Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 22. Hukuk Dairesi 2020/1230 Esas 2023/376 Karar
Karar Dilini Çevir:

Dairesi: Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 22. Hukuk Dairesi
Esas No: 2020/1230
Karar No: 2023/376
Karar Tarihi: 20.03.2023

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ BAM 22. HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No: 2020/1230 - 2023/376
T.C.
A N K A R A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ
22. H U K U K D A İ R E S İ
ESAS NO: 2020/1230 (KABUL DÜZELTİLEREK YENİDEN
KARAR NO: 2023/376 ESAS HAKKINDA KARAR VERİLMESİ)
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: ANKARA BATI ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 30/06/2020
ESAS NO: 2019/601 E 2020/246 K
DAVACI:
VEKİLİ:
DAVALI:
VEKİLLERİ:
DAVANIN KONUSU: İtirazın İptali
KARAR TARİHİ: 20/03/2023
YAZILDIĞI TARİH: 20/03/2023
Taraflar arasında yukarıda bilgileri belirtilen kararın Dairemizce incelenmesi taraf vekilleri tarafından istenmiş, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 352. maddesi uyarınca, yapılan ön inceleme sonucu, istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği ve eksiklik bulunmadığı anlaşıldığından inceleme aşamasına geçilmiştir. İncelemenin dosya üzerinde yapılmasına karar verildi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ
İDDİANIN ÖZETİ
Davacı vekili; müvekkilinin davalıya inşaat malzemesi satıp teslim ettiğini, faturaya dayalı alacağın tahsili için girişilen icra takibine davalının itiraz ettiğini belirterek, itirazın iptaline, takibin devamına ve icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMANIN ÖZETİ
Davalı vekili; taraflar arasında takas iş sözleşmesi bulunduğunu, sözleşmeye göre müvekkilinin edimini yerine getirdiğini, davacının sadece 2.432,00TL bakiye alacağının bulunduğunu bildirerek, davayı kısmen kabul ettiklerini, kısmi kabul dışındaki bedel yönünden davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ
Mahkemece benimsenen bilirkişi raporu doğrultusunda; taraflar arasında satım sözleşmesi bulunduğunu, taraflar arasında satım sözleşmesi bulunduğu, takas sözleşmesi gereği davalı şirketin yetkili ve tek temsilcisi olan...'ın davacıdan olan 24.000TL bakiye alacağının mahsup edildiği, bu hususun taraflar arasındaki takas sözleşmesine uygun olduğu, her ne kadar temsilci ile davalı şirketin kişilikleri ayrı olsa da davalı şirketin tek temsilcisi olan...'ın kendi alacağından davalı şirket yararına vazgeçmiş olduğu ve takas sözleşmesine uygun olarak mahsubun ticari kayıtları da işlendiği, takas sözleşmesinde davaya konu faturadaki malzemelerin alındığı, mahsuplaşmaya malzemelerin dahil olduğu, tarafların defter kayıtlarının birbirini doğruladığı gerekçesiyle davanın kısmen kabulü ile itirazın iptaline, takibin 2.432,00TL üzerinden devamına, takip tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte tahsiline karar verilmiş, hükme karşı taraf vekillerince istinaf yasa yoluna başvurulmuştur.
İSTİNAF SEBEPLERİ
Davacı vekili; takas sözleşmesi gereği dava dışı davalının temsilcisinin edimini yerine getirmediğini, mahkemece bu hususun araştırılmadığını, davalı şirketin takas sözleşmesinin tarafı olmadığını, %20 icra inkar tazminatına karar verilmemesinin hatalı olduğunu belirterek, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılarak davanın kabulüne karar verilmesini istemiştir.
Davalı vekili; davacı lehine hükmedilen vekalet ücretinin yanlış hesaplandığını, davanın reddedilen kısmı yönünden müvekkili lehine kötü niyet tazminatına hükmedilmesi gerektiğini bildirerek, ilk derece mahkemesi kararının bu yönlerden kaldırılmasını istemiştir.
UYUŞMAZLIK KONUSU OLAN HUSUSLAR
Uyuşmazlık; takibe ve davaya konu fatura bedelinin kısmen ödenip ödenmediği hususuna ilişkindir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Dava; faturaya konu alacağın tahsili için girişilen icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nin 355. maddesi uyarınca istinaf dilekçesinde ileri sürülen sebeplerle sınırlı, ancak kamu düzenine ilişkin nedenler resen göz önünde tutularak yapılmıştır.
Dosya incelendiğinde; davacı tarafın faturaya dayalı olarak icra takibine başlandığı, davalı tarafın itirazı sonucu itirazın iptali davası açıldığı, dava sonucunda mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verildiği anlaşılmaktadır.
Mahkemece, yargılamanın HMK'da düzenlenen usul kurallarına uygun olarak yapılmış olmasına, kamu düzenine aykırılık hallerinin bulunmamasına, dosya kapsamındaki bilgi, belge ve toplanan deliller değerlendirilip yasal düzenlemelere uygun isabetli, yeterli gerekçeyle karar verilmiş olmasına, ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkeme kararında usul ve esas yönünden yasaya aykırılığın olmamasına göre davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.
