Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesi 2023/198 Esas 2023/482 Karar
Karar Dilini Çevir:

Dairesi: Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesi
Esas No: 2023/198
Karar No: 2023/482
Karar Tarihi: 13.04.2023

T.C. Ankara Batı ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2023/198 Esas - 2023/482
T.C.
ANKARA BATI
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
KARAR
TÜRK MİLLETİ ADINA
ESAS NO: 2023/198 Esas
KARAR NO: 2023/482
HAKİM:
KATİP:
DAVACI:
VEKİLİ:
DAVALI:
VEKİLİ:
DAVA: İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 23/02/2023
KARAR TARİHİ: 13/04/2023
K.YAZIM TARİHİ: 15/05/2023
Yukarıda tarafları yazılı davanın mahkememizce yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA :
Davacı vekili; müvekkilinin davalı şirketin alt taşeronu olarak iç mekan prekast kaplama işini yerine getirdiğini, davacı müvekkili tarafından, iç mekan prekast kaplama işinin karşılığında; 19.01.2021 tarihli ... seri nolu 57.018,54TL bedelli, 10.06.2022 tarihli ... seri nolu 96.394,20TL bedelli, 10.06.2022 tarihli ... seri nolu 35.312,62TL bedelli faturalar e-arşiv fatura üzerinden keşide edilmiş olup buna karşılık davalı şirketçe; 19.01.2021 tarihli ... seri nolu 57.018,54TL bedelli fatura alacağının 53.349,02TL bakiye alacağı ve 10.06.2022 tarihli faturaların tamamı alacağın kabulüne ilişkin olarak davalı tarafından müvekkili şirkete mail gönderilmesine rağmen ödenmediğini, davalı tarafça faturaların alacağının ödenmemesi sebebiyle müvekkilinin, alacağının tahsili amacıyla davalı şirket aleyhine Ankara Batı İcra Müdürlüğü'nün ... esas sayılı icra dosyası ile fatura alacağına dayalı ilamsız icra yoluyla takip başlatmış olup; davalı şirket tarafından haksız ve kötü niyetli olarak borca ve fer'ilerine yapılan itirazı sebebiyle icra takibinin durduğunu, davalının yapmış olduğu itirazın haksız ve mesnetsiz olduğunun açık olduğunu, alacağın da muayyen olduğunu beyan ederek, davalı-borçlunun Ankara Batı İcra Müdürlüğü'nün ... E. sayılı dosyasına yapmış olduğu itirazın iptaline ve icra takibinin takip tarihindeki koşullarla devamına, davalı-borçlunun asıl alacağın %20’ den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatı ödemeye mahkum edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP :
Davalı vekili; öncelikle taraflar arasındaki ihtilafların çözüm yerinin, sözleşmeler uyarınca Ankara Mahkemeleri olarak belirlendiğinden işbu davanın Ankara Asliye Ticaret Mahkemelerinde görülmesi gerektiğini, Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesinin işbu davayı görmeye yetkili olmadığını, taraflar arasında imzalanan her üç sözleşme ile davacının üstlendiği işin sözleşme konusu fiber yapı elemanlarının montajı işi olduğunu, sözleşmeler uyarınca hakedişler, sözleşmeye uygun olarak düzenlenip müvekkili şirkete teslim edildikten ve onaylandıktan sonra dahi ödenmesi, asıl işverenin müvekkiline hakediş ödemesi yapması koşuluna bağlandığını, sözleşme hükümleri uyarınca davacının henüz muaccel olmuş bir alacağı bulunmadığını, her üç işinde henüz geçici kabulü yapılmamış olmasının en büyük nedeninin davacı şirketin işi sözleşmeye uygun olarak ifa etmemiş olması olduğunu, davacı şirketin ayıplı ve noksan ifası nedeniyle geçici kabullerin yapılamadığını, inşaatların mevcut seviyelerinin mahallinde yapılacak keşif ve asıl işveren şirketlerden celp edilecek hakediş ve işin tamamlanma seviyesine ilişkin diğer kayıtlarla ortaya çıkacağını, davacının sözleşmeleri ayrık tutarak salt faturaya dayalı olarak yaptıkları icra takibi haksız ve kötü niyetli olduğunu, faturaların dayanağı sözleşmelerin eser sözleşmeleri olup sözleşme hükümlerine aykırı davacı taleplerinin reddi gerekirken haksız ve kötü niyetle müvekkili şirket hakkında icra takibi başlatılması nedeniyle talep edilen alacağın % 20'sinden aşağı olmamak üzere davacı tarafın kötü niyet tazminatına mahkum edilmesini, likit ve mauccel bir alacak bulunmadığından davacının inkar tazminatı taleplerinin de ayrıca reddini talep ettiklerini beyan ederek, öncelikle Ankara Mahkemelerinin yetkili olduğu yönünde yetki itirazımızın kabulü ile yetkisizlik kararı verilmesini, esas yönünden haksız ve dayanaksız davanın reddi ile kötü niyetli davacının alacağın % 20'sinden aşağı olmamak üzere haksız takip tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER :
Ankara Batı İcra Müdürlüğünün ... esas sayılı takip dosyası, tarafların ticaret sicil kayıtları, tarafların 2021 ve 2022 yılına ait BA BS formları, taraflar arasında düzenlenen sözleşmeler ile tüm dosya kapsamı.
GEREKÇE :
Dava; taraflar arasında düzenlenen hizmet sözleşmesi kapsamında faturaya dayalı alacağının tahsili için başlatılan ilamsız icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.
Davacı alacaklı taraflar arasında düzenlenen hizmet sözleşmesi nedeniyle davalıdan alacaklı olduğu iddiasıyla faturaya dayalı icra takibi başlatmış olup; ödeme emri davalı borçluya 23.09.2022 tarihinde tebliğ edilmiştir. Davalı borçlu 7 günlük yasal süresi içinde 27.09.2022 tarihinde ödeme emrine itiraz ettiğinden takibin durdurulmasına karar verilmiştir. İtirazın iptaline yönelik olarak açılan iş bu dava hak düşürücü yasal süresi içerisinde açıldığından işin esasına girilerek inceleme yapılmıştır.
Davalı vekili süresi içerisinde sunmuş olduğu cevap dilekçesi ile yetki ilk itirazında bulunmuş, yetkili mahkemenin ise Ankara Asliye Ticaret Mahkemesi olduğunu beyan etmiştir.
Davanın esasına girilmeden önce davalı yanın yetki ilk itirazı öncelikli olarak incelenmiştir.
01/10/2011 tarihinde yürürlüğe giren 6100 sayılı HMK'nın 6. Maddesinde "Genel yetkili mahkeme, davalı gerçek veya tüzel kişinin davanın açıldığı tarihteki yerleşim yeri mahkemesidir.", 10. Maddesinde " Sözleşmeden doğan davalar, sözleşmenin ifa edileceği yer mahkemesinde de açılabilir. " düzenlemelerine yer verilmiştir. Yasanın 17. Maddesinde de yetki sözleşmesi düzenlenerek "Tacirler veya kamu tüzel kişileri, aralarında doğmuş veya doğabilecek bir uyuşmazlık hakkında, bir veya birden fazla mahkemeyi sözleşmeyle yetkili kılabilirler. Taraflarca aksi kararlaştırılmadıkça dava sadece sözleşmeyle belirlenen bu mahkemede açılır." denilmektedir. Yasanın 18. maddesinde de, yetki sözleşmesinin geçerlilik şartları açıklanmıştır. Somut uyuşmazlıkta, tacir olan taraflar, 29/11/2019 tanzim tarihli Rıhtım Kapakları Montaj Sözleşmesi başlıklı asıl sözleşmenin 31. maddesinde, yetki şartı olarak her türlü ihtilafın çözümünde Ankara Mahkemeleri ve İcra Dairelerinin yetkili olduğuna dair yetki sözleşmesi akdetmişlerdir.
Taraflar arasında düzenlenen sözleşmede, doğabilecek her türlü ihtilaflın çözümünde Ankara Mahkemeleri ve İcra Dairelerinin yetkili kılındığı açık olup, davada kesin yetki halinin söz konusu olmadığı da gözetilerek, davalının süresinde yaptığı yetki itirazı nedeniyle, iş bu davaya bakma yetkisinin, yetki sözleşmesi de gözetilerek Ankara Nöbetçi Asliye Ticaret Mahkemelerine ait olduğu sonuç ve kanaatine varılarak Mahkememizin yetkisizliğine dair aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davalının yetki ilk itirazının kabulü ile, HMK madde 17 ve 19 uyarınca mahkememizin yetkisizliğine,
2-Yasal sürede başvurulması halinde dosyanın yetkili Ankara Nöbetçi Asliye Ticaret Mahkemesine gönderilmesine,
3-HMK'nun 331/2 madde gereğince süresi içerisinde müracaat yapıldığı takdirde yargılama giderlerine gönderilen mahkemece dikkate alınmasına,
4-Kararın kesinleşmesinden itibaren HMK'nun 20/1-son cümle gereği dosyanın iki haftalık süre içerisinde yetkili mahkemeye gönderilmesinin istenilmemesi halinde DAVANIN AÇILMAMIŞ SAYILMASINA karar verilmesi için dosyanın yeniden ele alınmasına,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize sunulacak, yahut mahkememize gönderilmek üzere bir başka mahkemeye ibraz edilecek bir dilekçeyle başvuru yapılmak suretiyle, Ankara Bölge Adliye Mahkemeleri ilgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi.13/04/2023
Katip Hakim
e-imzalıe-imzalı






Full & Egal Universal Law Academy