Ardus Gayrimenkul Yatırımları A.Ş. ile Vespa Enterprises (Malta) Ltd.’nin ihraç edilmiş sermayelerinin tamamının Cem OKULLU ve Cengiz OKULLU tarafından devralınması işlemine izin verilmesi talebi - Karar Sayı 18-11/207-97
Karar Dilini Çevir:
Rekabet Kurumu
Karar Sayısı: 18-11/207-97
Karar Türü: Birleşme ve Devralma
Konu: Ardus Gayrimenkul Yatırımları A.Ş. ile Vespa Enterprises (Malta) Ltd.’nin ihraç edilmiş sermayelerinin tamamının Cem OKULLU ve Cengiz OKULLU tarafından devralınması işlemine izin verilmesi talebi
Karar Tarihi: 18.04.2018

Rekabet Kurumu Başkanlığından,
REKABET KURULU KARARI
Dosya Sayısı : 2018-5-11 (Devralma)
Karar Sayısı : 18-11/207-97
Karar Tarihi : 18.04.2018
A. TOPLANTIYA KATILAN ÜYELER
Başkan : Prof. Dr. Ömer TORLAK
Üyeler : Arslan NARİN (İkinci Başkan), Dr. Metin ARSLAN,
Adem BİRCAN, Şükran KODALAK, Mehmet AYAN
B. RAPORTÖRLER: Hasan ADIYAMAN, A. Ogün KARAGÜLLE, Furkan ÇELEN
C. BİLDİRİMDE
BULUNAN : Cem OKULLU
Temsilcisi: Av. Arzum GÜNALÇİN
Merkez Mah. Akar Cad. iTower Plaza No:3 D:35
Bomonti Şişli/İstanbul
(1) D. DOSYA KONUSU: Ardus Gayrimenkul Yatırımları A.Ş. ile Vespa Enterprises
(Malta) Ltd.’nin ihraç edilmiş sermayelerinin tamamının Cem OKULLU ve Cengiz
OKULLU tarafından devralınması işlemine izin verilmesi talebi.
(2) E. DOSYA EVRELERİ: Rekabet Kurumu kayıtlarına 27.03.2018 tarih ve 2529 sayı ile
giren bildirim üzerine düzenlenen 05.04.2018 tarih ve 2018-5-11/Öİ sayılı Devralma
Raporu görüşülerek karara bağlanmıştır.
(3) F. RAPORTÖR GÖRÜŞÜ: İlgili raporda özetle, söz konusu devralma işlemine izin
verilmesinde sakınca bulunmadığı ifade edilmiştir.
G. İNCELEME VE DEĞERLENDİRME
(4) İlgili başvuruda; Global Yatırım Holding A.Ş. (GLOBAL HOLDİNG) tarafından kontrol
edilen Ardus Gayrimenkul Yatırımları A.Ş. (ARDUS) ve Vespa Enterprises (Malta)
Ltd.’nin (VESPA) ihraç edilmiş sermayelerinin tamamının Cem OKULLU ve Cengiz
OKULLU tarafından devralınması işlemine 4054 sayılı Rekabetin Korunması Hakkında
Kanun (4054 sayılı Kanun) ve 2010/4 sayılı Rekabet Kurulundan İzin Alınması
Gereken Birleşme ve Devralmalar Hakkında Tebliğ (2010/4 sayılı Tebliğ) çerçevesinde
izin verilmesi talep edilmiştir.
(5) Devre konu işlem sonrası ARDUS ve VESPA’nın kontrolünün GLOBAL HOLDİNG’ten
Cem OKULLU ve Cengiz OKULLU’ya geçecek olması nedeniyle işlem 2010/4 sayılı
Tebliğ’in 5. maddesi çerçevesinde bir devralma işlemi niteliğindedir. Tarafların
cirolarının 2010/4 sayılı Tebliğ’in 7. maddesinin birinci fıkrasının (a) bendinde belirtilen
ciro eşiklerini aşması nedeniyle işlem izne tabidir.
(6) Devre konu işlem tarafları ARDUS ve VESPA esas olarak gayrimenkul alım, satım ve
yönetimi, konut, ofis, okul, alışveriş merkezi inşa işleri yatırımları ile gayrimenkul
yatırım ortaklığı alanlarında faaliyet göstermektedir. Devralan taraf olan Cem OKULLU
ve Cengiz OKULLU’nun kontrolünde bulunan şirketlerin ana faaliyet alanı ise, gıda
üretimi ve lojistiktir.