Davacı vekilinin istinaf itirazlarının incelenmesine gelince; mahkemece icra inkar tazminatına hükmedilmemesi doğru değildir. Şöyleki; İİK’nın 67.maddesinin 2.fıkrası hükmüne göre icra inkâr tazminatına hükmedilebilmesi için borçlunun takip sırasında ödeme emrine itiraz etmesi ve alacağını mahkemede dava ederek haklı çıkması gerekir. Burada borçlunun kötüniyetli itiraz etmiş bulunması yasal koşullardan değildir. İcra inkar tazminatı, aleyhinde yapılan icra kovuşturmasına itiraz edip duran ve işin itirazla çabuk bitirilmesine engel olan borçluya karşı konulmuş bir yaptırımdır. Bunlardan ayrı olarak alacağın likit ve belli olması gerekir. Daha geniş bir açıklama ile borçlu tarafından alacağın gerçek miktarının belli, sabit ve belirlenmek için bütün unsurlarının bilinmesi mümkün nitelikte olmalıdır. Borçlu yalnız başına ne kadar borçlu olduğunu tespit edebilir durumda ise, alacağın likit ve muayyen olduğunun kabulü zorunludur. Öte yandan, alacağın muhakkak bir belgeye bağlı olması da şart değildir. Açıklanan yasal kuralların ışığında takip konusu alacağının faturaya dayandığı gözetildiğinde, davalının ne kadar borçlu olduğunu tek başına tespit edecek durumda bulunduğu, bu nedenle alacağın likit ve muayyen nitelikte olduğu anlaşılmaktadır. Hal böyle olunca, mahkemece icra inkar tazminatının reddine karar verilmesi usul ve yasaya uygun bulunmamış, davacının bu yöndeki istinaf talebinin kabulüne karar verilmiştir.
Açıklanan bu nedenlerle davacı vekilinin istinaf isteminin kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının HMK'nin 353/1.b.2.maddesi uyarınca düzeltilerek yeniden esas hakkında karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM :Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davalı vekilinin istinaf başvurusunun ESASTAN REDDİNE,
2-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜ ile;
3-Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/601 Esas, 2020/246 Karar ve 30/06/2020 Tarihli kararının HMK 353/1-b-2 maddesi gereğince DÜZELTİLEREK YENİDEN ESAS HAKKINDA KARAR VERİLMESİNE,
3-a)Davanın KISMEN KABULÜ İLE
Davalının Ankara Batı İcra Müdürlüğünün 2019/21441 Esas sayılı dosyasına vaki itirazının 2.432,00 TL asıl alacak üzerinden iptali ile takibin bu miktara takip tarihinden itibaren işletilecek avans faizi ile birlikte tahsili ile devamına,
Fazlaya dair istemin reddine,
b)Hükmolunan 2.432,00TL'nin %20 si olan 486,40 TL icra inkar tazminatına davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
c)Alınması gereken 166,12 TL karar ve ilam harcının peşin alınan 327,77 TL harçtan mahsubu ile bakiye 161,65 TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
d)Zorunlu arabuluculuk nedeniyle 2020 yılı Arabuluculuk Yönetmeliğinin 26/2 maddesi gereği ödenecek ve Arabuluculuk AÜT nin Birinci Kısmına göre taraf sayısı gözetilerek belirlenen 1.320,00 TL'nin kabul oranına göre hesaplanan 118,29 TL sinin davalıdan, 1.201,71 TL sinin davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
e)Davacı tarafından yatırılan 166,12 TL peşin harç, tahsilde tekerrüre yol açmamak kaydıyla icra dosyasına yatırılan 135,69 TL peşin harç, 44,40TL başvuru harcı, 6,40TL vekalet harcı olmak üzere toplam 352,61 TL harcın davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
f)Davacı tarafından sarf edilen 73,15 TL tebligat ve posta gideri ile 700,00TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 773,15 TL yargılama giderinden davanın kabul oranına göre hesap edilen 69,28 TL'nin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, artan kısmın davacı üzerinde bırakılmasına, bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
g)Davacının kendisini vekil ile temsil ettirdiği görülmekle karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereğince davanın kabul oranına göre takdir ve hesap edilen 2.432,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
h)Davalının kendisini vekil ile temsil ettirdiği görülmekle karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereğince davanın red oranına göre takdir ve hesap edilen 3.705,90 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya ödenmesine,
İstinaf aşamasında yapılan harç masraf yönünden
4-İstinaf kanun yoluna başvuran davacı tarafından yatırılan peşin harcın istek halinde yatırana İADESİNE,
5-Harçlar Kanunu gereğince alınması gerekli 166,12TL harçtan peşin alınan 54,40TL harcın mahsubu ile bakiye 111,72TL harcın davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
6-İstinaf eden davacı tarafından yapılan 65,00TL istinaf posta giderlerinin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
7-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından karşı taraf lehine vekalet ücretine hükmedilmesine yer olmadığına,

8-Kararın tebliğinin ilk derece mahkemesince yapılmasına,
HMK'nin 362/1.a maddesi gereğince dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda kesin olmak üzere 20/03/2023 tarihinde oybirliği ile karar verildi.

Başkan
e-imzalıdır


Üye
e-imzalıdır


Üye
e-imzalıdır


Katip
e-imzalıdır




NOT: BU BELGE ELEKTRONİK İMZA İLE İMZALANMIŞ OLUP, AYRICA FİZİKİ OLARAK İMZALANMAYACAKTIR.
"5070 sayılı Kanun m. 5 ve 6098 sayılı TBK m. 15. uyarınca elektronik imza ile oluşturulan belgeler elle atılan fiziki imza ile aynı sonucu doğurur."


Full & Egal Universal Law Academy