Ankara Bölge İdare Mahkemesi 10. İdari Dava Dairesi 2020/1194 Esas 2020/2160 Karar
Karar Dilini Çevir:

Dairesi: 10. İdari Dava Dairesi
Esas No: 2020/1194
Karar No: 2020/2160
Karar Tarihi: 05.11.2020



(2577 S. K. m. 45)
 
İSTEMLERİN KONUSU: Eskişehir 1. İdare Mahkemesi'nce verilen 21/02/2020 gün ve E:2018/445, K:2020/121 sayılı kararın kaldırılması istenilmektedir.
 
YARGILAMA SÜRECİ:
 
Dava konusu istem: Davacı tarafından; 03/01/2017 tarihinde, saat: 18.40 sularında ... Orta Okulu öğrencilerinin okuldan ayrıldığı sırada okul bahçesinin kayar demir kapısının rayından çıkarak kendisi ve annesi ...'ın üzerine devrilmesi nedeniyle fazlaya ilişkin hakkı saklı kalmak kaydı ile davacı küçüğe ait tedavi giderleri ve işgücü kaybından oluşan maddi zararlarına karşılık 600,00.-TL maddi (ıslah sonrasında 58.543,23 TL) ve olay nedeniyle yaşadığı elem ve ızdıraptan kaynaklı 250.000,00.- TL manevi tazminatın olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte ödenmesi istemiyle açılmıştır.
 
İlk Derece Mahkemesinin Kararının Özeti: Eskişehir 1. İdare Mahkemesi'nce verilen 21/02/2020 gün ve E: 2018/445, K: 2020/121 sayılı kararı ile; davacının maddi tazminat isteminin kabulü ile 58.543,23.-TL maddi tazminatın, ıslah öncesine ilişkin 600,00 TL'lik kısmı için davacı tarafından davalı idareye yapılan başvuru tarihi olan 21/03/2018 tarihinden itibaren, maddi tazminatın ıslah sonrasına ilişkin 57.901,23.-TL'lik kısmının ise; ıslah dilekçesinin davalı idareye tebliğ tarihi olan 14/12/2019 tarihinde itibaren hesaplanacak yasal faiziyle birlikte davalı idare tarafından davacıya ödenmesine, davacının manevi tazminat isteminin kısmen kabulü ile 100.000,00.-TL manevi tazminatın davacı tarafından davalı idareye yapılan başvuru tarihi olan 21/03/2018 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalı idareden alınarak davacıya ödenmesine, fazlaya ilişkin manevi tazminat taleplerinin ise reddine karar verilmiştir.
 
İSTİNAF EDENLERİN İDDİALARI:
 
Davalı idare istinaf başvuru dilekçesi ile; olay sonrası alınan raporun esas alınmaması gerektiği, illiyet bağı bulunmadığı ileri sürülerek kararın kaldırılması istenilmektedir.
 
Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesi ile; manevi tazminatın eksik olduğu, yargılama giderleri ve avukatlık ücretinin yanlış belirlendiği ileri sürülerek kararın kaldırılması istenilmektedir.
 
DAVACININ SAVUNMASININ ÖZETİ: Savunma verilmemiştir.
 
DAVALININ SAVUNMASININ ÖZETİ: Savunma verilmemiştir.
 
TÜRK MİLLETİ ADINA
 
Hüküm veren Ankara Bölge İdare Mahkemesi 10. İdari Dava Dairesi'nce işin gereği görüşüldü:
 
İNCELEME VE GEREKÇE:
 
MADDİ OLAY:
 
Davacı tarafından; 03/01/2017 tarihinde, saat: 18.40 sularında ... Orta Okulu öğrencilerinin okuldan ayrıldığı sırada okul bahçesinin kayar demir kapısının rayından çıkarak kendisi ve annesi ...'ın üzerine devrilmesi nedeniyle fazlaya ilişkin hakkı saklı kalmak kaydı ile davacı küçüğe ait tedavi giderleri ve işgücü kaybından oluşan maddi zararlarına karşılık 600,00.-TL maddi (ıslah sonrasında 58.543,23 TL) ve olay nedeniyle yaşadığı elem ve ızdıraptan kaynaklı 250.000,00.- TL manevi tazminatın olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte ödenmesi istemiyle açılmıştır.
 
HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
 
İdare Mahkemesince; davacının sağ bacağında meydana gelen kırığın, öğrencisi olduğu ... Orta Okulu'nun bahçe kapısının üzerine düşmesi sonrasında meydana geldiği, anılan olayda davacı tarafa atfedilebilir bir kusur bulunmadığı, dolayısıyla idarenin hizmet kusurunun varlığı kanaati hasıl olduğundan, olay sebebiyle davacıda meydana gelen maddi ve manevi kayıpların, yukarıda alıntısı verilen Anayasa hükmü çerçevesinde davalı idare tarafından tazmin edilmesi gerektiği, bu kapsamda; davacı küçüğün, sağ bacağında olay sonrası oluşan kırık nedeniyle çalışma gücü kaybı ve maluliyet oranının % cinsinden hesaplanması maksadıyla 15/01/2019 ve 13/03/2019 tarihlerinde Mahkememiz tarafından yapılan ara kararlarına Eskişehir Osmangazi Üniversitesi Sağlık Uygulama ve Araştırma Hastanesi Adli Tıp Anabilim Dalı tarafından verilen 05/02/2019 ve 17/06/2019 tarihli cevaplarda; "... TC Kimlik Nolu 2006 doğumlu ...'ın tibia kırığı yaralanmasına göre maluliyet durumuyla ilgili olarak kayıtlı bilgi ve bulgulara göre; 1- A cetveli 1.yaralanması XII. Liste (Pelvis ve Alt Extremite Arızaları) 37 A:(Alt bacak kırıklarından sonra oluşan, hareketsizliğe bağlı kas atrofileri, kas kopma harabiyetlerinin kalıntısı, bacak sinirleri felci dışındaki nedenlerden ileri gelen kas atrofileri, hipertrofileri), a simgesi (3cm'ye kadar) :3, 2- B cetveline göre düz işçi olarak kabul edildiğinde, meslek grup numarası 1 olarak belirlendiği, 3- C cetveline göre iş görmezlik simgesi A olarak belirlendiği, 4-D cetveline göre düzeltme yapıldığında arızasında meslekte kazanma gücü kayıp oranının %7, 5-E cetveline göre (11 yaşında) düzeltme yapıldığında meslekte kazanma gücü kayıp oranının %5.1 olduğu, tıbbi bulgular ışığında arızanın kalıcı olduğu..." tespitlerine yer verildiği, Meslekte kazanma gücü kayıp oranının hesaplanmasından sonra uyuşmazlığın çözümü için gerekli görüldüğünden 10/09/2019 tarihli ara kararımızla, vuku bulan olaydan kaynaklı davacının maddi kaybının (Eskişehir Osmangazi Üniversitesi Sağlık Uygulama ve Araştırma Hastanesi'nin 17/06/2019 tarih ve 1952 sayılı sağlık raporu da göz önünde bulundurulmak kaydıyla) hesaplanması hususunda uzman 1 adet bilirkişi marifetiyle dosya üzerinden bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verilmiş olup, re'sen bilirkişi olarak belirlenen Hesap Bilirkişisi Av. K6 tarafından hazırlanarak dosyaya sunulan 05/11/2019 havale tarihli bilirkişi raporunda özetle; "...davacının %5.1 meslekte kazanma gücü kaybından dolayı uğradığı maddi zararın 57.901,23.-TL, belgelendirilen tedavi giderinin 642,00.-TL, harcandığı iddia edildiği halde belgelendirilemeyen tedavi giderinin 4.463,00.-TL olarak bulunduğuna dair..." tespitlerine yer verildiği, anılan bilirkişi raporu taraflara tebliğ edilmiş, rapora karşı ileri sürülen itirazlar yerinde görülmediğinden, raporun Mahkememizce hükme esas alınabilecek nitelikte olduğu anlaşıldığı, anılan raporun taraflara tebliği üzerine davacı vekili tarafından 04/12/2019 tarihinde Mahkemelerine sunulan ıslah dilekçesinde daha önce 600,00 TL olarak talep edilen maddi tazminatın, toplamda 58.543,23.-TLolarak ıslah edildiği,
 
