Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 35. Hukuk Dairesi 2022/872 Esas 2023/576 Karar
Karar Dilini Çevir:

Dairesi: Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 35. Hukuk Dairesi
Esas No: 2022/872
Karar No: 2023/576
Karar Tarihi: 12.04.2023

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ BAM 35. HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No: 2022/872 - 2023/576
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
35. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2022/872
KARAR NO: 2023/576
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: ANKARA 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 27/11/2020
NUMARASI: 2016/729 Esas 2020/680 Karar
DAVACI:
VEKİLİ:
DAVALI:
VEKİLİ:
DAVANIN KONUSU: Tazminat
KARAR TARİHİ: 12/04/2023
GEREKÇELİ KARAR
YAZILMA TARİHİ: 05/05/2023
Mahalli mahkemesince verilen karara karşı davacı vekili, davalı ... Sigorta vekili, davalı ... vekili ve davalı ... vekili tarafından süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmuş olup, başvuru şartlarının yerine getirildiği dosya üzerinde yapılan ön inceleme ile anlaşılmakla yapılan istinaf incelemesi sonunda;
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARI
Davacı vekili dava dilekçesinde; davacı ...’in 20.06.2015 tarihinde davalı sürücü ...’in sevk ve idaresinde olan ve davalı... Belediyesine ait ... otobüsüne yolcu olarak bindiğini, seyir esnasında otobüs sürücüsünün virajı alamaması sonucu yoldan çıkmasıyla trafik kazası meydana geldiğini, kazanın meydana gelmesinde yolcu otobüsü sürücüsü ...’in tam ve asli kusurlu olduğunu, kaza neticesinde davacı ...’ın yaralandığını, yüzünde sabit eser meydana geldiğini, bakıma muhtaç hale geldiğini, kaza nedeni ile davacının manevi çöküntü içine girdiğini ileri sürerek fazlaya ilişkin dava ve talep hakları saklı kalmak kaydıyla tedavi harcamaları için 50,00-TL, kazanç kaybına ilişkin zararlar için 50,00 TL, yol ve ulaşım harcamaları için 50,00-TL, estetik ameliyat gideri için 50,00 TL olmak üzere toplam 200,00 TL maddi tazminat ile 20.000,00 TL manevi tazminatın olay tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep etmiş, ıslah dilekçesi ile rutin tedavi(sağlık) harcamaları için talebini 89,50-TL ekonomik geleceğin sarsılmasından doğan (kazanç kaybı) maddi zararlar için talebini 50,00-TL, yol ve ulaşım harcamaları için talebini 337,30-TL, estetik ameliyat gideri talebini 50,00-TL olarak artırmış, ayrıca ıslah ile geçici iş göremezlik için 2.714,30-TL, bakıcı gideri için 3.796,74-TL olarak talep etmiştir.
Davalı ... vekili cevap dilekçesinde davanın reddini savunmuştur.
Davalı ... Sigorta vekili cevap dilekçesinde, davanın reddini savunmuştur.
Davalı ... vekili cevap dilekçesinde, davanın reddini savunmuştur.
