Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 35. Hukuk Dairesi 2022/654 Esas 2023/433 Karar
Karar Dilini Çevir:

Dairesi: Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 35. Hukuk Dairesi
Esas No: 2022/654
Karar No: 2023/433
Karar Tarihi: 22.03.2023

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
35. HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No: 2022/654 - 2023/433
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
35. HUKUK DAİRESİ
ESAS NO: 2022/654
KARAR NO: 2023/433
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: ANKARA 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 21/12/2020
NUMARASI: 2017/191 Esas - 2020/706 Karar
DAVACI
VEKİLİ:
DAVALI:
DAVALI
VEKİLİ
KARAR TARİHİ: 22/03/2023
GEREKÇELİ KARAR
YAZILMA TARİHİ: 14/04/2023
Mahalli mahkemesince verilen karara karşı davalı ... Sigorta A.Ş. vekili tarafından süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmuş olup, başvuru şartlarının yerine getirildiği dosya üzerinde yapılan ön inceleme ile anlaşılmakla yapılan istinaf incelemesi sonunda;
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARI
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin sevk ve idaresinde olan motosiklet ile davalıların sürücüsü, maliki ve ZMM sigortacısı olan aracın 26/11/2016 tarihinde karıştığı trafik kazası sonucu, müvekkilinin yaralanarak malul kaldığını, maddi ve manevi olarak zarara uğradığını ileri sürerek, fazlaya ilişkin haklarını saklı tutarak 1.000,00 TL geçici ve sürekli iş göremezlik tazminatının kaza tarihinden işleyecek avans faiziyle davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini, 50.000,00 TL manevi tazminatın da kaza tarihinden işleyecek avans faiziyle sürücü ve malik olan davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini istemiştir.
Davacı vekili 03/09/2020 tarihli dilekçesi ile talep sonucunu bilirkişi raporunda hesaplanan tazminat miktarı üzerinde artırarak neticeten 118.843,07 TL geçici ve sürekli iş göremezlik tazminatının kaza tarihinden yasal faiziyle tahsilini istemiştir.
Davalı sigorta şirketi vekili cevap dilekçesinde; davacının davadan önce başvurusunun eksik evrak nedeniyle sonuçlandırılamadığını, davalının sorumluluğunun sigortalı araç sürücüsünün kusuru ve poliçe limiti ile sınırlı olduğunu, kusur durumunun tespiti gerektiğini, geçici iş göremezlik tazminatının poliçe teminatı kapsamında olmadığını, kaza tarihinden itibaren avans faiz talebinin yerinde olmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.
Davalı ... vekili cevap dilekçesinde; davanın reddini istemiştir.
Diğer davalı; davaya cevap vermemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
Mahkemece; davanın, trafik kazasından kaynaklanan maddi ve manevi tazminat istemine ilişkin olduğu, dava konusu kaza nedeniyle Ankara 33. Asliye Ceza Mahkemesi'nin 2017/169 Esas - 2017/1026 karar sayılı dosyasında yapılan yargılamada sanık sürücü ...'un dava konusu kazanın meydana gelmesinde asli kusurlu olduğu kabul edilerek cezalandırılmasına ve hükmün açıklamasının geri bırakılmasına karar verildiği, kararın itiraz edilmeden kesinleştiği, İstanbul Adli Tıp Kurumu 2. İhtisas Kurulu'ndan alınan raporda Özürlülük Ölçütü ...Yönetmeliği uyarınca davacının dava konusu kaza nedeniyle meydana gelen bedensel özür oranının %15, geçici iş göremezlik süresinin 3 ay olduğunun bildirildiği, kusur ve aktüer bilirkişi raporunda; dava konusu kazanın meydana gelmesinde davacının %25, davalı araç sürücüsünün %75 kusurlu olduğu, davacının kusur indiriminden ve SGK tarafından ödenen geçici iş göremezlik ödeneğinin mahsubundan sonra sürekli iş göremezlik zararının 117.362,64 TL, bakiye geçici iş göremezlik zararının 1.480,43 TL olduğunun tespit edildiği, raporun karar vermeye elverişli olduğu; davacının bilirkişi tarafından tespit edilen maddi zararlarını davalılardan talep etmekte haklı olduğu, manevi tazminat açısından ise; davacının dava konusu kaza nedeniyle uğradığı geçici iş göremezlik süresi ve özür oranı, kusur durumu, tarafların sosyal ekonomik durumu ile manevi tazminatın zenginleşme aracı olmayacağı hususları nazara alındığında 20.000,00 TL manevi tazminatın uygun olduğu gerekçesi ile; “maddi tazminat davasının kabulü ile 118.843,07 TL geçici ve sürekli iş göremezlik tazminatının davalı sigorta şirketi yönünden 21/02/2017 temerrüt tarihinden, diğer davalılar yönünden 26/11/2016 kaza tarihinden işleyecek yasal faizi ile davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine; manevi tazminat davasının kısmen kabulü ile 20.000,00 TL manevi tazminatın 26/11/2016 kaza tarihinden işleyecek yasal faizi ile davalılar ... ve ...'tan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine,” karar verilmiş, karar davalı sigorta şirketi tarafından istinaf edilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ
Davalı vekili istinaf başvuru dilekçesinde; davada sorumluluklarının kusur, zarar ve sigorta limiti ile sınırlı olduğunu, hükmedilen geçici iş göremezlik tazminatından müvekkilinin sorumlu olmadığını, talebin kabulüne karar verilmesinin hatalı olduğunu, bahsedilen hususlar göz önünde bulundurularak, müvekkilinin hükmedilen alacağı icra dosyasına ödemiş olduğunu belirterek, yerel mahkeme kararının kaldırılarak hüküm kurulan bakiye kısım açısından davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Mahkemece verilen kararda kamu düzenine aykırılık görülmediğinden, HMK'nın 355. maddesi gereğince istinaf edenin sıfatına göre ve istinaf sebepleri ile sınırlı olarak yapılan istinaf incelemesi sonucunda;
Dava, trafik kazasından kaynaklanan cismani zarar nedeniyle geçici ve sürekli iş göremezlik tazminatı ile manevi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş hüküm davalı sigorta vekili tarafından geçici iş göremezlik tazminatının müvekkilinin sorumluluğunda olmadığı, sorumluluğun SGK'da olduğundan bahisle istinaf edilmiştir.
Dosya kapsamına, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere göre, mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırı bir yön bulunmamasına, mahkemece hükme esas alınan kusur raporunun olayın oluş şekli ve kaza tespit tutanağı ile uyumlu bulunmasına, hükme esas alınan maluliyet raporunun kaza tarihinde yürürlükte olan yönetmelik hükümlerine ve yerleşik Yargıtay uygulamalarına uygun olmasına, hükme esas alınan bilirkişi raporlarının hüküm kurmaya ve denetime elverişli bulunmasına, her ne kadar istinaf eden davalı vekili geçici iş göremezlik zararlarından sorumlu olmadıklarını iddia etmiş ise de; SGK'nın sorumlu olduğu tedavi giderlerinin neler olduğu 2918 sayılı Yasa'nın 98. maddesinde düzenlenmiş olup, sorumluluğun kanunda belirtilen giderlerle sınırlı olmasına, trafik kazası neticesinde oluşan geçici iş göremezlik zararlarından SGK'nın sorumlu olacağına dair yasal düzenlenme bulunmamasına, ayrıca 2918 sayılı Yasa'nın 92. maddesinde geçici iş göremezlik zararlarının sigorta teminat kapsamı dışında olduğuna ilişkin bir düzenlemenin de yer almamasına, ikincil norm olan Genel Şartlar ile Kanun'la belirlenen sorumluluğun daraltılmasının da mümkün olmamasına göre kanunen sorumluluğu bulunmayan SGK'nın sorumluluğuna gidilemeyecek olması karşısında, davalının geçici iş göremezlik zararlarından sorumlu tutulmasında isabetsizlik bulunmamasına göre, HMK'nın 355. maddesi uyarınca istinaf sebepleri ile sınırlı olarak yapılan inceleme sonucunda davalı vekilinin istinaf başvurusunun reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davalı ... Sigorta A.Ş. vekilinin yerel mahkeme kararına yönelik istinaf başvurusunun 6100 Sayılı HMK'nın 353/1-b-1. maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-İstinaf eden davalıdan alınması gereken 8.118,17 TL nispi istinaf karar ve ilam harcından, peşin alınan 2.371,30 TL harcın mahsubu ile bakiye 5.746,87 TL harcın davalı ... Sigorta A.Ş'den tahsili ile hazineye gelir kaydına,
3-Davalı tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Kararın tebliği, kesinleştirme, harç ve gider avansı iadesi işlemlerinin ilk derece mahkemesi tarafından yerine getirilmesine,
5-HMK'nın 333. maddesi gereğince kullanılmayan istinaf gider avansının karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda, HMK.nın 362/1-a maddesi uyarınca KESİN olmak üzere 22/03/2023 tarihinde oy birliği ile karar verildi.


Başkan
Üye
Üye
Katip






* Bu belge, 5070 sayılı Kanun hükümleri gereğince elektronik imza ile imzalanmıştır.



Full & Egal Universal Law Academy