Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 35. Hukuk Dairesi 2022/974 Esas 2023/612 Karar
Karar Dilini Çevir:

Dairesi: Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 35. Hukuk Dairesi
Esas No: 2022/974
Karar No: 2023/612
Karar Tarihi: 17.04.2023

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ BAM 35. HUKUK DAİRESİ
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
35. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO: 2022/974
KARAR NO: 2023/612

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R

BAŞKAN: ... (...)
ÜYE: Dr.... (...)
ÜYE: ... (...)
KATİP: ... (...)
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: ANKARA BATI ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 16/06/2020
NUMARASI: 2019/264 Esas - 2020/207 Karar
DAVACILAR:
VEKİLLERİ:
DAVALI:
VEKİLLERİ:
DAVANIN KONUSU: TAZMİNAT
KARAR TARİHİ: 17/04/2023
GEREKÇELİ KARAR
YAZILMA TARİHİ: 17/04/2023
Mahalli mahkemesince verilen karara karşı davacılar vekili tarafından süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmuş olup, başvuru şartlarının yerine getirildiği dosya üzerinde yapılan ön inceleme ile anlaşılmakla yapılan istinaf incelemesi sonunda;
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARI
Davacılar vekili dava dilekçesinde; 01/10/2018 tarihinde müteveffa ...'ın Pozantı istikametinden Tarsus istikameti yönünde Yenihan mevki civarında karşıdan karşıya geçmek istediği anda, sürücü ...'un sevk ve idaresindeki ... plakalı aracın çarpması sonucu olay yerinde vefat ettiğini, her ne kadar kaza tespit tutanağında kazanın olduğu mevki için yasal hız sınırının 120 km/s olduğu belirtilmiş ise de aynı tutanağın 3. sayfasında yer alan kroki içeriğinde kaza mevkinde 90/50 ibareli hız levhasının olduğunun belirtildiğini, ancak bu durumun kaza tespit tutanağı değerlendirme bölümünde dikkate alınmadığını, yaşanan kaza neticesinde Tarsus Cumhuriyet Başsavcılığında başlatılan 2018/12971 sayılı soruşturma dosyasında kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verildiğini, kazaya karışan ... plakalı aracın kaza tarihi itibari ile Zorunlu Mali Mesuliyet Sigortasının davalı ... şirketi tarafından yapıldığını, davalı şirkete yapılan 20/02/2019 tarihli başvuruya yasal süresi içerisinde cevap verilmediğini, meydana gelen trafik kazası neticesinde müvekkillerinin uğramış olduğu maddi zarardan araç sürücüsü ve işleteni ile aracın kaza tarihinde Zorunlu Mali Mesuliyet Sigortacısı olan davalı ... şirketinin müştereken ve müteselsilen sorumlu olduklarını beyan ederek, fazlaya ilişkin her türlü hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik destekten yoksun kalan davacılar müteveffanın babası ... için 250,00 TL, annesi ... için 250,00 TL, kardeşi ... için 100,00 TL, kardeşi ... için 100,00 TL destekten yoksun kalma tazminatı ile ayrıca cenaze giderleri için uğranılan maddi kayıp için 2.000,00 TL olmak üzere toplamda 2.700,00 TL maddi tazminatın davalı ... mirasçıları yönünden olay tarihinden itibaren, davalı ... şirketi yönünden poliçe kapsamında kalmak kaydıyla temerrüt tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı ... Sigorta A.Ş. vekili; 01/10/2018 tarihinde meydana gelen ve ... plakalı aracın karıştığı trafik kazasında davacıların desteği ...'