(7) İşlem taraflarının Türkiye’deki faaliyetlerinin yatay ve/veya dikey pazarda örtüşmediği
görülmüştür. Dolayısıyla bildirim konusu devralma işlemi sonucunda 4054 sayılı
Kanun’un 7. maddesi kapsamında hâkim durum yaratılması veya mevcut bir hâkim
durumun güçlendirilmesi ve böylece rekabetin önemli ölçüde azaltılması sonucunun
ortaya çıkmayacağı kanaatine varılmıştır.
H. SONUÇ
(8) Düzenlenen rapora ve incelenen dosya kapsamına göre, bildirim konusu işlemin 4054
sayılı Kanun’un 7. maddesi ve bu maddeye dayanılarak çıkarılan 2010/4 sayılı
Rekabet Kurulundan İzin Alınması Gereken Birleşme ve Devralmalar Hakkında Tebliğ
kapsamında izne tabi olduğuna; işlem sonucunda aynı Kanun maddesinde yasaklanan
nitelikte hakim durum yaratılmasının veya mevcut hakim durumun güçlendirilmesinin
ve böylece rekabetin önemli ölçüde azaltılmasının söz konusu olmaması nedeniyle
işleme izin verilmesine, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 60 gün içinde Ankara
İdare Mahkemelerinde yargı yolu açık olmak üzere, OYÇOKLUĞU ile karar verilmiştir.





Dr. Metin ARSLAN’ın 18.04.2018 tarih ve 18-11/207-97 sayılı Kararın Toplantı
Tutanağında Yer Alan Karşı Oy Gerekçesi

18.04.2018 tarih ve 18-11/207-97 sayılı Rekabet Kurulu kararına ilişkin kısa karar
tutanağında Dr. Metin ARSLAN karşı oy gerekçesini;

“Kurul toplantılarına ait görüşmelerin Rekabet Kurumunun çalışma ilkelerinden olan
şeffaflık ve açıklık ilkeleri doğrultusunda kayıt altına alınması gerekirken, bu
yapılmadan alınan kararlara usul yönünden karşıyım.”

şeklinde ifade ederek imzalamıştır.












KARŞI GÖRÜŞ
30.07.2018
(18.10 ve 18.11 Sayılı Toplantılar)

Şeffaflık ve hesap verilebilirlik kamu adına denetim ve gözetim görevini yerine getiren
kurumların temel çalışma esaslarındandır. Söz konusu prensiplerin Rekabet Kurulu
tarafından sıklıkla göz ardı edilmek suretiyle ülke ekonomisi ve kamu menfaatleri
açısından telafi edilemez tahribatlara yol açtığı müşahade edilmektedir.
Görev yaptığım gerek Nurettin Kaldırımcı gerekse de Ömer Torlak’ın başkanlık
dönemleri boyunca, enflasyon, kurum organizasyonu ve FETÖ ile ilgili ısrarla dile
getirdiğim hususlar dikkate alınmamıştır. Hatta 15 Temmuz akabinde dahi, FETÖ’nün
Kurum ve Kurul içindeki mensupları hakkında gerekli işlemlerin yapılmamış olması
nedeniyle Kurul toplantılarının meşru bir zeminde devam edemeyeceği ve bu
kapsamda süreç tamamlanıncaya kadar Kurul toplantılarına katılmayacağım
hususunda başkanlık makamına verdiğim 09.08.2016 tarihli dilekçem üzerine dahi
konuyla ilgili gerekli adımlar atılmamıştır.
Serdettiğim görüşlerden duyulan rahatsızlık sebebiyle, Ömer Torlak’ın başkanlığı
döneminde Kuruldaki görev süremi tüketmeyi amaçlayan bir buçuk yıla kadar uzanan
bir yargı tuzağı kurulmuştur. Söz konusu yargı tuzağına zemin hazırlamak amacıyla,
milletin temsilcisi olan Bakanlar Kurulu ve Cumhurbaşkanı’nın uhdesinde olan bir
yetkiyi pervasızca ve aleni bir şekilde gasp ederek, şahsımın kurul üyeliğini sona
erdirme zehabıyla Kurul tarafından utanç verici bir karar alınmıştır.
Bahse konu hazin kararla ilgili olarak, Kalkınma Bakanlığı’nın yoklukla muallel
olduğunu belirten cevabi yazısı (11.11.2016) ve Devlet Personel Başkanlığı’nın yetki
gaspı yapıldığı şeklindeki tespiti (24.01.2017) kale alınmamıştır.
Mahkeme kayıtlarına girmiş ekteki 05.12.2016 tarihli kendi tutanağımda tafsilatıyla
açıklandığı üzere, Ömer Torlak tarafından Kurula davet edilmem ve şahsımın söz
konusu davete icabet etmesi kapsamında yapılan görüşmede 09.08.2016 tarihli
dilekçemi geri çekmem durumunda kurul toplantılarına katılabileceğim tarafıma
bildirilmiştir. Söz konusu dilekçeyi geri çekmeyi reddetmem üzerine, Kurul tarafından
o gün yaşananlarla ilgili olarak yalan beyan niteliğinde bir tutanak tutulmuştur.
Diğer taraftan, eski bir Kurul üyesinin de ortağı olduğu FETÖ ile irtibatlı ve iltisaklı
avukatlık şirketinin Kurul içindeki uzantısı gibi faaliyet gösteren Fevzi Özkan’ın,
oğlunun Bank Asya’da üst düzey yönetici olması hasebiyle gözaltına alınması
akabinde, olayın üzerini örtmek maksadıyla hakkında gerekli işlem yapılmaksızın
Temmuz/2017’de emekli edilmesine müsaade edilmiştir. Bir önceki yönetimin son iki
promosyonunda işe alınan 30 uzman yardımcısından 25’inin by-lock gerekçesiyle
Kurumdan uzaklaştırılmasına rağmen, bunları planlı bir biçimde işe alan Kurumun eski
yöneticileri hakkında da herhangi bir işlem tesis edilmemiştir.

