Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 26. Hukuk Dairesi 2021/141 Esas 2023/180 Karar
Karar Dilini Çevir:

Dairesi: Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 26. Hukuk Dairesi
Esas No: 2021/141
Karar No: 2023/180
Karar Tarihi: 17.03.2023

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
26. HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No: 2021/141 - 2023/180
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
26. HUKUK DAİRESİ

ESAS NO: 2021/141
KARAR NO: 2023/180

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: ANKARA 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 27/10/2020
NUMARASI: 2019/332 Esas 2020/561 Karar
DAVACILAR:
VEKİLİ:
DAVALILAR:
VEKİLİ:
DAVANIN KONUSU: Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan )
KARAR TARİHİ: 17/03/2023
GEREKÇELİ KARAR
YAZILMA TARİHİ: 13/04/2023
Mahalli mahkemesince verilen karara karşı davalı... vekili tarafından süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmuş olup, başvuru şartlarının yerine getirildiği dosya üzerinde yapılan ön inceleme ile anlaşılmakla yapılan istinaf incelemesi sonunda;
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARI
Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle, 01.07.2012 tarihinde davalılardan ...’in maliki, ...’nun sevk ve idaresindeki zorunlu mali mesuliyet sigorta poliçesi bulunmayan ... plakalı araçla karşıdan karşıya geçmekte olan davacıların oğlu ...’ya çarparak ölümün neden olduğunu, davalı ... 22.04.2019 tarihinde başvurmalarına rağmen desteğin kusurlu olduğu gerekçesiyle ödeme yapılmadığını belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik davacı anne için 100,00 TL, baba için 100,00 TL olmak üzere toplam 200,00 TL destekten yoksun kalma tazminatının davalı işleten ve sürücüden kaza tarihinden, davalı ... 24.04.2019 temerrüt tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen; davacı anne için 15.000,00 TL, davacı baba için 15.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalı ... ve ...’ndan müştereken müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı ..., kazada kusursuz olduğunun kesinleşmiş ceza dosyası ile belirlendiğini belirterek davanın reddini savunmuştur.
Davalı ... vekili, sürücü ...’in kusursuz olduğunun kesinleşmiş ceza dosyası ile belirlendiğini, tazminat koşullarının bulunmadığını belirterek davanın reddini istemiştir.
Davalı... vekili, Ankara 26 Asliye Ceza Mahkemesinin 2012/927 Esas 2012/1228 Karar sayılı ilamı ile desteğin asli ve tam kusurlu olduğu gerekçesiyle sürücü ...’in beratına karar verildiğinden davacıların tazminat isteme hakları bulunmadığını belirterek davanın reddini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
Mahkemece davanın trafik kazasından kaynaklanan destekten yoksun kalma tazminatı ve manevi tazminat talebine ilişkin olduğu, somut olayda, davacıların desteği hayatını kaybetmiş olduğundan davacıların destekten yoksun kalma tazminatı talep ettiği, davacıların, davalı karşısında zarar gören 3. Kişi konumunda olduğu, Ankara 26. Asliye Ceza Mahkemesine verilen; Ankara Adli Tıp Kurumu Ankara Grup Başkanlığı'nın 13/11/2012 tarihli raporunda; sanık sürücü ...’nun sol şeride takiben, yol şartlarına uygun olarak nizami seyrini sürdüğü bölünmüş yolun olay yeri kesiminde, yakın mesafeden kontrolsüzce seyir yoluna giren yayaya çarptığı olayda kusursuz olduğu, müteveffa yaya ...'nın ise asli kusurlu olduğunun belirtildiği; eldeki davada alınan bilirkişi raporunda, ... plakalı araç sürücüsü ...'nun olay mahalline geldiğinde; yaya ...'nın orta refüj üzerinden aniden taşıt yolu üzerine girmesi sonucu kısa mesafede alabileceği bir önlem bulunmadığı bu nedenle olayda kusursuz olduğu; müteveffa yaya ...'nın ise; taşıt trafiği akımının bitmesini beklemesi yada en yakın kavşaktan, yaya yada okul geçidinden