Ankara Bölge İdare Mahkemesi 1. İdari Dava Dairesi 2020/3664 Esas 2020/2202 Karar
Karar Dilini Çevir:

Dairesi: 1. İdari Dava Dairesi
Esas No: 2020/3664
Karar No: 2020/2202
Karar Tarihi: 01.10.2020



(2577 S. K. m. 7, 10, 11, 45) (375 S. KHK. Geç. m. 23)
 
İSTEMİN ÖZETİ: Davacı tarafından, Sivas Kredi ve Yurtlar Kurumu İl Müdürlüğü bünyesindeki yurtlarda taşeron şirkete bağlı (joker/yedek/ikame işçi) temizlik elemanı olarak çalışmış olduğundan bahisle 696 sayılı KHK ile getirilen 375 sayılı KHK'nın Geçici 23. maddesi gereğince sürekli işçi kadrosuna geçirilmesi talebiyle yaptığı 20/03/2019 tarihli başvurunun, 04/12/2017 tarihi itibariyle çalışıyor olma koşulunu taşımadığından bahisle reddine ilişkin Sivas Valiliği Gençlik ve Spor İl Müdürlüğü'nün 26.03.2019 tarih ve E.303109 sayılı işlemin iptali istemiyle açılan davada; sürekli işçi kadrosuna geçirilmesi için yaptığı 08/01/2018 tarihli ilk başvurusu ve bu başvurunun reddine dair komisyon kararı ile bu karara 18/04/2018 tarihli dilekçeyle yaptığı itirazın reddine dair 26/04/2018 tarih ve E.4945385 sayılı işlemin davacı lehine yorum yapılarak davacıya usulüne uygun olarak tebliğ edilmediği varsayılsa bile davacının sürekli işçi kadrosuna geçirilmediğini ve yaptığı itirazın reddedildiğini 08/10/2018 tarihli itiraz başvurusu ile öğrendiğinin kabulü ile bu tarihten itibaren geçen sürede dava açma süresi hiç işlemeye başlamadığından yasal dava açma süresi olan 60 gün içerisinde dava açılması gerekirken, bu sürede davanın açılmadığı anlaşıldığından, dava açma süresi geçirildikten sonra davacı tarafından önceki başvuruları ile aynı yönde 20.03.2019 tarihli dilekçe ile yapılan başvurunun dava açma süresini yeniden canlandırmayacağı gerekçesiyle davanın süre aşımı nedeniyle reddi yolunda Sivas İdare Mahkemesi'nce verilen 26/11/2019 gün ve E:2019/368, K:2019/960 sayılı kararın, hukuka aykırı olduğu ileri sürülerek kaldırılması istenilmektedir.
 
SAVUNMANIN ÖZETİ: Davalı idareler tarafından savunma verilmemiştir.
 
TÜRK MİLLETİ ADINA
 
Karar veren Ankara Bölge İdare Mahkemesi 1. İdari Dava Dairesince, 2577 sayılı Yasanın değişik 45. maddesi uyarınca dava dosyası incelenerek gereği görüşüldü:
 
İdare Mahkemesinin istinafa konu olan kararında, her ne kadar işin esası incelenmeksizin 2577 sayılı Kanunun 7 ve 11. madde hükümleri gereğince süre aşımı nedeniyle davanın reddine karar verilmiş ise de, taşeron işçi kapsamında yedek/joker eleman olarak görev yapan davacının, sürekli işçi kadrosuna geçirilmesi talebinin, bu konudaki başvurular için ilgili mevzuatta öngörülen süreler kapsamında incelenmesi gerekmiştir.
 
375 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin Geçici 23. maddesinin 1. fıkrasında; "(Ek: 20/11/2017-KHK-696/127 md.; Aynen kabul: 1/2/2018-7079/118 md.) 5018 sayılı Kanuna ekli (I), (II), (III) ve (IV) sayılı cetvellerde yer alan kamu idareleri (MİT Müsteşarlığı hariç) ile bunlara bağlı döner sermayeli kuruluşlar, bu Kanun Hükmünde Kararnameye ekli (I) sayılı listede yer alan idarelerin merkez ve taşra teşkilatlarında; ödemeleri merkezi yönetim, sosyal güvenlik kurumu, fon, kefalet sandığı, yatırım izleme ve koordinasyon başkanlığı, gençlik hizmetleri ve spor il müdürlüğü bütçelerinden veya döner sermaye bütçelerinden, anılan liste kapsamındaki diğer idareler için ise kendi bütçelerinden karşılanan 4734 sayılı Kanun ve diğer mevzuattaki hükümler uyarınca personel çalıştırılmasına dayalı hizmet alım sözleşmeleri kapsamında yükleniciler tarafından 4/12/2017 tarihi itibarıyla çalıştırılmakta olanlar;
 
