Askeri Yargıtay 1. Daire 2006/819 Esas 2006/805 Karar
Karar Dilini Çevir:
AskeriYargıtay
Dairesi: 1. Daire
Esas No: 2006/ 819
Karar No: 2006 / 805
Karar Tarihi: 09.05.2006

(1632 S. K. m. 66) (765 S. K. m. 59) (647 S. K. m. 4, 6) (353 S. K. m. 177)

İzin tecavüzü suçundan sanık Tnk. Er Hasan RÜZGAR hakkında 3 üncü Kolordu Komutanlığı Askeri Mahkemesince verilen 09.12.2003 gün ve 2003/148-792 esas ve karar sayılı mahkumiyet hükmünün, sanık tarafından süresinde temyiz edilmesi üzerine; Askeri Yargıtay Başsavcılığının 25.04.2006 gün ve 2006/2727 sayılı onama görüşünü içeren tebliğnamesi ekinde Dairemize gönderilen dosya incelendi.

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:

Askeri Mahkemece; sanığın, 16.02.2000-05.01.2002 tarihleri arasında izin tecavüzü suçunu işlediği sabit görülerek, eylemine uyan ASCK’nın 66/1-b (teşdiden) ve 765 sayılı TCK’nın 59/2’nci maddeleri uyarınca sonuç olarak bir yıl on beş gün hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verilmiş olup; bu hüküm sanık tarafından süresinde özetle; hükmün usul ve yasaya aykırı olduğu, teşdit gerekçesinin uygun olmadığı, 647 sayılı yasanın 4 ve 6’ncı maddelerinin uygulanmamasının da hukuka aykırı olduğunu belirten sebeplerle temyiz edilmiştir.

Tebliğnamede hükmün onanması yönünde görüş ve düşünce bildirilmiştir.

Dosya kapsamındaki delillere göre; 05.02.2000 tarihinde 10 gün dağıtım izninine gönderilen sanığın (Dz.1), ayrıldığı saatin belli olmaması nedeniyle lehine kabulle izninin saat 24.00’da başladığı kabul edilerek en geç 15.02.2000 günü sonuna kadar birliğine katılması gerekirken iznini tecavüz ettiği, iki yıl kadar izin tecavüzünde bulunduktan sonra 04.01.2002 tarihinde bir başka suç nedeniyle Aydıncık ilçe emniyet amirliği ekiplerince yakalandığı maddi olay olarak sübuta eren sanık hakkında; Askeri Mahkemece; sanığın 16.02.2000-05.01.2002 tarihleri arasında kendiliğinden dönmekle son bulan izin tecavüzü suçunu işlediği kabul edilerek yazılı olduğu şekilde mahkumiyetine karar verilmiş ise de;

1. Dz 60’da yer alan duruşma tutanağının tutanak katibi tarafından imzalanmamasının 353 sayılı Kanunun 177’nci maddesi yönünden usule aykırı olduğundan;

2. Sanığın 04.01.2002 tarihinde bir darp olayına karışması nedeniyle saat 20.30 sıralarında yakalandığı ve aynı gün adli muayenesinin yapıldığı Dz.12, 13 ve 14’de yer alan belgelerde açıkça yazılı olmasına rağmen; sanığın asker firarisi olması nedeniyle Jandarma’ya teslim edildiği 05.01.2002 tarihinin suç bitim tarihi olarak kabul edilmesi, dolayısıyla öz vakıanın sanık aleyhine sonuç doğuracak şekilde yanlış tesbit edilmesi niteliğinde olduğundan;

3. Gerekçeli hükümde, dosyadaki delillere aykırı olarak sanığın 08.02.2002 tarihinde jandarma komutanlığına sevk edildiğinin, 09.01.2003 tarihinde birliğine teslim edildiğinin, sanığın 05.01.2000 tarihinde izne gönderildiğinin, izinden 15.01.2000 tarihinde dönmesi gerektiğinin, 15.01.2001 tarihinde yakalandığının 05.01.2000 tarihinde tutuklandığının kabul edilerek; delil değerlendirilmesinin maddi olaya aykırı biçimde yapılması usule aykırı olduğundan;

4. Yine sanığın ifadelerinde hiç maddi sorunlarından bahsetmemesine karşılık bu mazeretlerinin askerlik hizmetine tercih edilebilir mazeretler olarak değerlendirilmediğinin gerekçeye yazılması; kısa kararda sanığın izin tecavüzünde kaldığı sürenin uzunluğu ve yakalanarak ele geçirilmesi teşdit gerekçesi olarak belirtilmişken, gerekçeli hükümde teşdit gerekçesi olarak firar süresinin uzunluğundan bahsedilmesi, hükümde teşevvüş (karışıklık) yaratılmasına neden olduğundan, belirlenen bu sebeplerle hükmün bozulmasına karar verilmiştir.

SONUÇ VE KARAR: Yukarıda açıklanan nedenlerle,

Sanığın temyizine atfen ve resen 353 sayılı Kanunun 221/1 inci maddesi uyarınca, mahkumiyet hükmünün usul ve maddi (öz) vakıanın yanlış tesbiti yönlerinden BOZULMASINA;

Tebliğnameye aykırı olarak, 09.05.2006 tarihinde, oybirliği ile karar verildi. (¤¤)

Full & Egal Universal Law Academy