Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 35. Hukuk Dairesi 2022/690 Esas 2023/322 Karar
Karar Dilini Çevir:

Dairesi: Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 35. Hukuk Dairesi
Esas No: 2022/690
Karar No: 2023/322
Karar Tarihi: 08.03.2023

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ BAM 35. HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No: 2022/690 - 2023/322
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
35. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2022/690
KARAR NO: 2023/322

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: ANKARA 13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 10/12/2020
NUMARASI: 2017/758 Esas - 2020/629 Karar
DAVACI:
VEKİLİ:
DAVALI:
VEKİLİ:
DAVANIN KONUSU: Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
KARAR TARİHİ: 08/03/2023
GEREKÇELİ KARAR
YAZILMA TARİHİ: 28/03/2023
Mahalli mahkemesince verilen karara karşı davacı vekili ve davalı sigorta vekili tarafından süresi içinde ayrı ayrı istinaf kanun yoluna başvurulmuş olup, başvuru şartlarının yerine getirildiği dosya üzerinde yapılan ön inceleme ile anlaşılmakla yapılan istinaf incelemesi sonunda;
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARI
Davacı vekili dava dilekçesinde; 13.11.2016 tarihinde davacının, arkadaşları olan ... ile birlikte yolda karşıdan karşıya geçmekte olduğu sırada davalı sürücü ...’ın, sevk ve idaresindeki araçla davacıya çarptığını, kaza nedeniyle davacının çene ve elmacık kemiğinin kırıldığını, kolunun parçalandığını, ayağının üç yerden kırıldığını ve ayağına platin takıldığını, yaşanan bu kaza neticesinde davacının aylarca hastanede yoğun bakımda kalması nedeniyle büyük bir elem ve üzüntü yaşadığını belirterek 100,00.-TL geçici ve daimi iş göremezlik tazminatı, 100,00 TL sağlık gideri harcamaları ve sair giderlerin her üç davalıdan müteselsilen tahsiline, 300.000,00 TL manevi tazminatın ise ... ve .... Ltd. Şti.'den müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep etmiş, ıslah dilekçesi ile geçici ve sürekli işgöremezlik zararını toplam 10.172,98 TL, sağlık gideri ve tedavi harcamaları zararını toplam 5.613,38 TL olarak arttırmıştır.
Davalı ... Sigorta A.Ş. vekili cevap dilekçesinde; davanın reddini talep etmiştir.
Davalı ... vekili cevap dilekçesinde; kazanın meydana gelmesinde davacının asli kusurlu olduğunu, davacının tüm sağlık giderlerinin SGK tarafından karşılandığını belirterek davanın reddini talep etmiştir.
Davalı .... Şti. davaya cevap vermemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
Mahkemece toplanan delillere göre; davacının maddi tazminat talebinin kabulü ile 10.172,98 TL geçici ve kalıcı iş göremezlik tazminatı, 5.613,38 TL bakıcı gideri zararı olmak üzere toplam 15.786,36 TL tazminatın davalılar ... ve .... Şti. yönünden 13.11.2016 kaza tarihinden itibaren, davalı ... Sigorta A.Ş. yönünden 09.11.2017 dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müteselsilen tahsili ile davacıya ödenmesine, davacının manevi tazminat talebinin kısmen kabulü ile 15.000,00 TL manevi tazminatın 13.11.2016 kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar ... ve .... Şti.'den müteselsilen tahsili ile davacıya ödenmesine, fazlaya ilişkin manevi tazminat talebinin reddine karar verilmiş, karara karşı davacı vekili ve davalı sigorta vekili tarafından ayrı ayrı istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ
Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde; mahkemece hükme esas alınan kusur raporunu kabul etmediklerini, hükmedilen manevi tazminat miktarının yetersiz olduğunu belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
Davalı ... Sigorta Anonim Şirketi vekili istinaf başvuru dilekçesinde; gerekçeli kararın gerekçe ve hüküm kısmında maddi hataya düşüldüğünü, dava ve ıslah dilekçesi ile bakıcı gideri talep edilmediği halde mahkemece talep aşılarak bakıcı giderine de hükmolunmasının yerinde olmadığını, tedavi gideri ve geçici işgöremezlik zararından davalı şirketin sorumluluğu bulunmadığını, karara esas alınan kusur oranlarının kabul edilemeyeceğini belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE
İstinaf eden taraf vekillerinin HMK’nın 355. maddesi gereğince istinaf sebepleri ile sınırlı olarak, dosya içerisindeki bilgi ve belgeler, mahkeme kararının gerekçesi, dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesi ile yapılan inceleme sonunda;
Dava, trafik kazasından kaynaklanan cismani zarar nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
Somut olayda, 13.11.2016 günü yaya ...’ın yolda karşıya geçmekte olduğu sırada, sürücü ...’ın, yönetimindeki araçla yaya ...’a çarpması sonucu meydana gelen kazada davacının yaralandığı, kazadan sonra araç sürücüsü ...’ın kaza noktasında durmayıp olay yerini terk etmesi nedeniyle kaza tespit tutanağı tutulamadığı, mahkemece alınan kusur raporu uyarınca davacı yayanın meydana gelen olayda %80 oranında, davalı şirkete sigortalı aracın sürücüsü davalı ...'ın ise %20 oranında kusurlu olduğunun belirlendiği, davacı vekilinin rapora itirazı üzerine Adli Tıp Kurumu Ankara Trafik İhtisas Dairesi Başkanlığı’ndan alınan rapor uyarınca kazanın meydana gelmesinde sürücü ...'ın %25, yaya ...'ın %75 oranında kusurlu olduklarının belirlendiği, Ankara 36. Asliye Ceza Mahkemesi’nin 2017/480 Esas sayılı dosyasında yapılan yargılamada sanık ...’ın taksirle yaralama suçundan adli para cezası ile cezalandırılmasına karar verildiği, anılan ceza dosyasında hükme esas alınan ATK raporu uyarınca kazanın meydana gelmesinde sanığın tali, yaya ...’ın asli kusurlu olduğunun belirlendiği, kaza yapan aracın davalı sigorta şirketi tarafından kaza tarihini kapsar şekilde ZMM sigorta poliçesinin tanzim edilmiş olduğu, Çukurova Üniversitesi Adli Tıp Ana Bilim Dalı Başkanlığı’ndan alınan rapor uyarınca kaza sonucu davacının sağ humerusta tibia ve fibulada parçalı deplase fraktür,sağ pubik ramuslarda fraktüre bağlı olarak tüm vücut fonksiyon kayıp oranının %13 oranında olduğu, geçici iş göremezlik için ön görülen sürenin 135 gün olduğunun belirlendiği, mahkemece alınan aktüer bilirkişi raporu uyarınca, davacının geçici iş göremezlik zararının 346,10 TL, sürekli iş göremezlik zararının ise 24.273,81 TL olduğunun belirlendiği, ek raporda da tedavi gideri zararının 4.490,70 TL olduğu(ancak anılan raporda davalının kusur oranı %20 olarak alındığından bu rakama ulaşıldığı, gerçekte 22.453,55 TL olarak hesaplanan tedavi giderinin davalının %25 kusur oranına göre yapılan hesaplamada davalının sorumlu olduğu meblağın 5.613,38 TL olması gerektiği ve mahkemece re'sen hesap yapıldığı, mahkemece anılan hesaplamanın re'sen yapılmasında bir isabetsizlik bulunmadığı), geçici iş göremezlik zararının 346,10 TL, sürekli iş göremezlik zararının ise 31.310,10 TL olduğunun belirlendiği, güncel veriler nazara alınarak aktüerya uzmanı bilirkişiden alınan 15.07.2020 tarihli ikinci ek rapor uyarınca, davalı ... tarafından yapılan ödeme göz önüne alınarak yapılan hesaplamada davacının geçici iş göremezlik zararının 432,63 TL, sürekli iş göremezlik zararının ise 9.740,35 TL olarak hesaplandığının belirlendiği, mahkemece davacının kazanın meydana gelmesinde %75 oranında kusurlu kabulü ile işgöremezliğe ilişkin son ek raporun ve tedavi giderine ilişkin ise kök raporun hükme esas alınmasıyla maddi tazminata ilişkin yazılı şekilde karar verildiği, takdiren de davacı lehine 15.000,00 TL manevi tazminata hükmedildiği anlaşılmıştır.
Kaza tarihinde yürürlükte olan 6098 sayılı TBK’nın “Bedensel Zararlar” başlığı altında düzenlenen TBK'nın 54. maddesinde, bedensel zarara uğranılması nedeni ile talep edilebilecek zarar türleri belirtilmekte olup tedavi gideri de bu zarar türleri arasında yer almaktadır. Bu suretle davacının kaza neticesi yaralanmasına bağlı olarak tedavi gideri talep etmesinde yasal bir engel bulunmadığı, nitekim somut olayda davacının yaralanmasına bağlı olarak dava dilekçesinde tedavi gideri talebi bulunduğu gibi ıslah dilekçesinde de bu talebin dile getirildiği, mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporu ile de davacının talep edebileceği tedavi giderinin hesabında davalının kusur oranı (ilk kusur raporu uyarınca) %20 olarak alındığından hatalı rakama ulaşılmış olmakla birlikte mahkemece yapılan doğru hesaplama ile 22.453,55 TL olarak hesaplanan tedavi giderinin davalının %25 kusur oranına göre yapılan hesaplamada davalının sorumlu olduğu meblağın 5.613,38 TL olarak belirlenmesinde bir isabetsizlik bulunmadığı, hükümde tedavi gideri tabiri yerine mahkemece bakıcı gideri tabirinin kullanılması yerinde görülmemiş ise de, bu durumun karar yerinde düzeltilebilecek maddi hata vasfında olup, sonuca etkili olmadığı, neticeten mahkemece hükmedilen bu zarar kaleminin tedavi giderine ilişkin olup talep ile uyumlu bulunmasına göre davalı sigorta vekilinin bu yöne ilişkin istinaf taleplerinin yerinde olmadığı anlaşılmıştır.
