Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi 2021/502 Esas 2023/539 Karar
Karar Dilini Çevir:

Dairesi: Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi
Esas No: 2021/502
Karar No: 2023/539
Karar Tarihi: 13.04.2023

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 20. HUKUK DAİRESİ
Esas-Karar No: 2021/502 - 2023/539
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
20. HUKUK DAİRESİ
ESAS NO : 2021/502
KARAR NO: 2023/539
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: ANKARA 2. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK
MAHKEMESİ
TARİHİ: 19/11/2020
NUMARASI: 2020/67 E. - 2020/366 K.
DAVACI:
VEKİLLERİ:
DAVALI:
VEKİLLERİ:
DAVANIN KONUSU: YİDK Kararının İptali, Marka Hükümsüzlüğü
Taraflar arasında görülen davada Ankara 2. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesince verilen 19/11/2020 tarih ve 2020/67 E. - 2020/366 K. sayılı kararın Dairemizce incelenmesi davacı tarafından istenmiş ve istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı vekili, müvekkilinin enerji içecekleri mallarında dünya çapında tanınmış ... +ŞEKİL ibareli markalarının bulunduğunu, müvekkilinin “...” enerji içeceği serisinin bir üyesinin de “...” serisi olduğunu, davalı Şirketin ... sayılı başvurusuna, başvurunun müvekkilinin 2013 yılından beri kullandığı "... ..." ürünüyle oldukça benzer bulunduğundan, kötü niyetli olduğu gerekçesiyle yaptıkları itirazlarının dava konusu YİDK kararı ile nihai olarak reddedildiğini, oysa dava konusu başvuruda, müvekkilinin bahsi geçen ürününde kullandığı koyu mavi tonlarında bir arka plan kullanıldığını, davaya konu başvuruda da tıpkı müvekkilinin ürününde olduğu gibi bazı kelimelerin dikey, bazı kelimelerin yatay biçimde yazıldığını, müvekkilinin markasında üst kısmında yer alan açık renkteki boğa şeklinin, davaya konu başvurunun orta kısımda, yine açık renkli bir kaplan şekli olarak kullanıldığını, bu iki şekil unsurunun da saldırgan hayvanları temsil ettiğinden, enerji içeceklerinin aynı raflarda sergileneceği de dikkate alındığında, gözde benzer bir bütünsel izlenim bırakacaklarının açık olduğunu, ayrıca dava konusu başvuruda müvekkilinin ürün ambalajında kullandığı "..." ibaresinin aynı yazım karakteri ile birebir olarak kullanıldığını, bu durumun davalının kötü niyetli bulunduğunun en bariz göstergesi olduğunu, davalının, uyuşmazlık konusu mallar için tescilli "..." ibareli başka bir markası varken dava konusu başvuruyu yapmasının iyi niyetli bulunmadığını, müvekkili ile aynı sektörde faaliyet gösteren davalının müvekkilinin tanınmış makasından haberdar olmamasının mümkün olmadığını, dava konusu başvurunun kötü niyetli bulunduğunu, Ankara 2. FSHHM’nin 2018/129-2019/362 E/K sayılı ilamında, müvekkilinin “... ...” ürünleri nedeniyle bahsi geçen dava dosyasına konu tasarımın iptal edildiğini ileri sürerek, 2019-M-11209 sayılı YİDK kararının iptalini ve dava konusu markanın hükümsüzlüğüne karar verilmesini istemiştir.
Davalı ... vekili, müvekkili Kurum kararının usul ve yasaya uygun bulunduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir.
Diğer davalı vekili, dava konusu başvuru ile davacıya ait markalar ve ürünler arasında herhangi bir benzerlik bulunmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Mahkemece, davacının "... ... ..." ürününde kullandığı marka ile dava konusu marka başvurusunun görsel mizanpajının oldukça farklı olduğu, kavramsal olarak birbirini çağrıştırmadığı, işitsel olarak da benzerlik bulunmadığı, tüketiciler nezdinde markaların ayırt edilmesinin mümkün olacağı bu nedenle markaların bütünsel olarak benzer bulunmadığı, benzer olmayan marka başvurusunun kötü niyetli kabul edilemeyeceği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili, müvekkilinin "... ..." serisinde kullandığı ürün ambalajı ile dava konusu başvurunun olukça benzer olduğunu, bu benzerliğin tesadüfi olarak kabul edilmesi mümkün bulunmadığından dava konusu marka başvurusunun kötü niyetli olduğu, ilk derece mahkemesince kötü niyet iddiaları bakımından hiçbir değerlendirme yapılmadığını, dava konusu