Manevi tazminat istemi yönünden;
 
Maddi zararlar mal varlığında meydana gelen ve para ile değerlendirilebilen bir azalmayı ifade ettikleri halde manevi zararlar mal varlığında meydana gelen bir eksilmeyi karşılamaya yönelik olarak bir tazmin aracı olmayıp, tatmin aracıdır. Olay nedeniyle duyulan elem ve ızdırabı kısmen de olsa hafifletmeyi amaçlar. Belirtilen niteliği gereği manevi tazminatın zenginleşmeye yol açmayacak şekilde belirlenmesi gerekmekte ise de, tam yargı davalarının niteliği gereği, takdir edilen miktarın aynı zamanda idarenin kusurunun ağırlığını ortaya koyacak bir oranda olması gerektiği, Uyuşmazlıkta; davacı tarafın söz konusu olay nedeniyle manevi acı ve üzüntü duyduğu açık olup, bu acı ve üzüntünün karşılığı olarak manevi tazminatın zenginleşmeye yol açmaması hususu, kusur durumu ve olayın oluş şekli de dikkate alınarak; davacı taraf lehine 100.000,00 TL manevi tazminat ödenmesi gerektiği sonucuna varıldığı gerekçesiyle Davacının maddi tazminat isteminin kabulü ile 58.543,23.-TL maddi tazminatın, ıslah öncesine ilişkin 600,00 TL'lik kısmı için davacı tarafından davalı idareye yapılan başvuru tarihi olan 21/03/2018 tarihinden itibaren, maddi tazminatın ıslah sonrasına ilişkin 57.901,23.-TL'lik kısmının ise; ıslah dilekçesinin davalı idareye tebliğ tarihi olan 14/12/2019 tarihinde itibaren hesaplanacak yasal faiziyle birlikte davalı idare tarafından davacıya ödenmesine, davacının manevi tazminat isteminin kısmen kabulü ile 100.000,00.-TL manevi tazminatın davacı tarafından davalı idareye yapılan başvuru tarihi olan 21/03/2018 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalı idareden alınarak davacıya ödenmesine, fazlaya ilişkin manevi tazminat taleplerinin ise reddine karar verilmiştir.
 
Bu hale göre İdare Mahkemesi'nce maddi tazminatın kabulüne ilişkin olarak verilen kararda hukuka aykırılık görülmemiş olup istinaf dilekçesinde ileri sürülen sebepler kararın bu kısmının kaldırılmasını gerekli kılar nitelikte bulunmamıştır.
 
Anılan İdare Mahkemesi kararının manevi tazminata ilişkin kısmına gelince;
 
Manevi tazminat, patrimuanda meydana gelen bir eksilmeyi karşılamaya yönelik bir tazmin aracı olmayıp, manevi tatmin aracıdır.
 
Manevi tazminata hükmedilmesi için kişinin fizik yapısını zedeleyen, yaşama ve kazanma gücünün azalması sonucu doğuran olayların meydana gelmesi veya idarenin hukuka aykırı bir işlem veya eylemi sonucunda ağır bir elem ve üzüntünün duyulmuş olması veya şeref ve haysiyetinin rencide edilmiş bulunması gerektir.
 
Manevi tazminata hükmedilirken ilgililerin sosyal ve ekonomik durumu dikkate alınarak olay nedeniyle duyduğu elem ve ızdırabın kısmen giderilmesini ifade edecek, idarenin hukuka aykırılığını ortaya koyacak ve hukuka aykırılığı özendirmeyecek bir miktarın belirlenmesi gerekmektedir.
 
Manevi tazminatın tutarını belirleme görevi hakimin takdirine bırakılmış ise de, hükmedilen tutarın uğranılan manevi zararla orantılı, duyulan üzüntüyü hafifletici olması gerekir. Hakimin manevi zarar ile verilmesine karar vereceği para tutarı adalete uygun olmalıdır.
 
