Antalya 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/696 Esas 2023/272 Karar
Karar Dilini Çevir:

Dairesi: Antalya 4. Asliye Ticaret Mahkemesi
Esas No: 2022/696
Karar No: 2023/272
Karar Tarihi: 03.05.2023

T.C.
ANTALYA
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO: 2022/696
KARAR NO: 2023/272
DAVA: Ticari Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan Davalar (İtirazın İptali)
DAVA TARİHİ: 03/10/2022
KARAR TARİHİ: 03/05/2023

Mahkememizde görülmekte olan Ticari Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan Davalar (İtirazın İptali) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkil banka ... Şubesince dava dışı müflis ... Ltd. Şti.’ne ... tarihli ...-TL. limitli Genel Kredi Sözleşmesine istinaden Çek Bedeli Kredisi kullandırıldığını, davalıların müşterek borçlu müteselsil kefil sıfatıyla kredi sözleşmesini imzalamaları sebebiyle müvekkil bankaya karşı ...-TL. kefalet meblağı kadar hukuken sorumlu olduklarını, dava dışı şirketin taahhüt edilen borcu süresi içinde ödememesi üzerine ... tarihinde kredi ilişkisinin kesildiğini ve davalılara ... tarihli ihtarname keşide edildiğini, borcun ödenmemesi üzerine Antalya Banka Alacakları İcra Dairesi’nin ... Esas sayılı dosyası ile takip başlatıldığını, davalıların takibe itirazları neticesinde takibin durduğunu belirterek, itirazın iptali ile takibin devamına karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkememizce taraf teşkili sağlanmıştır. Davalılar her ne kadar icra dosyasına vekil aracılığı ile itiraz etmişlerse de davada asillere tebligat yapılarak taraf teşkili sağlanmıştır. Ayrıntısı 2021/1 E., 2022/3 K. Sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme kararında da anlatıldığı üzere; Vekilin umumî vekâletname ile yetkilendirilmiş olması, müvekkilin talimatı olmadan tüm davaları takip etme yetki ve zorunluluğunu ona yüklemez. Örneğin, hakkında icra takibi yapılan borçlu, vekili aracılığıyla takibe itiraz etmiş olsa dahi, alacaklının açtığı “itirazın iptali davası” bakımından, borçlunun takibe itiraz aşamasında tayin ettiği vekilin, bu davada da yetkili bulunup bulunmadığı davanın açılması sırasında belirli olmadığından, dava dilekçesinin vekil yerine asile tebliği gerekir. Aksi takdirde usulüne uygun şekilde taraf teşkili sağlanmış olmaz. Bu itibarla bir davada vekilin temsil yetkisinin olup olmadığı mahkemece kendiliğinden araştırılmalıdır (Benzer yönde; Yargıtay 15. HD., 02.11.2004 T., 2004/2041-5550 sayılı kararı; Yargıtay 9. HD., 18.09.2013 T., 2011/25392 E., 2013/23002 K.; Yargıtay 22. HD, 23.06.2020 T, 2017/29927 E., 2020/7453 K.; Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 10. HD., 2019/794 E., 2019/888 K; Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 11. HD., 29/12/2017 T, 2017/1262 E., 2017/1552 K.)
Davalı ... kendisini davada vekil ile temsil ettirmiştir. Davalı ... ise vekille temsil edilmemiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkilinin dava dışı şirketle imzalanan kredi sözleşmesinde müşterek borçlu, müteselsil kefil olması nedeniyle hakkında icra takibi başlatıldığını, dava dışı Müflis ... Ltd. Şti. hakkında şirketin iflasına karar verildiğini, müvekkilinin ve dava dışı müvekkil şirketin borçlarını ödemede sıkıntıya düşmesinde müvekkilinin ve dava dışı müvekkil şirketin bir sorumluluğu ve kusuru olmadığını, müvekkile tebliğ edilen ödeme emrinde yer alan faiz oranının fahiş olduğun belirterek,
davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Dava, itirazın iptali talebinden ibarettir.
