Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 31. Hukuk Dairesi 2021/942 Esas 2023/535 Karar
Karar Dilini Çevir:

Dairesi: Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 31. Hukuk Dairesi
Esas No: 2021/942
Karar No: 2023/535
Karar Tarihi: 25.04.2023

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ BAM 31. HUKUK DAİRESİ
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
31.HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2021/942 Esas
KARAR NO: 2023/535 (İnceleme aşamasında / Duruşmasız)
(Kararın Kaldırılarak Gönderilmesi
HMK 353/1-a-4 ve a-6)

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN: ... (...)
ÜYE: ... (...)
ÜYE: ... (...)
KATİP: ... (...)
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: ANKARA 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 21/10/2020
NUMARASI: 2018/292 Esas-2020/620 Karar
DAVACI: ... -...
VEKİLİ:
DAVALI:
VEKİLİ:
DAVANIN KONUSU: Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan Menfi Tespit
KARAR TARİHİ: 25/04/2023
KARAR YAZIM TARİHİ: 08/05/2023
Davacı vekili tarafından davalı aleyhine açılan eser sözleşmesinden kaynaklanan menfi tespit davasında mahkemece davanın kısmen kabulüne dair verilen karara karşı süresi içinde davalı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine, dairemize gönderilen dosyanın yapılan istinaf incelemesi sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İSTEM;
Davacı vekili tarafından verilen 16/04/2018 tarihli dava dilekçesinde özetle; Müvekkili ile dava dışı üçüncü kişi olan .... Şti arasında 30.03.2017 tarihinde İş Sözleşmesi yapıldığını, söz konusu sözleşme uyarınca müvekkili şirketin alt yüklenici vasfı ile sözleşme çerçevesinde, ... ... 16 Derslikli Sağlık Meslek Lisesi ve 200 Kişilik Pansiyon Binasının yapımını tamamlamak sureti ile asıl işverene teslim edeceğini, müvekkili ile davalı arasında ise 01.05.2017 tarihinde imzalanan sözleşme gereğince; ... ... 16 derslikli Sağlık Meslek Lisesi ve 200 kişilik Pansiyon Binası İkmal İnşaatı Yapım İşinin Alüminyum Doğrama, Alüminyum Doğrama Camları Ve Alüminyum Doğrama Aksesuarları Yapımı vs. davalı şirket tarafından taşeron vasfı ile yüklenildiğini, müvekkilinin davalı şirket ile akdettiği sözleşme uyarınca, sözleşme bedeli kapsamında davalıya ... A.Ş. 19.10.2017 tarih, ... seri 98.000,00-TL bedelli, ... A.Ş. 16.11.2017 tarih, ... seri 98.000,00-TL bedelli 5 adet çek ile 15.000,00 TL tutarında nakit para verdiğini, söz konusu meblağın 10.000,00-TL’lik tutarının banka aracılığı ile 5.000,00-TL’lik kısmının ise elden ödeme yolu ile davalı tarafa teslim edildiğini, davalının iş yükümlülüklerini yerine getirmediğinden gecikmeler yaşandığını ve söz konusu gecikmelerden kaynaklı olarak hak edişlerde kesintiler yaşandığı bu durumun da müvekkili firmaya maddi zarar olarak yansıdığını, davalının söz konusu sözleşmeye aykırı tutumlarının devam etmesi nedeni ile müvekkili tarafından ihtarname gönderildiğini, davalının bu ihtarnameye rağmen sözleşmeye riayet etmediğini ve müvekkilinin uğradığı maddi zararları gidermediğini, bu nedenle akdin müvekkili tarafından haklı nedenlerle feshedildiğini, davalının iş yükümlülüklerine aykırı davranması nedeni ile müvekkili şirketçe yaşanan olumsuzlukların telafisi için ...’ dan (...) fatura bedeli olan 30.500,00 TL tutarında ısı yalıtımlı cam cinsi malzeme satın alındığını, ayrıca davacı müvekkilinin bahse konu ısı yalıtımlı camların nakliye ve montaj bedeli için de 6.000,00-TL’yi kendisinin karşıladığını, tüm bu durumlara davalının sözleşmeye aykırı tutumlarının neden olduğunu ve müvekkilinin mağdur olduğunu, davalının sözleşmeye riayet etmemesinden dolayı dava dışı üçüncü şahıs olan .... ... Ltd. Şti.’nin müvekkiline Mersin 8. Noterliğinin 06.11.2017 tarih ve ... yevmiye no.lu ihtarname göndermek sureti ile iş akdini feshettiğini ve bu sebepten müvekkilinin hem menfi hem müspet zararlarının ortaya çıktığını, ancak davalının teslim edilen çekleri iade etmek yerine söz konusu çekleri Ankara 26. İcra Müdürlüğü’nün 2017/22684 Esas sayılı dosyası ve yine Ankara 18. İcra Müdürlüğü’nün 2018/2586 Esas, 2018/547 Esas, 2018/603 Esas sayılı dosyaları ile hakkaniyete ve hukuka aykırı olarak müvekkili aleyhine icra takibine koyduğunu, müvekkilinin söz konusu takip nedeni ile her geçen gün mağduriyetinin arttığını, müvekkili tarafından davalıya 490.000,00-TL tutarında çek ile 15.000,00 TL nakit para verildiğini, ancak davalının akdin feshi tarihine kadar yapmış olduğu iş bedelinin 120.000,00-TL olduğunu, davalının çekleri müvekkiline iade etmediğini beyanla; fazlaya ilişkin talep ve dava hakları saklı kalmak kaydıyla, davalı şirkete teslim edilen çeklerden ötürü müvekkilinin aleyhine mevcut ve muhtemel olan icra takipleri ile söz konusu çeklerden dolayı ikame edilecek mevcut ve muhtemel davalara karşı makul bir teminat karşılığında, öncelikle işin niteliğine ve aciliyetine binaen ihtiyati tedbir kararı verilmesini, yapılacak yargılama sonunda davalıya verilen beş adet ve her biri 98.000,00 TL bedelli çeklerden dolayı borçlu olmadıklarının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
