Ankara Bölge İdare Mahkemesi 10. İdari Dava Dairesi 2019/1611 Esas 2020/1738 Karar
Karar Dilini Çevir:

Dairesi: 10. İdari Dava Dairesi
Esas No: 2019/1611
Karar No: 2020/1738
Karar Tarihi: 06.10.2020



(492 S. K. m. 2, 11, 15, 16, 21, 28)
 
İSTEMİN ÖZETİ: Ankara 11. İdare Mahkemesi'nce verilen 17/05/2019 gün ve E: 2017/95, K: 2019/1093 sayılı kararın kaldırılması istenilmektedir.
 
YARGILAMA SÜRECİ:
 
Dava konusu istem: Davacılar tarafından, 10 Ekim 2015 günü Ankara Garı önünde gerçekleşen patlamada ....un hayatını kaybetmesinde idarenin kusuru bulunduğu ileri sürülerek ölüm nedeniyle uğranılan zararların tazmini amacıyla fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak kaydıyla müteveffanın annesi ….. için 5.000,00 TL (28.02.2019 tarihli ıslah ile toplam 125.191,61 TL) maddi tazminat ile 30.000,00 TL manevi tazminatın, babası …. için 5.000,00 TL (28.02.2019 tarihli ıslah ile toplam 86.928,39 TL) maddi tazminat ile 30.000,00 TL manevi tazminatın, eşi ….. için 10.000,00 TL (28.02.2019 tarihli ıslah ile toplam 183.395,68 TL) maddi tazminat ile 100.000,00 TL manevi tazminatın, çocukları …. için 10.000,00 TL maddi tazminat ile 100.000,00 TL manevi tazminatın, ……. için 10.000,00 TL maddi tazminat ile 100.000,00 TL manevi tazminatın, … için 10.000,00 TL (28.02.2019 tarihli ıslah ile toplam 29.963,39 TL) maddi tazminat ile 100.000,00 TL manevi tazminatın olay tarihinden itibaren işletilecek yasal faiziyle birlikte ödenmesine karar verilmesi istemiyle açılmıştır.
 
İlk Derece Mahkemesinin Kararının Özeti:
 
Davacıların maddi tazminat taleplerinin incelenmesi sonucunda;
 
…..'un ölümünden dolayı yoksun kalacakları destekten yoksun kalma tazminatının hesaplanabilmesi için Mahkememizin 29.03.2018 tarihli ara kararıyla dosya üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verilmiştir. 18.01.2019 tarihli bilirkişi raporunda; 5233 sayılı Terör ve Terörle Mücadeleden Doğan Zararların Karşılanması hakkında Kanun kapsamında bağlanan aylıkların peşin sermaye değerinin düşürülmesi durumunda; davacı anne ….. için 125.191,61 TL maddi tazminat hesaplandığı, 28.02.2019 tarihli ıslah dilekçesi ile 5.000,00 TL maddi tazminat talebini ıslah ederek 125.191,61 TL maddi tazminat isteminde bulunduğu, davacı baba .... için 86.928,39 TL maddi tazminat hesaplandığı, 28.02.2019 tarihli ıslah dilekçesi ile 5.000,00 TL maddi tazminat talebini ıslah ederek 86.928,39 TL maddi tazminat isteminde bulunduğu, eşi .... için 183.395,68 TL maddi tazminat hesaplandığı, 28.02.2019 tarihli ıslah dilekçesi ile 10.000,00 TL maddi tazminat talebini ıslah ederek 183.395,68 TL maddi tazminat isteminde bulunduğu, çocukları .... için 29.963,48 TL maddi tazminat hesaplandığı, 28.02.2019 tarihli ıslah dilekçesi ile 10.000,00 TL maddi tazminat talebini ıslah ederek 29.963,48 TL maddi tazminat isteminde bulunduğu, ……. için 4.631,06 TL maddi tazminat hesaplandığı ve ……. için 6.380,69 TL maddi tazminat hesaplandığı, sosyal risk ilkesi doğrultusunda, destekten yoksun kalan davacılar …… için bilirkişi raporu ile hesaplatılan 125.191,61 TL, ….. için 86.928,39 TL, eşi ….. için 183.395,68 TL, .... için 29.963,48 TL, .... için 4.631,06 TL, … için 6.380,69 TL maddi tazminat taleplerinin kabulüne, her biri için ayrı ayrı kabulüne karar verilen maddi tazminat tutarlarını aşan, diğer bir ifade ile fazlaya ilişkin (.... ve .... için (10.000,00TL+10.000,00TL=20.000,00TL-11.011,75TL) 8.988,25 TL maddi tazminat istemlerinin reddine karar verilmesi gerektiği,
 
