Askeri Yargıtay 1. Daire 2006/842 Esas 2006/847 Karar
Karar Dilini Çevir:
AskeriYargıtay
Dairesi: 1. Daire
Esas No: 2006/ 842
Karar No: 2006 / 847
Karar Tarihi: 17.05.2006

(1632 S. K. m. 137) (765 S. K. m. 59) (647 S. K. m. 4, 5) (6183 S. K. m. 51)

Hizmette tekasülle harp malzemesinin mühimce hasarına sebep olmak suçundan sanık Ter.P.Onb.Selçuk SUVAR hakkında 5 inci Zırhlı Tugay Komutanlığı Askeri Mahkemesince verilen 15.08.2005 gün ve 2005/1010-823 sayılı mahkûmiyete ilişkin hükmün Adli Müşavir tarafından yasal süresi içinde sebep gösterilerek temyiz edilmesi üzerine dava dosyası Askeri Yargıtay Başsavcılığının 02.05.2006 gün ve 2006/2842 sayılı tebliğnamesi ekinde hükmün bozulması görüşü ile Dairemize gönderilmekle incelendi.

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:

Askeri Mahkemece; Sanığın Hizmette Tekasülle Harp Malzemesinin Mühimce Hasarına Sebep Olmak suçunu işlediği kabul edilerek, ASCK’nın 137, TCK’nın 59 ve 647 Sayılı Yasanın 4’ncü maddeleri uyarınca 74.250.000-TL. (74 YTL.) adli para cezası ile cezalandırılmasına;

Cezanın aylık eşit taksitler halinde 10 ayda tahsiline, taksitlerden birinin ödenmemesi halinde geri kalan taksitlerin bir defada tahsiline, 4786 Sayılı Yasa ile değişik 647 Sayılı Yasanın 5’nci maddesinin 5’nci fıkrası gereğince, ödeme emrinin tebliğinden itibaren bir aylık sürenin sona erdiği veya taksite bağlanıp da taksitlerden birinin süresinde ödenmemesi nedeniyle geri kalan miktarının tamamının muaccel olduğu tarihten başlayarak, ödenmeyen para cezasına 6183 Sayılı Amme Alacaklarının Tahsili Usulü Hakkındaki Yasanın 51’nci maddesinde belirlenen gecikme zammı oranının yarısı oranında gecikme zammı uygulanmasına, sanığın eyleminden dolayı meydana gelen 232.179.750-TL. hazine zararının sanıktan tahsili ile hazine adına gelir kaydına;

Karar verilmiştir (Dz.67).

Adli Müşavir anılan hükmü; hazine zararı nedeniyle terhisli sanıktan nisbi harç alınmasına ve hazine zararının YTL. cinsinden hüküm altına alınmasına karar verilmesinin kanuna aykırı olduğunu ileri sürerek temyiz etmiştir.

Tebliğnamede hükmün usûl yönünden bozulması yönünden görüş bildirilmiştir.

Askeri Mahkemece; Sanığın olay günü askerlik hizmetini yaptığı sırada, kendisine el senedi ile 05.12.2003 tarihinde sağlam olarak teslim edilen 656875 seri numaralı G-3 Piyade Tüfeğinin, 22.06.2004 tarihinde yapılan muayene ve kontrolü sırasında, tüfeğin namlusunun çizik olduğunun tespit edildiği ve 232.179.750-TL. tutarında hazine zarar meydana geldiği, silahın sevk edildiği yetkili bakım kademesi olan Ankara 3 ncü Ana Bakım Merkez Komutanlığı’nın 20.12.2004 gün ve 410334 nolu hasar ve durum tespit raporu, silahın künyesi, silah sicil kartı, el senedi ve eki silah atış kartı, nüfus ve sabıka kaydı ve teknik bilirkişiden alınan 04.07.2005 havale tarihli bilirkişi raporuna göre, sanığın üzerine zimmetli G-3 Piyade Tüfeğindeki derin çiziğin sanığın bakımdaki ihmalinden kaynaklandığı ve sanığın kusurlu olduğu kanaatine varılarak, yasal unsurları itibariyle oluşan müsnet suçtan mahkûmiyetine karar vermek gerekmiştir..... şeklindeki gerekçe ile sanığın mahkûmiyetine hükmolunmuş ise de;

Sanık sorgu ve savunmalarında; kendisine teslim edilen tüfeğin her hafta Cuma günleri öğleden sonra bakımını düzenli yaptığını, gereken hassasiyeti gösterdiğini, tüfeğe zarar verecek bir faaliyette bulunmadığını, 22.6.2004 tarihinde izinde olduğunu, silâh teslim ederken sağlam olduğunu beyan etmiştir.

Dosya kapsamına göre; sanığa G-3 P.Tüfeğinin 05.12.2003 tarihinde teslim edildiği (Dz.6), 22.6.2004 tarihinde yapılan kontrolde namlusunun çizik olduğunun (Dz.4),yine Ankara 3.Ana Bakım Merkez K.lığının 20.12.2004 gün ve 410334 nolu hasar ve durum tespit raporu ile hasarın ve hazine zararının belirlendiği (Dz.25-26) ve bilirkişi tarafından sanığın kusurlu olduğuna ilişkin rapor (Dz.65) düzenlendiği görülmekte ise de; sicil kartına göre silahın en son 09.04.2002 tarihinde kontrolünün yapıldığı ve sağlam olduğunun belirlendiği (Dz.65) silahın sanığa teslim edildiği 5.12.2003 tarihine kadar ve bu tarihten silahta hasarın tespit edildiği 22.6.2004 tarihine kadar silahın durumunun ne olduğunun belli olmadığı, 22.6.2004 tarihinde belirlenen silahın namlusundaki çiziğin ise birlik görevlileri tarafından değil, silâh teknisyeni tarafından belirlendiği, sanığın ise bu belirlemenin yapıldığı 22.6.2004 tarihinde izinli olduğu (12.06.2004-26.12.2004 izinli), sanığın izine ayrılırken silahını sağlam olarak teslim ettiğine ilişkin savunmasının aksine bir kanıt olmadığı, silahı sanığın izne ayrıldığı 12.6.2004 tarihinde Birlik K.lığınca teslim alındığına göre, sanığın izinli olduğu sırada da böyle bir hasarın meydana gelmesi ihtimalinin bulunduğu, sanığın silâhı 5.12.2003 tarihinde teslim alması 17.12.2003 tarihinde atışta kullanması (Dz.61) ve nihayet 22.6.2004 tarihinde sanık izinde iken silahında hasar tespit edilmiş olması hususları birlikte değerlendirildiğinde, silahın namlusunda çizik şeklinde meydana gelen hasarın sanık tarafından ve onun zimmetinde iken meydana geldiğine ilişkin her türlü kuşkudan uzak kesin ve inandırıcı kanıtların bulunmadığı, ortada kuşkulu bir durumun bulunduğu, bu durumun sanığın lehine yorumlanması gerektiği, dolayısı ile suçun sübuta ermediği sonucuna varıldığından, sanığın mahkûmiyetine ilişkin hükmün sübut yönünden bozulmasına karar verilmiştir.

SONUÇ VE KARAR:Yukarıda açıklanan nedenlerle;

Adli Müşavirin temyizine atfen ve resen 353 sayılı Kanunun 221/1 inci maddesi uyarınca kanuna aykırı bulunan mahkûmiyet hükmünün sübut yönünden BOZULMASINA,

Tebliğnameye aykırı olarak, 17.05.2006 tarihinde, oybirliği ile karar verildi. (¤¤)

Full & Egal Universal Law Academy