YANIT:
Davalı vekili tarafından verilen davaya cevap dilekçesinde özetle; Davacı ile müvekkili şirket arasında akdedilen 01.05.2017 tarihli sözleşme gereğince müvekkilinin ... ... 16 Derslikli Sağlık Meslek Lisesi ve 200 Kişilik Pansiyon Binası İkmal İnşaatı yapım işinin alüminyum doğrama, alüminyum doğrama camları ve alüminyum doğrama aksesuarları yapımını üstlendiğini ve karşılığında davacının toplam 520.000,00-TL bedel ödeyeceğini, sözleşmeye göre davacı tarafça yapılacak ödemenin 25.000,00-TL nakit ve her biri 98.000,00-TL bedelli 5 adet çek şeklinde belirlendiğini, müvekkilinin sözleşme doğrultusunda kendisine düşen yükümlülüğü yerine getirmek üzere yapım işine başladığını, ancak davacı tarafça ciro edilerek müvekkiline verilen çeklerin karekod sorgusu yapıldığında çek keşidecisinin .... Şti.'nin başkaca çeklerinin karşılıksız çıktığının anlaşıldığını, söz konusu şartlar altında müvekkilinin alacağının güvencesiz kalması sebebiyle taraflarınca davacıya 21.09.2017 tarihinde ... yevmiye no'lu ihtarname çekildiğini, sözleşme gereği olan çek bedellerinin ödenmesinin, aksi halde işe devam edilemeyeceğinin bildirildiğini, gönderilen ihtarnameye rağmen davacının, müvekkilinin hak etmiş olduğu sözleşme bedelini ödemediğini, ancak müvekkilinin her ne kadar alacağı tehlikeye düşmüş olsa da sorumluluğu doğmaması adına sözleşme gereklerini yerine getirdiğini ve yükümlü olduğu yapım işini tamamlayarak davacıya teslim ettiğini, işin tamamlanmasına ve teslim edilmesine rağmen davacı tarafça müvekkiline çeklerin karşılığı olan bedellerin ödenmediğini, davacı tarafın ileri sürdüğü hususların dayanaktan yoksun ve çelişkili olduğunu, müvekkili şirketin sözleşmenin feshine kadar yapmış olduğu işlerin toplam bedelinin 120.000,00-TL olduğu iddiasının hiçbir dayanağının olmadığını, davacı tarafın bu tespitinin nasıl ve neye dayanarak yaptığının taraflarınca anlaşılamadığını, davacı tarafça ileri sürülen hususların tamamen soyut beyanlardan ibaret olduğunu ve davacının müvekkili şirkete olan borcunu ödemekten kaçınma amacı taşıdığını, müvekkilinin sözleşmeden doğan hak edişini tahsil amacıyla icra takibi başlattığını, müvekkili şirketin iş sonunda hak etmiş olduğu 5 adet 98.000,00-TL bedelli çekin karşılığını davacı taraftan alamadığını, alacağını tahsil amacıyla taraflarınca davacı aleyhine icra takipleri başlatıldığını, ancak bu takiplerden henüz herhangi bir tahsilat yapılamadığı gibi, davacı borçlunun borcunu ödememek amacıyla kötü niyetli bir şekilde bu davayı açtığını, icra takibi başlatıldıktan sonra açılan menfi tespit davasında ihtiyati tedbir yolu ile takibin durdurulmasına karar verilemeyeceğini, davacı tarafından talep edilen ihtiyati tedbir kararı verilmesi isteminin kanuni karşılığının olmadığını beyanla; davacının haksız ve kötü niyetli davasının reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ :
Ankara 1. Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 21/10/2020 tarih 2018/292 Esas 2020/620
Karar sayılı kararında özetle; Ankara 26. İcra Müdürlüğü'nün 2017/22684 Esas sayılı dosyası, Ankara 18. İcra Müdürlüğü'nün 2018/603 Esas sayılı dosyası aslı, Bursa 19. İcra Müdürlüğü'nün 2017/6368 sureti, Mersin 8. Noterliği ihtarname örneği, ... Noterliği'nin ihtarname sureti getirtilerek dosya kapsamına alınmıştır.
Dava, menfi tespit istemine ilişkindir.
Mahkememizce davanın tarafları arasında, 01.05.2017 tarihli Sözleşme'nin yapıldığı, sözleşme kapsamında 5 adet 98.000,00-TL bedelli çeklerin davalı tarafa verildiği, sözleşmenin davacı tarafça tek taraflı olarak feshedildiği konularında bir uyuşmazlık bulunmadığı, uyuşmazlığın, sözleşme kapsamında yapılan işin parasal değeri, nakit olarak yapılan ödeme miktarı, davalının işi sözleşme ve bilim sanat kurallarına uygun süresi içerisinde yapıp yapmadığı, temerrüte düşüp düşmediği, sözleşme feshinin haklı sebeplerle yapılıp yapılmadığı noktasında toplandığı anlaşılmaktadır.
