bozulmuştur.

 

Askeri Mahkemece, noksan soruşturma teşkil eden hususun giderilmesi bağlamında, … 329 Mal Saymanlığının 2006, 2007, 2008 ve 2009 bütçe yıllarına ait hesap teftiş evrakı getirtilerek bilirkişi incelemesine tabi tutulduğu; bilirkişinin yazılı olarak ibraz ettiği mütalaasında sanığın, 21.08.2008 tarihinde yapılan sayımda deposunda telsizin mevcudunu kabul ettiğini, 2008 ve 2009 yıllarına ait giriş-çıkış belgeleri karşılaştırıldığında zimmete etki edecek bir hesap hatasının olmadığının değerlendirildiğini, sanığın telsizin girdisini ve çıktısını sağlayan belgeler marifetiyle telsizleri zimmetine almış veya zimmetinden çıkarmış olduğunu, ayrıca bir zimmet belgesi tanzimine gerek olmadığını belirttiği;

 

Askeri Mahkemece, bilirkişinin mütalaasına itibar edilerek eksik olan telsizin sanığa teslim edildiği kabul edilmiş; ayrıca sanığın bu telsizi muhafaza edemediği, devredemediği, bu suretle görevini ihmal ettiğinin kabul edildiği görülmektedir.

 

Bilirkişi mütalaasında ... stok numaralı 4114 el telsizinin sanığa teslim edildiği belirtilmiş ve Askeri Mahkemece de bu kabule itibar edilmiş ise de; 21.08.2008 tarihinde yapılan sayımda sanığın deposunda bir adet telsizin bulunduğunun belirtilmesi tek başına sanığın bir adet 4114 el telsizinin muhafazasında ve takibinde ihmalinin bulunduğu anlamına gelmemektedir. Bozma ilamında da belirtildiği üzere sanığa isnat edilen eylem, görevi gereği kendisine teslim edilen malzemelerden olan, ... stok numaralı bir adet 4114 el telsizinin görevinden ayrılırken eksik olması ve teslim edememesi olduğuna göre, öncelikle söz konusu telsizin sanığa görevine başlarken veya görevine devam ettiği sırada teslim edildiğinin kesin bir şekilde kanıtlanması gerekmektedir. Birlik Komutanlığının 22.06.2011 tarihli cevabi yazısında sanığın 2006 yılında zimmeti devralırken ve 2009 yılında devrederken yapılan devir-teslime ilişkin belgelerin mevcut olmadığı bildirilmiştir. Bozmadan sonra yapılan yargılamada da ... stok numaralı 4114 el telsizinin görevi nedeniyle sanığa teslim edildiğini gösteren herhangi bir belgenin mevcut olmadığı görülmektedir. Dolayısıyla sanığa kaç adet 4114 el telsizinin teslim edildiği, bir adet eksikliğin ne şekilde tespit edildiği hususları şüpheli kaldığından, sanığın iddia konusu bir adet telsizin kaybından ve eksik teslim edilmesinden sorumlu tutulması hukuken mümkün görülmediğinden müsnet suçun maddi unsurunun oluştuğu hususunda yeterli delil bulunmadığı vicdani kanaatine varılmakla; mahkûmiyet hükmünün sübut yönünden bozulmasına karar verilmiştir.

 

Sonuç Ve Karar: Yukarıda açıklanan nedenlerle;

 

Sanığın temyizine atfen ve resen, sübut yönünden hukuka aykırı bulunan mahkûmiyet hükmünün, 353 sayılı Kanun’un 221/1’inci maddesi gereğince BOZULMASINA,

 

16.03.2016 tarihinde, tebliğnameye uygun olarak, oybirliği ile karar verildi. (¤¤)


Full & Egal Universal Law Academy