Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi 2022/2786 Esas 2023/657 Karar
Karar Dilini Çevir:

Dairesi: Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi
Esas No: 2022/2786
Karar No: 2023/657
Karar Tarihi: 28.04.2023

T.C.
ANTALYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ TÜRK MİLLETİ ADINA
DÖRDÜNCÜ HUKUK DAİRESİ İSTİNAF KARARI
İNCELENEN DOSYANIN
MAHKEMESİ: DENİZLİ ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 09/02/2021
DAVANIN KONUSU: Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 28/04/2023
KARAR YAZIM TARİHİ: 28/04/2023
Dairemizin yukarıdaki esas numarasında kayıtlı bulunan davanın Türk Milleti adına yapılıp bitirilen istinaf ön incelemesi sonunda;
Davacı vekili; 03/02/2010 tarihinde davalı şirket tarafından yapılan park düzenleme çalışması esnasında müvekkili olduğu şirkete ait yer altı kablosu ve yer altı kablo güzergahına zarar verildiğini, kabloların ve hattın kullanılamaz hale geldiğini, Denizli 3. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin .... Değişik iş sayılı dosyası ile delil tespiti yaptırıldığını ileri sürerek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 23.132,26 TL alacağın olay tarihinden itibaren .... Bankasının kısa vadeli kredilere uyguladığı değişen oranlarda en yüksek avans faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili; tek taraflı tutanakların müvekkili yönünden hukuken bir bağlayıcılığının bulunmadığını,müvekkilinin üst yapı çalışmalarını .... Belediyesinin vermiş olduğu plan ve projelere uygun olarak yaptığını, davalı tarafından yaptırılmış bulunan telekom kablolarının geçmesi gereken derinlik seviyelerinin kesinlikle düzgün olmayıp bu konudaki projelerdeki seviyelerinin tutmadığını, bu seviyelerin düzgün olmaması ve derinlik olarak Telekom kablosunun düzgün döşenmemesinden kaynaklanan hasarların sorumluluğunun davacı şirkete ait olduğunu beyanla davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece; davanın kabulüne karar verilerek, 23.132,26 TL'nin haksız fiil tarihi olan 03/02/2010 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine karar verilmiştir.
Davalı vekili süresinde sunmuş olduğu istinaf dilekçesinde özetle; davacı şirketin resmi olmayan tek taraflı tutanaklarına itibar edilemeyeceğini, müvekkili olduğu şirketin üst yapı çalışmalarını .... Belediyesinin vermiş olduğu plan ve projelere uygun olarak, ayrıca davacının görevlilerinin gözetiminde yaptığını, davacı tarafından döşenen kablolar projelerdeki seviyeyi tutmadığından söz konusu hasarın meydana geldiğini, hatta sonrasında davacı şirketin kabloyu derinlik seviyesine indirmek için kazı yaptıklarını ve işin olması gerektiği gibi yapıldığını ve masrafların müvekkili olduğu şirkete fatura edildiğini, müvekkiline tebliğ edilmeyen tespit dosyasında alınan raporun dosyada hükme esas alınamayacağını, ayrıca davacı tanıklarının zararın kapsamı (kabloların onarıldığı yahut değiştirildiği) hususunda da çelişkili ifadeler verdiklerini, oysa tamir veya değişimde zarar tutarının ciddi manada fark ettiğini ileri sürerek ilk derece mahkemesinin kararının kaldırılarak talepleri doğrultusunda karar verilmesini talep etmiştir.
Dava haksız fiil nedeniyle tazminat istemine ilişkindir.
Duruşma açılmasını gerektiren sebep bulunmadığından HMK'nın 353. ve 355. maddeleri gereğince inceleme ve müzakereler kamu düzeni ve istinaf nedenleriyle sınırlı biçimde dosya üzerinden yürütülmüştür.
Buna göre;
Davalı şirket, .... Belediyesinde park çalışması yaparken kazı esnasında davacı şirketin yer altı kablolarına zarar vermiş, davacı eldeki dosyayla zararını zararını davalıdan talep etmiştir. Dosyada alınan .... tarihli bilirkişi raporunda, “zarar gören tesisin yapıldığı dönem itibariyle mevzuata uygun olarak yapıldığı, aksi tespit ve iddia edilmediği sürece bilirkişinin bu konuda bir değerlendirme yapamayacağı kanaatinin hasıl olduğu, diğer taraftan herhangi bir alt yapı tesisinin bulunabileceği yerlerde kazı çalışması yapan tarafın gerekli sondaj, elektronik tespit ve röperleme (yeri değişmeyen noktalara göre işaretlenerek kazı bölgesinin yer altındaki tesisleri gösterir biçimde haritalanması) yaparak alt yapı tesisinin belirlenmesi gerektiği, kazı çalışması yapan tarafın kazı çalışmalarını ilgili kurumlara bildirerek .... koordinatlı tesis projelerini istemesi gerektiği, dava dosyasına davalı tarafça bu yasal tedbirlerin yerine getirildiğine dair hiçbir somut bilgi belge sunulmadığı, ayrıca davacı tarafa ait yer altı kabloları beton güzergahlar içinde döşenmiş olduğundan kazı çalışmaları esnasında görülmemesinin mümkün olmadığı, tespit dosyasında bilirkişi .... tarafından hesaplanan maliyet detayları ve tutarların hasarla uyumlu olduğu, buna göre zararın 23.132,29TL olduğu, meydana gelen hasarın değişim yapılmaksızın onarım yapılmak suretiyle giderildiğinin yerinde tespit edilmesi halinde zararın 3.651,30TL olacağı, ancak bilirkişi olarak kanaatinin hasar gören kablonun değişmesi yönünde olduğu” yönünde görüş bildirdiği, tespit dosyasındaki 16/02/2010 tarihli raporda ise, henüz üstü kapatılmamış hasarlı bölümler incelendiğinde, kepçenin çoklu kabloyu menholden çektiği, birçok hattın ekten çıktığı, bazılarının koptuğu, kablo gazlı olduğu için hasar nedeniyle içine su ve benzeri malzemeler girmesi nedeniyle 235 metrelik kısmın kullanılamaz hale geldiğinin belirtildiği görülmüştür.
Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, usule ve yasaya uygun gerektirici nedenlere, özellikle kanıtların toplanması ve değerlendirilmesinde bir usulsüzlük görülmemesine, mahkemenin ilamda yazılı şekilde ortaya koyduğu taktirine, mahkemenin değerlendirmesi ve vardığı neticede istinaf nedenleri yönüyle usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına, hükme esas alınan raporun açıklamalı ve doyurucu olmasına göre, davanın kabulüne dair mahkeme kararı usul ve yasaya uygundur. Davalı vekilinin istinaf itirazlarının esastan reddi gerekir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan gerekçeye göre;
Davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine; bakiye 1.185,00 TL istinaf karar harcının davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına, başvuru giderlerinin davalı üzerinde bırakılmasına; kullanılmayan avansların ilgililerine iadesine; avans iadesi, tebligat, kesinleştirme ve benzeri işlemlerin ilk derece mahkemesince yerine getirilmesine, 28/04/2023 gününde, oy birliğiyle ve HMK'nın 362/1-a madde ve fıkrası uyarınca kesin olarak karar verildi.
....

Full & Egal Universal Law Academy