Belirtmek gerekir ki; Genel haciz yoluyla ilamsız icra takiplerinde borçlunun itirazı üzerine takip durur ve alacaklının takibin devamını sağlamaya yarayan imkanlarından biri İcra İflas Kanunun 67. maddesinde öngörülen itirazın iptali davasıdır. Yargıtay Hukuk Genel Kurulu'nun 2013/19-2415 esas, 2015/2335 karar sayılı emsal ilamında da belirtildiği üzere; İtirazın iptali davası, müddeabihi takip konusu yapılmış ve borçlunun itiraz etmiş olduğu alacak olan, normal bir alacak (eda) davasıdır. Takip alacaklısı tarafından (süresi içinde) ödeme emrine itiraz etmiş olan borçluya karşı açılır; yani davacı alacaklı, davalı ise takip borçlusudur. Davacı alacaklı bu davada, borçlunun itiraz etmiş olduğu alacağın mevcut olduğunu bildirerek, borçlunun itirazının iptaline karar verilmesini (ve istiyorsa, borçlunun icra inkar tazminatına mahkûm edilmesini) talep eder (KURU, Baki: İcra ve İflas Hukuku El Kitabı, Türkmen Kitabevi, İstanbul, Kasım 2004, s. 220-221). Bu davada, ispat yükü kural olarak davayı açan alacaklıda olup, alacaklı alacağını ispatla yükümlüdür. Genel hükümler dairesinde her türlü delille ispat edilecek alacak ta yine takip talepnamesine konu olan ve borçlu yanca itiraza uğrayan alacaktır. (Yargıtay Hukuk Genel Kurulu., 2006/19-260 esas, 2006/251 karar)
Bu genel açıklamalardan sonra dosyaya dönüldüğünde; dava konusu icra dosyası, uyap sistemi üzerinden iş bu dosya arasına alınmştır.
Mahkememizce bankacı bilirkişiye dosya tevdi edilmiştir.
Bilirkişi raporunda özetle; Davacı bankaca dava dışı ... Ltd. Şti.’ne, dava dışı ... Ltd. Şti.’ne, dava dışı ... Gıda A.Ş.’ye ve davalı ... ... ve diğer davalı ...’na, ... tarih, Gebze ...Noterliğinin ... yevmiye numaralı ihtarnamesi keşide edilmek suretiyle, muhatapların imzalanan sözleşmeler gereğince ...-TL. kefil sıfatıyla hukuken sorumluluklarının bulunduğu, ... tarihi itibariyle Çek Bedeli Kredisinden 1.290,00-TL. anapara, 54,57-TL. işlemiş faiz ve 2,73-TL. vergi olmak üzere toplam 1.347,30-TL. banka alacağının 7 gün içinde ödenmesi gerektiği aksi halde yasal yollara başvurulacağının bildirildiği; Davacı bankaca, dava dışı ... A.Ş., dava dışı ... ... Ltd. Şti. ve davalılar aleyhine Antalya Banka Alacakları İcra Müdürlüğü’nün ... tarih, ... Esas sayılı ilamsız takip dosyası ile 1.290,00-TL. asıl alacak (temerrüt faiz oranı %79,80), 807,21-TL. ihtarname masrafı, 105,66-TL. işlemiş %39,9 faiz (...) ve 6,83-TL. BSMV olmak üzere toplam 2.240,64-TL.’nin tahsili ve borçlular 2.240,64-TL. ve kefiller kredi sözleşmesindeki kefalet limitleri ve ayrıca kendi temerrütlerinin hukuki sonuçlarından sorumlu olmak kaydıyla oluşan alacağın tamamından ve asıl alacak tutarına takip tarihinden tamamen tahsiline kadar hesap tablosunda belirtilen oranlarda işleyecek temerrüt faizi ve faiz üzerinden işletilecek gider vergisi ile birlikte tahsili ve tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla kısmi ödemelerin TBK 100. Madde hükümleri gereği öncelikle faiz ve ferilere mahsup edilmesi talebiyle takibe geçildiğinin anlaşıldığı; davalıların, ... ve ... tarihli dilekçelerle takibe itiraz ettikleri ve icra dairesince takibin durdurulmasına karar verildiğinin, davacı banka ... Sanayi Sitesi Şubesi ile dava dışı asıl borçlu ... Gıda San. ve Tic. Ltd. Şti. arasında ... tarihli, ...