Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 26. Hukuk Dairesi 2020/2049 Esas 2023/193 Karar
Karar Dilini Çevir:

Dairesi: Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 26. Hukuk Dairesi
Esas No: 2020/2049
Karar No: 2023/193
Karar Tarihi: 24.03.2023

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
26. HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No: 2020/2049 - 2023/193
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
26. HUKUK DAİRESİ

ESAS NO: 2020/2049
KARAR NO: 2023/193

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: ANKARA 14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 06/10/2020
NUMARASI: 2017/524 Esas 2020/399 Karar
DAVACI:
VEKİLİ:
DAVALI
VEKİLLERİ:
DAVANIN KONUSU: Tazminat
KARAR TARİHİ: 24/03/2023
GEREKÇELİ KARAR
YAZILMA TARİHİ: 17/04/2023
Mahalli mahkemesince verilen karara karşı davalı vekili tarafından süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmuş olup, başvuru şartlarının yerine getirildiği dosya üzerinde yapılan ön inceleme ile anlaşılmakla yapılan istinaf incelemesi sonunda;
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARI
Davacı vekili, davalı sigorta şirketine zorunlu mali sorumluluk sigortası ile sigortalı aracın yaya davacıya çarparak yaralanmasına neden olduğunu belirterek 1.000,00 TL geçici iş göremezlik zararı ile 1.000,00 TL sürekli iş göremezlik tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiş, yargılama aşamasında talebini 39.532,05 TL olarak ıslah etmiştir.
Davalı sigorta şirketi vekili davanın reddini savunmuştur.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
Mahkemece toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporuna göre; davanın kabulü ile 10.882,47 TL geçici iş göremezlik, 28.649,58 TL sürekli iş göremezlik tazminatının dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiş, karara karşı davalı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvuru yapılmıştır.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ
Davalı sigorta şirketi vekili, mahkemece verilen kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu ileri sürmüştür.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Davalı vekilinin istinaf sebepleri ile sınırlı olarak, dosya içerisindeki bilgi ve belgeler, mahkeme kararının gerekçesi, dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesi ile yapılan inceleme sonunda;
Dava trafik kazasında yaralanmadan kaynaklanan maddi tazminat istemine ilişkindir.
Davacı vekili tarafından istinaf aşamasında dosyaya sunulan 19.09.2022 tarihli dilekçe ile davalı sigorta şirketi ile maddi tazminat, faiz ve vekalet ücreti, yargılama giderleri yönünden sulh olduklarını belirterek karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesini talep etmiş, davalı ...A.Ş.’den 10.11.2020 tarihli ibraname feragatname başlıklı belge gönderilmiş, tarafların asıl alacak ve ferileri ile vekalet ücreti ve yargılama giderlerinin ödenmesi konusunda uzlaşma sağladıkları anlaşılmıştır.
HMK.nın davaya son veren taraf işlemleri başlıklı, beşinci kısım, üçüncü bölümde sulh düzenlenmiş olup 313.maddesinde; "(1) Sulh, görülmekte olan bir davada, tarafların aralarındaki uyuşmazlığı kısmen veya tamamen sona erdirmek amacıyla, mahkeme huzurunda yapmış oldukları bir sözleşmedir.
(2) Sulh, ancak tarafların üzerinde serbestçe tasarruf edebilecekleri uyuşmazlıkları konu alan davalarda yapılabilir.
(3) Dava konusunun dışında kalan hususlar da sulhun kapsamına dâhil edilebilir.
(4) Sulh, şarta bağlı olarak da yapılabilir."
6100 sayılı HMK'nun 314.maddesinde; ise "(1) Sulh, hüküm kesinleşinceye kadar her zaman yapılabilir."
