Askeri Yargıtay 1. Daire 2006/950 Esas 2006/933 Karar
Karar Dilini Çevir:
AskeriYargıtay
Dairesi: 1. Daire
Esas No: 2006/ 950
Karar No: 2006 / 933
Karar Tarihi: 24.05.2006

(1632 S. K. m. 66, 73) (5237 S. K. m. 62) (353 S. K. m. 128, 129, 177, 180)

İzin tecavüzü suçundan sanık P.Er İhsan GÖKÇE hakkındaki 12’nci Mknz.P.Tug.K.lığı Askeri Mahkemesinin 09.09.2005 tarih ve 2005/1074-512 sayılı mahkûmiyet hükmünün, sanık tarafından süresinde temyiz edilmesi üzerine, Askeri Yargıtay Başsavcılığının 16.05.2006 tarih ve 2006/3250 sayılı bozma görüşünü içeren tebliğnamesi ekinde Dairemize gönderilen dosya üzerinden yapılan temyiz incelemesi sonunda;

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:

Askeri Mahkemece; sanığın, 05.04.2005-02.05.2005 tarihleri arasında kendiliğinden dönmekle sona eren izin tecavüzü suçunu işlediği sabit görülerek ASCK’nın 66/1-b, 73 ve 5237 sayılı TCK’nın 62/1 maddeleri uygulanıp sonuç olarak 5 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verildiği,

Bu hükmün sanık tarafından neden gösterilmeksizin temyiz edildiği,

Tebliğnamede, duruşmaya hangi askeri savcının katıldığının tutanaktan anlaşılamaması nedeniyle hükmün bozulması yönünde görüş bildirildiği anlaşılmaktadır.

Mahkemece, yukarda yazılı olduğu şekilde hüküm tesis edilmiş ise de;

Esas hakkında kararın verildiği 09.09.2005 tarihli oturuma ait duruşma tutanağının başlık kısmında, duruşmaya katılan Askeri Savcı olarak Hâk. Atğm. Burak KARABAĞ’ın ismi yazılı olduğu hâlde, tutanağın son kısmındaki hüküm fıkrasında Askeri Savcı olarak Hâk. Yzb. Hulusi GÜL’ün isminin belirtildiği görülmektedir. 353 sayılı Kanunun 128’inci maddesinde duruşmada Askeri Savcının hazır bulunmasının şart olduğu, 129’uncu maddesinde birden çok askeri savcının duruşmaya katılabilecekleri gibi değişme suretiyle de işi aralarında bölebilecekleri belirtilmektedir. Yine 353 sayılı Kanunun 177’nci maddesinde duruşma tutanağının askeri savcının ad ve soyadını kapsayacağı, 180’inci maddede hüküm fıkrasında oturumda bulunan askeri savcının ad ve soyadının tereddüde yer vermeyecek şekilde açıkça gösterilmesi gerektiği hükme bağlanmıştır. 09.09.2005 tarihli oturumda duruşma sürerken askeri savcıların değişmesi gibi bir durum tutanakta açıklanmadığına göre, duruşmaya tek bir Askeri Savcının katıldığı sonucu ortaya çıkmaktadır. Bu durumda, esas hakkında kararın tesis edildiği duruşmaya hangi Askeri Savcının katıldığı anlaşılamadığından, 353 sayılı Kanunun 177 ve 180’nci maddelerine aykırılıktan dolayı hükmün bozulmasına karar verilmiştir.

Öte yandan, kabule göre, sanığın izne çıkış saatinin belirlenememiş olması durumunda izin başlangıç gününün son saatinde Birliğinden ayrıldığının kabulüyle suç başlangıç tarihinin 06.04.2005 olarak belirlenmesi gerekirken, ayrılış saati araştırılmadan suçun 05.04.2005 tarihinde başladığının kabulü de hatalı olup, belirtilen hataya işaret edilmiştir.

SONUÇ VE KARAR: Yukarıda açıklanan nedenlerle;

Sanığın temyizine atfen ve resen, 353 sayılı Kanunun 221/1’inci maddesi uyarınca, mahkûmiyet hükmünün usûl yönünden BOZULMASINA,

Tebliğnameye uygun olarak, 24.05.2006 tarihinde oybirliğiyle karar verildi. (¤¤)

Full & Egal Universal Law Academy