Davalı ... cevap dilekçesi sunmamıştır.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
Mahkemece, davanın kısmen kabulüne, 2.714,30-TL geçici işgöremezlik tazminatının davalılardan ..., ... Belediyesi ve ... Sigorta A.Ş'den dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, 3.796,74-TL bakıcı giderinin davalılardan ..., ... Belediyesi ve ... Sigorta A.Ş'den dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, ... yönünden davanın reddine, manevi tazminat talebinin reddine, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiş, karar davacı vekili, davalı ... Sigorta vekili, davalı ... vekili ve davalı ... vekili tarafından süresi içinde ayrı ayrı istinaf edilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ
Davacı vekili istinaf dilekçesinde; dava dilekçesinde davalı sıfatıyla ... Genel Müdürlüğü aleyhine dava açılmış olmasına rağmen mahkemece gerekçeli kararda davalı olarak ... Genel Müdürlüğü değil... Belediyesi’nin taraf olarak gösterildiğini, ...’nın meydana gelen zarardan sorumlu olduğunu, uygun bir yol, ulaşım ve tedavi harcaması yapıldığı iddiasının mahkemece kabul edilmesi gerektiğini, mahkemece kazanç kaybı tutarına hükmedilmesi gerektiğini, manevi tazminat talebinin reddine karar verilmesinin yerinde olmadığını, davacının maluliyet raporuna ilişkin muayene giderinin davalılardan tahsiline karar verilmesi gerektiğini, davacı tarafından yapılan 1.873,53-TL tebligat ve gider avansı masraflarının kabul-ret oranlarına göre yapılan hesaplamanın da hatalı olduğunu belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
Davalı ... vekili istinaf dilekçesinde; otobüs sürücüsüne atfedilen kusur oranını kabul etmediklerini,hükmedilen tazminat miktarlarının fahiş olduğunu, bilirkişi raporlarında fahiş hesaplamalar yapıldığını belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
Davalı ... Sigorta A.Ş. vekili istinaf dilekçesinde; bilirkişi raporunda belirlenen kusur indirimi yapılmadan hesaplanan tazminat doğrultusunda verilen hükmü kabul etmediklerini, sigortalının belirlenen kusur oranı üzerinden hesaplama yapılarak hüküm kurulması gerektiğini, davacının 04.09.2000 doğumlu olduğunu, kaza tarihi itibariyle 18 yaşından küçük olması nedeniyle lehine geçici işgöremezlik tazminatına hükmedilemeyeceğini, zarar gören davacının sağlığına kavuşabilmesi için bakıcıya ihtiyacı olup olmadığı, iyileşme süresi, bakıcıya ödemeleri gösterir makbuzların tarihleri de dikkate alınarak bu kalem zararının bulunup bulunmadığı, yapılan giderin kadri maruf olup olmadığı noktalarında uzman bilirkişi incelemesi yaptırılması gerektiğini, trafik kazalarından doğan tedavi giderlerinin; refakatçi gideri, yol masrafı, ilaç masrafı, tıbbi malzeme masrafı gibi sair tüm masrafların ... tarafından karşılanması gerektiğini, olayın haksız fiil niteliğinde olması nedeniyle ticari işin söz konusu olmadığını bu nedenle hükmedilen tutarın avans faizi ile tahsiline karar verilemeyeceğini, dava konusu olayda hatır taşıması mevcut olmasına rağmen, hatır taşıması indirimi yapılmaksızın hüküm tesis edildiğini, davacının iddia olunan zararın meydana gelmesinde ve artmasında müterafik kusurunun dikkate alınması gerektiğini belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
Davalı ... vekili istinaf dilekçesinde; davalı ... harçtan muaf olmasına rağmen mahkemece verilen kararın; 2 ve 5 no.lu hüküm fıkralarında harçlardan, 3 no.lu hüküm fıkrasında karşı vekalet ücretinden, 6 no.lu hüküm fıkrasında, yargılama giderlerinden diğer davalılar ile birlikte Kurumun müteselsil olarak sorumlu tutulduğunu belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE
Mahkemece verilen kararda kamu düzenine aykırılık görülmesi halinde istinaf edilmemiş olsa dahi HMK'nın 355. maddesi gereğince resen nazara alınır, mahkemelerin görevi kamu düzeninden olduğundan, taraflarca istinaf edilmemiş olsa dahi resen incelenir.
Dava, trafik kazasından kaynaklanan maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
Davacı ...’in Belediye otobüsünde biletli yolcu olarak bulunduğu anlaşılmaktadır. 28.05.2014 tarihinde yürürlüğe giren 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun'da; "Tüketici; ticari veya mesleki olmayan amaçlarla hareket eden gerçek veya tüzel kişiyi, tüketici işlemi; mal veya hizmet piyasalarında kamu tüzel kişileri de dahil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla hareket eden veya onun adına yada hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiler arasında veya tüketiciler arasında kurulan, eser, taşıma, simsarlık, sigorta, vekalet, bankacılık ve benzeri sözleşmelerde dahil olmak üzere her türlü sözleşme ve hukuki işlemi ifade eder." şeklinde tanımlanmıştır.
