Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 21. Hukuk Dairesi 2023/512 Esas 2023/476 Karar
Karar Dilini Çevir:

Dairesi: Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 21. Hukuk Dairesi
Esas No: 2023/512
Karar No: 2023/476
Karar Tarihi: 29.03.2023

T.C. Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 21.Hukuk Dairesi 2023/512 Esas 2023/476 Karar
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
21.HUKUK DAİRESİ
ESAS NO: 2023/512
KARAR NO: 2023/476
TÜRK MİLLETİ ADINA
KARAR

İNCELENEN DOSYANIN
MAHKEMESİ: ANKARA 14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 01/02/2023
NUMARASI: 2023/82 Esas (Ara Karar)
İHTİYATİ TEDBİR
TALEP EDEN DAVACI:
VEKİLİ
ALEYHİNE TEDBİR
TALEP EDİLEN
DAVALI ŞİRKETİ -
TALEP: İhtiyati Tedbir
TALEP TARİHİ: 31/01/2023
KARAR TARİHİ: 29/03/2023
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH: 29/03/2023
Taraflar arasındaki şirketin feshi davasında mahkemece ihtiyati tedbir talebinin reddine dair verilen ara karara karşı davacı vekilince istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü.
TALEP
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin, dava dışı ... ile birlikte davalı şirketin %50 paylı ortağı olduğunu, ...'ın kardeşleri ...’ın arka arkaya suç teşkil eden eylemleri sonucu tarafların tüm ticari ve sosyal ortaklıklarının sona erdiğini, bununla birlikte davalı şirketin temsil yetkisinin tarafların aralarının bozulmaya başladığı ilk dönemde (12.05.2022 tarihinde) ortak ...'ın muhasebe departmanını arayarak talep etmesi üzerine, ileride olası sorunları önlemek maksadıyla birlikte temsil olacak şekilde kısıtlandığını, şirket ortağı ... tarafından, müvekkili ile yaşanan hukuki ve cezai uyuşmazlıklar üzerine, müvekkili ...’ya ve onun davalı şirketteki haklarına zarar vererek haksız kazanç elde etme amacıyla, geçmişte münferiden tek imza ile yetkili olduğu 13.10.2016 tarihinde, gerçekte hiç böyle bir borç olmadığı halde, alacaklısı kardeşi ...ve vade tarihi 6 yıl sonrası olan, ... şirketi ticaret kayıtlarında ve defterlerinde işlenmemiş, kaynağı ve doğum sebebi belirsiz 30.08.2022 tarihli ve 50.000.000,00 TL bedelli senedi sahte olarak düzenleyerek önce ihtiyati haciz kararı alındığını, davalı şirkete ait taşınmazların haczedildiğini ve akabinde Ankara 24. İcra Müdürlüğü'nün 2022/17950 Esas sayılı dosyası ile esas takibe geçildiğini, müvekkilinin, icra dairesinden gelen tebligat üzerine bu durumdan haberdar olduğunu, müvekkili tarafından, nitelikli dolandırıcılık ve resmi belgede sahtecilik suçlarını teşkil eden eylemler hakkında Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’na suç duyurunda bulunulduğunu, 2022/296819 Soruşturma sayılı dosyasında kovuşturmanın devam ettiğini, davalı şirketin borçlara itiraz edilebilmesinin, yasal yollara başvurulmasının ve hatta bir avukata vekalet verilmesinin önlenmesi için dava dışı ... tarafından şirkete Altındağ 6. Noterliği'nin 10.05.2022 tarihli, ... yevmiye sayılı ihtarnamesinin gönderildiğini, akabinde ise şirket muhasebesini yürüten ...'ı arayarak şirketin çift imza-birlikte temsil usulüne geçmesini talep ettiğini, müvekkilinin olaylardan bi haber olması nedeniyle bu teklifi kabul ettiğini belirterek davalı şirketin feshine ve tasfiyesine, Ankara 24. İcra Müdürlüğünün 2022/17950 Esas sayılı dosyasıyla sahte senede dayalı icra takibinin tedbiren durdurulmasına, aksi halde şirkete ait ... parselde tapuya kain taşınmazların satışlarının tedbiren durdurulmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
Mahkemece; haklılık durumu bu aşamada değerlendirilemediği gibi, HMK'nın 389 ve devamı maddeleri uyarınca uyuşmazlık/dava konusu hakkında ihtiyati tedbir kararı verilebilecek olup, davanın davalı şirketin feshi istemine ilişkin bulunduğu, tedbir talebine konu icra takibinin dava dışı 3. kişi tarafından davalı şirket hakkında başlatıldığı, mahkememece icra takibine ilişkin bir karar verilemeyeceği, TTK'nın 636/4. maddesinin uygulanamayacağı kanaatine varıldığından davacı vekilinin ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; ilk derece mahkemesinin ihtiyati tedbirin reddi ara kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu,
İcra takibinin esasen 3.kişi tarafından değil bizzat şirketin diğer ortağı ... tarafından alacaklısının öz kardeşi ...olarak gösterdiği suç duyurusuna konulan sahte senet suretiyle başlatılan icra takibi olduğunu, icra takibinin tek amacının müvekkilinin feshe konu şirketten doğan alacaklarını engellemek ve şirketin içini kendi lehine olacak şekilde boşaltmak olduğunu, bu nedenle TTK'nun 636/4.maddesinin uygulanması gerektiğini ve tedbir kararı verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulmuş olmasının usul ve yasaya aykırı olduğunu, bu nedenlerle ilk derece mahkemesi ara kararının kaldırılarak talepleri doğrultusunda karar verilmesini istemiştir.