Taraflar arasındaki ticari ilişkinin tespitine esas olmak üzere taraflar arasında akdedilen 01.05.2017 tarihli sözleşme kapsamında tanzim edilen tüm faturaların, söz konusu faturaların ticari defterlere kayıt tarihi, faturalara yapılan ödemelerin ve miktarların ayrıca davaya konu 5 adet çekin davacının ticari defterlerinde kayıtlı olup olmadığı, kayıtlı ise karşılığının ödenip ödenmediğinin tespiti amacıyla talimat yazılmış olup, söz konusu talimat mahkemesince sunulan 13/11/2018 havale tarihli bilirkişi raporuna göre; taraflar arasında ticari bir ilişkinin bulunduğu, 01/05/2017 tarihli sözleşme kapsamında davalının 2 adet fatura karşılığında toplam KDV dahil 310.878,08-TL tutarında fatura düzenlediği, bu faturaların davacının ticari defterlerine ... Yapım İşi açıklaması ile İlk madde Malzeme Alımı olarak kayıt edildiği, davalı tarafından düzenlenen iki adet fatura bedeline karşılık davacının ticari defterlerinde herhangi bir ödemeye rastlanılmadığı, davacının iddia ettiği 10.000,00-TL banka kanalı, 5.000,00-TL nakit ödemeye ait de herhangi bir muhasebe kaydına rastlanılmadığı, davaya konu 5 adet çeke ait davacının ticari defterlerinde herhangi bir kayda rastlanılmadığı, karşılığının ödenip ödenmediği davacının ticari defterlerinin incelenmesinden tespit edilemediği, davacının iddiasına göre işin tamamlanması için ... (...)'dan 11/10/2017 tarihinde 2 adet fatura karşılığında KDV dahil 30.500,00-TL bedel ile ... Yapım İşi açıklaması ile İlk Madde Malzeme alımı yaptığının tespit edildiği, 6.000,00-TL nakliye bedeline ait herhangi bir kayıt ve fatura bilgisine rastlanılmadığı, dava dışı üçüncü şahıs olan .... Şti.'den elde edilen hak ediş bedelinin, 4 adet fatura karşılığı KDV dahil toplam 2.003.713,58-TL olduğu, 2018 yılı Ticari Defter kayıtlarında dava konusu ile ilgili bir kayda rastlanılmadığı, yapılan incelemeler neticesinde ulaşılan kayıtlara ait faturaların asıllarının muhasebede bulunmadığı faturaların whatsapp yolu ile muhasebeye ulaştığının tespit edildiğinin rapor edildiği görülmüştür.
Davalı ticari defterlerinin TTK hükümlerine göre usulune uygun tutulup tutulmadığı, kapanış tasdiklerinin yapılıp yapılmadığı, 6335 sayılı yasayla değişik 6102 sayılı yasanın 64. maddesinin 3. fıkrası gereğince ticari defterlerin elektronik ortamda tutulup tutulmadığı, elektronik ortamda tutulan defterlerle ilgili açılış ve kapanış onaylarının Gümrük ve Ticaret Bakanlığı ve Maliye Bakanlığınca müştereken çıkartılacak tebliğe uygun olup olmadığı, defter kayıtlarının birbirini doğrulayıp doğrulamadığı, sahibin lehine delil olma özelliği taşıyıp taşımadığı, ihbar olunan 3.kişi ... ... Ltd. Şti.'den ödeme alıp almadığı, almış ise miktarı, ödemeye dayanak teşkil eden faturaların tespiti, faturaların işe ilişkin olup olmadığının saptanması, müteakiben davacı şirket ticari defterlerinin incelenmesi neticesinde tanzim edilen bilirkişi raporu, ana ihale dosyası, davacının tanzim ettiği kesin hesap ve buna ilişkin davalı itirazları, mahkememizin 14.02.2019 tarihli celsesindeki davacı vekilinin beyanları ile tüm davalı savunmaları ile dosya kapsamına göre tarafların ticari defterlerinin arasında farklılık var ise farklılık arz eden hususların belirlenmesi, davaya konu çeklerin ticari defterlerde olup olmadığının saptanması, sözleşme kapsamında davacı işveren tarafından yapılan ödemeler ve miktarı ile ödeme tarihleri, davalı yüklenicinin ifa ettiği edimler, edimlerin parasal değerleri, 3.kişiye yaptırıldığı iddia edilen işlere ilişkin kabul anlamına gelmemek şartıyla ispat külfetinin işverende olduğu nazara alınarak 3.kişilere yaptırıldığı iddia edilen sözleşme konusu işlerin yaptırılıp yaptırılmadığı, parasal değeri, feshin haklı olup olmadığı, bu suretle nihai olarak dava tarihi itibari ile davacının alacaklı olup olmadığı, alacaklı ise miktarının saptanması amacıyla dosyanın bilirkişiye tevdi edildiği söz konusu 10/07/2019 tarihli bilirkişi raporuna göre; defter kayıtlarının kendi içinde birbirini doğruladığı, bu haliyle defterlerin 6102 sayılı TTK.'nun 64/3 ve devamı maddelerde belirtilen tasdik hükümlerine uygun olduğu, sahibi lehine delil olma özelliği taşıdığı, ihbar olunan 3.kişi ... Ltd. Şti.'den davacı ...'nin toplam KDV dahil toplam 2.003.713,58-TL tahsilat yaptığı, buna ilişkin ... tarafından tanzim edilen faturaların işe ilişkin olduğu, davacı yanca 23/05/2017 tarihinde davalıya yapılan 10.000,00-TL'lik ödemenin davacının ticari defterinde kayıtlı olmadığının mahallinde yapılan incelemeler neticesinde düzenlenmiş olan bilirkişi raporu ile tespit edildiği, oysa söz konusu ödemenin davalı şirketin defterinde davacıdan tahsil edilen para olarak kayıtlı olduğu, bu nedenle tarafların defter kayıtlarının birbiri ile örtüşmediği, davacı işverenin "Alüminyum doğrama,-Aksesuarları ve Camları yapımı" için davalıya 23/05/2017 tarihinde 10.000,00-TL ödeme yaptığı ve 11/10/2017 tarihinde davalı adına KDV dahil 30.500,00-TL ödeme yaptığı, yapılan tespitlere göre dava tarihi itibariyle davacının alacaklı bulunmadığının rapor edildiği görülmüştür.