-TL. limitli, Genel Kredi Sözleşmesi imzalandığı, davalı ...’nın, davalı ... ...’in sözleşme limiti dâhilinde müşterek borçlu, müteselsil kefil sıfatıyla imzalarının bulunduğunun görüldüğü; dava konusu kredinin incelenmesi sonucu; 5941 sayılı yasa gereğince asıl borçlunun davacı banka nezdindeki vadesiz TL hesabına bağlı verilen çek karnesine ilişkin hamilin çek yasal yükümlülük bedeli talebine istinaden ... tarihinde 1.290,00-TL ödeme yapıldığı dosyada yer alan çek suretinden ve ödeme dekontundan anlaşıldığı; Yargıtay emsal kararları gereği, icra ödeme emrinde kat edildiği tarihe kadar yürütülen akdi faiz ve ferilerin ilavesiyle oluşacak asıl alacak tutarının talep edilmesi mümkün olmasına rağmen, davacı bankanın buna itibar etmediği ve ... tarihinde hesabı kat ederek, icra ödeme emrinde 1.290,00-TL. asıl alacak talebinde bulunduğunun görüldüğü; taleple bağlılık ilkesi gereği, 1.290,00-TL. asıl alacağın esas alındığı; davalı kefil ...’nın ... tarihinde, davalı kefil ... ...’in ise ... tarihinde temerrütte olduğunun anlaşıldığı; yapılan hesaplama sonucu, davalı kefil ...’nın takip tarihi itibariyle sorumluluğu; 1.290,00 Asıl alacak , 67,36 İşlemiş akdi faiz, 31,37 İşlemiş temerrüt faiz , 4,96 Gider vergisi, 807,21 İhtar masrafı olmak üzere 2.201,30-TL. olarak hesaplandığı; asıl alacağın, takip tarihini takiben %27,36 temerrüt faizine ve faiz üzerinden %5 gider vergisine tabi
olduğu; davalı kefil ...’nın takip tarihi itibariyle sorumluluğu; 1.290,00 Asıl alacak, 69,81 İşlemiş akdi faiz, 28,43 İşlemiş temerrüt faiz, 4,91 Gider vergisi, 807,21 İhtar masrafı olmak üzere 2.200,36-TL. olarak hesaplandığı; asıl alacak
tutarının, takip tarihini takiben %27,36 temerrüt faizine ve faiz üzerinden %5 gider vergisine tabi olduğu hususları belirtilmiştir.
Bilirkişi raporu taraflara tebliğ edilmiş, itirazlar/beyanlar dosyaya alınmıştır.
Bilirkişi raporunu hakim denetlemelidir. Öğretide Akyol, bilirkişi raporunun denetimi sadece hâkime ait bir görev değil; aynı zamanda taraflara ait bir haktır demektedir(AKYOL, Şener :Hukuk Usulünde Bilirkişilerle İlgili Bazı Problemler, Mukayeseli Hukukta Bilirkişilik Ve Sorunları, Yargıtay 125.Yıl Dönümü, s. 72 naklen). Hâkimin bilirkişinin uzmanlığı nedeniyle taşıdığı egemenliği kıracak araçları olduğu, bir yanlışın mutlaka geri döneceği ve özellikle böyle bir yanlışın müeyyidelendirileceği konularında bilirkişi inandırılmalı; böyle bir bilinç oluşturulmalıdır.“Hâkim kesinlikle ve mutlak olarak usulün egemeni olmalı; dosyaya, kendi sorumluluğunda girecek olan tanık beyanı gibi bilirkişi raporu gibi hususların adaleti saptıracak biçimlerde tezahürünü önleyecek tedbirleri almalı ve bu egemenliğini davanın sonuna kadar sürdürmelidir.” (Akyol s. 64-65 naklen).
