Ankara Bölge İdare Mahkemesi 13. İdari Dava Dairesi 2019/3493 Esas 2020/1584 Karar
Karar Dilini Çevir:

Dairesi: 13. İdari Dava Dairesi
Esas No: 2019/3493
Karar No: 2020/1584
Karar Tarihi: 24.06.2020



İSTEMİN KONUSU: Ankara 22. İdare Mahkemesince verilen 29/04/2019 günlü ve E:2018/2544, K:2019/813 sayılı kararın kaldırılması istenilmektedir.
 
YARGILAMA SÜRECİ:
 
(1) Dava konusu istem: Dava, davalı idare bünyesinde görev yapmaktayken 672 sayılı Kanun Hükmünde Kararname ile kamu görevinden çıkarılan davacı tarafından, OHAL İşlemleri İnceleme Komisyonuna yapılan başvurunun reddine dair 17/09/2018 tarihli ve 2018/34354 sayılı işlemin iptali istemiyle açılmıştır.
 
(2) İlk Derece Mahkemesi Kararının Özeti: Ankara 22. İdare Mahkemesince; dosyadaki ve davacı hakkında Manisa 3.Ağır Ceza Mahkemesinin E:2017/280 sayılı esasında yapılan ceza yargılamasında elde edilen bilgilere göre; davacının FETÖ/PDY silahlı terör örgütü ile iltisaklı Bank…'daki hesabına FETÖ/PDY terör örgütünün talimatı sonrasında para yatırdığı dolayısıyla örgüt liderinin talimatı doğrultusunda hareket ettiği, FETÖ/PDY’ye aidiyeti, iltisakı veya irtibatı olduğu gerekçesiyle kapatılan .... Sendikasına (....) üyeliğinin bulunduğu, böylece yasal görünümlü bir sendika aracılığıyla terör örgütünün eğitim alanındaki amacına uygun tavır ve davranış sergileyerek anılan örgüte taraftarlığını, iltisakını ve irtibatını gösterdiği, FETÖ/PDY’ye aidiyeti, iltisakı veya irtibatı olduğu gerekçesiyle TMSF'ye devredilen …. Medya Dağıtım A.Ş.'ye ödeme bilgisinin bulunduğu, söz konusu deliller birlikte dikkate alındığında davacının FETÖ/PDY terör örgütü ile iltisak ve irtibatının sabit olduğu sonucuna ulaşıldığından dava konusu işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
 
İSTİNAF İSTEMİNDE BULUNANIN İDDİALARI: Davacı tarafından, hakkındaki ceza yargılaması sürecinin devam ettiği, ceza yargılamasında verilen kesinleşmemiş yargı kararlarının aleyhe değerlendirilemeyeceği, masumiyet karinesinin ihlal edildiği, FETÖ/PDY’nin ilk kez terör örgütü olarak kabul edilmesinden önceki dönem için kendisine herhangi bir suçlama yöneltilemeyeceği, yasal olarak faaliyet gösteren banka, sendika, dernek, okul, şirket gibi özel hukuk tüzel kişileri hakkında sonradan OHAL kapsamında işlem yapılmasının geçmişte bu tüzel kişilerle yasal çerçevede ilişkisi olan kişilerin terör örgütüyle bağlantılı oldukları şeklinde yorumlanamayacağı ve aleyhe delil oluşturmayacağı, sendika üyeliğinin, …. Gazetesine abonelik bilgilerinin ve çocuklarının okul kaydının terör örgütüyle iltisak nedeni olarak değerlendirilemeyeceği, Bank…'ya örgütün talimatı ile finansal destek verdiği iddiasının gerçeği yansıtmadığı, dilekçesinde belirttiği Anayasa ve AİHS hükümleri ile disiplin hukuku ve ceza hukuku ilkelerinin ihlal edildiği, OHAL KHK'sı ile kamu görevine son verilemeyeceği, OHAL KHK'sı ile kamu görevinden çıkarılmasının geçici, ölçülü ve orantılı bir tedbir mahiyetinde olmadığı, dava konusu işlemde ve davanın reddine ilişkin İdare Mahkemesi kararında hukuka uyarlık bulunmadığı ileri sürülmektedir.
 