6100 sayılı HMK'nun 315.maddesinde; "(1) Sulh, ilgili bulunduğu davayı sona erdirir ve kesin hüküm gibi hukuki sonuç doğurur. Mahkeme, taraflar sulhe göre karar verilmesini isterlerse, sulh sözleşmesine göre; sulhe göre karar verilmesini istemezlerse, karar verilmesine yer olmadığına karar verir." düzenlemesi yapılmıştır.
Buna göre; sulh, görülmekte olan bir davanın taraflarının, karşılıklı anlaşmaları ile dava konusu uyuşmazlığı sonlandırmalarıdır. Sulh, mahkeme önünde iki şekilde yapılabilir, taraflar, dava konusu uyuşmazlığın dava dışı konularda dahi sulh sözleşmesi yaparak, içeriği ile birlikte, mahkemeye bildirip, bu sulh sözleşmesinin karara aynen geçmesini isteyebilecekleri gibi, mahkemeye sadece sulh olduklarını bildirip, sulhun içeriğini bildirmeksizin, sulh nedeni ile davanın sonlandırılmasını isteyebilirler. Birinci halde mahkeme, sulh sözleşmesinin içeriğine göre aynen hüküm kurarken, ikinci halde "sulh nedeni ile karar verilmesine yer olmadığına" şeklinde hüküm kurulması gerekir.
Açıklanan nedenlerle davacı taraf istinaf aşamasında dosyaya sundukları dilekçeleri ile sulh olduklarını beyan ederek karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesini talep ettiği, sulh sözleşmesine ilişkin belgelerin dosyaya getirildiği, HMK.nın 315/1. maddesinin son cümlesine göre taraflar sulh anlaşmasına göre karar verilmesini talep etmediğinden karar verilmesine yer olmadığına karar vermek üzere davalı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, HMK'nın 353/1.b.2. maddesi gereğince dava konusu talep ile ilgili olarak sulh nedeniyle karar verilmesine yer olmadığına dair yeniden esas hakkında hüküm kurulmasına karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere;
I-Davalı vekilinin istinaf başvurusunun hükümden sonra sulh olunması nedeniyle KABULÜ ile, ilk derece mahkemesi kararının KALDIRILMASINA,
HMK'nın 353/1.b.2. maddesi gereğince YENİDEN ESAS HAKKINDA HÜKÜM KURULMASINA,
Buna göre;
1-HMK.nın 315/1. Maddesi gereğince sulh nedeniyle karar verilmesine yer olmadığına,
2-Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 179,90 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 31,40 TL ve 128,20 TL ıslah harcı olmak üzere toplam 159,60 TL harcın mahsubu ile 20,30 TL harcın taraflardan tahsili ile hazineye gelir olarak kaydedilmesine,
3-Tarafların yargılama gideri ve vekalet ücreti talebi bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
4-Taraflarca yatırılan ve kullanılmayan gider avansının HMK 333.maddesi gereğince yatıran tarafa iadesine,
5- Ankara 13. İcra Müdürlüğü 25/11/2020 tarih ve 2020/9360 sayılı dosyasına yatırılan 77.000,00 TL teminat mektubunun yatıran tarafa iadesine,
II-İSTİNAF HARÇ VE YARGILAMA GİDERLERİ YÖNÜNDEN:
1-Davalı tarafça yatırılan istinaf karar harcının talep halinde davalıya iadesine,
2-İstinaf başvurusu nedeniyle davalı tarafından yapılan istinaf yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına,
3-Başvuran tarafça yatırılan delil ve gider avansından kullanılmayan kısım var ise HMK'nun 333. maddesi uyarınca karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
4-Karar tebliği, harç mahsup, iade ve tahsil işlemlerinin ilk derece mahkemesince yerine getirilmesine,
Dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda HMK.nın 362/1.a maddesi gereğince miktar itibariyle KESİN olmak üzere 24.03.2023 tarihinde oy birliği ile karar verildi.


Başkan
Üye
Üye
Katip



* Bu belge, 5070 sayılı Kanun hükümleri gereğince elektronik imza ile imzalanmıştır.



Full & Egal Universal Law Academy