Kurumun varlık sebebi olan rekabeti bozucu eylemlerin engellenmesi ve sonuçta
tüketici refahının artırılması amacı çerçevesinde, 2016 yılı başında enflasyon henüz
%8 düzeyinde iken enerji ve tarım sektörüne yapılacak müdahalelerle %5’lere
çekilmesinin mümkün olduğunu, aksi takdirde yıl içinde %10’u geçme tehlikesinin
bulunduğunu dile getiren ikaz ve önerilerim Kurul gündemine alınmamıştır. Nitekim,
tarım sektörüne dahi müdahale edemeyen, sadece bir ön araştırma yaptırmakla
yetinen aciz durumdaki Rekabet Kurulu mevcut durumda enflasyonun %15 bandına
dayanmasından mesuldür.
Kasıtlı bir şekilde işlenen ve çoğu da esasında ceza hukukunun kapsamına giren
hukuk ihlallerine ilaveten, Kurul çarpık mantığı ile istifa ettiğimi varsaymasına rağmen,
Kurumdan ayrılmam ile ilgili SGK Hizmet Takip Programına (HİTAP) “İstifa nedeniyle
ilişiğin kesilmesi” yönünde bilgi girişi yapılmamış, sicilimi bozma anlamına gelen
“Mahkeme Kararı Gereği İlişik Kesme” şeklinde gerçeğe aykırı bildirimde
bulunulmuştur.
Ne hazindir ki, tüm bu süreçlerden haberdar olan sözde ilişkili Bakanlık, hakemlik
görevini yerine getireceğine, Cumhurbaşkanı’nın ve Bakanlar Kurulu’nun iradesini hiçe
sayan, yalancı şahitlik yapan, gerçeğe aykırı yazılı beyanda bulunan ve karakter
katliamı yapan Rekabet Kuruluyla beraber hukuk ihallerinin tarafı olmuştur.
Asli amacına hizmet etmeyen, gelecek nesillere de maliyetler yükleyen, görevlerini
ihmal eden ve kötüye kullanan sorumluların, kamuoyu nezdinde sorgulanıp hesap
vermeleri gerekir. Bürokrasi tarihinde benzeri görülmeyen bu hukuk rezaletinin
tekrarının yaşanmaması için Kurumda şeffaflık ve hesap verilebilirlik ilkelerinin hayata
geçirilmesi elzemdir. Bu anlamda Rekabet Kurulu toplantılarının kayıt altına alınması
gerekmektedir.



Dr. Metin ARSLAN
Kurul Üyesi

Ek : 05.12.2016 Tarihli Kendi Tutanağım.



Full & Egal Universal Law Academy