geçmesi gerekirken dikkatsiz ve tedbirsiz şekilde, orta refüjden aniden taşıt yoluna inmesi sonucu araç tarafından çarpıldığı olayda tam kusurlu olduğunun belirtildiği, itirazlar üzerine Karayolları Fen Heyetinden alınan raporda da müteveffa ...'nın aracın geçmesini beklememekle; yakın mesafede aracın geçişini beklemeden, araca rağmen taşıt yoluna girip, orta refüje yakın mesafede, aracın sol yan kesimi ile çarpılmakla; can güvenliği için tedbir almamakla olayda %100 oranında kusurlu olduğu, davalı sürücünün ise olayın oluşumu ile illiyetli herhangi bir dikkatsiz ve tedbirsizliği bulunmadığı bu nedenle olayda kusursuz bulunduğuna ilişkin bilirkişi raporunun sunulduğu, hesap uzmanı bilirkişi tarafından sunulan raporda; davacı ... için 127.603,97-TL, davacı baba ... için 105.490,79-TL destekten yoksun kalma tazminatı hesaplandığı, tüm dosya kapsamı ve toplanan deliller değerlendirildiğinde; davacıların desteği ...'nın trafik kazası sonucunda vefat ettiği, davacıların anne ve babası olduğu, davalı ...'nun olayda kusursuz olup müteveffanın %100 oranında kusurlu olduğu, davacılara kaza ile ilgili herhangi bir gelir bağlanmadığı, ... plakalı aracın ZMMS sigortalı olmadığı, müteveffa ...'nın hakkında sigortalı hizmet dökümü belgeleri incelenerek, davacıların doğum tarihi ve destek sürelerinin hesaplandığı, davacılar anne ve babasına da bir miktar yardım edeceği; müteveffa yaya ...'nın ölümüne sebep olan bu trafik kazasında tamamen kusurlu olduğunu belirten 3 ayrı bilirkişi raporu içeriği de değerlendirerek, anne ... için, 127.603,97-TL, baba ... için 105.490,79-TL destekten yoksun kalma tazminatı talep edebileceği, 6098 sayılı T.B.K. 56. Madde hükmü de değerlendirilerek; olayın özelliği de dikkate alınarak ve dava dilekçesindeki taleple de bağlı kalınarak; davacı ... için 100,00-TL, davacı ... için 100,00-TL olmak üzere toplam 200,00-TL destekten yoksun kalma tazminatının 25/04/2019 temerrüt tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalı ... alınmasına, davalılar ... ve ... hakkında açılan destekten yoksun kalma tazminatı talepli davanın ve manevi tazminat taleplerinin reddine karar verilmesi gerektiğinden maddi tazminat talebi yönünden; davacı ... için 100,00-TL, davacı ... için 100,00-TL olmak üzere toplam 200,00-TL destekten yoksun kalma tazminatının 25/04/2019 temerrüt tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı ... alınarak adı geçen davacılara ayrı ayrı ödenmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine, davalılar ... ve ... hakkında açılan destekten yoksun kalma tazminatı talebine ilişkin davanın her iki davalı yönünden ayrı ayrı reddine, manevi tazminat talebi yönünden; davalılar ... ve ... aleyhine açılan manevi tazminat talepli davanın her iki davalı yönünden ayrı ayrı reddine karar verilmiş; hükme karşı davalı... vekili tarafından süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ
Davalı... vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; Güvence Hesabının, 2918 Sayılı Karayolları Trafik Kanunu gereği yaptırılması zorunlu olduğu halde, ZMS Sigortası yaptırılmamış motorlu araçların işletilmesi sırasında veya kazaya neden olan aracın tespit edilememesi durumunda, bir kimsenin ölümüne veya sakat kalmasına sebebiyet vermiş olmasından dolayı meydana gelen bedeni zararları, sigorta mevzuatı çerçevesinde, araç sürücüsünün kusuru nispetinde ve kaza anında geçerli limitler dahilinde karşıladığını, dava konusu trafik kazası ile ilgili olarak yürütülen işbu yargılamada ve ceza dosyasında, kazaya karışan ... plakalı sigortasız araç sürücüsünün kazanın meydana gelmesinde kusurunun bulunmadığının tespit ve ispat edildiğini, davalı kurumun ZMS sigortasını yaptırmamış aracın kusur oranı ile sınırlı olarak sorumlu olup sürücü ve işletene kusur yüklenemeyen durumda davalı kurumun