a) 657 sayılı Kanunun 48 inci maddesinin (A) bendinin (1), (4), (5), (6), (7) ve (8) numaralı alt bentlerinde belirtilen şartları taşımak,
 
b) Herhangi bir sosyal güvenlik kurumundan emeklilik, yaşlılık veya malullük aylığı almaya hak kazanmamış olmak,
 
c) Bu kapsamda çalıştırılmalarına ilişkin olarak açtıkları davalardan ve/veya icra takiplerinden feragat edeceğine dair yazılı beyanda bulunmak,
 
ç) En son çalıştığı idare ile daha önce kamu kurum ve kuruluşlarında alt işveren işçisi olarak çalıştığı iş sözleşmelerinden dolayı bu madde ile tanınan haklar karşılığında herhangi bir hak ve alacak talebinde bulunmayacağını ve bu haklarından feragat ettiğine dair yazılı bir sulh sözleşmesi yapmayı kabul ettiğini yazılı olarak beyan etmek,
 
kaydıyla, bu fıkranın yürürlüğe girdiği tarihten itibaren on gün içinde idaresinin hizmet alım sözleşmesinin yapıldığı birimine, sürekli işçi kadrolarında istihdam edilmek üzere yazılı olarak başvurabilirler. Başvuranların şartları taşıyıp taşımadıklarının tespiti, bu tespite itirazların karara bağlanması, şartları taşıyanların idarelerince belirlenen usul ve esaslara göre yapılacak yazılı ve/veya sözlü ya da uygulamalı sınava alınması, sınav sonuçlarına itirazların karara bağlanması ve sınavda başarılı olanların kadroya geçirilmesine ilişkin süreç bu fıkranın yürürlüğe girdiği tarihten itibaren doksan gün içinde idarelerince sonuçlandırılır..." hükmü ile 2. fıkrasında; "Birinci fıkrada yer alan 4/12/2017 tarihi itibarıyla çalışıyor olmak şartının tespitinde, Sosyal Güvenlik Kurumuna verilmiş olan sigortalı işe giriş bildirgeleri, işten ayrılış bildirgesi ve aylık prim ve hizmet belgeleri esas alınır. Ancak söz konusu tarihe ilişkin olarak anılan Kuruma yasal süresi dışında verilen belgelere dayanılarak bu madde hükmünden yararlanılamaz. 4/12/2017 tarihi itibarıyla çalıştırılmakta olduğu idarelerince tespit edilenlerden, hakkında bu tarihten sonra işten ayrılış bildirgesi verilenler bu madde hükümlerinden yararlanabilir." hükmü getirilmiş olup anılan maddenin 375 sayılı KHK'ya eklenmesine dair 696 sayılı KHK'nın 136. maddesinde ise, 375 sayılı KHK'ya eklenen Geçici 23. maddenin 15. fıkrası hariç diğer fıkralarının 02/01/2018 tarihinde yürürlüğe gireceği hükme bağlanmıştır.
 
01/01/2018 tarihli ve 30288 sayılı Resmî Gazetede yayımlanan Kamu Kurum Ve Kuruluşlarında Personel Çalıştırılmasına Dayalı Hizmet Alımı Sözleşmeleri Kapsamında Çalıştırılmakta Olan İşçilerin Sürekli İşçi Kadrolarına Veya Mahalli İdare Şirketlerinde İşçi Statüsüne Geçirilmesine İlişkin 375 Sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin Geçici 23 Ve Geçici 24 Üncü Maddelerinin Uygulanmasına Dair Usul Ve Esaslar Tebliğinin "İlan" başlıklı 10. maddesinin 1. fıkrasında; "İnceleme neticesinde şartları taşıdığı ve taşımadığı tespit edilenlerin isimleri, çalıştıkları teşkilat ve/veya birimin de belirtilmesi suretiyle müracaat ettikleri birimlerce/idarece ilan (internet veya kurumca belirlenecek şekilde) edilir ve bunlar yükleniciye bildirilir. Bu şekilde yapılan ilan tebliğ yerine geçer. Başvuru sahiplerine ayrıca tebligat yapılmaz." kuralı yer alırken; aynı Tebliğin "Tespit komisyonu kararına itiraz ve süresi" başlıklı 11. maddesinde ise; "(1) Tespit komisyonu kararına göre sınava girme hakkı elde edemeyenler, ilan tarihinden itibaren öngörülen süre içerisinde gerekçesini de belirtmek suretiyle yazılı olarak itirazda bulunabilir.
 