6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanunu'nun 73. maddesinin (1) bendinde tüketici işlemleri ile tüketiciye yönelik uygulamalardan doğabilecek uyuşmazlıklara ilişkin davalarda tüketici mahkemelerinin görevli olduğu belirtilmiş, 83/2. maddesinde ise taraflardan birini tüketicinin oluşturduğu işlemler ile ilgili diğer Kanun'larda düzenleme olmasının, bu işlemin tüketici işlemi sayılmasını ve 6502 sayılı Yasa'nın görev ve yetkiye ilişkin hükümlerinin uygulanmasını engellemeyeceğine değinilmiştir.
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 1. maddesinde ise görev hususunun kamu düzenine ilişkin olduğu, mahkemece yargılamanın her aşamasında resen gözetileceği düzenlenmiştir.
Görevle ilgili hususlarda kazanılmış hak söz konusu olmaz. Mahkemece duruşma yapılmadan, yani taraflara tebligat yapılıp onları dinlemeden dosya üzerinden de görevsizlik kararı verebilir. Taraflar da yargılama bitinceye kadar görev itirazında bulunabilirler. Görev itirazı yapılmış ise veya yapılmamış olsa bile re'sen mahkeme, ilk önce görevli olup olmadığını inceleyip, karara bağlamalıdır.
Davacı tüketici olup, taraflar arasındaki ilişki tüketici işlemi olduğundan 28/05/2014 tarihinde yürürlüğe giren 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun'un 3 ve 73. maddeleri gereğince bu işlemden kaynaklanan uyuşmazlıklara da Tüketici Mahkemesi tarafından bakılması gerekmektedir. Davanın görüldüğü yerde ayrı bir Tüketici Mahkemesi varsa çekişmenin tüketici mahkemesinde görülmesi aksi halde davaya Tüketici Mahkemesi sıfatıyla bakılması kanundan kaynaklanan bir zorunluluktur. Zira Tüketici Mahkemesi ile Asliye Ticaret Mahkemelerinin yargılama usulü farklıdır. Davacı vekili tarafından dava dilekçesinde davanın Asliye Ticaret Mahkemesi’nde açıldığı, mahkemece yargılama sonucu karar verildiği anlaşılmıştır.
Yukarıda açıklanan yasa maddeleri ve düzenlemeler ışığında, somut uyuşmazlıkta, davacı tüketici konumunda olup, davalı otobüs işleteni(...) ile aralarında akdedilen yolcu taşıma sözleşmesi bir tüketici işlemidir. O halde, tüketici işleminden kaynaklanan bu uyuşmazlığın, Tüketici Mahkemesi tarafından görülmesi gerekir.
Davanın açıldığı tarih itibariyle 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun'un yürürlükte olduğu, davacının ticari veya mesleki olmayan amaçlarla hareket etmesi nedeniyle tüketici, dava konusu taşıma işleminin de tüketici işlemi sayıldığı, buna göre yukarıda belirtilen yasa hükümleri uyarınca işbu davaya bakma görevinin tüketici mahkemesine ait bulunduğu açıktır. Dava konusu olayda davalı sigorta şirketi ile davacı arasındaki uyuşmazlığı inceleme görevi Ticaret Mahkemesine ait ise de işbu dava, taşıyan olan diğer davalıya karşı birlikte açılmıştır. Bu durumda davalılar arasında bağlantı olduğu, biri hakkında verilecek kararın diğerini etkileyeceği de muhtemeldir. Hal böyle olunca usul ekonomisi, daha isabetli bir karar verilmesi ve davaların makul bir süre içinde bitirilmesi yükümlüğü açısından, davaların birlikte görülmesi gereklidir. Ayrıca davalı sigorta şirketi hakkındaki davanın da Ticaret Mahkemesine göre daha özel nitelikteki Tüketici Mahkemesinde görülmesi, göreve ilişkin usul kurallarına da uygun düşecektir.