Davanın; davacıların anne .... için 30.000,00 TL, baba .... için 30.000,00 TL, eşi .... için 100.000,00 TL, çocukları .... için 100.000,00 TL, .... için 100.000,00 TL ve .... için 100.000,00 TL manevi tazminatın ödenmesine karar verilmesi istemine ilişkin kısmına gelince;
 
Manevi tazminat, kişinin malvarlığında meydana gelen eksilmeyi karşılamaya yönelik bir tazmin aracı olmayıp, kişinin manevi yaşamında ortaya çıkan acı ve elemin azaltılmasına yönelik tatmin aracı olma yönü ağır basan bir tazminat türüdür. Terör eyleminden dolayı ortaya çıkan manevi zarar sebebiyle hükmolunacak manevi tazminatın duyulan elem ve ızdırabı giderecek bir oranda ve zenginleşmeye yol açmayacak miktarda saptanması gerekmektedir.
 
Bu durumda; davacılardan vefat edenin annesi ....'a dava konusu olay nedeniyle duymuş olduğu acı ve üzüntü ile orantılı olarak takdiren 20.000,00 TL manevi tazminatın, vefat edenin babası ....'a dava konusu olay nedeniyle duymuş olduğu acı ve üzüntü ile orantılı olarak takdiren 20.000,00 TL manevi tazminatın, vefat edenin eşi ....'a dava konusu olay nedeniyle duymuş olduğu acı ve üzüntü ile orantılı olarak takdiren 55.000,00 TL manevi tazminatın ve vefat edenin çocukları ....'a dava konusu olay nedeniyle duymuş olduğu acı ve üzüntü ile orantılı olarak takdiren 55.000,00 TL manevi tazminatın, ....'a dava konusu olay nedeniyle duymuş olduğu acı ve üzüntü ile orantılı olarak takdiren 55.000,00 TL manevi tazminatın, ....'a dava konusu olay nedeniyle duymuş olduğu acı ve üzüntü ile orantılı olarak takdiren 55.000,00 TL manevi tazminatın yerleşik Danıştay içtihatları ile kabul edildiği üzere davalı idareye başvuru tarihinden itibaren işletilecek yasal faizi ile birlikte davalı idarece davacılara ödenmesi gerektiği sonucuna varılmış, fazlaya ilişkin manevi tazminat istemi yerinde görülmediği gerekçesiyle davanın toplam 447.502,66 TL maddi tazminat talebinin 436.490,30 TL'lik kısmının kabulüne, davacılardan .... (5.0000,00 TL'si), .... (5.000,00 TL'si), .... (10.000,00 TL'si), .... (10.000,00 TL'si) .... (4.631,06 TL'si) ve .... (6.380,69 TL'si) için toplam 41.011,75 TL'lik kısmının idareye başvuru tarihi olan 09.12.2015 tarihinden, 395.478,55 TL'lik kısmının ise ıslah tarihi olan 28.02.2019 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davacılara ödenmesine; fazlaya ilişkin maddi tazminat talebinin reddine, ayrıca fazlaya dair faiz taleplerinin reddine, toplam 460.000,00 TL manevi tazminat talebinin kısmen kabulüne, annesi .... için 20.000,00 tl, babası .... için 20.000,00 tl, eşi .... için 55.000,00 tl, çocukları .... için 55.000,00 tl, .... için 55.000,00 tl ve .... için 55.000,00 tl manevi tazminatın davacılara ödenmesine, fazlaya ilişkin 200.000,00 tl manevi tazminat isteminin reddine karar verilmiştir.
 
