Askeri Yargıtay 1. Daire 2011/1093 Esas 2011/1079 Karar
Karar Dilini Çevir:
AskeriYargıtay
Dairesi: 1. Daire
Esas No: 2011/ 1093
Karar No: 2011 / 1079
Karar Tarihi: 28.12.2011

(5237 S. K. m. 50, 52, 62) (1632 S. K. m. 50, 131) (353 S. K. m. 207)

Askeri Mahkemece;

Sanığın askeri eşyayı gizlemek suçunu işlediği kabul edilerek, ASCK’nın 131/1 (az vahim hal cümlesi), 131/2, 50, TCK’nın 62, 50/1 ve 52’nci maddeleri uyarınca üç bin üç yüz TL adli para cezası ile cezalandırılmasına, sanığın yaşı, ekonomik ve şahsi halleri dikkate alınarak adli para cezasını ödemesi için hükmün kesinleşme tarihinden itibaren bir yıl mehil verilmesine, adli para cezasının iki yıl içerisinde üçer aylık sekiz eşit taksitte sanıktan alınmasına, taksitlerden birisinin süresinde ödenmemesi halinde geri kalan miktarın tamamının tahsil edileceğinin ve ödenmeyen adli para cezasının hapse çevrileceğinin sanığa ihtarına,

Karar verilmiştir.

Hüküm, tebliğnamede mahkumiyet hükmünün usul ve noksan soruşturma yönünden bozulması yönünde görüş bildirilmiştir.

Askeri eşyayı gizlemek suçu yönünden yapılan değerlendirme:

Askeri Mahkemece, sanığın yatağında 11.08.2005 tarihinde yapılan aramada beş adet 7,62 mm çapında piyade tüfeği mermisi bulunduğu maddi vaka olarak sübuta erdiği, bu suretle sanığın askeri eşyayı gizlemek suçunu işlediği kabul edilerek mahkumiyetine karar verilmiş ise de;

Usul yönünden yapılan değerlendirmede; sanık müdafii Av. E.Ş’nin 04.10.2006 tarihli dilekçe ile sanık müdafiliğinden istifa ettiğini mahkemeye bildirdiği, bu dilekçenin 04.10.2006 tarihli duruşmada okunarak işleme alındığı, ancak müdafiinin istifa ettiğinin sanığa tebliğ edilmediği, sanığın ve müdafiinin yokluğunda karar verildiği anlaşılmıştır.

Bu itibarla; sanığa müdafii Av. E.Ş’nin 04.10.2006 tarihli dilekçe ile müdafiliğinden istifa ettiği tebliğ edilmeden, kendisini yeni bir müdafi ile temsil ettirme hakkının elinden alınmasının, usule aykırılık teşkil ettiği, yokluğunda sürdürülen yargılama faaliyeti sonucunda mahkumiyet kararı verilmesi 353 sayılı Kanun’un 207/3-H maddesi kapsamında hüküm için önemli noktalarda savunma hakkının kısıtlanması mahiyetinde görülmüş ve hükmün usule aykırılık sebebiyle bozulmasına karar verilmiştir.

Bozma nedeni karşısında, bu aşamada, esasa ilişkin, herhangi inceleme ve değerlendirme yapılmamıştır.

Kabule göre, karar tarihinden sonra 23.01.2008 gün ve 5728 sayılı Kanun’un 562’nci maddesi ile CMK’nın 231’nci maddesinde yapılan değişiklikle inceleme konusu davada hükmolunan cezanın, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasını olanaklı kılacak miktarda olması ve sanığın daha önce kasıtlı bir suçtan mahkumiyetinin bulunmaması nedeniyle; Mahkemece, sanık hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilip verilmeyeceğinin değerlendirilmesi hususuna da işaret edilmiştir. (¤¤)

Full & Egal Universal Law Academy