Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 22. Hukuk Dairesi 2020/1060 Esas 2023/348 Karar
Karar Dilini Çevir:

Dairesi: Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 22. Hukuk Dairesi
Esas No: 2020/1060
Karar No: 2023/348
Karar Tarihi: 16.03.2023

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ BAM 22. HUKUK DAİRESİ
T.C.
A N K A R A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ
22. H U K U K D A İ R E S İ
ESAS NO: 2020/1060 (KABUL-DÜZELTEREK YENİDEN ESAS
KARAR NO: 2023/348 HAKKINDA KARAR VERİLMESİ)

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
BAŞKAN: ... (...)
ÜYE: ... (...)
ÜYE: ... (...)
KATİP: ... (...)
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: ANKARA 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 22/01/2020
ESAS-KARAR NO: 2018/14 E- 2020/22 K
DAVACI : ...
VEKİLİ:
DAVALILAR :
VEKİLİ: Av. ...
DAVANIN KONUSU: İtirazın İptali
KARAR TARİHİ: 16/03/2023
YAZILDIĞI TARİH: 05/04/2023
Taraflar arasında yukarıda bilgileri belirtilen kararın Dairemizce incelenmesi davalılar vekili tarafından istenmiş, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 352. maddesi uyarınca, yapılan ön inceleme sonucu, istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği ve eksiklik bulunmadığı anlaşıldığından inceleme aşamasına geçilmiştir. İncelemenin dosya üzerinde yapılmasına karar verildi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ
İDDİANIN ÖZETİ
Davacı vekili, davalı şirket ile müvekkili şirket arasında düzenlenen alım satım ilişkisi kapsamında taraflar arasında 11/03/2003 tarihli, "... Bayilik sözleşmesi ve bundan sonra aktedilecek sözleşmeler başta olmak üzere mevcut olan ve olacak her türlü ticari ve hukuki ilişkiden kaynaklanabilecek doğmuş ve doğabilecek tüm borçların teminatını teşkil etmek üzere" diğer davalı tarafından mülkiyeti kendisine ait olan ... parsel sayılı, 8250m2 tarla niteliğindeki taşınmazın tamamı üzerine müvekkili şirket lehine 1. derecede ve 1. sırada faizsiz ve serbest dereceden istifade kaydı ile, 5 yıl süre ile 05/03/2015 tarihinde 7030 yevmiye sayılı ipotek resmi senedi ile 400.000,00 TL bedelli ipotek tesisinin gerçekleştirildiğini, müvekkili şirketin davalı şirketten var olan cari hesap alacağının ödenmemesi nedeniyle davalı şirket ve ipotek borçlusuna Beyoğlu 13. Noterliğinden 09/11/2016 tarih, ... yevmiye nolu ihtarname keşide edilerek ihtarnameye konu borcun 30 günlük süre içerisinde ödenmesi, aksi halde ipoteğin paraya çevrileceği hususunun ihtar edildiğini, borcun ödenmemesi üzerine alacağın tahsili amacıyla ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile Ankara 23. İcra Müdürlüğünün 2017/16043 sayılı dosyasında başlatılan icra takibinin haksız itiraz nedeni ile durduğunu belirterek itirazın iptali ile takibin devamına ve icra inkar tazminatına hüküm olunmasını talep ve dava etmiştir.
SAVUNMANIN ÖZETİ
Davalılar vekili, taraflar arasındaki 11/03/2013 tarihli bayiilik sözleşmesinin 18. Maddesinde İstanbul Anadolu Mahkemelerinin yetkili kılındığını, bu nedenle icra takibinin yetkili olmayan icra dairesinde yapıldığını ve ayrıca Mahkememizin yetkili olmadığını usuli itiraz olarak belirtmiş, esasa ilişkin olarak ise taraflar arasında cari yazılı hesap sözleşmesi bulunmadığını, bu nedenle taraflar arasındaki alacağın tespitinin ayrı bir davayı gerektirdiğini, takibe konu ipoteğin teminat ipoteği olduğunu ve doğmamış borçlar için verildiğini, ortada muaccel olmuş bir alacak bulunmadığını, alacağın likit olmadığını, taraflar arasındaki sözleşmenin niteliği dikkate alındığında ortada talep edilebilecek bir alacak bulunmadığını belirterek davanın reddi ile müvekkili yararına haksız takip nedeni ile kötü niyet tazminatına hüküm olunmasını talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ
Mahkemece, icra takibine konu takip öncesi döneme ait 101.005,48 TL mevcut davaya konu edilmediği, iddia, savunma, dayanılan deliller, ipotek senedinin içeriği, bilirkişi raporları ve tüm dosya kapsamı bütün olarak değerlendirildiğinde; davacı şirketin özellikle davalı şirket kayıtlarına göre aralarındaki ticari ilişki kapsamında 09/11/2016 olan iddianame tarihi itibariyle asgari 608.252,69 TL alacaklı olduğu, bu nedenle ipotek senedinin içeriği ve yasal düzenleme dikkate alındığında her iki davalıya söz konusu borçlarını ödemeleri için ihtarname keşide etmekle haklı olduğu ve ipoteğin paraya çevrilmesi ile ilgili takibe yönelik olarak ön koşulun yerine getirildiği ve mahkemece de bu yönde kanaat edilmekle alacağın likit olma özelliği de dikkate alınarak Davanın kabulü ile, Ankara 23. İcra dairesinin 2017/16043 esas sayılı dosyasında, 400.000,00 TL asıl alacağa yönelik itirazın iptali ile bu miktar asıl alacak için takibin, 16/08/2017 günlü takip tarihindeki koşullarla devamına, 400.000,00 TL asıl alacağın %20 tutarı 80.000,00 TL icra inkar tazminatının davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ
İstinaf kanun yoluna başvuran davalılar vekili tarafından; Müvekkili ...'ın tacir olduğu, Bayilik Sözleşmesinde hem kendi adına hem şirket adına imza atan kişi olduğu, Şirket adına imza atarken tacir kendi adına imza atarken gerçek kişi diyerek yetki itirazının reddinin hukuka aykırı olduğu, HMK 17. madde gerekçesi güçlü şirket karşısında daha az güçlü olacak gerçek kişileri, tüketicileri koruma gayesi müvekkil ... için geçerli olmadığı, alacağın varlığı , miktarı ve istenebilirliği bir dava ile tespit ettirilip bu konuda bir ilam alınmadan ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile takip yapılamayacağı iddiasının mahkemece hiç bir değerlendirmeye tabii tutulmadığı, davacı ile müvekkili arasında (Bayilik Sözleşmesi), ticari ilişki gereğince doğacak olan alacağın teminatını teşkil etmek üzere ipotek tesis edildiği, davacının alacağının varlığı müvekkilince inkar edilmediği, ancak itirazın alacağın varlığına alacağın miktarı ve alacağın istenebilirliğine ilişkin olduğu, alacak rakamları yönünden bilirkişi raporlarında uyumsuzluk bulunduğu, icra inkar tazminatına hükmedilmesinin hatalı olduğu bildirilmiştir.
UYUŞMAZLIK KONUSU OLAN HUSUSLAR
Davaya konu borcun kapsam ve miktarı uyuşmazlık konusudur.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Dava, bayilik sözleşmesine dayalı olarak itirazın iptali istemine ilişkindir.
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nin 355.maddesi uyarınca istinaf dilekçesinde ileri sürülen sebeplerle sınırlı, ancak kamu düzenine ilişkin nedenler resen göz önünde tutularak yapılmıştır.
Akit tablosuna göre 05.03.2015 tarihinde ...'a ait ...parselin tamamı ...... Şirketi ile ...Şirketi arasında alım satım ilişkisi taraflar arasında düzenlenen 01.03 2013 tarihli bayilik sözleşmesi ve bundan sonra akdedilecek sözleşmeler başta olmak üzere mevcut olan ve olacak Her türlü cari ve hukuki ilişkiden kaynaklanabilecek doğmuş ve doğabilecek tüm borçların tamamının Teminatı da teşkil etmek üzere ve ... şirketinin ticari defterleri tek taraflı delil kabul edilmek yuşmazlık halinde İstanbul Anadolu mahkeme ve icra dairelerinin yetkili olduğu belirtilerek şirketi lehine 1 sırada faizsiz ve serbest dereceden istifade kaideyle 5 yıl süreyle 400 bin TL bedelli ipotek tesisinin kurulduğu anlaşılmaktadır.
... Anonim Şirketi ile ... İnşaat Limited şirketi arasında 02.01.2013 tarihi itibarıyla yürürlüğe girecek ve 31.12.2013 tarihine kadar geçerli olacak 11.03.2013 tarihinde imza edilen bayilik sözleşmesi düzenlendiği ve sözleşme ile 2014 yılı çalışma şartları, Ek protokol düzenlendiği görülmektedir.
Ankara 23. İcra Dairesinin 2017/16043 Esas sayılı dosyasında ... Anonim Şirketi tarafından ... ve ... İnşaat şirketine karşı 03.08.2017 tarihinde ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile takip yapıldığı görülmüştür .
... Anonim Şirketi tarafından ... ve ... İnşaat Limited şirketine 09.11.2016 tarihinde Cari alacağı bulunduğu ödeme yapılmadığı, Muhataplardan ...'ın verdiği 5.03.2015 tarihindeki İpoteğin paraya çevrilmesi yoluyla ...parsel numaralı taşınmazın ipoteğin paraya çevrilmesini ihtar ettiği,... inşaat Limited şirketine 11.11.2016 tarihinde tebliğ edildiği görülmüştür.
Mahkemece alınan mali müşavir bilirkişinin 01.03.2019 tarihli raporunda; Davacının kayıtlarında davalıdan 641.675,55TL alacaklı olduğu bildirilmiştir.
