Askeri Yargıtay 1. Daire 2006/788 Esas 2006/771 Karar
Karar Dilini Çevir:
AskeriYargıtay
Dairesi: 1. Daire
Esas No: 2006/ 788
Karar No: 2006 / 771
Karar Tarihi: 03.05.2006

(1632 S. K. m. 66, 73) (765 S. K. m. 46, 47) (5237 S. K. m. 62, 63) (353 S. K. m. 251)

Firar ve izin tecavüzü suçlarından sanık Ulş. Er Volkan ŞAHİN hakkında Kara Kuvvetleri Komutanlığı Askeri Mahkemesince verilen 03.08.2005 tarih ve 2005/720-500 sayılı mahkumiyete ilişkin hükümlerin, sanık tarafından yasal süresi içinde sebep gösterilmeksizin temyiz edilmesi üzerine, onama görüşünü içeren Askeri Yargıtay Başsavcılığının 21.04.2006 tarih ve 2006/2600 sayılı tebliğnamesi ekinde Dairemize gönderilen dava dosyası incelendi.

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:

Sanığın;

1) 13.10.2004-23.10.2004 tarihleri arasında kendiliğinden dönmesi ile sona eren firar suçunu işlediği kabul edilerek ASCK’nın 66/1-a, 73 ve TCK’nın 62 nci maddeleri gereğince beş ay hapis cezası ile cezalandırılmasına,

2) 14.01.2005-31.01.2005 tarihleri arasında kendiliğinden dönmesi ile sona eren izin tecavüzü suçunu işlediği kabul edilerek ASCK’nın 66/1-b,73 ve TCK’nın 62 nci maddeleri gereğince beş ay hapis cezası ile cezalandırılmasına ilişkin hükümler, sanık tarafından; neden gösterilmeksizin, temyiz edilmiştir.

Dosya içeriğine göre;

Sanığın, 13.10.2004 tarihinde Kıt’asınca sevk edildiği Hastaneye aynı gün başvurması gerekirken başvurmadığı, altı haftalık süre dolmadan 23.10.2004 tarihinde kendiliğinden Birliğine katılmakla, belirtilen tarihler arasında hiçbir özre yer vermeyen firar suçunu ve ayrıca 01.01.2005 tarihinde iki gün yol süresi tanınarak gönderildiği on günlük izninden en geç 14.01.2005 tarihine kadar dönmesi gerekirken,yasal ve geçerli bir özrü olmaksızın gecikerek altı haftalık süre dolmadan 31.01.2005 tarihinde kendiliğinden Birliğine katılmakla da belirtilen tarihler arasında izin tecavüzü suçunu işlediğini kabul eden Askeri Mahkemenin,yargılama aşamasında sanığı adli gözlem altına aldırarak yaptırdığı psikiyatrik inceleme sonucunda; suç tarihlerinde askerliğe elverişli olduğunun ve TCK’nın 46 ile 47 nci maddelerinden yararlanamayacağının anlaşılması üzerine, elverişli kanıtlar ve yeterli gerekçe ile temel ceza belirlenirken alt sınırdan uzaklaşmadan, takdiri indirim hükmünü de uygulayarak yazılı olduğu şekilde ayrı ayrı kurduğu mahkumiyet hükümlerinde, verilen hapis cezalarını yasal olanaksızlık sebebiyle para cezasına çevirmemiş ve ertelememiş olmasında, usul ve esas itibariyle herhangi bir aykırılık görülmediğinden, bu hükümlerin ayrı ayrı onanmasına karar verilmiştir.

5275 sayılı Kanun ile yapılan düzenleme nedeniyle, kesinleşmemiş cezaların toplanması mümkün olmadığı halde sanık hakkındaki cezaların toplanmış olması ile adli gözlem altında geçirdiği sürelerin TCK’nın 63 ncü maddesi yerine 353 sayılı Kanunun 251 nci maddesi gereğince ceza süresinden indirilmesi hatalı olmakla birlikte, hükümlerin bozulmasını gerektirmeyen bu hatalara işaretle yetinilmiştir.

SONUÇ VE KARAR: Yukarıda açıklanan nedenlerle;

Sanığın kabule değer görülmeyen sebepsiz temyizinin, 353 Sayılı Kanunun 217/2 nci maddesi gereğince REDDİNE,

Yasaya uygun bulunan mahkumiyet hükümlerinin ayrı ayrı ONANMASINA,

03.05.2006 tarihinde, tebliğnameye uygun olarak OYBİRLİĞİ ile karar verildi. (¤¤)

Full & Egal Universal Law Academy