Hükmedilecek bu para zarara uğrayanda manevi huzuru doğurmayı gerçekleştirecek tazminata benzer bir fonksiyonu olan özgün bir nitelik taşır. Bu tazminatın sınırı onun amacına göre belirlenmelidir. Takdir edilecek miktar, mevcut halde elde edilmek istenilen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalı ve sebepsiz zenginleşmeye yol açmamalıdır.
 
Bu durumda; sebepsiz zenginleşmeye yol açmayacak şekilde bir manevi tazminat miktarına hükmedilmesi gerekirken, İdare Mahkemesi'nce yukarıdaki açıklamalara uygun olmayan manevi tazminat miktarına hükmedilmesinde isabet görülmemiş olup, davacıya yaşadığı elem ve üzüntü karşılığı olmak üzere takdiren 5.000,00-TL manevi tazminat ödenmesine karar verilmiştir.
 
KARARIN SONUCU:
 
Açıklanan nedenlerle;
 
1-Davacı istinaf isteminin REDDİNE, davalı idare istinaf isteminin kısmen REDDİNE, kısmen KABULÜNE,
 
3- Eskişehir 1. İdare Mahkemesi'nce verilen 21/02/2020 gün ve E: 2018/445, K: 2020/121 sayılı kararının, davacının maddi tazminat isteminin kabulü ile 58.543,23.-TL maddi tazminatın, ıslah öncesine ilişkin 600,00 TL'lik kısmı için davacı tarafından davalı idareye yapılan başvuru tarihi olan 21/03/2018 tarihinden itibaren, maddi tazminatın ıslah sonrasına ilişkin 57.901,23.-TL'lik kısmının ise; ıslah dilekçesinin davalı idareye tebliğ tarihi olan 14/12/2019 tarihinde itibaren hesaplanacak yasal faiziyle birlikte davalı idare tarafından davacıya ödenmesine ilişkin kısmı yönünden ONANMASINA,
 
4-Kararın davacının manevi tazminat isteminin kısmen kabulü ile 100.000,00.-TL manevi tazminatın davacı tarafından davalı idareye yapılan başvuru tarihi olan 21/03/2018 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalı idareden alınarak davacıya ödenmesine yönünden KALDIRILMASINA,
 
5-2577 Sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun değişik 45/4.maddesi uyarınca manevi tazminat istemi yönünden yeniden incelenen davada; davanın kısmen KABULÜNE, kısmen REDDİNE,
 
6-Davacının manevi tazminat isteminin kısmen kabulü ile 5.000,00-TL manevi tazminatın davalı idareye başvuru tarihi olan 21/03/2018 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davacılara ÖDENMESİNE, fazlaya ilişkin manevi tazminat istemlerinin REDDİNE,
 
7-Hükmedilen tazminat miktarı üzerinden hesaplanan 4.340,65-TL nispi karar harcının dava açılışında peşin olarak alınan 10.830,88-TL'den mahsubu sonucu kalan 6.490,23-TL harcın davacıya iadesine,4.340,65-TL nispi karar harcının davalı idareden alınarak davacıya verilmesine,
 
9-Davadaki haklılık oranına göre aşağıda dökümü yapılan mahkeme ve istinaf safhalarına ait 1.084,90-TL davacı yargılama giderinden 865,00-TL yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına, 219,90-TL yargılama gideri ile yürürlükteki Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca kabul edilen manevi tazminat üzerinden hesaplanan 2.590,00-TL vekalet ücretinin davalı idareden alınarak davacılara verilmesine,
 
10-İstinaf safhasında davalı idare tarafından karşılanan 41,00-TL posta giderinden, 8,30-TL posta giderinin davalı idare üzerinde bırakılmasına, 32,70-TL posta gideri ile yürürlükteki Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi'nin 10/2.maddesi uyarınca ret edilen manevi tazminat miktarı üzerinden hesaplanan 2.590,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı idareye verilmesine,
 
11-Posta gideri avansından artan miktarın taraflara kararın kesinleşmesinden sonra iadesine,
 
12-2577 sayılı Yasanın değişik 46.maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi uyarınca kararın tebliğinden itibaren 30 gün içerisinde Danıştay'a temyiz yolu açık olmak üzere, 05/11/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi. (¤¤)


Full & Egal Universal Law Academy