başvuruda, müvekkilinin bahsi geçen ürününde kullandığı koyu mavi tonlarında bir arka plan kullanıldığını, davaya konu başvuruda da tıpkı müvekkilinin ürününde olduğu gibi bazı kelimelerin dikey, bazı kelimelerin yatay biçimde yazıldığını, müvekkilinin markasında üst kısmında yer alan açık renkteki boğa şeklinin, davaya konu başvurunun orta kısımda, yine açık renkli bir kaplan şekli olarak kullanıldığını, bu iki şekil unsurunun da saldırgan hayvanları temsil ettiğinden, enerji içeceklerinin aynı raflarda sergileneceği de dikkate alındığında, gözde benzer bir bütünsel izlenim bırakacaklarının açık olduğunu, ayrıca dava konusu başvuruda müvekkilinin ürün ambalajında kullandığı "..." ibaresinin aynı yazım karakteri ile birebir olarak kullanıldığını, bu durumun davalının kötü niyetli bulunduğunun en bariz göstergesi olduğunu, davalının, uyuşmazlık konusu mallar için tescilli "..." ibareli başka bir markası varken dava konusu başvuruyu yapmasının iyi niyetli bulunmadığını, müvekkilinin Blu edition ürününü 2013 yılında beri kullandığını ve tanınır hale geldiğini, aynı sektörde faaliyet gösteren davalının, müvekkilinin bu ürününden ve ambalajından haber olmamasının mümkün bulunmadığını, Ankara 2. FSHHM’nin 2018/129 2019/362 E/K sayılı kararında da ile müvekkilinin “... ...” ürünleri gerekçe alınarak tasarımın iptal edildiğini ileri sürerek, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını ve davanın kabulünü istemiştir.
GEREKÇE: Dava, YİDK kararının iptali ve marka hükümsüzlüğü istemlerine ilişkindir.
İnceleme, 6100 sayılı HMK'nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Dosya kapsamı, mevcut delil durumu ve ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı, davacının gerek işlem dosyasındaki itirazlarında gerekse dava dilekçesinde sadece kötü niyet iddiasına dayandığı, kötü niyet iddiasını da dava konusu marka başvurusunun, davacının "... ..." serisinde kullandığı ürün ambalajı ile benzerliğine dayandırdığı, ancak mahkemece alınan bilirkişi raporunda da açıklandığı üzere, "... ... ..." ibareli dava konusu başvuru ile davacının anılan ürün ambalajında kullandığı görsel mizanpajın oldukça farklı olduğu, kavramsal olarak birbirini çağrıştırmadığı, işitsel olarak da benzerlik bulunmadığı, tüketiciler nezdinde markaların ayırt edilmesinin mümkün olduğu, her ne kadar dava konusu başvuru ile davacının ürün ambalajında kullandığı "..." ibaresi ortak olarak yer alsa da anılan ibarenin Türkçe'de mavi anlamına geldiği, bu nedenle ayırt ediciliğinin zayıf bulunduğu gibi esasen dava konusu başvurunun asli unsurunun "..." ibaresinden oluştuğu, bu ibare ile davacının dayanak ürünü üzerinde kullandığı "... ... ..." ibaresi arasında benzerlik bulunmadığının açık olduğu, diğer taraftan marka ve tasarımın koruma kapsamları farklı bulunduğundan, davacının işbu davanın dayanağını teşkil eden ürünü nedeniyle tasarımın iptaline ilişkin mahkeme kararının bu dava bakımından emsal teşkil etmeyeceği anlaşılmakla, davacı vekilinin istinaf başvurusunun esas yönünden reddine dair hüküm kurmak gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda belirtildiği üzere;
1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK'nın 353/1-b.1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Alınması gereken 179,90-TL maktu istinaf karar ve ilam harcından, davacı tarafından istinaf başvurusunda yatırılan 59,30-TL istinaf karar ve ilam harcının mahsubu ile kalan 120,60-TL bakiye harcın davacıdan tahsili ile Hazineye irat kaydına,
3-İstinaf aşamasında davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin uhdesinde bırakılmasına,
4-İstinaf aşamasında duruşma açılmadığından taraflar lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oy birliği ile 13/04/2023 tarihinde HMK 361. maddesi uyarınca kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde TEMYİZ yolu açık olmak üzere karar verildi.
GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 13/05/2023
Başkan

Üye
Üye

Katip

Bu belge 5070 sayılı Yasa hükümlerine göre elektronik olarak imzalanmıştır.



Full & Egal Universal Law Academy