(2) İtirazlar derhal incelemeyi yapan tespit komisyonuna intikal ettirilir. Talep, komisyonca değerlendirilerek öngörülen süre içerisinde karara bağlanır ve sonuç ilgilisine yazılı şekilde tebliğ edilir. İtiraz üzerine tespit komisyonunca verilen kararlar kesindir." düzenlemesine yer verilmiştir.
 
Öte yandan, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 7. maddesi, ilgililerin menfaatini ihlal eden bir idari işlemin kurulması durumunda bu işlemin iptali istemiyle açılan davalarda göz önüne alınacak genel dava açma süresini düzenlemekte; Kanunun 10. maddesi, önceden idari bir işlem kurulmadığı durumlarda, idari bir işlemin tesisi talebiyle idareye yapılan başvurular üzerine açılacak davalarda süre yönünden uygulanması gereken kuralları belirlemekte; Kanunun 11. Maddesi ise, hakkında idari işlem tesis edilen ilgililerin, idari dava açmadan önce "işlemin kaldırılması, geri alınması, değiştirilmesi veya yeni bir işlem yapılması" talebiyle yapabilecekleri başvuruların süresine ve başvuru durumunda dava açma süresinin nasıl hesaplanacağına yönelik usule ilişkin kurallar getirmektedir.
 
Bu bağlamda, ilgili KHK hükmünden hareketle kadroya geçiş işlemlerinin, 02/01/2018 tarihinden itibaren 90 gün içinde, bir başka anlatımla en son 02/04/2018 tarihi itibariyle sona ereceği, yasal süre dışında verilen belgelerin ise dikkate alınamayacağı kuşkusuzdur.
 
Dosyanın incelenmesinden, davacının davalı idarelerin hizmet alımı sözleşmesiyle taşeron şirket işçisi (joker/ikame/yedek personel) olarak çalışmakta iken 24/12/2017 tarihli ve 30280 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan 696 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 127. maddesiyle, 375 sayılı Kanun Hükmünde Kararnameye eklenen Geçici 23. maddeye istinaden sürekli işçi kadrosuna geçirilmesi talebiyle mevzuatta öngörülen süre içinde 08/01/2018 tarihinde idareye ilk defa başvurduğu, ancak anılan başvurusunun, 04/12/2017 tarihinde çalışıyor olma şartını taşımadığından bahisle Tespit Komisyonunca reddedilmesi üzerine 18/04/2018 tarihli dilekçeyle yaptığı itiraz başvurusu da, 26/04/2018 tarihli işlemle reddedilen davacının, anılan işlemin usulüne uygun olarak tarafına tebliğ edilmediği kabul edilse dahi yukarıda değinilen mevzuatta idarelerce sonlandırılması öngörülen kadroya geçiş işlemlerinin son günü 02/04/2018 olmasına karşın davacının, bu mevzuatın joker/yedek işçiler bakımından açıklanması niteliğindeki mülga Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı Çalışma Genel Müdürlüğü'nün 07/03/2018 tarihli görüş yazılarına istinaden davalı idareye yaptığı 18/04/2018 tarihli başvurunun, yasal olarak öngörülen sürelerden sonra yapıldığı konusunda kuşku bulunmadığı, ancak bu başvuru üzerine de yasal süre içinde dava açılmadığı sonucuna varılmıştır.
 
Zira, davalı idarenin hizmet alımı sözleşmesi kapsamında çalışıldığından bahisle 02/01/2018 tarihinden itibaren 10 günlük süre içinde kadroya geçirilme talebiyle başvurulması ve başvuru şartlarını taşıyan ve taşımayanlar yönünden idarece yapılan ilan üzerine öngörülen süre içinde itiraz edilmesi ve itirazın reddi halinde 2577 sayılı Yasanın 7 ve 11. maddelerinde getirilen usul kuralları uyarınca kadroya geçirilmemeye dair işleme karşı dava açılması gerekirken anılan başvuru ve itiraz için öngörülen sürece ilişkin olarak davacı tarafından dava açılmadığı görülmektedir.
 