sorumluluğun doğmasının da söz konusu olamayacağını, somut olayda mütevveffanın kendi kusurlu hareketi ile vefatına sebebiyet verdiğini, TBK. 52/1’in dikkate alınmaması, yani indirim sebebi sayılmaması, bir kimsenin hem uğradığı zarara veya uğradığı zararın artmasına sebep olup hem de bunun tamamını bir başkasından istemesinin kendi kusurunu bir başkasına yüklemesi anlamında olduğundan çelişkili davranış sayılarak MK. m. 2’ye aykırılık teşkil edeceğini, nitekim, 01.06.2015 tarihinde yürürlüğe giren Zorunlu Mali Mesuliyet Sigortası Genel Şartları’nın A.6-d maddesi uyarınca, destek şahsının kendi kusuruna denk gelen tazminat talepleri teminat dışı olduğundan davalı kurumun herhangi bir sorumluluğu bulunmadığını, Yargıtay Hukuk Genel Kurulu'nun 2017/17-1315 E. 2017/1239 K. Sayılı ilamında destek şahsının kusuruna denk gelen destek tazminatı talepleri, teminat kapsamı dışında tutulması nedeniyle %100 kusuru ile kendi ölümüne neden olan kişinin tam kusuruna isabet eden destek tazminatı sigorta teminatı kapsamında olmadığına hükmettiğini, zarara uğramamak için gerekli özeni göstermeyen veya hatta zararın meydana gelmesini isteyen kimsenin, bu hareket tarzının sonuçlarına katlanması ve bu davranışının zararın meydana gelmesinde oynadığı role, etkisine ve derecesine göre zararı kısmen veya tamamen üzerine alması gerektiğini, bu mantıktan hareketle, 01.06.2015 tarihinde yürürlüğe giren Zorunlu Mali Mesuliyet Sigortası Genel Şartları’nın A.6-d maddesi uyarınca, destek şahsının kendi kusuruna denk gelen tazminat talepleri teminat dışı sayıldığını, aynı minvalde Karayolları Trafik Kanunu'nda da değişiklik yapıldığını, bu kapsamda, müteveffa ...'nın, vefatına kendi kusuru ile neden olduğu dosya kapsamında sabit olduğundan, davanın reddine karar verilmesi gerekirken kabulünün hatalı olduğunu belirterek istinaf talebinin kabulü ile kararın kaldırılmasına ve davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Davalı... vekilinin istinaf sebepleri ile sınırlı olarak, dosya içerisindeki bilgi ve belgeler, mahkeme kararının gerekçesi, dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesi ile yapılan inceleme sonunda;
Dava ölümlü trafik kazasından kaynaklanan destekten yoksun kalma tazminatı ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
Davacılar vekili, 01.07.2012 tarihinde davalılardan ...’in maliki, ...’nun sevk ve idaresindeki zorunlu mali mesuliyet sigorta poliçesi bulunmayan ... plakalı araçla karşıdan karşıya geçmekte olan davacıların oğlu ...’ya çarparak ölümün neden olduğunu, davalı ... 22.04.2019 tarihinde başvurmalarına rağmen desteğin kusurlu olduğu gerekçesiyle ödeme yapılmadığını belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik davacı anne için 100,00 TL, baba için 100,00 TL olmak üzere toplam 200,00 TL destekten yoksun kalma tazminatının davalı işleten ve sürücüden kaza tarihinden, davalı ... 24.04.2019 temerrüt tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen; davacı anne için 15.000,00 TL, davacı baba için 15.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalı ... ve ...’ndan müştereken müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep etmiş; mahkemece maddi tazminat talebi yönünden; davacı ... için 100,00-TL, davacı ... için 100,00-TL olmak üzere toplam 200,00-TL destekten yoksun kalma tazminatının 25/04/2019 temerrüt tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı ... alınarak adı geçen davacılara ayrı ayrı ödenmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine, davalılar ... ve ... hakkında açılan destekten yoksun kalma tazminatı talebine ilişkin davanın her iki davalı yönünden ayrı ayrı reddine, manevi tazminat talebi yönünden; davalılar ... ve ... aleyhine açılan manevi tazminat talepli davanın her iki davalı yönünden ayrı ayrı reddine karar verilmiştir.