Bu hususlar doğrultusunda, bilirkişi raporunun, hükme ve denetime elverişli, dosya kapsamına uygun olduğu kanaatine varılmıştır.
Tüm dosya kapsamı, bilirkişi raporundaki tespitler ve kabuller (faize ilişkin kabul de yerindedir) dikkate alınarak; davanın kısmen kabulü ile; davalıların, Antalya Banka Alacakları İcra Müdürlüğünün ... esas sayılı dosyasına yaptıkları itirazların ayrı ayrı kısmen iptali ile; takibin, davalı ... yönünden, 1.290,00 TL asıl alacak, 67,76 TL işlemiş akdi faiz, 30,94 TL işlemiş faiz, 4,96 TL gider vergisi, 807,21 TL ihtar masrafı olmak üzere toplamda 2.200,87 TL üzerinden (asıl alacak talebinin takip tarihini takiben % 27,36 temerrüt faizine ve faiz üzerinden % 5 gider vergisine tabi olmasına); davalı ... yönünden, 1.290,00 TL asıl alacak, 69,81 TL işlemiş akdi faiz, 28,43 TL işlemiş faiz, 4,96 TL gider vergisi, 807,21 TL ihtar masrafı olmak üzere toplamda 2.200,36 TL üzerinden (asıl alacak talebinin takip tarihini takiben % 27,36 temerrüt faizine ve faiz üzeerinden % 5 gider vergisine tabi olmasına), tahsilde tekerrür olmamak üzere devamına, fazlaya ilişkin talebin reddine karar vermek gerekmiştir.
Davacı tarafın icra inkar tazminatı talebine gelince;
İcra inkar tazminatının şartları şunlardır:
a)Geçerli ilamsız icra takibi yapılmış olmalı,
b)Borçlu süresi içinde ödeme emrine itiraz etmiş olmalı,
c)Süresi içinde açılmış bir itirazın iptali davası olmalı,
d)Talep olmalı,
e)Borçlunun itirazının haksızlığına karar verilmelidir.
Dosyaya baktığımızda; yukarıdaki şartların var olduğu, alacağın likit olduğu kanaatiyle, inkar tazminatı talebinin asıl alacak üzerinden kabulüne karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM/Ayrıntısı gerekçeli kararda açıklandığı üzere;
1-Davanın KISMEN KABULÜ İLE; davalıların, Antalya Banka Alacakları İcra Müdürlüğünün ... esas sayılı dosyasına yaptıkları itirazların ayrı ayrı KISMEN İPTALİ İLE; takibin, davalı ... yönünden, 1.290,00 TL asıl alacak, 67,76 TL işlemiş akdi faiz, 30,94 TL işlemiş faiz, 4,96 TL gider vergisi, 807,21 TL ihtar masrafı olmak üzere toplamda 2.200,87 TL üzerinden (asıl alacak talebinin takip tarihini takiben % 27,36 temerrüt faizine ve faiz üzerinden % 5 gider vergisine tabi olmasına); davalı ... yönünden, 1.290,00 TL asıl alacak, 69,81 TL işlemiş akdi faiz, 28,43 TL işlemiş faiz, 4,96 TL gider vergisi, 807,21 TL ihtar masrafı olmak üzere toplamda 2.200,36 TL üzerinden (asıl alacak talebinin takip tarihini takiben % 27,36 temerrüt faizine ve faiz üzeerinden % 5 gider vergisine tabi olmasına), tahsilde tekerrür olmamak üzere DEVAMINA, fazlaya ilişkin talebin reddine,
2-Davacının inkar tazminatı talebinin KABULÜ İLE; asıl alacağın % 20'si üzerinden hesaplanan 258,00 TL inkar tazminatının davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
3-Davacı tarafça yatırılan 80,70 TL başvurma harcının mahsubu ile hazineye gelir kaydına,
4-Davacı tarafça yatırılan 80,70 TL peşin harcın mahsubu ile hazineye gelir kaydına, bakiye 69,64 TL'nin davalılardan alınarak hazineye gelir kaydına,