Olayda, aktarılan bu süreler dışında davacının, 18/04/2018 tarihinde idareye yaptığı başvurunun dava açma süresini canlandırmayacağı, ancak kadroya geçirilme işlemlerinin sona erdiği 02/04/2018 tarihinden itibaren en geç 60 gün içinde veya kadroya geçirilmemesine itiraz edilmesi durumunda 11. madde kapsamında durmuş olan dava açma süresine göre zımni ret süresi veya idarece cevap verilirse 60 gün içindeki cevap verme süresi sonunda kaldığı yerden işlemeye başlayan dava açma süresi içinde dava açılabileceği, davacı tarafından18/04/2018 tarihinde davalı idareye yapılan başvuru üzerine 60 gün içinde idarece 26/04/2018 tarihli cevabın verildiği, anılan yazıda davacının sürekli işçi kadrosuna geçiş başvurusunun, başvuru sürecinde Tespit Komisyonu tarafından incelenerek reddedildiğinin bildirildiği, dolayısıyla davacının ilk başvurusu veya itirazı üzerine dava açmadığı konusunda tereddüt bulunmadığı açıktır.
 
Ancak, 2577 sayılı Kanunun 11. maddesi gereğince kadroya geçiş işlemlerinin son günü olan 02/04/2018 tarihini takip eden 16. güne isabet eden 18/04/2018 tarihinde yapılan başvuruya cevaben idarece tesis edilen 26/04/2018 tarihli işlemin davacıya tebliğ tarihi, dosya kapsamından anlaşılamamakta ise de, 18/04/2018 tarihli başvurusundan itibaren en geç 120 gün içinde bu sürenin de adli ara verme süresine isabet etmesi nedeniyle (2577 sayılı Kanunun 8. maddesi) ara vermenin sona erdiği günü izleyen tarihten itibaren uzamış sayılan yedi günün sonunda en geç 10 Eylül 2018 tarihinde açılması gerektiği sonucuna varılan iş bu davanın, müteakiben davacı tarafından yapılan 08/10/2018 ve bilahare 20/03/2019 tarihli başvurularının reddi üzerine 10/04/2019 tarihinde açıldığı, dolayısıyla davacının, kadroya geçirilme talepli ilk başvurusu üzerine tesis edilen işlem üzerine emsallerinin kadroya geçirildiği 02/04/2018 tarihinden itibaren yaptığı itiraz başvurusu niteliğindeki 18/04/2018 tarihli başvurusundan sonraki tarihlerde yaptığı müteakip başvuruların, dava açma süresini canlandırmayacağı, uyuşmazlığa münhasıran getirilen düzenlemelerde öngörülen süreler gözönünde bulundurulduğunda, kadroya geçirilmesi yönündeki başvurusunun 2577 sayılı Yasanın 10. maddesi kapsamında değil, 11. maddesi kapsamında değerlendirilmesi gerektiği konusunda tereddüt bulunmamaktadır.
 
Yukarıda aktarılan açıklamalara göre davacının 18/04/2018 tarihli başvuru dilekçesinde yer alan talebinin reddine dair idari işleme karşı en geç 10 Eylül 2018 tarihinde dava açması gerekirken bu tarihten sonra açıldığı anlaşılan dava, ilgili mevzuatta belirlenen süreç ve tarihler yönünden süresinde değildir.
 
Bu bağlamda, İdare Mahkemesince; davacının 18/04/2018 tarihinde idareye yaptığı başvurunun reddine dair işlemden haberdar olduğu tarih olarak; müteakiben idareye başvurduğu 08/10/2018 tarihin esas alınması ve bu suretle dava açma süresinin aşıldığının kabulü olanaklı değildir.
 
Açıklanan nedenlerle, Sivas İdare Mahkemesi'nce verilen 26/11/2019 gün ve E:2019/368, K:2019/960 sayılı karar, sonucu itibariyle usul ve hukuka uygun olup kaldırılmasını gerektiren bir neden bulunmadığından, istinaf başvurusunun yukarıda belirtilen gerekçeyle REDDİNE, istinaf giderlerinin başvuruda bulunan taraf üzerinde bırakılmasına, posta gideri avansından artan miktarın ise ilgili tarafa iadesine, 01/10/2020 tarihinde oybirliğiyle ve kesin olarak karar verildi. (¤¤)
 


Full & Egal Universal Law Academy