Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/1014 Esas 2023/487 Karar
Karar Dilini Çevir:

Dairesi: Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesi
Esas No: 2022/1014
Karar No: 2023/487
Karar Tarihi: 18.04.2023

T.C. Ankara Batı ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2022/1014 Esas - 2023/487
T.C.
ANKARA BATI
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
KARAR
TÜRK MİLLETİ ADINA
ESAS NO: 2022/1014 Esas
KARAR NO: 2023/487
HAKİM:
KATİP:
DAVACI:
VEKİLİ:
DAVALI:
VEKİLİ:
DAVA: Sigorta (Trafik Sigortası Kaynaklı)
DAVA TARİHİ: 27/09/2022
KARAR TARİHİ: 18/04/2023
K.YAZIM TARİHİ: 17/05/2023
Yukarıda tarafları yazılı davanın mahkememizce yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA :
Davacı vekili; 07.04.2022 tarihinde müvekkiline ait ... plakalı araca, davalı sigorta şirketi tarafından sigortalanmış ... plakalı araç tarafından dikkatsiz ve tedbirsiz bir şekilde çarpılması neticesinde maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiğini, kaza sonrasında tutulan kaza tespit tutanağına göre ...'nın meydana gelen kazada herhangi bir kusurunun bulunmadığı, davalı sigorta şirketi tarafından sigortalanmış aracın sürücüsünün ise 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu'nun 57/1-c maddesi ''Motorlu araçlardan soldaki sağdan gelen araca, geçiş hakkını vermek zorundadırlar" kuralını ihlal ettiği belirtilerek dava konusu kazanın meydana gelmesinde kusurlu olduğu tespitinin yapıldığını, Yargıtay yerleşik içtihatlarında "Değer Kaybına Yönelik Tek Kriterin; Kazaya Karışan Aracın Kazadan Önceki Piyasa Değeri İle Kazadan Sonraki Piyasa Değeri Arasındaki Fark Olduğu" açıkça belirtildiğini, müvekkilin aracı ... olup kaza tarihi itibariyle hiçbir arızası ve kazası bulunmadığı gibi araçta ufak bir çizik dahi mevcut olmadığını, ayrıca düşük kilometre olup sıfır kilometre olan emsal araçlarla eşdeğer özellikte olduğunu, söz konusu kaza sebebiyle aracın muadili araçlara göre aracın piyasadaki değerinde çok büyük düşüş meydana geldiğini, bu sebeple davalı sigorta şirketinden değer kaybı zararın tahsili gerektiğini, Sigorta şirketi tarafından yapılan ödeme bulunmadığını, ... plakalı araç, davalı sigorta şirketi tarafından sigortalanmış olduğunu, meydana gelen zararlar sebebiyle sigorta şirketine başvuruda bulunulduğunu, ancak sigorta şirketi tarafından nihai bir cevap gelmediğini, bu nedenle müvekkilin aracında meydana gelen değer kaybı zararının tahsili için bu davayı açma zorunluluğunun hasıl olduğunu, araç değer kaybı piyasadaki rayiç bedele göre belirlenmesi gerektiği, araç değer kaybı davalarında Trafik Sigortası Genel Şartlarındaki hukuka aykırı hesap yöntemleri değil hasar gören aracın hasar görmeden önceki hali ile hasarlı hali arasındaki gerçek piyasa değeri farkı esas alınması gerektiği, davalı sigorta şirketi ile arabuluculuk görüşmeleri yapılmış olup anlaşma sağlanamadığını belirterek, alacak miktarı tam ve kesin olarak belirlenebilir hale geldiği anda artırım yapma haklarının saklı kalmak üzere, 50,00TL değer kaybı tazminatının olay tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalı sigorta şirketinden tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davacı vekili 24/02/2023 tarihli dilekçe ile bedel artırım talebinde bulunmuş ve değer kaybı talebini 12.000,00TL'ye artırmıştır.