5-492 sayılı Harçlar Kanunu'nun 28. maddesi gereğince; bakiye harcın, kararın tebliğinden itibaren bir ay içinde ödenmesi gerektiğinden, kararın tebliğinden itibaren bir ay içinde ödenmeyen harç için -kanunen belirlenen sınır göz önünde tutularak- "harç tahsil müzekkeresi" yazılmasına, bakiye karar ve ilam harcının ödenmemiş olmasının, hükmün tebliğe çıkarılmasına, takibe konulmasına ve kanun yollarına başvurulmasına engel teşkil etmeyeceğinin bu şekilde hükümde belirtilmesine,
6-Davacı tarafça yatırılan ve mahsup edilen toplamda 161,40 TL'nin davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
7-Davacı tarafça dosyada yapılan ve mahkememizce uyap sisteminden kontrol edilen (denetime elverişlilik açısından, uyap ekranında harç-masraf bölümü altında tahsilat reddiyat bilgileri başlığının içeriğinde masraflar açıkça yazmaktadır) posta-tebligat-bilirkişi ücreti gideri toplamı 1.291,50 TL'nin haklılık durumu gereği; 1.265,00 TL'sinin, davalıların sorumluluk miktarındaki oransal/kuruş farkı hakkaniyet ve paranın değeri gereği kabule göre fark yaratmayacak olduğundan, davalılardan müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, arta kalan giderin davacı üzerinde bırakılmasına,
8-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/13 ve Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği 26/2. Maddeleri, 6100 sayılı HMK 297/1-ç, 326.maddeleri uyarınca, arabuluculuk faaliyeti sonunda tarafların anlaşamamaları halinde iki saatlik ücret tutarı tarifenin birinci kısmına göre ileride haksız çıkan taraftan tahsil olunmak üzere Adalet Bakanlığı bütçesinden ödeneceği öngörüldüğünden; 1.560,00 TL'nin; haklılık durumu gereği, 1.530,00 TL'sinin davalılardan (davalıların sorumluluk miktarındaki oransal/kuruş farkı hakkaniyet ve paranın değeri gereği kabule göre fark yaratmayacak olduğundan) müteselsilen; 30,00 TL'sinin davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
9-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden; 2.200,00 TL vekalet ücretinin davalılardan müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
10-Davalı ... kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden; 40,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı ...'na verilmesine,
11-Davacı tarafça yatan gider avansından harcanmayan kısmın hüküm kesinleştiğinde UYAP üzerinden kontrolü de sağlanarak davacı tarafa iadesine,
12-Kararın Hukuk Muhakemeleri Kanunu Yönetmeliği m. 58 gereği talep ve masraf bulunması halinde taraflara ve/veya Teb. K. m. 11 ve Yargıtay Hukuk Genel Kurulu., 22/01/2003, 2003/1-25 E., 2003/7 K., ,Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı., 10/07/1940, 1940/7 E., 1940/75 K. nolu kararları gereği vekil ile temsil edilen tarafın vekiline tebligata çıkartılmasına,(RUHİ, Ahmet Cemal., Tebligat Hukuku., 2008, 6. Baskı, s. 127); taraflardan birisi tarafından kanun yoluna başvurulması halinde bu hususun tebliğ isteği olarak değerlendirilerek, gerekçeli kararın tebliğe çıkarılmasına,
Dair, davacı vekili Sn. Av. ... ve davalı ... vekili olduğunu beyan eden Sn. Av. ...'ın yüzüne karşı verilen karar miktar itibariyle KESİN olmak üzere açıkça okunup usulen anlatıldı. 03/05/2023

Katip ... Hakim ...
¸e-imzalıdır ¸e-imzalıdır



Full & Egal Universal Law Academy