13.06.2019 tarihli bilirkişi raporunda da; Taraflar arasında 11.03.2013 tarihinde “Bayilik Sözleşmesi” imzalandığı. Bayilik sözleşmesi 30.12.2013 tarihinde ek bir protokolle 31.12.2014 tarihine kadar uzatıldığı, Ek protokol yapılarken 2. sıradaki davalı ... 05.03.2015 tarihinde 7030 yevmiye numaralı ipotek senedi ile 1. sıradaki davalı; ... .... Şti. adına; kendi adına kayıtlı taşınmazını 5 yıl süre ile 400.000,00-TL bedelle 1. derece 1. sıradan faizsiz ve serbest dereceden istifade kaydı ile davacıya ipotek vererek sözleşme süresini uzattığı, davacı cari hesap alacağını alamayınca; davalılara Beyoğlu 13. Noterliğinin 09.11.2015 tarih ve ... yevmiye nosu ile “kayıtlarda görünün 641.675,55-TL borcun 30 gün içersin de ödenmesi için” ihtarname gönderildiği, 31.12.2015 tarihi itibariyle davalı ... Şirketinin davacı ... Şirketine 608.252,69TL borçlu olduğu bildirilmiştir.
Mahkemece, yargılamanın HMK'da düzenlenen usul kurallarına uygun olarak yapılmış olmasına, kamu düzenine aykırılık hallerinin bulunmamasına, dosya kapsamındaki bilgi, belge ve toplanan deliller değerlendirilip yasal düzenlemelere uygun isabetli, yeterli gerekçeyle karar verilmiş olmasına ve özellikle davacının 608.252,69TL alacaklı bulunduğu, borcun ödenmesi için her iki davalıya da ihtar çekilerek ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile takibin ön koşulunun yerine getirildiğinin anlaşılmasına göre ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkeme kararında usul ve esas yönünden hukuka aykırılık olmadığından davalılar vekilinin sair istinaf itirazları yerinde değildir.
Ne var ki mahkemece hüküm kurulurken ipoteğin limit ipoteği olduğu, mahkemece asıl alacak için takipten sonra faiz ve ferileri dahil 400.000,00TL ipotek sınırını geçemeyeceğinden hüküm fıkrasındaki "16/08/2017 günlü takip tarihindeki koşullarla devamına," ibaresinin hüküm fıkrasından çıkarılarak davalılar vekilinin istinaf başvurusunun HMK'nin 353/1.b.2.maddesi gereğince ilk derece mahkemesi kararının düzeltilerek yeniden esas hakkında karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM :Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davalılar vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜ ile;
2-Ankara 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/14 Esas 2020/22 Karar ve 22/01/2020 tarihli kararının HMK 353/1-b-2 maddesi gereğince DÜZELTİLEREK YENİDEN ESAS HAKKINDA KARAR VERİLMESİNE,
2-a)Davanın KABULÜ ile,
Ankara 23. İcra dairesinin 2017/16043 esas sayılı dosyasında, 400.000,00 TL asıl alacağa yönelik itirazın iptali ile bu miktar üzerinden takibin devamına,
400.000,00 TL asıl alacağın %20 tutarı 80.000,00 TL icra inkar tazminatının davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
b)-Alınması gerekli 27.324,00 TL harçtan peşin alınan 4.325,97 TL harcın mahsubu ile bakiye 22.998,03 TL harcın davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
c)-Davacı tarafından yatırılan 4.325,97 TL peşin harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
d)-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirmiş bulunduğundan AAÜT uyarınca belirlenen 36.450,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
e)-Davacı tarafça yapılan 1.707,60 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
f)-Taraflarca yatırılan ve kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde talep halinde taraflara iadesine,
İstinaf aşamasında yapılan harç ve masraflar yönünden ;
3-İstinaf kanun yoluna başvuran davalı tarafından yatırılan istinaf karar harcının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davalıya iadesine,
4-İstinaf eden davalı tarafından yapılan 50,00 TL istinaf yargılama giderinin davacıdan alınarak davalılara verilmesine,
5-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından, karşı taraf lehine vekalet ücretine hükmedilmesine yer olmadığına,
6-HMK'nun 333.maddesi gereğince gider avansından kalanının karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
7-Kararın tebliğinin Dairemizce yapılmasına,
Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda 361/1. maddesi gereğince kararın tebliği tarihinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde kararı veren Bölge Adliye Mahkemesi ya da buraya gönderilmek üzere temyiz edenin bulunduğu yer Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairesi veya İlk Derece Mahkemesine verilecek dilekçe ile Yargıtay temyiz yasa yolu açık olmak üzere,16/03/2023 tarihinde oy birliği ile karar verildi.
Başkan ...

Üye ...

Üye ...

Katip ...



NOT: BU BELGE ELEKTRONİK İMZA İLE İMZALANMIŞ OLUP, AYRICA FİZİKİ OLARAK İMZALANMAYACAKTIR.
"5070 sayılı Kanun m. 5 ve 6098 sayılı TBK m. 15. uyarınca elektronik imza ile oluşturulan belgeler elle atılan fiziki imza ile aynı sonucu doğurur."


Full & Egal Universal Law Academy