Dosya kapsamına, kararın dayandığı delillere ve mahkemenin gerekçesine göre, hükme esas alınan kusur raporunun hüküm kurmaya ve denetime elverişli, olayın oluşuna ve ceza mahkemesinde maddi vakıa olarak belirlenen kusur durumuna uyumlu bulunmasına, geçici işgöremezlik zararı ve tedavi giderlerinden davalı sigorta şirketinin sorumlu bulunmasına göre davalı sigorta vekilinin ve davacı vekilinin bu yönlere ilişkin istinaf taleplerinin yerinde olmadığı anlaşılmıştır.
Davacı vekilinin hükmedilen manevi tazminat miktarına yönelik istinaf talebinin incelenmesinde, 6098 TBK'nın 56/1 maddesi "Hâkim, bir kimsenin bedensel bütünlüğünün zedelenmesi durumunda, olayın özelliklerini gözönünde tutarak, zarar görene uygun bir miktar paranın manevi tazminat olarak ödenmesine karar verilebilir" hükmü ve aynı Yasanın 51. maddesinde de “Hâkim, tazminatın kapsamını ve ödenme biçimini, durumun gereğini ve özellikle kusurun ağırlığını göz önüne alarak belirler.” hükmüne göre, somut olayda olay tarihi, olayın oluş şekli, yargılamada alınan kusur raporu uyarınca kazanın meydana gelmesinde davacı yayanın %75, davalı sürücü ...’ın %25 oranında kusurlu olduğunun belirlenmesi, kaza neticesi davacının Çukurova Üniversitesi Adli Tıp Ana Bilim Dalı Başkanlığı’ndan alınan rapor uyarınca kaza sonucu davacının sağ humerusta tibia ve fibulada parçalı deplase fraktür,sağ pubik ramuslarda fraktüre bağlı olarak tüm vücut fonksiyon kayıp oranının %13 oranında olduğu, geçici iş göremezlik için ön görülen sürenin 135 gün olduğunun belirlendiği, davacının kaza nedeniyle çektiği acı ve duymuş olduğu üzüntünün boyutu, ödenecek tazminat miktarı, hakkaniyet ve manevi tazminat miktarının bir taraf için zenginleşme aracı, diğer taraf için de yıkım olmaması ilkesi ve davacının uğradığı manevi zarar göz önüne alındığında hükmedilen manevi tazminat miktarının usul ve yasaya uygun bulunduğunun anlaşılmasına göre davacı vekilinin bu yöne ilişkin istinaf talebinin yerinde olmadığı anlaşılmıştır.
Açıklanan nedenlerle mahkeme kararında usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmamasına göre; davacı vekilinin ve davalı sigorta vekilinin istinaf sebepleri yerinde görülmediğinden, istinaf başvurularının HMK'nın 353/1-b-1. maddesi gereğince ayrı ayrı esastan reddine karar verilmesi gerekmiş, aşağıdaki hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere;
1-Davacı vekilinin ve davalı ... Sigorta Anonim Şirketi vekilinin yerel mahkeme kararına yönelik istinaf başvurusunun 6100 Sayılı HMK'nın 353/1-b-1 maddesi gereğince ayrı ayrı ESASTAN REDDİNE,
2-İstinaf eden davacıdan alınması gerekli 179,90 TL istinaf karar harcından peşin alınan 59,30 TL’nin mahsubu ile bakiye 120,60 TL’nin davacıdan alınarak hazineye irat kaydına,
3-İstinaf eden davalı ... Sigorta A.Ş.'den alınması gerekli 1.078,36 TL istinaf karar harcından peşin alınan 270,00 TL’nin mahsubu ile bakiye 808,36 TL’nin anılan davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
4-İstinaf eden taraflarca yapılan istinaf yargılama giderlerinin kendi üzerlerinde bırakılmasına,
5-İstinaf eden taraflarca yatırılan gider avansından kullanılmayan kısmın karar kesinleştiğinde ilgilisine iadesine,
6-Kararın taraflara HMK'nın 359/4 maddesi gereğince usulüne uygun şekilde tebliğine,
Dair, duruşma açılmadan dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda, HMK'nın 361/1 maddesi uyarınca kararın usulen tebliğinden itibaren 2 HAFTA İÇERİSİNDE TEMYİZ YOLU açık olmak üzere 08/03/2023 tarihinde oy birliği ile karar verildi.

Başkan
Üye
Üye
Katip

* Bu belge, 5070 sayılı Kanun hükümleri gereğince elektronik imza ile imzalanmıştır.



Full & Egal Universal Law Academy