Tarafların itirazlarının değerlendirilmesi ve özellikle Ankara 10. Noterliği tarafından tanzim edilen ihtarname içeriği de nazara alınarak davacı defterlerinde kayıtlı olan ve dava dışı ... ... Ltd. Şti. tarafından hakediş bedeli olarak ödenen 2.003.713,58-TL hakedişe ilişkin 4 adet faturanın taraflar arasında akdedilen sözleşme kapsamındaki işe ait olup olmadığı, işe ait ise sözleşme kapsamındaki hangi işlere ait olduğu, bu sözleşme kapsamındaki işlere ait ise taraflar arasında akdedilen sözleşmeye göre fatura kapsamında kalan iş bedelinin akdedilen sözleşme bedeli uyarınca belirlenebilmesi amacıyla dosyanın bilirkişi heyetine tevdi edildiği, söz konusu 26/11/2019 tarihli bilirkişi ek raporuna göre; tarafların defter kayıtları üzerinden yapılan tespitlere göre, icra takibine konu olan 490.000,00-TL'lik 5 adet çekin ödemediğinin/ödenmeyeceğinin kabul edilmesi halinde davalı tarafça davacı adına 15/05/2017 ve 14/08/2017 tarihlerinde düzenlenmiş olan her iki tarafın da ticari defterine kaydedilen, 2 adet fatura toplamı olan 310.878,08-TL'den davacının davalıya ödediği 10.000,00-TL düştükten sonra 300.878,08-TL kaldığı, tarafları defter kayıtlarına göre cari hesap bakımından davalının davacıdan 300.878,08-TL alacaklı olduğu sonucuna ulaşıldığı, davacı yanın defterlerinde kayıtlı olan ve dava dışı ....Ltd. Şti.tarafından hakediş bedeli olarak ödenen 2.003.713,58-TL hakedişe ilişkin 4 adet faturanın SMMM ... tarafından davacının defter ve belgelerinin incelenmesi sonucunda düzenleniş olan 11/11/2018 tarihli bilirkişi raporu ile tespit edildiği ve raporun 4. Sayfasında faturaların listesinin yapıldığı, söz konusu fatura tarihleri ile dosyaya sunulan dava dışı ....Ltd. Şti.tarafından ... İl Özel İdaresine 1, 2 ve 3 nolu hakedişleri için düzenelnen fatura tarihlerinin uyumlu olduğu, 4 adet faturanın taraflar arasında akdedilen sözleşme kapsamındaki işe ait olabileceği, dava dışı ... ...Ltd. Şti.tarafından Bilcek İl Özel İdaresinden alınan 18/05/2017 tarihli, 1 nolu hakediş kapsamındaki sözleşme konusu imalat bedelinin 79.381,97-TL, 21/06/2017 tarihli, 2 nolu hakediş kapsamındaki sözleşme konusu imalat bedelinin 59.754,58-TL, 21/08/2017 tarihli, 3 nolu hakediş kapsamındaki sözleşme konusu imalat bedelinin 56.527,93-TL olduğu, 1, 2 ve 3 nolu hakedişler kapsamında yapılan işlerin toplam 195.934,48-TL olduğu, davalının eksik yaptığı işin, davacı tarafça tamamlandığına dair ...'dan alınan 11/10/2017 tarihli ve 183280 ve 183281 sıra nolu iki ayrı fatura toplamının 30.500,00-TL olduğu, ayrıca davacı tarafça davalıya 10.000,00-TL ödendiği, 21/09/2017 tarihine kadar yapılan iş tutarı olan 195.934,48-TL'den 40.500,00-TL düşüldüğünde, sözleşme bedeli uyarınca kalan iş bedelinin 165.434,48-TL olduğunun rapor edildiği görülmüştür.
