Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 22. Hukuk Dairesi 2021/385 Esas 2023/510 Karar
Karar Dilini Çevir:

Dairesi: Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 22. Hukuk Dairesi
Esas No: 2021/385
Karar No: 2023/510
Karar Tarihi: 07.04.2023

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ BAM 22. HUKUK DAİRESİ
T.C.
A N K A R A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ
22. H U K U K D A İ R E S İ

ESAS NO: 2021/385 ( ESASTAN RET)
KARAR NO: 2023/510
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
BAŞKAN: ... (...)
ÜYE: ... (...)
ÜYE: DR. ... (...)
KATİP: ... (...)
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: ANKARA BATI ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 27/01/2021
ESAS-KARAR NO: 2020/7 E - 2021/31 K
DAVACI: ... TCKN: ...
...
VEKİLİ: Av. ... -[elektronik tebligat ]
DAVALILAR:
VEKİLİ: Av. ... -[elektronik tebligat ]
DAVANIN KONUSU: Alacak
KARAR TARİHİ: 07/04/2023
YAZILDIĞI TARİH: 07/05/2023
Taraflar arasında yukarıda bilgileri belirtilen kararın Dairemizce incelenmesi davalılar vekili tarafından istenmiş, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 352. maddesi uyarınca, yapılan ön inceleme sonucu, istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği ve eksiklik bulunmadığı anlaşıldığından inceleme aşamasına geçilmiştir. İncelemenin dosya üzerinde yapılmasına karar verildi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ
İDDİANIN ÖZETİ
Davacı vekili, müvekkil ile davalılar arasında ... adına kayıtlı "..." adresinde bulunan taşınmazın müvekkili adına 375.000,00TL bedelle devri konusunda sözlü olarak anlaştıklarını, müvekkilinin taşınmaz bedeline mahsuben 12.09.2019 tarihinde 25.000,00TL, 17.09.2019 tarihinde 75.000,00TL olmak üzere toplam 100.000,00TL ödeme yaptığını, banka hesabına 25.09.2019 tarihinde 125.000,00TL, 26.09.2019 tarihinde 99.990,00TL para gönderdiğini, bakiye kalan 50.000,00TL için sekreter ... tarafından tanzim edilen senedi imzalayarak ...’e teslim ettiğini, taşınmazın bedelini ödemesine rağmen taşınmazın devrinin yapılmadığını, vade tarihi bulunmayan senedin tarafların anlaşmasına göre taşınmazın devri tarihinde ödenerek iade alınması gerekirken, taşınmaz devredilmediği gibi senet aslının da müvekkiline iade edilmediğini, müvekkilinin defalarca talep etmesine rağmen bugüne kadar taşınmazın devrine yanaşmayan tarafların ayrıca müvekkilinin senedini de iade etmediğini, bu nedenle işbu bono nedeniyle borçlu olmadığının tespiti ile bonunun bedelsizliğine ve iptaline karar verilmesi gerektiğini, satışa konu taşınmaz bedelinin tahsil edildiği halde bugüne kadar taşınmazın devri yapılmadığını belirterek, fazlaya ilişkin hak ve talepleri saklı kalmak kaydıyla şimdilik 10.000,00TL alacağının davalılardan ödeme tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen tahsiline, borçlusu müvekkilinin lehdarı ... olan 50.000,00TL miktarlı 05.10.2019 tanzim tarihli, vade tarihi bulunmayan bononun bedelsizliğine, borçlu olmadığının tespitine ve iptaline karar verilmesini talep ve dava ettiği; Davacı vekili 23/11/2020 tarihli ıslah dilekçesinde de; 10.000,00TL olarak talep edilen asıl alacağı 224.990,00TL'ye çıkarttıklarını bildirerek, bedelsizliğinin tespitini istedikleri 50.000,00TL bedelli bonaya ilişkin olarak da eksik harcı tamamlamıştır.
SAVUNMANIN ÖZETİ
Davalılar vekili, müvekkili ... ile davacı arasında yazılı, sözlü yahut herhangi bir şekilde düzenlenmiş/imzalanmış taşınmaz satışı, devri, intikali sözleşmesi olmadığını, taraflar arasında taşınmaz satışına dair bir ilişki bulunmadığını, müvekkilinin davacıdan alacağının varlığını sebepten mücerret olarak kanıtlayan bonodan kurtulmak ve talep ettiği alacak ile de haksız bir kazanç elde etmek istediğini, bu nedenle daha önce banka kanalı ile yaptığı borç ödemelerini iş bu davaya konu ettiğini, müvekkili ...'in, diğer müvekkil ...'in sekreteri olmadığını, davacıdan elden herhangi bir ödeme almadığını, davacının müvekkili ...'e borçlu olup dava dilekçesinde bahsi geçen banka kanalı ile yapılan ödemeleri de bu sebeple yaptığını, yine davacının iddia ettiği bononun da bu sebeple müvekkiline verildiğini belirterek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ
Mahkemece, davacı, taşınmaz satış bedeline mahsuben davalılardan ...'e ait banka hesabına 25/09/2019 tarihinde 125.000,00TL, 26/09/2019 tarihinde 99.990,00TL para gönderdiği, dekontlarda açıklama bölümünde dükkan ödemesi kaydının bulunduğu, dava konusu 05/10/2019 tarihinde borçlusu ..., lehtarı ... olan 50.000,00TL miktarlı 05/10/2019 tanzim tarihli, vade tarihi bulunmayan bonoda bedelin malen ahzolunduğu kaydının bulunduğu, davalı tarafın ise banka havalesi ile gönderilen paraların ve bononun davacı ...'ın davalı ...'e borç ödemesi olarak gönderildiğini ve teslim edildiğini savunduğu, bu itibarla ispat yükünün gönderilen paraların ve bononun ihdas nedenini talil ettiğinden davalılara ait olduğu, davalıların banka havalesi ile gönderilen ve teslim edilen bononun davacının aldığı borcu ödemeye ilişkin delil ibraz etmediği, cevap dilekçesinde yemin deliline dayanılmışsa da davalı vekili davacı tarafa yemin teklif etmeyeceklerini beyan ettiği, bu itibarla davalının banka havalesi ile gönderilen 125.000,00TL ile 99.990,00TL'sının ve 05/10/2019 tarihinde borçlusu ..., lehtarı ... olan 50.000,00TL miktarlı 05/10/2019 tanzim tarihli, vade tarihi bulunmayan bononun davacının borcu nedeniyle verildiğini ispat edemediği anlaşıldığından davalı tarafından toplam 100.000,00TL'nin ödendiğinin kabul edilmediği, davacı tarafın da elden 100.000,00TL ödediklerini ispat edemediğinden, davacının toplam 224.990,00TL alacağı talep etmekte haklı olduğu ve 05/10/2019 tarihinde borçlusu ..., lehtarı ... olan 50.000,00TL miktarlı 05/10/2019 tanzim tarihli, vade tarihi bulunmayan bono nedeniyle borçlu olmadığı anlaşıldığından davacının davalı ... hakkında açtığı alacak ve menfi tespit davasının kabulüne, davacı ile davalı ... arasında herhangi bir hukuki ilişki bulunmadığı, davalı ...'in diğer davalı ...'in çalışanı olduğu, çalışan sıfatıyla davalı ...'e dava açılamayacağı, davalı ...'in pasif dava ehliyetinin olmadığı anlaşıldığından, davalı ... hakkında açılan alacak ve menfi tespit davasının reddine karar vermek gerekmekle;
-Davacının davalı ... hakkında açtığı alacak ve menfi tespit davasının pasif husumet ehliyeti olmadığından usulden REDDİNE,
-Davacının davalı ... hakkında açtığı menfi tespit davasının KABULÜNE, Dava konusu ödeme tarihi belirtilmeyen alacaklısı ..., borçlusu ..., düzenleme tarihi 05/10/2019 olan 50.000,00 TL bedelli senet uyarınca davacının davalı ...'e borçlu olmadığının TESPİTİ ile senedin İPTALİNE,
-Davacının davalı ... hakkında açtığı alacak davasının KABULÜNE, 224.990,00TL alacağın; 125.000,00TL kısmının ödeme tarihi olan 25/09/2019 tarihinden itibaren, 99.990,00 TL kısmının ödeme tarihi olan 26/09/2019 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı ...'den alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ
İstinaf kanun yoluna başvuran davalılar vekili tarafından; Mahkemenin ispat yükü değerlendirmesinin hukuka aykırı olduğu, ispat yükünün davacıda olduğu, bankadan gönderilen ve davanın kabulüne konu olan paralar ile ilgili de yine yerel mahkeme "talil" nedeniyle ispat yükünü tarafına yüklediği, ... yönünden dava dilekçesinde ve ıslah dilekçesinde talep edilen elden ödendiği iddia olunan bedellerle alakalı müvekkili ... açısından ret kararı verilmesine rağmen, müvekkili ... açısından hüküm tesis edilmemesinin hukuka aykırı olduğu, lehe yargılama giderlerinden olan vekalet ücreti de takdir edilmemesinin de usul hükümlerine aykırı olduğu, ... yönünden davacının talebi ile bağlı olarak kabul ya da ret yönünde bir karar vermesi gerektiği, husumetten reddin hatalı olduğu, ıslah değeri üzerinden müvekkili ... lehine vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiği bildirilmiştir.
UYUŞMAZLIK KONUSU OLAN HUSUSLAR