İSTİNAF EDENLERİN İDDİALARI:
 
Davalı idarelerce; olayın öncesi ve sonrasında gerekli dikkat ve özenin gösterildiği, hizmet kusuru bulunmadığı, maddi ve manevi tazminata hükmedilmesinin hukuka uygun olmadığı ileri sürülmüştür.
 
Davacı tarafından; belirsiz alacak davası olması nedeniyle artırılan miktar açısından da idareye başvuru tarihinin esas alınması gerektiği, manevi tazminatın düşük belirlendiği ileri sürülmüştür.
 
DAVACININ SAVUNMASININ ÖZETİ: Mahkeme kararında hukuka aykırılık bulunmadığı ileri sürülerek, istinaf isteminin reddi gerektiği savunulmuştur.
 
TÜRK MİLLETİ ADINA
 
Hüküm veren Ankara Bölge İdare Mahkemesi 10. İdari Dava Dairesi'nce işin gereği görüşüldü:
 
Dairemizin 28.11.2019 tarihli ara kararı ile ek rapor alınmasına karar verilmiş ve bilirkişi tarafından verilen raporda maddi tazminat miktarlarının mahkemece hükmedilen miktardan fazla olduğu tespit edilmiş olmakla birlikte, söz konusu raporun taraflara tebliği üzerine davacı vekili tarafından verilen dilekçede, mahkeme aşamasında ıslah haklarını kullandıklarından bu aşamada mahkemece hükmedilen miktarı aşan kısım için davalı idareye başvuru hakkını saklı tuttuğu belirtilmiştir.
 
Öte yandan, davacı vekili tarafından verilen istinaf dilekçesinde de hükmedilen maddi tazminat miktarı açısından bir istinaf iddiasında bulunulmadığı faize yönelik iddia ve istemde bulunulduğu anlaşılmaktadır.
 
Bu nedenle davacının ıslah hakkını kullanmadığı kabul edilerek işin esasına geçildi:
 
İdare Mahkemesi kararının hükmedilen maddi ve manevi tazminata ilişkin kısmında usul ve yasaya aykırılık görülmediğinden tarafların istinaf istemlerinin reddi gerekmektedir.
 
Anılan İdare Mahkemesi kararının yargılama giderleri yönünden incelenmesinden;
 
İdare Mahkemesince; hükmedilen miktar üzerinden hesaplanan 47.577,25 TL karar harcından davacılar tarafından ıslah sırasında peşin yatırılan 1.772,00 TL'nin mahsubu ile kalan 45.805,25 TL'nin idareden tahsiline karar verilmiştir.
 
492 sayılı Harçlar Kanunu'nun 2. maddesinde, yargı işlemlerinden bu kanuna bağlı (1) sayılı tarifede yazılı olanların yargı harçlarına tabi bulunduğu; 11. maddesinde, genel olarak yargı harçlarını davayı açan veya harca konu işlemin yapılmasını isteyen kişilerin ödemekle mükellef olduğu; 15. maddesinde yargı harçlarının (1) sayılı tarifede yazılı işlemlerden değer ölçüsüne göre nispi esas üzerinden, işlemin nev'i ve mahiyetine göre maktu esas üzerinden alınacağı; 16. Maddesinde, değer ölçüsüne göre harca tabi işlemlerde (1) sayılı tarifede yazılı nispetler üzerinden alınması gerektiği kurala bağlanmıştır.
 
Harçlar Kanunu'nun 21.maddesinde, yargı harçlarının (1) sayılı tarifede yazılı nispetler üzerinden alınması gerektiği, 28.maddesinde ise (1) sayılı tarifede yazılı nispi karar harcının dörtte birinin peşin, geri kalanının kararın verilmesinden itibaren 1 ay içinde ödeneceği kurala bağlanmıştır.
 
Anılan Kanunun, yargı harçlarının gösterildiği (1) sayılı tarifesinde, konusu belli bir değerle ilgili bulunan davalarda esas hakkında karar verilmesi halinde hüküm altına alınan anlaşmazlık konusu değer üzerinden, binde 68,31 oranında nispi karar harcı alınacağı belirtilmiştir.
 