ın vefatı sebebiyle destekten yoksun kalma tazminatı ve cenaze giderleri talepli olarak huzurdaki davanın açıldığını, kabul anlamanı gelmemekle birlikte müvekkili şirket aleyhine tazminata mahkum edilmesi durumunda hayatını kaybeden desteğin anne ve babasının başka geliri olup olmadığının araştırılması gerektiğini, desteğin kardeşlerinin destekten yoksun kalmalarının söz konusu olmadığı için böyle bir talep haklarının bulunmadığını, müvekkili şirketin temerrüde düşürülmediğini, müvekkili sigorta şirketinin poliçeden kaynaklanan maddi tazminat talebinden doğan sorumluluğunun sigortalı araç sürücüsünün kusuru oranında ve poliçe limiti ile sınırlı olduğunu, kazanın desteğin kusuru yüzünden meydana geldiğini, kaza tespit tutanağında desteğin kusurlu olduğunun açık bir şekilde ifade edildiğini, kazanın ve zararın meydana gelmesinde sigortalı aracın bir kusurunun bulunmadığını beyan ederek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı ... mirasçıları vekili; meydana gelen trafik kazasında müvekkillerinin murisi ...'un hiçbir kusuru olmadığından, davacıların tazminat talebinin haksız ve hukuka aykırı olduğunu, kazanın müteveffanın ağır kusuruyla meydana gelmiş olduğunu, müvekkillerinin murisine atfı kabil bir kusur bulunmadığını, müvekkillerinin murisi ...'un kazanın gerçekleşmesinde atfı kabil bir kusuru bulunmaması nedeniyle kovuşturmaya yer olmadığına karar verildiğini beyan ederek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
Mahkemece, 06/11/2019 tarihli kusur raporunda; dava konusu 01/10/2018 tarihli ölümlü ve maddi hasarlı trafik kazasının oluşumunda, müteveffa yaya ...'ın yaya geçidi bulunmayan otoyoldan kontrolsüzce geçiş yapması nedeniyle 2918 Sayılı Karayolları Trafik Kanunu'nun, 68/c maddesi gereğince %100 oranında tamamen kusurlu olduğu, ... plakalı araç sürücüsü muris ...'un kusur ve ihmali bulunmadığı görüş ve kanaatinin bildirildiği, itiraz üzerine alınan raporda da, ailesi ile araçta yolculuk ederken kontrolsüzce araçtan inip karşıya geçmeye çalışan ve olay anında koyu renk kıyafeti nedeniyle fark edilemeyecek durumda olan yayanın 2918 Sayılı Karayolları Trafik Kanunu'nun 68/c maddesini ihlal ettiğinden %100 oranında tam ve asli kusurlu olduğu, ...'un sevk ve idaresindeki ... plaka sayılı aracın herhangi bir kusur ve ihlali bulunmadığı görüş ve kanaatinin bildirildiği, davacılar vekili tarafından özellikle olay saatine ve müteveffanın kıyafetlerinin koyu renkli olmadığına yönelik itirazda bulunulduğu ölü muayene tutanağında açıkça tespitler yapılmış olup, ölenin üzerinde siyah kıyafet olduğunun belirtildiği, ayrıca ceza soruşturması kapsamında olayın 19:30 saatinde gerçekleştiğinin belirtildiği ve emniyet birimince yapılan alkol muayene test saatinin 20:12 olduğu görülmekle, bu yöndeki itirazların da yerinde olmadığının anlaşıldığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ
Davacılar vekili istinaf dilekçesinde; dava konusu olaya ilişkin 06/11/2018 tarihli kusur raporunda olay saati ile müteveffanın kıyafetlerinin koyu renkli olduğuna ilişkin tespitlere itiraz edildiğini, bu itiraz üzerine 21/12/2019 tarihli bilirkişi kurulu raporu alındığını, bilirkişi raporunda da yine araç sürücüsü ...'un olayın 15.30 civarında gerçekleştiği hususundaki beyanına rağmen olay saatinin 19.30 olduğunun belirtildiği, bilirkişi raporlarında sürücünün beyanına göre olayın 15.30 civarında, müteveffanın ailesinin beyanına göre ise 14.10 civarında gerçekleştiği belirtilen kazanın bilirkişilerce nasıl 19.30 olarak tespit edildiği; yine değerlendirme kısmında müteveffanın koyu renk kıyafet giydiği yönündeki sonuca nasıl varıldığının anlaşılamadığını, kaza esnasında üzerinde açık renk kıyafet bulunan müteveffanın kazadan sonra üzerine örtülen babasının koyu renkli montunun, müteveffanın kaza anındaki kıyafeti olarak değerlendirildiğini belirterek kararın kaldırılmasını istemiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE
Mahkemece verilen kararda kamu düzenine aykırılık görülmediğinden, HMK'nın 355. maddesi gereğince istinaf edenin sıfatına göre ve istinaf sebepleri ile sınırlı olarak yapılan inceleme sonucunda;
Dava, trafik kazasından kaynaklanan ölüm nedeniyle maddi tazminat istemine ilişkindir.
Zorunlu Mali Mesuliyet Sigortası, sigortalısının, poliçede tanımlanan motorlu aracın işletilmesi sırasında 3. şahısların ölümüne, yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına sebebiyet vermiş olmasından dolayı, 2918 sayılı KTK'ya göre sigortalıya düşen hukuki sorumluluk çerçevesinde genel şartlarda içeriği belirlenmiş tazminatlara ilişkin talepleri kaza tarihi itibariyle geçerli, zorunlu sigorta limitleri dahilinde karşılamakla yükümlüdür.
Sigortanın kapsamı 3. şahısların, sigortalının KTK çerçevesindeki sorumluluk riski kapsamında, sigortalıdan talep edebilecekleri tazminat talepleri ile sınırlıdır.
Somut olayın, 01.10.2018 tarihinde saat 19:20 sıralarında sürücü davacı baba sevk ve iadesinde bulunan ...plakalı aracı ile Tem Otoyolu üzerinde Tarsus İlçesi istikametinden Ankara ili istikametime doğru seyir halinde olduğu, Yenihan mevkiine gelindiğinde arka koltuğunda huzursuzlanan kızı ve yaşanan arbede ile otoyol kenarında durması yasak olmasına rağmen - herhangi bir park/duraklama alanı olmaksızın aracını durdurarak-yolcu olarak bulunan kızının otoyol üzerinde yaya olarak inebilmesine sebebiyet verdiği, yayanın otoyol üzerinde karşıdan karşıya geçiş yapmak istediği, kendi istikametlerine doğru yol bölümünü geçmeyi başardığı orta bölmeyi de aşıp karşı yönden gelen trafiğin kullandığı yol bölümüne geldiğinde, 3 şeritli yolun orta şeridinde, yol şerit çizgilerine paralel şekilde yol üzerine yatarak - şeride tecavüz etmesi sonucu karşı yönden orta şeritte gelmekte olan ... plakalı aracın altında kalması suretiyle meydana geldiği anlaşılmaktadır.
Dosyada bulunan tüm bilgi ve belgelere göre; alınan kusur raporlarında müteveffanın %100 kusurlu olduğunun belirlendiği ve belirlenen kusur oranının oluşa uygun olduğu ve her iki kusur raporunun birbirini teyit ettiği anlaşılmakla, davacılar vekilinin istinaf isteminin esastan reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacılar vekilinin istinaf başvurularının 6100 sayılı HMK'nın 353/1-b-1 bendi uyarınca ESASTAN REDDİNE,
2-Davacı taraftan alınması gereken 179,90 TL maktu istinaf karar ve ilam harcından, peşin alınan 59,30 TL harcın mahsubu ile bakiye 120,60 TL harcın davacılardan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
3-İstinaf kanun yoluna müracaat eden davacılar tarafından yapılan istinaf masraflarının davacılar üzerinde bırakılmasına,
4-Gider avansından artan kısım varsa karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
5-Kararın taraflara HMK'nın 359/4 maddesi gereğince usulüne uygun şekilde tebliğine,
Dair, duruşma açılmadan dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda, HMK.nın 361/1 maddesi uyarınca kararın usulen tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde TEMYİZ YOLU AÇIK olmak üzere 17/04/2023 tarihinde oy birliği ile karar verildi.

...
...
Başkan ...

Üye ...

Üye ...

Katip ...




* Bu belge, 5070 sayılı Kanun hükümleri gereğince elektronik imza ile imzalanmıştır.



Full & Egal Universal Law Academy