Ankara Bölge İdare Mahkemesi 12. İdari Dava Dairesi 2020/1023 Esas 2020/1506 Karar
Karar Dilini Çevir:

Dairesi: 12. İdari Dava Dairesi
Esas No: 2020/1023
Karar No: 2020/1506
Karar Tarihi: 17.12.2020



İSTEMİN ÖZETİ: Serbest Muhasebeci Mali Müşavir olan davacı hakkında Serbest Muhasebecilik, Serbest Muhasebeci Mali Müşavirlik ve Yeminli Mali Müşavirlik Kanunu Disiplin Yönetmeliğinin 5/a maddesi uyarınca uyarma cezası verilmesine ilişkin Türkiye Serbest Muhasebeci Mali Müşavirleri Ve Yeminli Mali Müşavirler Odaları Birliği Disiplin Kurulunun 08.11.2017 tarih ve 2017/K-7604/501 sayılı işlemi ile söz konusu kararın onaylanmasına ilişkin Maliye Bakanlığı Gelir İdaresi Başkanlığının 09.04.2018 tarih ve E.63210 sayılı işleminin iptali istemiyle açılan davada; olayda; Ankara 12. İdare Mahkemesinin 26/11/2015 tarih ve E:2014/181 K: 2015/1060 sayılı kararı üzerine İzmir Serbest Muhasebeci Mali Müşavirler Odası Disiplin Kurulunun 01.02.2017 tarih ve 145 sayılı kararında "...eski şirket müdürü ve ortağı ...'un kurulumuza daveti sonucunda düzenlenen savunma tutanağında, "belirtilen yıllara ait bütün defter ve belgelerin şirket adresinde bulunduğunu, üyemiz ...'ın muhasebe iş ve işlemlerini şirket adresinde yaptığını, kayıtlar işlendikten sonra bütün defter ve belgelerin şirket merkezinde muhafaza edildiğini" ifade ettiği, ilgili yıllara ait defter ve belgelerin şirket merkezinde muhafaza edildiği anlaşıldığından tüm bu ifadeler sonucunda herhangi bir teslimin varlığından söz edilemeyeceği..." gerekçesiyle disiplin cezası verilmesine yer olmadığına karar verildiği, anılan karara karşı şikayet eden şirket tarafından 27.02.2017 tarihli dilekçe ile itiraz edildiği, itiraz üzerine Türkiye Serbest Muhasebeci Mali Müşavirleri Ve Yeminli Mali Müşavirler Odaları Birliği Disiplin Kurulunun 08.11.2017 tarih ve 2017/K-7604/501 sayılı kararı ile "...Oda Disiplin Kurulu'nca yeniden yapılan incelemede konunun net ve açık bir biçimde ortaya konulamadığı, dosyadaki bilgi ve belgelerden, meslek mensubunun ilgili defter ve belgeleri teslim ettiğine dair herhangi bir somut belge sunulmadığı, salt ifadeye dayalı olarak beyanda bulunduğu, Disiplin Yönetmeliği'nin 5/a maddesi uyarınca otuz gün içerisinde devir teslim tutanağı düzenleyerek söz konusu defter ve belgeleri teslim etmediği, Disiplin Yönetmeliği'nin 5/a maddesinin ihlali halinde meslek mensuplarına uyarma cezası verileceğinin hüküm altına alındığı, meslek mensubunun bahsi geçen yönetmelik maddesini ihlal ettiği, dolayısıyla Oda Disiplin Kurulu'nca verilen disiplin cezası verilmesine yer olmadığına dair kararda yasal isabet bulunmadığı..." gerekçesiyle itirazın kabulüne ve davacının Disiplin Yönetmeliğinin 5/a maddesi uyarınca uyarma cezası ile cezalandırılmasına karar verildiği, anılan kararın Maliye Bakanlığı Gelir İdaresi Başkanlığının 09.04.2018 tarih ve E.63210 sayılı işlemi ile onaylanarak kesinlik kazanması bakılan davanın açıldığı, Ankara 12. İdare Mahkemesi'nin 26.11.2015 tarih ve E:2014/181 K:2015/2060 sayılı kararının gerekçesi incelendiğinde, verilen iptal kararının doğrudan davacı hakkında disiplin cezası verilmesi gerektiği sonucunu doğurmayıp, sözleşme feshi akabinde 30 gün içinde defter ve belgeleri iş sahibine teslim etmediği sabit olan davacının, iş sahibinin defter ve belgelerini teslim etmeme gerekçesinin araştırılarak disiplin cezası verilmesi yahut verilmemesi yönünde bir işlem tesis edilmesi gerektiğinin açık olduğu, anılan Mahkeme kararı uyarınca yeniden değerlendirme yapılmak suretiyle, davacının ilgili defter ve belgeleri teslim ettiğine dair herhangi bir somut belge sunulmadığı gerekçesiyle davacı hakkında uyarma cezası