Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 24. Hukuk Dairesi 2022/2085 Esas 2023/607 Karar
Karar Dilini Çevir:

Dairesi: Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 24. Hukuk Dairesi
Esas No: 2022/2085
Karar No: 2023/607
Karar Tarihi: 29.03.2023

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ BAM 24. HUKUK DAİRESİ
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
24.HUKUK DAİRESİ

ESAS NO: 2022/2085
KARAR NO: 2023/607
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
BAŞKAN:
ÜYE: ... (...)
ÜYE: ... (...)
KATİP: ... (...)
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: ANKARA 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 19/09/2019
NUMARASI: 2014/1541 E.- 2019/628 K.
DAVACI: ...
VEKİLİ: Av. ... e-tebligat
DAVALI: ...
VEKİLİ: Av. ... e-tebligat
Av.... e-tebligat
DAVANIN KONUSU: İTİRAZIN İPTALİ
İSTİNAF TALEBİNDE
BULUNAN: TARAF VEKİLLERİ
KARAR TARİHİ: 29/03/2023
KARARIN YAZILDIĞI
TARİH:04/04/2023
Mahkemece verilen karara karşı taraf vekilleri tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.
İstinaf talebinin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya okunup gereği düşünüldü:
TALEP: Davacı vekili dava dilekçesinde, taraflar arasında düzenlenen 21/06/2010tarihli " Satış Vaadi Akdi" sözleşmesi gereğince, davalı şirketin dava dışı belediyeye ait taşınmazı ihale ile satın alınarak, taşınmazın % 60 hissesinin davacıya devredileceğinin kararlaştırıldığını, davalının 20/07/2010 tarihinde söz konusu taşınmazın % 40' ını kendi adına, %60'ını davacı adına olmak kaydıyla satın aldığını, 29/08/2012 tarihinde davacının %60 hissesini davacıya tapuda devrettiğini, bu arada taşınmazı işgal eden 3.kişiye karşı açılan ecrimisil davası neticesinde tahsil edilen ecrimisil bedelinden davacının payının ödenmediğinden bahisle, tahsil edilen ecrimisilin %60 payı 290.808,48 TL'nın tahsili amacıyla başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali ile alacağın % 20'si oranında icra inkâr tazminatına karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP:Davalı vekili cevap dilekçesinde, davanın dayanağı olan 21/06/2010 tarihli satış vaadi sözleşmesinin geçersiz olduğunu, sözleşmeye göre davacının herhangi bir hak talep etme imkanı bulunmadığını belirterek, haksız açılan davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
MAHKEME KARARI: Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile takibin 121.518,38 TL asıl alacak üzerinden devamına, icra inkâr tazminatı talebinin reddine karar verilmiş, hükme karşı süresi içinde taraf vekillerince istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili istinaf dilekçesinde, mahkemenin sadece ecrimisil alacağı talebi varmış gibi ve bu taleple bağlı olunacağı şeklinde değerlendirmesinin hatalı olduğunu, davalıya ödenen mahkeme masraf bedeli 72.324,00 TL'nin de tahsilinin talep edildiğini, mahkeme kararında 72.324,00 TL yönünden hüküm kurulmamasının ve icra inkâr tazminatı talebinin reddine karar verilmesinin doğru olmadığını belirterek, kararın kaldırılarak, davanın tümden kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili istinaf dilekçesinde, satış vaadi sözleşmesinin geçersiz olması nedeni ile sözleşmeye dayalı olarak ecrimisil talebinde bulunulamayacağını, sözleşmede ecrimisil talep edilebileceğine ilişkin bir düzenlemenin olmadığını belirterek, mahkeme kararının kaldırılmasını ve davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE : Davada, tarafların paydaş olduğu taşınmaz ile ilgili tahsil edilen ecrimisil bedelinin %60 payının davalıdan tahsili amacıyla başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali talep edilmektedir.
Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, hükmün taraf vekillerince istinaf edilmesi üzerine Dairemizin 27/10/2020 tarih, 2020/521 E- 2020/846 K sayılı kararı ile taraflar arasında imzalanan 21/06/2016 tarihinde "Satış Vaad Akdi" başlıklı sözleşmede, davalı şirket tarafından satın alınan ve sözleşmede belirlenen hisseler oranında taraflara ait olacağı kararlaştırılan taşınmazdan elde edilen yararların (eldeki davada ecrimisil) hissesi oranında davacıya ait olacağına ilişkin bir düzenleme de bulunmamaktadır. Konusunda uzman bilirkişi heyet raporunda, davacı şirketin, davalı şirketten ecrimisil bedeli olarak talep de bulunamayacağı açıklanmıştır. Bu durumda, yukarıda açıklanan yasal düzenlenmeler ve ilgili sözleşmeler karşısında davacının tapu ile malik olmadan önceki döneme ilişkin ecrimisil adı altında bir bedeli talep edemeyeceği, böyle bir hakkının bulunmadığı anlaşıldığından, mahkemece, davacı şirket lehine tapu maliki olmadığı döneme ilişkin davalı şirket tarafından, dava dışı belediyeden tahsil edilen ecrimisil bedelinin %60 payına denk gelen miktarın davalıdan tahsiline karar verilmesi doğru görülmemiştir. Ancak, buna bağlı olarak davacı şirket tarafından davalı şirket çalışanına 09/05/2011 tarihli belge ile ecrimisil davaları yönünden mahkeme harç ve masraflarına ilişkin yapılan 72.324,00 TL ödemenin davacıya iadesine karar verilmesi gerekmektedir. Ayrıca, hükmedilen alacağın likit (belirlenebilir) olması nedeniyle icra inkâr tazminatına karar verilmiştir. " gerekçesi ile HMK'nun 353/1-a.3 maddesi gereğince kararın kaldırılarak davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Dairemiz kararının taraf vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine Yargıtay 11.Hukuk Dairesinin 27/09/2022 tarihli ve 2021/1849 E.-2022/6334 K. sayılı kararı ile "1- Taraflar arasında düzenlenen, 21/06/2010 tanzim tarihli, satıcısı davalı, alıcısı davacı olan "satış vaad akdi" başlıklı sözleşme ile mülkiyeti ... Belediyesi’ne ait taşınmazın %60 hissesi davacıya ait olmak üzere davalı tarafından satın alınarak adına tescil ettirilmesi, tarafların payları oranında tüm giderlere katılması ve 2013 yılı sonuna kadar davacının talep edeceği her tarihte davalının taşınmazı davacıya temlik etmesi vaad edilmiştir. Sözleşme hükümleri taraflarınca ifa edilerek taşınmaz ihale sonucu davalı tarafından ... Belediyesi’nden satın alınarak 20/07/2010 tarihinde tamamı adına tescil edilmiş, davalı taşınmazın 1706/2843 payını 29/08/2012 tarihinde davacıya, 21/06/2010 tarihli sözleşme gereğince devretmiştir. Davalı, Belediyeden taşınmazın tamamını temellük ettikten sonra Belediye aleyhine ecrimisil davası açmış olup, davalı lehine taşınmazın tüm ecrimisil bedeline mahkemece hükmedilmiştir. Mahkemece 21/06/2010 tarihli, taraflarınca da ifa edilen sözleşmeye göre taşınmazın %60 payı davacıya ait olduğu kabul edildiğine göre, bu paya isabet eden ve davalı tarafından tahsil edilen ecrimisil bedelinin de davacıya ait olduğunun kabulü gerekir Aksi halde davalı bu pay oranında tahsil ettiği ecrimisil kadar haksız zenginleşmiş olacaktır. Bu halde, davalının ... Belediyesi’nden tahsil ettiği ecrimisilin, %60 payının davacıya ait olduğunun kabulü ile hüküm tesisi gerekirken, Bölge Adliye Mahkemesince İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılarak davacının ecrimisilden kaynaklanan alacak isteminin reddine karar verilmesi doğru görülmemiş, kararın davacı yararına bozulması gerekmiştir. 2- Davalının temyizine gelince; Bölge Adliye Mahkemesince hükmolunan 72.324,00 TL ecrimisil davası için davacı tarafından ödenen harç olup icra takibine konu edilmediğinin 29/11/2018 tarihli 14. celsede davacı vekilince beyan edilmesine rağmen bu miktar asıl alacak üzerinden davanın kabulü ile itirazın iptaline ve icra inkar tazminatına hükmedilmesi doğru görülmemiş hükmün davalı yararına bozulmasına karar vermek gerekmiştir." gerekçesi ile Daire kararı bozularak iade edilmiştir.