Davacının alacağının kapsam ve miktarı uyuşmazlık konusudur.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Dava, menfi tespit istemine ilişkindir.
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nin 355.maddesi uyarınca istinaf dilekçesinde ileri sürülen sebeplerle sınırlı, ancak kamu düzenine ilişkin nedenler resen göz önünde tutularak yapılmıştır.
Davacı yan ıslah edilen 224.990,00TL alacağın ödeme tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline, dava konusu 50.000,00. TL bedelli bonodan dolayı bedelsizlik iddiası nedeniyle borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini istemiştir.
Dava konusu senedin incelenmesinde; 05.10.2019 keşide tarihli olduğu, davacı ... tarafından keşide edildiği, 50.000,0TL tutarlı, malen ihdas nedenli, lehdarı davalı ... olan bono olduğu anlaşılmıştır.
Akbank tarafından gönderilen dekontun incelenmesinde davacı ... tarafından ... adına 25.09.2019 tarihinde 125.000,0TL gönderildiği açıklamada dükkan ödemesi yazıldığı yine 26.09.2019 tarihinde de 99.990,00TL gönderildiği dükkan ödemesi açıklaması yapıldığı görülmüştür.
Buna göre Mahkemece, yargılamanın HMK'da düzenlenen usul kurallarına uygun olarak yapılmış olmasına, kamu düzenine aykırılık hallerinin bulunmamasına, dosya kapsamındaki bilgi, belge ve toplanan deliller değerlendirilip yasal düzenlemelere uygun isabetli, yeterli gerekçeyle karar verilmiş olmasına ve özellikle davacı yanın, taşınmaz satış bedeline mahsuben davalılardan ...'e ait banka hesabına 25/09/2019 tarihinde 125.000,00TL, 26/09/2019 tarihinde 99.990,00TL para gönderdiği, dekontlarda açıklama bölümünde dükkan ödemesi kaydının bulunduğu, dava konusu 05/10/2019 tanzim tarihli bonoda bedelin malen ahzolunduğu kaydının bulunduğu, davalı tarafın ise banka havalesi ile gönderilen paraların ve bononun davacı ...'ın davalı ...'e borç ödemesi olarak gönderildiğini ve teslim edildiğini savunduğu, bu itibarla ispat yükünün gönderilen paraların ve bononun ihdas nedenini talil ettiğinden davalılara ait olduğu, davalının iddiasını kanıtlayamadığından mahkemece belirlenen alacağa ve dava konusu senetten borçlu olmadığına hükmedilmesine; davalı ...'e husumet yöneltilemeyeceğine ve AAÜT'nin 7/2.maddesine maktu vekalet ücretine hükmedilmesine göre ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkeme kararında usul ve esas yönünden hukuka aykırılık olmadığından davalılar vekilinin istinaf başvurusunun HMK'nin 353/1.b.1. maddesi uyarınca esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM :Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davalılar vekilinin istinaf başvurusunun Hukuk Muhakemeleri Kanunun 353/1-b.1.maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2- Harçlar Kanunu Genel Tebliği eki (1) sayılı tarifenin A-III-1-e uyarınca işin esası ile ilgili olduğundan Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 18.784,57-TL istinaf karar ve ilam harcından, peşin alınan 4.696,14-TL harcın mahsubu ile bakiye 14.088,43‬-TL harcın istinaf eden davalılardan alınarak HAZİNE'YE İRAT KAYDINA,
3-İstinaf eden tarafından yapılan istinaf posta giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından karşı taraf lehine vekalet ücretine hükmedilmesine yer olmadığına,
5-HMK'nin 333.maddesi gereğince gider avansından kalanının karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
6-Kararın tebliğinin Dairece yapılmasına,
Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda 361/1. maddesi gereğince kararın tebliği tarihinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde kararı veren Bölge Adliye Mahkemesi ya da buraya gönderilmek üzere temyiz edenin bulunduğu yer Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairesi veya İlk Derece Mahkemesine verilecek dilekçe ile Yargıtay temyiz yasa yolu açık olmak üzere, 07/04/2023 tarihinde oybirliği ile karar verildi.

Başkan ...
¸e-imza
Üye ...
¸e-imza
Üye ...
¸e-imza
Katip ...
¸e-imza





Full & Egal Universal Law Academy