Harçlar Kanununun 11 nci maddesi uyarınca yargı harcının mükellefi davayı açan kişi yani davacıdır. Karar aşamasında harcın peşin ödenmemiş kısmının davacıya tamamlattırılmasına ve karar ve ilam harcının yargılama gideri kapsamında davacıya geri ödenmesine hükmedilmesinin Harçlar Kanunu hükümlerine aykırı olduğu söylenemez. Hukuk Muhakemeleri Kanununun 326 ncı maddesine göre yargılama giderlerinin aleyhine hüküm verilen taraftan alınmasına karar verilir.
 
Anılan Kanun'un, yargı harçlarının gösterildiği (1) sayılı tarifesinde, konusu belli bir değerle ilgili bulunan davalarda esas hakkında karar verilmesi halinde hüküm altına alınan anlaşmazlık konusu değer üzerinden nispi karar harcı alınacağı belirtilmiştir.
 
Bu nedenle; hüküm altına alınan anlaşmazlık konusu değer üzerinden hesaplanacak nispi karar harcının, hükmedilen miktar yönünden haksız çıkmış olan davalı idarelere yükletilmesi, ancak bakiye nispi karar harcının önce davacılara tamamlattırılması, dava sonra tamamının davalı idarelerden tahsili ile davacılara ödenmesi gerekmektedir. Hükmün bir parçası olan yargılama giderlerinin davalı idareler tarafından davada haklı çıkan davacılara ödenmesi zorunludur.
 
KARAR SONUCU:
 
Açıklanan nedenlerle,
 
1-Davalı idarelerin istinaf istemlerinin KISMEN KABULÜNE KISMEN REDDİNE,
 
2-Davacı istinaf isteminin REDDİNE,
 
3-Ankara 11. İdare Mahkemesi'nce verilen 17/05/2019 gün ve E: 2017/95, K: 2019/1093 sayılı kararın davanın toplam 447.502,66 TLmaddi tazminat talebinin 436.490,30 TL'lik kısmının kabulüne, davacılardan .... (5.0000,00 TL'si), .... (5.000,00 TL'si), .... (10.000,00 TL'si), .... (10.000,00 TL'si) .... (4.631,06 TL'si) ve .... (6.380,69 TL'si) için toplam 41.011,75 TL'lik kısmının idareye başvuru tarihi olan 09.12.2015 tarihinden, 395.478,55 TL'lik kısmının ise ıslah tarihi olan 28.02.2019 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davacılara ödenmesine; fazlaya ilişkin maddi tazminat talebinin reddine,ayrıca fazlaya dair faiz taleplerinin reddine, toplam 460.000,00 TL manevi tazminat talebinin kısmen kabulüne, annesi .... için 20.000,00 TL, babası .... için 20.000,00 TL, eşi .... için 55.000,00 TL, çocukları .... için 55.000,00 TL, .... için 55.000,00 TL ve .... için 55.000,00 TL manevi tazminatın davacılara ödenmesine, fazlaya ilişkin 200.000,00 TL manevi tazminat isteminin reddine ilişkin kısmı yönünden ONANMASINA,
 
4-Kararının nispi harç yönünden KALDIRILMASINA,
 
5-Hükmedilen tazminat miktarı üzerinden hesaplanan 47.577,25-TL nispi karar harcından ıslah sırasında peşin olarak alınan 1.772,00-TL nispi karar harcının mahsubu ile kalan 45.805,25-TL nispi karar harcının davacıya tamamlattırılmasına, 47.577,25-TL nispi karar harcının davalı idarelerden alınarak davacıya verilmesine,
 
6-İstinaf safhasında taraflarca yapılan yargılama giderlerinin taraflar üzerinde bırakılmasına,
 
7-Posta gider avansından artan miktarın kararın kesinleşmesinden sonra taraflara iadesine,
 
8 2577 sayılı Yasanın değişik 46.maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi uyarınca kararın tebliğinden itibaren 30 gün içerisinde Danıştay'a temyiz yolu açık olmak üzere, 06/10/2020 tarihinde oybirliği ile karar verildi. (¤¤)


Full & Egal Universal Law Academy