Ankara Bölge İdare Mahkemesi 13. İdari Dava Dairesi 2019/4925 Esas 2020/1867 Karar
Karar Dilini Çevir:

Dairesi: 13. İdari Dava Dairesi
Esas No: 2019/4925
Karar No: 2020/1867
Karar Tarihi: 17.09.2020



İSTEMİN KONUSU: Ankara 19. İdare Mahkemesince verilen 26/04/2019 günlü ve E:2018/3152, K:2019/1622 sayılı kararın kaldırılması istenilmektedir.
 
YARGILAMA SÜRECİ:
 
(1) Dava konusu istem: Dava, davalı idare bünyesinde görev yapmakta iken 672 sayılı Kanun Hükmünde Kararname ile kamu görevinden çıkarılan davacı tarafından, OHAL İşlemleri İnceleme Komisyonuna yapılan başvurunun reddine dair 12.03.2018 tarihli ve 2018/6874 sayılı işlemin iptali ile işlem nedeniyle yoksun kaldığı parasal haklarının ödenmesine karar verilmesi istemiyle açılmıştır.
 
(2) İlk Derece Mahkemesi Kararının Özeti: Ankara 19. İdare Mahkemesince; davacının, FETÖ/PDY silahlı terör örgütü ile iltisaklı ... Bankası AŞ'ye (örgütün talimatı sonrasında) 2014 yılından sonra para yatırdığı, FETÖ/PDY'ye aidiyeti, iltisakı veya irtibatı olduğu gerekçesiyle kapatılan ... Sendikasına Eylül 2012-Temmuz 2016 tarihleri arasında üyeliğinin bulunduğu, FETÖ/PDY'ye aidiyeti, iltisakı veya irtibatı olduğu gerekçesiyle TMSF'ye devredilen ... Medya Dağıtım A.Ş.'ye 21/01/2014-01/12/2014 tarihleri arasında ödeme bilgisinin bulunduğu, ayrıca ceza yargılamasında davacının örgütün sohbet toplantısı adı altındaki örgütsel toplantılarına katıldığı ve örgüt adına kurban hissesi ve himmet talep ettiği hususlarının tespit edildiği, bu nedenlerle FETÖ/PDY ile iltisak ve irtibatı sabit olduğu anlaşılmakla; kamu görevine iadesi talebiyle OHAL İşlemleri İnceleme Komisyonuna yaptığı başvurunun reddine ilişkin dava konusu işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı, dava konusu işlem Mahkemelerince hukuka uygun bulunduğundan davacının yoksun kaldığı parasal haklarının ödenmesine karar verilmesi talebinin de kabulüne olanak bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
 
İSTİNAF İSTEMİNDE BULUNANIN İDDİALARI: Davacı tarafından, kanunun suç saymadığı bir fiil için ceza verilemeyeceği, eylemlerinin suç sayılamayacağı, Bank ...'ya rutin bankacılık işlemleri kapsamında para yatırdığı, yasal olarak kurulmuş bir sendikaya üye olmanın suç sayılamayacağı, ... Medya'ya dünya klasikleri kitapları için üye olduğu, hakkında henüz kesinleşmiş bir mahkumiyet kararı olmadığı, masumiyet karinesinin ihlal edildiği ileri sürülmektedir.
 
KARŞI TARAF SAVUNMASININ ÖZETİ: İstinaf isteminin reddi gerektiği savunulmuştur.
 
TÜRK MİLLETİ ADINA
 
Karar veren Ankara Bölge İdare Mahkemesi 13. İdari Dava Dairesince, 2577 sayılı Kanun'un değişik 45. maddesi uyarınca dava dosyası incelenerek gereği görüşüldü:
 
Davacı hakkında yapılan ceza yargılamasında alınan tanık beyanına göre; davacının FETÖ/PDY adına bir kısım esnaftan sorumlu olduğu, ... isim dernek ya da ... İlkokulu gibi yerlerde çok sayıda örgüt toplantısı düzenlediği, hem bu toplantılarda hem de şahsi görüşmelerinde sorumluluğu altında bulunan şahıslardan himmet ve kurban hissesi talep ettiği, sohbet verdiği grubu örgüt yayınlarına abone olmaları hususunda yönlendirdiği ayrıca örgütle iltisaklı ... isimli derneğe üyeliğinin olduğu, ... üzerinde örgüt lehine çok sayıda paylaşımının bulunduğu hususları, Mahkeme kararında belirtilen delillerle birlikte değerlendirildiğinde davacının çeşitli yol ve yöntemlerle FETÖ/PDY ile iltisak ve irtibat düzeyinde ilişkisinin olduğunu ortaya çıkarmaktadır.
 
Davacının adli yardım talebinin kabulü yönünde ilk derece mahkemesince karar verildiği görülmekte olup 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 335. maddesinin 3. fıkrasında yer alan; adli yardımın, yapılacak tüm yargılama ve takip giderlerinden geçici olarak muafiyet sağladığı ve hükmün kesinleşmesine kadar devam edeceği düzenlemesi ile aynı Kanun'un 323. maddesinde yer verilen avukatlık ücretinin yargılama giderleri arasında sayıldığı hususları birlikte dikkate alındığında, İdare Mahkemesi kararında yer alan yargılama gideri ve vekalet ücretinin tahsilinin, kanun yolu incelemeleri dahil kararın kesinleşmesinden sonra yapılabileceği, dolayısıyla bu aşamada davacıdan gerek Mahkeme ve gerekse istinaf safhasındaki yargılama giderleri ile vekalet ücretinin tahsil edilemeyeceği açıktır.
 
KARAR SONUCU:
 
Yapılan açıklamalarla birlikte;
 
1-Ankara 19. İdare Mahkemesince verilen istinafa konu karar usul ve hukuka uygun olup, kaldırılmasını gerektiren bir neden bulunmadığından, İSTİNAF İSTEMİNİN REDDİNE,
 
2-Anılan kararda "...belirlenen 1.362,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya ödenmesine..."şeklinde kurulan hükmün, 2577 sayılı Kanun'un 45. maddesinin 3. fıkrası gereğince;"...belirlenen 1.362,00-TL vekalet ücretinin iş bu kararın kesinleşmesinden sonra davacıdan alınarak davalıya ödenmesine..." olarak DÜZELTİLMESİNE,
 
3- Anılan kararda; "... davacının adli yardım isteminin kabul edilmiş olması nedeniyle davanın başında alınmayan söz konusu yargılama giderinin davacıdan tahsili için ilgili kuruma müzekkere yazılmasına..."şeklinde kurulan hükmün, 2577 sayılı Kanun'un 45. maddesinin 3. fıkrası gereğince; "... davacının adli yardım isteminin kabul edilmiş olması nedeniyle davanın başında alınmayan söz konusu yargılama giderinin davacıdan tahsili için iş bu kararın kesinleşmesinden sonra ilgili kuruma müzekkere yazılmasına..." şeklinde DÜZELTİLMESİNE,
 
4- Aşağıda dökümü yapılan istinaf aşamasına ait yargılama giderinin istinaf edenin üzerinde bırakılmasına,
 
5- Adli yardım talebi kabul edilmiş olduğundan davacıdan önceden alınmamış olan istinaf yargılama giderlerinin tahsili için karar kesinleştikten sonra Mahkemesince ilgili tahsil dairesine müzekkere yazılmasına,
 
2577 sayılı Kanun'un değişik 46. maddesi uyarınca kararın tebliğinden itibaren30 gün içerisinde Danıştay’a temyiz yolu açık olmak üzere, 17.09.2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi. (¤¤)


Full & Egal Universal Law Academy