Dava dışı ... ... Ltd. Şti. adına tanzim edilen 4 adet faturada yer alan imalat kalemlerinin taraflar arasında akdedilen sözleşme kapsamındaki işe ait olup olmadığı konusunda net bir kanaatin belirtilmediği, sözleşme kapsamındaki işe ait olabileceği şeklindeki ibare ile raporun tanzim edildiği nazara alınarak; öncelikle ek rapora karşı taraf itirazlarının değerlendirilmesi ve özellikle; dava dışı ... ... Ltd. Şti. adına tanzim edilen 4 adet faturada yer alan imalat kalemlerinin taraflar arasında akdedilen sözleşme kapsamındaki işe ait olup olmadığı konusunda net bir kanaatin belirtilmesi (nitekim talep edilen hususun maddi vakıa tespitine ilişkin olduğu), ana ihale dosyasına göre Mersin 8 Noterliği'nin 06.11.2017 tarih ve ... yevmiye numaralı ihtarnamesi ile ... ... Ltd. Şti. tarafından sözleşme fesih tarihi itibari ile davacı ile dava dışı ... ... Ltd. Şti. arasında akdedilen sözleşme kapsamında yapılan işin belirlenmesi, ek raporda dava dışı ... ... Ltd. Şti. tarafından 1, 2 ve 3. nolu hakedişlerde düzenlenen dava konusu sözleşme kapsamında yer alan imalat kalemlerine ilişkin bedelin dava dışı ... ile ... Özel İdaresi tarafından veya ... ile davacı arasında akdedilen sözleşmeye göre değil, taraflar arasında akdedilen sözleşmeye göre belirlenmesi, davalı tarafından sözleşme kapsamında tanzim edilip davacı ticari defterlerinde yer alan 15.05.2017 ve 14.08.2017 tarihli faturalarda yer alan imalat kalemleri ile ... İl Özel İdaresi'nin 1, 2 ve 3. nolu hakedişlerinde yer alan imalat kalemlerinin çakıştırılarak davalı tarafından tanzim edilen faturalarda yer alan imalat kalemleri ile 1, 2 ve 3. nolu hakedişlerde yer aldığı belirlenen imalat kalemlerinin aynı olup olmadığı, farklı imalat kalemi var ise anılı iki faturanın dışında ancak 1, 2. ve 3.nolu hakedişlerde yer alan imalat kalemlerinin ve bedelinin taraflar arasında akdedilen sözleşmeye göre belirlenmesi, başka bir deyişle, davalı tarafından tanzim edilen 15.05.2017 ve 14.08.2017 tarihli faturalara istinaden ödendiği bilirkişi raporu ile kabul edilen ... İl Özel İdaresi'nin 1, 2 ve 3. nolu hakedişlerinde yer alan imalat kalemi olup olmadığının, var ise bedelinin belirlenmesi amacıyla bilirkişilerden ek rapor alınması amacıyla dosyanın bilirkişi heyetine tevdi edildiği, söz konusu 29/07/2020 tarihli bilirkişi ek raporuna göre; yapılan hakedişlere göre, taraflar arasındaki sözleşmenin fesih edildiği tarihe kadar davalının toplam 79.381,97+56.527,93+3.496,65+56.527,93)=195.934,48-TL tutaında iş yapıtğı, davalının eksik yaptığı işin davacı tarafça tamamlandığına dair ...'dan alınan 11/10/2017 tarihle ve 183280 ve 183281 sıra nolu iki ayır fatura toplamı olan 30.500,00-TL ile davacı tarafça davalıya ödenen 10.000,00-TL olmak üzere toplam 40.500,00-TL'nin yapılan iş tutarı olan 195.934,48-TL'dan düşüldükten sonra kalan 165.434,48-TL olduğunun rapor edildiği görülmüştür.
Mahkememizce usul ve yasaya uygun olarak hazırlanan bilirkişi raporu denetime elverişli olması nedeni ile kabul edilmiştir.
Mahkememizce yapılan yargılamada; ... ile .... .... Şti. Arasında 30/03/2017 tarihli "... ... 16 Derslikli Sağlık meslek Lisesi ve 200 Kişilik Pansiyon Binasının Yapım işi"alt yüklenici sözleşmesi yaptıkları ve bu sözleşmenin yapılmasının ardından "Alüminyum Doğrama-Aksesuarları ve Camları Yapımı" hususunda davacı ... ile davalı .... Şti.arasında 01/05/2017 tarihli sözleşme imzalandığı ve bu sözleşme kapsamında davacının davalıya 15.000,00-TL nakit ve her biri 98.000,00-TL miktardan oluşan 5 adet çek olmak üzere toplam 505.000,00-TL ödeme yaptığı halde işin zamanında tamamlanmaması nedeniyle asıl işverenin sözleşmeyi feshetmesi ve davacının çekler sebebiyle icra takibine maruz kalması nedeniyle bu çekler sebebiyle borcunun olmadığına ilişkin dava açıldığı, 29/07/2020 tarihli bilirkişi ek raporuna göre; yapılan hakedişlere göre, taraflar arasındaki sözleşmenin fesih edildiği tarihe kadar davalının toplam 79.381,97+56.527,93+3.496,65+56.527,93)=195.934,48-TL tutarında iş yaptığı, davalının eksik yaptığı işin davacı tarafça tamamlandığına dair ...'dan alınan 11/10/2017 tarihle ve 183280 ve 183281 sıra nolu iki ayrı fatura toplamı olan 30.500,00-TL ile davacı tarafça davalıya ödenen 10.000,00-TL olmak üzere toplam 40.500,00-TL'nin yapılan iş tutarı olan 195.934,48-TL'dan düşüldükten sonra kalan 165.434,48-TL olduğu mahkememizce kabul görmüş olup tüm bu hususlar birlikte değerlendirildiğinde; davacının davasının bilirkişi kurulu rapor ve ek raporları doğrultusunda davacının feshinin haklı olması nedeniyle ... A.ş.'na ait 15/02/2018 tarih, ...seri numaralı çek yönünden ise 67.434,48-TL'lik kısmı yönünden davacının davalıya borçlu olmadığının tespitine dair davanın kısmen kabulüne ilişkin olarak hüküm kurulduğu görülmüştür.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ :
Davalı vekili tarafından verilen 25/03/2021 tarihli istinaf kanun yolu başvuru dilekçesinde özetle; Davacı taraf ile müvekkili şirket arasında akdedilen 01.05.2017 tarihli sözleşme gereğince müvekkili şirketin, "... ... 16 Derslikli Sağlık Meslek Lisesi ve 200 Kişi Pansiyon Binası İkmal İnşaatı yapım işinin" alüminyum doğrama, alüminyum doğrama camları ve alüminyum doğrama aksesuarları yapımını üstleneceğini, karşılığında davacı tarafın toplam 520.000,00 TL bedel ödeyeceğini, ilgili sözleşmeye göre davacı tarafça yapılacak ödemenin, 25.000,00 TL nakit ve her birinin 98.000,00 TL bedelli 5 adet çek şeklinde belirlendiğini, müvekkili şirketin, sözleşme doğrultusunda kendisine düşen yükümlülüğü yerine getirmek üzere yapım işine başladığını, ancak davacı tarafça ciro edilerek müvekkili şirkete verilen çeklerin karekod sorgusu yapıldığında çek keşidecisi .... Şti.'nin başkaca çeklerinin karşılıksız çıktığının anlaşıldığını, söz konusu şartlar altında müvekkili şirketin alacağının güvencesiz kalması sebebiyle taraflarınca davacı tarafa 21.09.2017 tarihinde ... yevmiye no'lu ihtarname çekildiğini, sözleşme gereği olan çek bedellerinin ödenmesini, aksi halde işe devam edilemeyeceğinin bildirildiğini, gönderilen ihtarnameye rağmen davacı tarafın müvekkilinin hak etmiş olduğu sözleşme bedelini ödemediğini, ancak müvekkili şirketin, her ne kadar alacağı tehlikeye düşmüş olsa da sorumluluğu doğmaması adına sözleşme gereklerini yerine getirdiğini, yükümlü olduğu yapım işini tamamlayarak davacı tarafa teslim ettiğini, söz konusu işin tamamlanmasına ve teslim edilmesine rağmen davacı tarafça müvekkili şirkete çeklerin karşılığı bedellerin ödenmediğini, dava dilekçesinde ileri sürülen, müvekkili şirketin sözleşmenin feshine kadar yapmış olduğu işlerin toplam bedelinin 120.000,00 TL olduğu iddiasının hiçbir dayanağı olmadığını, davacı tarafın bu tespiti nasıl ve neye dayanarak yaptığının taraflarınca anlaşılamadığını, davacı tarafça ileri sürülen hususlarır tamamen soyut beyanlardan ibaret olup davacının müvekkili şirkete olan borcunu ödemekten kaçınma amacı taşıdığını, davacı tarafın; müvekkilinin yükümlülüklerine aykırı davranması nedeniyle 30.500,00 TL tutarında ısı yalıtımlı cam satın alındığını, bu camların nakli ve montajı için de 6.000,00 TL bedel ödediğini, sonuç olarak müvekkili şirketçe tamamlanmayan işin 36.500,00 TL ile kendilerince tamamlandığını, müvekkili şirketin yaptığı işlerin toplam bedelinin 120.000,00 TL olduğu şeklinde çelişkili beyanlarda bulunduğunu, sözleşme ile işin karşılığı olarak kararlaştırılan bedelin 520.000,00 TL olduğunu, iddia olunduğu şekilde müvekkili şirketin yaptığı işin karşılığının 120.000,00 TL olduğu varsayımında, aradaki 400.000,00 TL değerindeki tamamlanmayan işin 36.500,00 TL bedelle tamamlandığının ileri sürülmesinin abesle iştigal olduğunu, sözleşme gereğince üstlendiği işi eksiksiz tamamlayan müvekkili şirketin, iş sonunda hak etmiş olduğu 5 adet 98.000,00 TL bedelli çekin karşılığını davacı taraftan alamadığını, alacağını tahsil amacıyla taraflarınca davacı aleyhine icra takipleri başlatıldığını, ancak işbu takiplerden henüz herhangi bir tahsilat yapılamadığı gibi, davacı borçlunun, borcunu ödememek amacıyla kötü niyetli bir şekilde huzurda görülen işbu davayı taraflarına yönelttiğini, tamamen süreci uzatmak ve müvekkili şirketi zor durumda bırakmak amaçlı açılan davanın reddi gerekirken kısmen kabulüne karar verilmesinin usul ve yasalara aykırı olduğunu, bilirkişi ek raporunda, sırf tarihlerin uyuşmasından yola çıkılarak yapılan 1, 2 ve 3 nolu hakedişlerden elde edilen miktara ilişkin ihtimal değerlendirmesinde, karşı tarafın usûlsüz olarak öne sürdüğü belgelerin esas alındığını, ancak, söz konusu belgelerin ön inceleme aşamasından sonra, yani tahkikat aşamasında ileri sürülüp, talep üzerine celp edilerek dosyaya eklenmiş olmasının usûl kurallarına aykırı olduğunun gözardı edildiğini, dava dışı ... .... Şti. ile müvekkili arasında başkaca işlerin yapılmış olması sebebiyle, bilirkişi 2. ek raporuna konu belgelerin doğrudan dava konusu işe ait olduğunun çıkarımı yapılmasının gerçeği yansıtmadığını, şayet aksi yönde bir iddia söz konusu olur ise, ... ... Ltd. Şti.'ye ait ticari defter kayıtlarının da incelemeye alınması ve ticari defterlerin birbirini doğrular nitelikte tespitinin yapılması gerekeceğini, ... - ... İnşaat ile yapılan sözleşme ve iş gereği, söz konusu yapım işinin tamamlandığının tespit edilmiş olmasını, sözleşme gereği 520.000,00 TL ücret alacağının doğmuş olması ve ayrıca kesin delil mahiyetli ticarî defter kayıtlarından 310.878,08 TL müvekkilin alacaklı olduğunun tespitinin sabit olması karşısında, tespiti yapılmamış diğer belgelere dayanılarak esas hakkında eksik karar verilmesi ve ilk derece mahkemesinin denetime elverişli olmayan bilirkişi raporunun hükme esas almasının usul ve yasalara aykırı olup, hakkaniyete de uygun düşmediğini, bu sebeplerle istinaf başvurularının kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırıldırılarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE :
İstinaf kanun yolu başvurusuna konu edilen karar hakkında; HMK'nın 355.maddesindeki düzenleme uyarınca, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine ilişkin aykırılık bulunup bulunmadığı yönü gözetilerek yapılan inceleme sonucunda;
Dava, taraflar arasında imzalanan ve konusu "... ... 16 Derslikli Sağlık Meslek Lisesi ve 200 Kişilik Pansiyon Binası İkmal İnşaatı Yapım İşinin Alüminyum Doğrama, Alüminyum Doğrama Camları ve Alüminyum Doğrama Aksesuarlarının Yapımı" olan 01/05/2017 tarihli taşeronluk sözleşmesinden kaynaklanmakta olup, davacı taşeron ile davalı taşeron arasında bu sebeple başlayan sözleşme ilişkisinde davacı taşeron eldeki dava dilekçesi ile davalının sözleşme kapsamında taahhüt ettiği işlerin yapımını tamamlamadığını, işi yarım bırakması sebebiyle taraflar arasında karşılıklı ihtarnameler çekildiğini, müvekkili davacının çektiği ihtarnamede işin tamamlanmaması halinde müvekkili tarafından akdin feshedileceğinin ihtar edildiğini, buna rağmen davalı tarafça işe devam edilmediğinden dolayı yarım kalan bir kısım işlerin üçüncü kişilere tamamlatıldığını belirterek iş karşılığı davalıya verilmiş olan ve davalı tarafından çeşitli icra takiplerine konu edilen her biri 98.000,00 TL bedelli beş adet çekten dolayı davalıya borçlu olunmadığının tespitine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili davaya cevabında, müvekkilinin işi süresinde ve sözleşmeye uygun olarak tamamladığını, iş bedeli karşılığı olarak müvekkili tarafından düzenlenen iki adet faturanın davacı defterlerinde de kayıtlı olduğu, iş bedeli karşılığı olarak müvekkiline verilen çeklerin karşılıksız çıktığını, müvekkilinin bu çekler karşılığında tahsilat yapamadığını, buna rağmen işe devam ettiğini belirterek haksız davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece mahalinde talimat aracılığıyla aldırılan bilirkişi kök ve ek raporları doğrultusunda yapılan yargılama sonucunda, kök ve ek raporlar hüküm vermeye yeterli görülerek dava dışı yüklenici ile davacı taşeron arasında düzenlenen belge ve hakkedişlere göre davalı taşeronun 1,2 ve 3 nolu hakkediş bedelleri tutarında imalat yaptığı ve bu hakkediş tutarları kadar alacağa hak kazandığı, bu miktardan davacı tarafından yapılan ve davalı defterlerinde kayıtlı olan 10.000,00 TL'lik ödeme ile davacının üçüncü kişilere tamamlattığını söylediği işlerin bedeli olan 30.000,00 TL'nin de mahsubu gerektiği buna göre davacının yaptığı toplam iş bedeli olan 195.934,48 TL'den bu tutarların mahsubu ile davacının talep edebileceği alacak tutarının 165.434,48 TL olduğunun kabulü ile davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, bu karara karşı davalı vekilinin yukarıda belirtilen gerekçelerle istinaf yoluna başvurduğu anlaşılmıştır.
Dava dilekçesinde dava değeri 400.000,00TL olarak gösterilmek suretiyle ve bu bedel üzerinden nisbi karar ve ilam peşin karar harcı yatırılmak suretiyle dava açılmış, mahkemece yapılan yargılama sonucunda davalının yaptığı imalat bedeli tutarının 195.934,48 TL olduğu, bundan üçüncü kişiye tamamlatılan iş bedeli ile davalıya yapılan 10.000,00TL'lik ödeme tutarından oluşan toplam 40.500,00 TL'nin mahsubu ile davacının talep edebileceği alacağın tutarının 155.434,48 TL olduğunun tespiti gerekirken bilirkişi raporunda yapılan maddi hesap hatası aynen benimsenerek davacının talep edebileceği alacağın 165.434,48 TL olarak belirlenmesi doğru olmadığı gibi bu kabule göre de davacının dava değerini 400.000,00 TL üzerinden göstermesi sebebiyle davacının talep edebileceği imalat bedelinin mahsubu ile davacının davaya konu beş adet ve her biri 98.000,00 TL tutarındaki çekler sebebiyle sonuçta davalıya 234.565,52 TL tutarında borçlu olmadığının tespitine karar verilmesi gerekirken bu konuda da hata yapılarak gerekçedeki kabule aykırılık teşkil edecek şekilde sonuçta davacının davalıya 361.434,00 TL alacak yönünden borçlu olmadığının tespitine karar verilmiş olması da gerekçe ile hüküm arasında çelişki oluşturması sebebiyle dairemizce, kararın kaldırılmasını gerektiren yasaya aykırılık hali olarak kabul edilmiştir.