tesis edilmiş ise de; serbest muhasebeci mali müşavirlerin üstlendikleri işleri bürolarında ifa etme zorunluluğu bulunmadığı, iş sahibi olan teşebbüs veya işletme sahiplerinin işyerlerinde de yapabilecekleri, söz konusu işlerin serbest muhasebeci mali müşavirlerin bürolarında ifa edilmesi durumunda iş sahibinin defter ve belgelerinin iş sahibince serbest muhasebeci mali müşavirlere teslim edilmesi gerektiği, iş bitiminde de söz konusu defter ve belgelerin iş sahibine aynen iade edilmesi gerektiği, olayda İzmir 11. Noterliği'nin 30.05.2011 tarih ve 8826 yevmiye numaralı ihtarnamesi ile sözleşmenin feshedilmesi akabinde, otuz gün içinde 10.06.2011 tarihinde 2011 yılına ait Yevmiye, Kebir ve Envanter Defterleri ile 2008, 2009, 2010 yıllarına ilişkin SGK kayıtlarının ... Odası yetkilileri tarafından tutanak karşılığında teslim alınarak 15.06.2011 tarihinde şikayetçi şirkete teslim edildiği, uyuşmazlığın 2008, 2009, 2010 yıllarına ilişkin defterlerin teslim edilmemesinden kaynaklandığı, davacının anılan yıllara ilişkin defterlerin kendisinde bulunmadığını iddia ettiği hususları dikkate alındığında; şirketin mevzuat gereği tutmak zorunda olduğu defterlerin muhasebe işlemleri için dahi olsa şirket sınırlarının dışına çıkarılmasına izin vermesi durumunda basiretli bir iş adamı gibi davranarak defterlerin zimmetle teslim edilmesi, davacı tarafından defterler tekrar şirkete iade edilirken de mesleğin gerektirdiği titizlik ve özen gösterilerek tutanakla devir ve teslim edilmesi, söz konusu tutanakların bulunmaması durumunda defterlerin şirketten hiç çıkarılmamış olduğunun kabulünün gerekmesi, şikayetçi şirketin ise söz konusu defterleri davacıya teslim ettiğine ilişkin herhangi bir belge ortaya koyamaması karşısında, davacının sözleşmenin feshinden itibaren otuz gün içinde 2008, 2009, 2010 yıllarına ilişkin defterleri şirkete iade etmediğinden bahisle davacı hakkında uyarma cezası verilmesine ilişkin dava konusu işlemde hukuka uyarlık görülmediği gerekçesiyle dava konusu işlemin iptali yolunda Ankara 9. İdare Mahkemesince verilen 14/11/2019 gün ve E:2018/2404, K:2019/2287 sayılı kararın; davalı Hazine ve Maliye Bakanlığı tarafından, davacının fiilinin sübut bulması nedeniyle tesis edilen işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı, davalı TÜRMOB tarafından ise; davacı hakkında yapılan şikayet üzerine defter ve belgeleri mükellefi olduğu şirkete teslim etmediğinin sübuta erdiği, davacı tarafından ilgili defterlerin kendisine teslim edilmediği kayıtların şirket adresinde tutulduğuna yönelik beyanları ve S.K adlı kişinin bu hususa yönelik tanıklığının dikkate alınmasına olanak bulunmadığı, bunun nedeninin ise ilgili kişinin müdürlük yetkilerinin 01/11/2007 tarihinden itibaren kaldırılması olduğu, tesis edilen işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı ileri sürülerek kaldırılması istenilmektedir.
 
SAVUNMANIN ÖZETİ: Savunma verilmemiştir.
 
TÜRK MİLLETİ ADINA
 
Hüküm veren Ankara Bölge İdare Mahkemesi 12. İdari Dava Dairesince 2577 sayılı Yasanın değişik 45. maddesi uyarınca dava dosyası incelenerek işin gereği görüşüldü:
 
Ankara 9. İdare Mahkemesince verilen 14/11/2019 gün ve E:2018/2404, K:2019/2287 sayılı karar usul ve hukuka uygun olup kaldırılmasını gerektiren bir neden bulunmadığından, davalı idarelerin istinaf başvurularının REDDİNE, istinaf safhasındaki yargılama giderlerinin başvuruda bulunanlar üzerinde bırakılmasına, posta gideri avansından artan miktarın istinaf isteminde bulunanlara iadesine, 2577 sayılı Yasanın 45/6. maddesi uyarınca kesin olarak 17/12/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi. (¤¤)


Full & Egal Universal Law Academy