Eldeki dava kısmi dava olup 01.03.2020 tarihli aktüerya bilirkişi raporunda davacı anne ... için, 127.603,97-TL, baba ... için 105.490,79-TL destekten yoksun kalma tazminatı belirlenmiş olup davacı tarafından bedel arttırım dilekçesi ve ıslah dilekçesi verilmediğinden kararın kesin olmadığı anlaşılmakla istinaf incelemesi yapılmıştır.
Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası’ndan yararlanma olanağının ortadan kalkmış olması durumunda, 5684 Sayılı Yasa'nın 14. maddesi gereğince kazaya neden olan motorlu aracın kimliği belirsiz ise, kaza sırasında geçerli poliçesi yoksa veya eksikse, poliçeyi düzenleyen sigorta şirketi iflas etmişse veya ruhsatı iptal edilmişse, çalınan veya gasp edilen araçlardan dolayı işleten sorumlu tutulamıyorsa, Güvence Hesabı’na başvurulabilecektir. Güvence Hesabı, 2918 Sayılı Karayolları Trafik Kanunu gereği yaptırılması zorunlu olduğu halde, ZMS Sigortası yaptırılmamış motorlu araçların işletilmesi sırasında veya kazaya neden olan aracın tespit edilememesi durumunda, bir kimsenin ölümüne veya sakat kalmasına sebebiyet vermiş olmasından dolayı meydana gelen bedeni zararları, sigorta mevzuatı çerçevesinde, araç sürücüsünün kusuru nispetinde ve kaza anında geçerli limitler dahilinde karşılayacaktır.
Somut olayda 01.07.2012 tarih saat 21.15 olan kaza tespit tutanağında sürücü ...’nun sevk ve idaresindeki ... plakalı araçla Kazan istikametinden Ankara istikametine seyri sırasında 17 km’ye geldiğinde orta refüjden karşı yöne geçmek isteyen yaya ...’ye sol şerit üzerinde aracının sol yanı ile çarpası ile meydana gelen yaralamalı trafik kazasında sürücü ...’in KTK’nun 52/1-b maddesi gereğince tali; yaya ...’nin KTK’nun 84 maddesi gereğince asli kusurlu olduğu belirlenmiş olup, kesinleşmiş Ankara 26 Asliye Ceza Mahkemesinin 2012/927 Esas 2012/228 Karar sayalı dosyasında alınan 13.11.2012 tarihli ATK raporu ile eldeki davada alınan 01.03.2020 tarihli bilirkişi raporu, 14.08.2020 tarihli bilirkişi heyet raporlarında davalı ...’nun sol şeride takiben, yol şartlarına uygun olarak nizami seyrini sürdüğü bölünmüş yolun olay yeri kesiminde, yakın mesafeden kontrolsüzce seyir yoluna giren yayaya çarptığı olayda yaya ...'nın orta refüj üzerinden aniden taşıt yolu üzerine girmesi sonucu kısa mesafede alabileceği bir önlem bulunmadığı bu nedenle olayda kusursuz olduğu; müteveffa yaya ...'nın ise; taşıt trafiği akımının bitmesini beklemesi yada en yakın kavşaktan, yaya yada okul geçidinden geçmesi gerekirken dikkatsiz ve tedbirsiz şekilde, orta refüjden aniden taşıt yoluna inmesi sonucu araç tarafından çarpıldığı olayda tam kusurlu olduğunu belirlenmiş olmakla kaza ile davalı ... sorumluluğu arasında uygun illiyet bağının ortadan kalkmış olması nedeniyle davacıların destekten yoksun kalma tazminatına ilişkin istemlerinin de tüm davalılar yönünden reddine karar verilmesi gerekirken davanın davalı... yönünden kabulü doğru görülmediğinden davalı... vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, HMK.353/1.b.2.maddesi gereğince yeniden esas hakkında hüküm kurulmasına karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
I-Davalı... vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile, ilk derece mahkemesi kararının KALDIRILMASINA,