KARŞI TARAF SAVUNMASININ ÖZETİ: İstinaf isteminin reddi gerektiği savunulmuştur.
 
TÜRK MİLLETİ ADINA
 
Karar veren Ankara Bölge İdare Mahkemesi 13. İdari Dava Dairesince, 2577 sayılı Kanun'un değişik 45. maddesi uyarınca dava dosyası incelenerek gereği görüşüldü:
 
Uyuşmazlıkta, Milli Eğitim Bakanlığından temin edilen bilgilere göre davacının çocuğunun FETÖ/PDY'ye aidiyeti, iltisakı veya irtibatı olduğu gerekçesiyle kapatılan özel öğretim kurumlarında 2014-2016 eğitim öğretim dönemlerinde kaydının olduğu, davacı hakkındaki ceza yargılamasında; kolluk tarafından düzenlenen araştırma tutanağında davacının FETÖ/PDY terör örgütünün sohbet ve toplantılarına katıldığının, himmet adı altında örgüte yardımda bulunduğunun, 16 Temmuz 2016 tarihinde kahvehanede "Geri zekalılar bir darbeyi beceremediler." dediğinin ve kahvehanede bulunanlarca oradan kovulduğunun söylendiği ifadelerinin yer aldığının, FETÖ/PDY terör örgütüyle iltisaklı … Derneğine üye olduğunun ve dernek kurucu üyesi ve yönetim kurulu üyesi olduğunun, görev yaptığı okulda öğretmenler odasındaki dolabında yapılan aramada …'a ait gazete yazısının bulunduğunun (İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 2. Ceza Dairesinin E:2017/3112 sayılı kararında, Ankara Cumhuriyet Başsavcılığının 2014/37666 sayılı PDY/FETÖ ana çatı soruşturmasına göre …'ın FETÖ/PDY terör örgütü tepe yöneticilerinden olduğu belirtilmektedir.), davacının kullandığı GSM hattı hakkındaki HTS incelemesinde, FETÖ/PDY içinde imam, sohbet hocası, grup sorumlusu, olan kişiler yanında Alaşehir Öğretmen Yapılanması imamı, .... ilçe temsilcisi, Bank…, … Medya Dağıtım A.Ş., … Gazetesi, … Dergisi, …. Gazetecilik A.Ş., … Derneği ve FETÖ'ye ait eğitim kurumları ile irtibatının tespit edildiğinin, aleyhine 8 ayrı tanık beyanı bulunduğunun, anılan tanık beyanlarında davacının FETÖ/PDY'nin sohbet toplantılarına düzenli olarak katıldığının, FETÖ/PDY'nin organize ettiği iftar çadırlarında yemek dağıtmak, FETÖ/PDY'ye gelir sağlamak için düzenlenen kermeslerde görev almak suretiyle örgüt faaliyetlerine katıldığının belirtildiği hususları Mahkeme kararında belirtilen diğer delillerle birlikte değerlendirildiğinde, davacının çeşitli yol ve yöntemlerle FETÖ/PDY ile iltisak ve irtibat düzeyinde ilişkisinin olduğunu ortaya çıkarmaktadır.
 
KARAR SONUCU:
 
Açıklanan nedenlerle;
 
1- Ankara 22. İdare Mahkemesince verilen istinafa konu karar, usul ve hukuka uygun olup kaldırılmasını gerektiren bir neden bulunmadığından İSTİNAF İSTEMİNİN REDDİNE,
 
2- Aşağıda dökümü yapılan istinaf aşamasına ait yargılama giderinin istinaf edenin üzerinde bırakılmasına,
 
3- Gider avansının kullanılmayan kısmının talep edilmesi halinde derhal, talep edilmemesi halinde karar kesinleştikten sonra Mahkemesince istinaf başvurusunda bulunana re'sen iadesine,
 
2577 sayılı Kanun'un değişik 46. maddesi uyarınca kararın tebliğinden itibaren 30 gün içerisinde Danıştaya temyiz yolu açık olmak üzere, 24/06/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi. (¤¤)


Full & Egal Universal Law Academy