Davalı vekili istinaf başvuru dilekçesine karşı vermiş olduğu cevap dilekçesinde özetle; ilk derece mahkemesi ara kararının usul ve yasaya uygun olduğunu, davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesini istemiştir.
HUKUKİ NİTELENDİRME, DELİLLERİN VE İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ
Talep; ihtiyati tedbirin reddine ilişkin ara kararın kaldırılması istemine ilişkindir.
HMK'nın 389/(1). maddesinde, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme nedeniyle hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağından ya da tamamen imkansız hale geleceğinden veya gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesi hallerinde, uyuşmazlık konusu hakkında ihtiyati tedbir kararı verilebileceği,
HMK'nın 390/(2). maddesinde de hakimin talep edenin haklarının derhal korunmasında zorunluluk bulunan hallerde karşı taraf dinlenmeden de tedbir kararı verebileceği hüküm altına alınmıştır. HMK'nın 390/(3). maddesinde ise tedbir talep eden taraf dilekçesinde dayandığı ihtiyati tedbir sebebini ve türünü açıkça belirtmek ve davanın esası yönünden kendisinin haklılığını yaklaşık olarak ispat etmek zorunda olduğu düzenlenmiştir.
İhtiyati tedbir kesin hükme kadar devam eden yargılama boyunca tarafların dava konusu ile ilgili olarak hukuki durumunda meydana gelebilecek zararlara karşı öngörülmüş geçici nitelikte geniş veya sınırlı hukuki korumadır.
İhtiyati tedbir kararı verilebilmesinin diğer bir koşulu ise mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme nedeniyle bir hakkın elde edilmesi önemli ölçüde zorlaşacak ya da tamamen imkansız hale gelecek ise veya gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesidir.
6102 Sayılı TTK'nın 636/4.maddesinde; fesih davası açıldığında mahkemenin tarafların birinin istemi üzerine gerekli önlemleri alabileceği, aynı yasanın 638/2.fıkrasında ise; her ortağın, haklı sebeplerin varlığında şirketten çıkmasına karar verilmesi için dava açabileceği, mahkemenin istem üzerine, dava süresince, davacının ortaklıktan doğan hak ve borçlarından bazılarının veya tümünün dondurulmasına veya davacı ortağın durumunun teminat altına alınması amacıyla diğer önlemlere karar verebileceği, düzenlemeleri yer almaktadır.
Mevcut düzenlemeler ve yukarıdaki açıklamalarla birlikte somut olay değerlendirildiğinde; eldeki davanın şirketin haklı nedenlerle feshi istemine ilişkin olup, tedbiren dava sürecinde şirketin mal varlığının korunması için Ankara 24. İcra Müdürlüğünün 2022/17950 Esas sayılı dosyasıyla sahte senede dayalı icra takibinin tedbiren durdurulmasına, aksi halde şirkete ait ... parselde tapuya kain taşınmazların satışlarının tedbiren durdurulmasına ihtiyati tedbir kararı verilmesi talep edilmiştir. İlk derece mahkemesinin gerekçesinde de belirtildiği üzere yaklaşık ispat koşulunun bu aşamada değerlendirilmesinin mümkün olmadığı gibi HMK'nın 389. ve devamı maddeleri uyarınca uyuşmazlık/dava konusu hakkında ihtiyati tedbir kararı verilebilecek olup, davanın davalı şirketin feshi istemine ilişkin bulunduğu, tedbir talebine konu icra takibinin dava dışı 3. kişi tarafından davalı şirket hakkında başlatıldığı anlaşılmakla davacı vekilinin ihtiyati tedbir talebinin reddine yönelik ilk derece mahkemesi ara kararı usul ve yasaya uygundur.
Tüm bu nedenlerle ilk derece mahkemesi ara kararında usul ve yasaya aykırı bir durum bulunmadığından ihtiyati tedbir talep eden davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerekmiş ve takdiren aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-İhtiyati tedbir talep eden davacı vekilinin istinaf başvurusunun 6100 Sayılı HMK'nın 353/1-b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,
2-Alınması gereken 179,90 TL harç peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına,
3-Yapılan istinaf yargılama giderlerinin istinafa başvuran taraf üzerinde bırakılmasına, varsa kullanılmayan gider avansının istek halinde kendisine iadesine,
4-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından karşı taraf yararına vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
Dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde, HMK'nın 362/1-f. maddesi uyarınca kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.29/03/2023

Başkan- Üye - Üye - Zabıt Katibi -

Bu belge 5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu hükümlerine göre UYAP sistemi üzerinden elektronik imza ile imzalanmıştır.


Full & Egal Universal Law Academy