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunun 353/1.b.2 maddesi gereğince yeniden esas hakkında hüküm kurulmasına,
Buna göre;
1-Davacıların maddi (destekten yoksun kalma tazminatı) ve manevi tazminat taleplerinin reddine,
2-Alınması gerekli 179,90 TL karar ilam harcından peşin alınan 103,15 TL harcın mahsubu ile bakiye 76,75 TL harcın talep halinde davacılara iadesine,
3-Arabuluculuk Kanununun 18/A(13). maddesi uyarınca karar tarihinde yürürlükte bulunan Arabuluculuk Ücret Tarifesi uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılanan 1.320,00 TL arabuluculuk giderinin davacılardan müştereken ve müteselsilen alınarak hazineye gelir kaydına,
4-Davacılar tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerlerinde bırakılmasına,
5-Davalılar tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yerolmadığına,
6-Kendisini vekille temsil ettiren davalı ... yönünden reddedilen destekten yoksun kalma tazminatı davası için, davalı ... yararına hüküm tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereğince takdir ve tespit edilen 100,00 TL vekalet ücretinin davacılardan alınarak davalı ...’e verilmesine,
7-Kendisini vekille temsil ettiren davalı ... yönünden reddedilen destekten yoksun kalma tazminatı davası için, davalı ... yararına hüküm tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereğince takdir ve tespit edilen 100,00 TL vekalet ücretinin davacılardan alınarak davalı ...'na verilmesine,
8-Maddi tazminat yönünden kendisini vekille temsil ettiren davalı... yönünden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereğince hesaplanan 100,00 TL vekalet ücretinin davacı ...’dan; 100,00 TL vekalet ücretinin davalı ...’dan alınarak davalı ... verilmesine,
9-Kendisini vekille temsil ettiren davalı ... yönünden reddedilen manevi tazminat davası için, davalı ... yararına hüküm tarihinde yürürlükte olan AAÜT gereğince takdir ve tespit edilen 3.400,00-TL vekalet ücretinin davacılardan alınarak davalı ...'e verilmesine,
10-Kendisini vekille temsil ettiren davalı ... yönünden reddedilen manevi tazminat davası için, davalı ... yararına hüküm tarihinde yürürlükte olan AAÜT gereğince takdir ve tespit edilen 3.400,00-TL vekalet ücretinin davacılardan alınarak davalı ...'na verilmesine,
11-Taraflarca yatırılan gider avansından kullanılmayan kısmın karar kesinleştiğinde ilgilisine iadesine,
II-İSTİNAF BAŞVURUSU NEDENİYLE YAPILAN HARÇ VE MASRAFLAR YÖNÜNDEN;
1-Davalı... tarafından yatırılan istinaf karar ve ilam harcının istek halinde kendisine iadesine,
2-İstinaf başvurusu nedeniyle davalı... tarafından yapılan istinaf yargılama gideri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
3-Başvuran tarafça yatırılan delil ve gider avansından kullanılmayan kısmın HMK.nın 333.maddesi uyarınca karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
4-Karar tebliği, harç mahsup, iade ve tahsil işlemlerinin ilk derece mahkemesince yerine getirilmesine,
Dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda HMK.nın 362/1.a maddesi gereğince miktar itibariyle KESİN olmak üzere 17.03.2023 tarihinde oy birliği ile karar verildi.


Başkan
Üye
Üye
Katip



* Bu belge, 5070 sayılı Kanun hükümleri gereğince elektronik imza ile imzalanmıştır.



Full & Egal Universal Law Academy