Dairemiz tarafından Yargıtay 11.Hukuk Dairesinin 27/09/2022 tarihli ve 2021/1849 E.-2022/6334 K. sayılı kararına uyulması neticesinde duruşma açılmasına karar verilmiş ve yargılamaya devam edilmiştir.
Dosya kapsamından, taraflar arasında düzenlenen 21/06/2010 tarihli "Satış Vaad Akdi" sözleşmesi gereğince davacının %60, davalının %40 payı bulunan taşınmaz ile ilgili dava dışı (işgal eden) belediyeden Ankara 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 02/12/2015 tarih, 2015/216 E., 2015/483 K.sayılı kararı ile ecrimisil bedelinin tahsil edildiği anlaşılmıştır.
Hükme esas alınan bilirkişi raporuna göre dava dışı belediyeden tahsil edilen ecrimisil bedelinden davacının 121.518,38 TL alacağının bulunduğu belirlenmiştir.
Raporun, hüküm kurmaya ve denetime elverişli olduğu anlaşılmıştır.
Bu durumda, Yargıtay bozma kararında da belirtildiği üzere; davalı tarafından dava dışı Belediye aleyhine açılan ecrimisil davası neticesinde 21/06/2010 tarihli sözleşmeye göre taşınmazın %60 payının davacıya ait olduğu kabul edildiğinden, 121.518,38 TL alacak yönünden davanın kısmen kabulüne, ayrıca; dava konusu alacağın belirlenmesi yargılamayı gerektirdiğinden bahisle icra inkâr tazminat talebinin reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM :Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın KISMEN KABULÜNE,
Ankara 1.İcra Müdürlüğü'nün 2014/18528 E.sayılı icra takip dosyasına yapılan itirazın kısmen iptaline, takibin 121.518,38 TL yönünden devamına,
Fazlaya ilişkin talebin reddine,
2-Alacak likit olmadığından davacının icra inkâr tazminat talebinin reddine,
3-Alınması gerekli 8.300,92 TL harçtan peşin alınan 3.512,30 TL harcın düşümü ile arta kalan 4.788,62 TL harcın davalıdan tahsili ile Hazineye irat kaydına,
4-Peşin alınan 3.512,30 TL harcın davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
5-Davacı taraf kendini vekille temsil ettirdiğinden AAÜT'nın 10. maddesi gereğince hesaplanan 19.277,70 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
6-Davalı kendisini vekille temsil ettirdiğinden AAÜT'nin13/4.maddesi gereğince hesaplanan 19.277,70 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya ödenmesine,
7-Davacı tarafından yapılan 1.980,70 TL yargılama giderinden red/kabul oranına göre hesaplanan 827,66 TL'nin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine, kalan kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
8-Arta kalan gider avansının karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
II)-İstinaf başvurusu nedeniyle yapılan harç ve masraflar yönünden;
1-Taraflarca yapılan istinaf karar ve ilam harçlarının talep halinde taraflara iadesine,
2-Davacı tarafından yapılan 216,50 TL yargılama giderinin davalıdan tahsil edilerek davalıya ödenmesine,
3-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
4-Davacı istinaf kanun yolu aşamasında birden fazla celsede vekil ile temsil edildiğinden ve karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi'nin 2.kısım 2.bölümü 17/c md'si gereğince takdir edilen 11.000,00 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
5-Davalı istinaf kanun yolu aşamasında tek celsede vekil ile temsil edildiğinden ve karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi'nin 2.kısım 2.bölümü 17/b md'si gereğince takdir edilen 5.500,00 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya ödenmesine, 6100 sayılı HMK.'nun 362/1-a.maddesi gereğince KESİN olmak üzere, 29/03/2023 tarihinde oybirliği ile karar verildi.
Başkan
...
e-imzalıdır
Üye
...
e-imzalıdır
Üye
...
e-imzalıdır
Katip
...
e-imzalıdır



İş Bu Karar İlamı E-İmza ile İmzalanmıştır.


Full & Egal Universal Law Academy