Açıklanan bu olgu karşısında, mahkemece, görevsizlik kararı verilmesi, yerine davanın Asliye Ticaret Mahkemesi sıfatı ile görülüp sonuçlandırılması doğru görülmemiştir.
Kabule göre de davanın açıldığı esnada 18 yaşından küçük olan davacı ...’e velayeten anne ve babası olan ... tarafından dava açılmış ise de yargılama sırasında davacı küçüğün 18 yaşını doldurduğu anlaşılmakla karar başlığında velayeten yer alan anne ve baba ...’in karar başlığından çıkarılması, yine mahkemece verilen 27/11/2020 tarihli kararın 26/01/2021 tarihli tavzih kararı ile ‘davalı olarak gösterilen... Belediye Başkanlığı'nın kaldırılıp, yerine ... Genel Müdürlüğü'nün (...) eklenmesine’şeklinde tavzih edildiği gözetildiğinde karar başlığında davalı ... yerine... Belediye Başkanlığı'nın davalı olarak gösterilmiş olması yerinde olmadığından tavzih kararı gereğince... Belediye Başkanlığı'nın başlıktan çıkarılarak davalı ...’nun başlığa davalı sıfatıyla eklenmesi gerekmiştir.
Yukarıda belirtilen hukuki ve fiili durumlar ışığında, davacı vekili, davalı ... Sigorta vekili, davalı ... vekili ve davalı ... vekilinin istinaf başvurusunun ayrı ayrı kabulüne, istinaf eden taraf vekillerinin sair istinaf nedenleri şimdilik incelenmeksizin mahkemece, görevsizlik kararı verilmesi bakımından, HMK'nın 353/1-a-3. maddesi gereğince kararın kaldırılmasına, davanın yeniden görülmesi için dosyanın ilk derece mahkemesine gönderilmesine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacı vekili, davalı ... Sigorta vekili, davalı ... vekili ve davalı ... vekilinin istinaf başvurusunun ayrı ayrı KABULÜ ile; Ankara 6. Asliye Ticaret Mahkemesi tarafından verilen 27/11/2020 tarihli, 2016/729 Esas - 2020/680 Karar sayılı kararının, HMK’nın 353/1-a-3.maddesi gereğince KALDIRILMASINA,
HMK'nın 353/a maddesi gereğince davaya bakmaya Tüketici Mahkemesi görevli olduğundan, görev konusunda karar verilmek üzere dosyanın mahkemesine GÖNDERİLMESİNE, kaldırma ve gönderme sebebine göre istinaf eden taraf vekillerinin sair istinaf sebeplerinin şimdilik İNCELENMESİNE YER OLMADIĞINA,
2-İstinaf başvurma harcı ve istinaf peşin harcı olarak istinaf eden taraflarca yatırılan harçların istek halinde ilgilisine iadesine,
3-İstinafa başvuran taraflarca yapılan istinaf yargılama giderlerinin ilk derece mahkemesince verilecek nihai kararda ayrı ayrı dikkate alınmasına,
4-İİK'nın 36. maddesi gereğince Gölbaşı(Ankara) İcra Dairesinin 2020/1586 Esas sayılı dosyasına yatırılan 21.000,00 TL tutarlı teminat mektubunun yatıran tarafa iadesine,
5-İİK'nın 36. maddesi gereğince Gölbaşı(Ankara) İcra Dairesinin 2020/1586 Esas sayılı dosyasına yatırılan 18.899,02 TL tutarlı teminat mektubunun yatıran tarafa iadesine,
6-Kararın tebliği ve harç iadesi işlemlerinin ilk derece mahkemesince yerine getirilmesine,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda, HMK.nın 353/1-a maddesi uyarınca KESİN olmak üzere 12/04/2023 tarihinde oy birliği ile karar verildi.



Başkan
Üye
Üye
Katip




* Bu belge, 5070 sayılı Kanun hükümleri gereğince elektronik imza ile imzalanmıştır.








Full & Egal Universal Law Academy