Taraflar arasındaki sözleşmenin hangi tarihte feshedildiği, fesih konusunda gönderilen bir ihtarname bulunmadığından açık değildir. Davacı taraf, gönderdiği ihtarname ile işe devam edilmemesi durumunda sözleşmenin taraflarınca feshedileceğini ihtar etmiş, davalı taraf ise karşılık ihtarnamelerle, verilen çeklerin karşılıksız çıktığını, davacı taraftan ödeme alamadığını, ödeme yapılmaması durumunda işe devam edemeyeceğini belirtmiş ancak sözleşmenin feshedildiğine dair her iki tarafça karşı tarafa gönderilen, fesih iradesini açık şekilde içeren bir ihtarname bulunmadığı anlaşıldığından, sözleşmenin taraflar arasında eylemli olarak feshedildiği ancak davalı tarafça işe hangi tarihe kadar devam edildiğinin net olarak tespiti bu sebeple mümkün olmadığından mahkemece bu durumun aksine davacı ile dava dışı yüklenici arasında düzenlenen 1,2 ve 3 nolu hakkedişlere göre davacının imalat bedeli alacağının hesaplanması doğru olmamıştır. Bu hakkedişler ile sonuca gidilmesi sağlıklı olmayacağından taraflar arasındaki ihtilafın ticari defterlere göre sonuçlandırılması gerekmektedir.
Her iki tarafın ticari defterlerinin de usulüne uygun olarak sunmuş olduğu ve lehlerine delil olma karşı taraf aleyhine ise delil oluşturma niteliğine haiz oldukları düzenlenen bilirkişi raporları ile sabittir. Davalı taşeronun düzenlemiş olduğu toplam 310.878,08 TL bedelli iki adet faturanın davacı defterlerinde kayıtlı olması sebebiyle bu fatura bedelleri yapılan imalat bedeli alacağı yönünden kesinleşmiş olmakla davalının hakettiği imalat bedeli alacağının kesinleşen bu iki adet fatura bedeline göre tespiti ile davalı defterlerinde davacı ödemesi olarak yer alan 10.000,00 TL'nin fatura bedeli alacağından mahsubu ile dava tarihi itibariyle davacının davalıya olan imalat bedeli borcunun hesap edilerek uyuşmazlığın sonuçlandırılması gerekmektedir. Yine davacı tarafından üçüncü kişiye tamamlatılan iş bedellerinin taraflar arasındaki sözleşmenin feshedilmiş olması sebebiyle davalının hakkettiği imalat bedeli alacağından mahsubuna karar verilemez, zira feshedilen sözleşme sebebiyle davacı aynen ifa kapsamında yer alan eksik ve ayıplı işlerin tamamlanma bedellerini talep edemeyecektir. Bu sebeple mahkemece davacı tarafından üçüncü kişiye tamamlatıldığı söylenen iş bedellerinin davalı alacağından mahsup edilmiş olması da kabul şekli itibariyle doğru olmamıştır. Feshedilen sözleşme çerçevesinde taraflar arasındaki ilişkinin, yukarıda anlatılan şekilde bilirkişi kurulundan denetime elverişli şekilde ek rapor alınmak suretiyle tasfiye edilerek eldeki menfi tespit davasında uyuşmazlığın sonuçlandırılması gerekmektedir.
Yukarıda açıklanan nedenlerle; davalı vekilinin istinaf başvurusunun, esasa ilişkin hususlar incelenmeksizin kabulüne, mahkeme kararının 6100 sayılı HMK'nın 353/1-a-4 ve a-6 maddeleri gereğince kaldırılmasına, dosyanın dairemiz kararına uygun şekilde sonuçlandırılması için kararı veren mahkemeye gönderilmesine karar verilmesi gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davalı vekilinin istinaf başvurusunun, esasa ilişkin hususlar incelenmeksizin KABULÜNE,
2-Ankara 1. Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 21/10/2020 tarihli ve 2018/292 Esas 2020/620 Karar sayılı kararının 6100 sayılı HMK’nun 353/1-a-4 ve a-6 maddeleri gereğince KALDIRILMASINA,
3-Dosyanın dairemiz kararına uygun şekilde inceleme ve araştırma yapılarak esasa ilişkin yeniden bir karar verilmek üzere ilk derece mahkemesine GÖNDERİLMESİNE,
4-Kararın mahiyeti gereği istinaf karar harcı alınmasına yer olmadığına, davalı tarafından yatırılan 6.113,09 TL nisbi istinaf karar harcının ve 59,30 TL maktu istinaf karar harcının talep halinde davalıya iadesine,
5-Davalı tarafça yatırılan 162,10 TL istinaf kanun yoluna başvurma harcı ve yapılan istinaf yargılama giderlerinin ilk derece mahkemesince verilecek kararda dikkate alınmasına,
6- Kararın ilk derece mahkemesince taraflara tebliğine
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda HMK'nın 353/1.a maddesi gereğince KESİN olmak üzere 25/04/2023 tarihinde oybirliği ile karar verildi.
Başkan ... Üye ... Üye ... Katip ...
e-imzalıdır e-imzalıdır e-imzalıdır e-imzalıdır








Full & Egal Universal Law Academy