Dairesi: 13. İdari Dava Dairesi
Esas No: 2019/3741
Karar No: 2020/1170
Karar Tarihi: 26.03.2020



İSTEMİNKONUSU: Ankara 19. İdare Mahkemesince verilen 25/12/2018 günlü ve E:2018/628, K:2018/1759 sayılı kararın kaldırılması istenilmektedir.
 
YARGILAMA SÜRECİ:
 
(1) Dava konusu istem: Dava, davalı idare bünyesinde görev yapmaktayken 672 sayılı Kanun Hükmünde Kararname ile kamu görevinden çıkarılan davacı tarafından, OHAL İşlemleri İnceleme Komisyonuna yapılan başvurunun reddine dair 07/02/2018 tarihli ve 2018/3795 sayılı işlemin iptali ile işlem nedeniyle yoksun kaldığı maaşlarının ödenmesine karar verilmesi istemiyle açılmıştır.
 
(2) İlk Derece Mahkemesi Kararının Özeti: Ankara 19. İdare Mahkemesince; dosyadaki ve davacı hakkında İzmir 13. Ağır Ceza Mahkemesinin E:2016/51 sayılı esasında yapılan ceza yargılamasında elde edilen bilgilere göre; davacının, FETÖ/PDY silahlı terör örgütü mensuplarının kullanması amacıyla oluşturulduğu ve münhasıran bu suç örgütünün mensupları tarafından kullanılmakta olan bir ağ olduğu tespit ve değerlendirilen .... iletişim sistemini kullandığı, aynı bankada konut kredisi borçları bulunmasına rağmen FETÖ/PDY silahlı terör örgütü ile iltisaklı .... Bankası A.Ş.'deki mevduatını (Örgütün talimatı sonrasında) 2014 yılından itibaren artırdığı, böylece Bank ....'nın kurtarılması amacıyla örgüt elebaşı (.....)'nin çağrısından sonra 2014 yılından itibaren Bank ....'ya finansal destek sağladığı, FETÖ/PDY'ye müzahir … Sendikası üyesi olduğu, söz konusu deliller birlikte dikkate alındığında davacının FETÖ/PDY terör örgütü ile en az irtibat derecesinde bağının olduğu sonucuna varıldığından dava konusu işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı, dava konusu işlem Mahkemelerince hukuka uygun bulunduğundan davacının yoksun kaldığı maaşlarının ödenmesine karar verilmesi talebinin kabulüne olanak bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
 
İSTİNAF İSTEMİNDE BULUNANIN İDDİALARI: Davacı tarafından, hakkındaki ceza yargılaması sürecinin devam ettiği, ceza yargılamasında verilen kesinleşmemiş yargı kararlarının aleyhe değerlendirilemeyeceği, İdare Mahkemesince masumiyet karinesinin ihlal edildiği, dava konusu işlemde ve davanın reddine ilişkin İdare Mahkemesi kararında hukuka uyarlık bulunmadığı ileri sürülmektedir.
 
KARŞI TARAF SAVUNMASININ ÖZETİ: Savunma verilmemiştir.
 
TÜRK MİLLETİ ADINA
 
Karar veren Ankara Bölge İdare Mahkemesi 13. İdari Dava Dairesince, 2577 sayılı Kanun'un değişik 45. maddesi uyarınca dava dosyası incelenerek gereği görüşüldü:
 
Uyuşmazlıkta; Kurumu tarafından Komisyona intikal ettirilen personel bilgi dosyasında; davacı hakkındaki idari soruşturma bilgilerine göre davacının isminin ".... programını kullananlar" arasında yer aldığı, davacı hakkında görevden uzaklaştırma tedbiri uygulandığında, zimmetinde bulunan bilgisayar üzerinde bilirkişi incelemesi yapılmasına karar verildiği ancak davacının teslim ettiği bilgisayarın temizlenmiş olduğunun tespit edildiği, hakkındaki soruşturma raporunda davacının kamu görevinden çıkarılmasının teklif edildiği, davacı hakkındaki ceza yargılamasında; gizli tanık Garson'un teslim ettiği dijital materyallerin incelenmesinden, davacının FETÖ/PDY terör örgütünün Emniyet Mahrem Yapılanmasında "mahrem imam" olduğunun, "...." kod adını kullandığının, örgütün "Ege Büyük Bölge", "İzmir Küçük Bölge", "İzmir İli", "Merkez İlçe" örgütlenmesinde "...." biriminde, "Öğretmen" konumunda "A" vasfında bulunduğunun, mahrem yapıya 2014 tarihinde katıldığının tespit edildiği, tanık (…..)'nin ifadesinde; davacının Erzurum'da doktor olarak görev yaptığı dönemde davacı ile aynı sohbet grubunda olduklarını, kendilerinin de (organize ettikleri) ayrı sohbet grupları olduğunu, bu gruplara sohbet hocalığı yaptıklarını, davacının FETÖ/PDY terör örgütü mensubu olan 2012 yılında mezunu komiser yardımcılarından sorumlu olduğunu, davacı İzmir'e atanınca bu grubun kendisine devredildiğini beyan ettiği, tanık (.....)'nin ifadesinde; davacının Erzurum'da görev yaptığı dönemde FETÖ/PDY'nin (Emniyet) mahrem imam yapılanmasında olduğunu, komiser sınıfındaki şahıslara sohbet verdiğini, "...." kod adını kullandığını beyan ettiği ve fotoğrafından davacıyı teşhis ettiği, davacının dijital materyalleri üzerinde yapılan incelemede FETÖ/PDY mensuplarının örgüt içi iletişimde kullandıkları programlardan "…." programının kalıntılarının tespit edildiği hususları Mahkeme kararında belirtilen diğer delillerle birlikte değerlendirildiğinde, davacının çeşitli yol ve yöntemlerle FETÖ/PDY ile iltisak ve irtibat düzeyinde ilişkisinin olduğunu ortaya çıkarmaktadır.
 
Öte yandan istinafa konu İdare Mahkemesi kararında; davacının FETÖ/PDY terör örgütüne müzahir …. Sendikası üyesi olduğu şeklinde bir ifade bulunmakta ise de, dosya içeriğinde ve davacı hakkındaki ceza yargılamasında bu yönde bir bilgi bulunmadığından, kararın yazımı aşamasında Mahkemece sehven yer verildiği anlaşılan söz konusu ifade davacı aleyhine değerlendirilmemiştir.
 
KARAR SONUCU:
 
Açıklanan nedenlerle;
 
1-Ankara 19. İdare Mahkemesince verilen istinafa konu karar, usul ve hukuka uygun olup kaldırılmasını gerektiren bir neden bulunmadığından İSTİNAF İSTEMİNİN REDDİNE,
 
2-Aşağıda dökümü yapılan istinaf aşamasına ait yargılama giderinin istinaf edenin üzerinde bırakılmasına,
 
3-Gider avansının kullanılmayan kısmının talep edilmesi halinde derhal, talep edilmemesi halinde karar kesinleştikten sonra Mahkemesince istinaf başvurusunda bulunana re'sen iadesine,
 
2577 sayılı Kanun'un değişik 46. maddesi uyarınca kararın tebliğinden itibaren 30 gün içerisinde Danıştaya temyiz yolu açık olmak üzere, 26/03/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi. (¤¤)


Full & Egal Universal Law Academy