CEVAP :
Davalı vekili; 07/04/2022 tarihinde meydana gelen trafik kazası nedeniyle uğradığını iddia ettiği zararların tazmini için huzurdaki davayı ikame ettiğini, davanın hukuka, hakkaniyete aykırı olduğu ve reddi gerektiğini, 07/04/2022 tarihinde sigortalı araç sürücüsünün sevk ve idaresindeki ... plakalı araç ile kaza yapması sonucunda maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiğini, Sigortalı araç Zorunlu Mali Sorumluluk Sigorta Poliçesi ile müvekkil şirketçe sigortalandığını, davayı kabul anlamına gelmemekle birlikte; müvekkilim şirket, Karayolları Trafik Kanunu’nun 91. maddesi ve zorunlu mali mesuliyet sigortası (ZMMS) uyarınca, sigortalısının kusuru ile 3. şahıslara verdiği zararı poliçe teminat limiti ile sınırlı olmak üzere tazmin etmekle mükellef olduğunu, davaya konu olan kazanın meydana gelmesinde etkili olan tüm unsurların irdelenerek tarafların kusur durumunun belirlenmesi için dosyanın Karayolları Genel Müdürlüğü Fen Heyeti’nden seçilecek kusur konusunda uzman bir bilirkişiye ve Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesine tevdii edilmesini Sayın Mahkemenizden talep ettiklerini, kabul anlamına gelmemek kaydıyla, müvekkil şirket, poliçe teminatı ve limitiyle ( araç başına 50.000,00TL ile) sınırlı olmak üzere ancak gerçek zarardan sorumlu olduğunu, müvekkil şirketçe araç hasarı için davacının ZMMS sigortası olan ... A.Ş.'ye 22.07.2022 tarihinde 14.434,64TL ödeme yaptığını, bu nedenle müvekkil şirketin güncel poliçe limiti 35.565,36TL olup, araçtaki zararın belirlenebilmesi için birden çok kriter incelenmeli ve bu incelemenin de konusunda uzman bilirkişiler kanalı ile yapılması gerektiğini, araçta meydana geldiği iddia olunan hasarların kazanın oluş şekli ile uyumlu olup olmadığı ve maddi zararın hesaplanmasında esas alınması gerekli olan hususlar neticesinde tespit yapılması gerektiğini, söz konusu hasarların daha öncesinde var olup olmadığının tespiti açısından; kazanın oluş şekli ile meydana geldiği ileri sürülen hasarların uyumlu olup olmadığının tespiti ile gerçek zararın belirlenmesi gerektiğini, davacı yana ait aracın; daha önce herhangi bir kazaya karışıp karışmadığı, karışmış ise nerelerden hasar aldığı, hangi parçalarda değişim yapıldığı, aracın kaza anındaki kilometresi, modeli, yaşı vb. hususlar baz alınarak; kabul anlamına gelmemekle birlikte gerçek zararı bulunması gerektiği, maddi zarara etki eden ve tespitinde göz önünde bulundurulması gereken “parametrelerin, Hasarın cesameti, kısım ve sirayet ettiği parçalar, hasarlı kaporta parçalarının türü ve hasarlı parçalara uygulanan işlemler, değişen/onarılan kaporta parça sayısı, boya işlemine tabi tutulan parça sayısı, aracın geçmiş hasar bilgileri, aracın marka-model-km ve sınıfına bağlı piyasada tercih edilirliği hakkında, bilirkişi raporu alınarak söz konusu aracın değer kaybının hesaplanması gerektiğini beyan ederek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER :
Sigorta poliçesi, hasar dosyası, trafik kazası tespit tutanağı, trafik tescil kayıtları, davacıya ait aracın tramer kaydı, 15/12/2022 tarihli bilirkişi raporu, 20/02/2023 tarihli bilirkişi ek raporu ile tüm dosya kapsamı.
Bilirkişi raporunda, davacı ... sahibi olduğu ... plakalı, ... model ... aracını satmak istediğinde, müşterinin bu aracın tramer kayıtlarına bakması veya herhangi bir teknik serviste (computest) aracı kontrole tabi tutması durumunda, aracın kazalı olduğunu ve onarım gördüğünü, bu nedenle aracı emsallerine göre daha düşük fiyat ile satın almak isteyeceğini, bu nedenlerle ... plakalı araçta bir değer kaybı söz konusu olduğu, ... plakalı araçta trafik kazası nedeniyle oluşan araç değer kaybı tutarından, ... plakalı araç sürücüsü ...’ın, davalı ... Şirketi’nin ise poliçe limitleri ile sorumlu olacağı belirtilmiştir.
Bilirkişi ek raporunda, davaya konu ... adına tescil edilmiş ... plakalı ... model, ... marka aracın, araçta hasara uğrayan parçaların dava konusu trafik kazasında hasar görmesinin mümkün olduğu, davacıya ait ... plakalı araçta genel şartlar ekindeki hesaplamaya göre 13.333,95TL araç değer kaybı oluştuğu, davacıya ait ... plakalı araçta reel piyasa rayiçlerine göre yapılan hesaplamaya göre 15.000,00TL araç değer kaybı oluştuğu belirtilmiştir.
GEREKÇE :
Dava, trafik kazasından kaynaklanan değer kaybı bedelinden oluşan maddi tazminat talebine ilişkindir.
07/04/2022 tarihinde, davacının maliki olduğu, davadışı ...'ın sevk ve idaresindeki ... plakalı araç ile davalı sigorta şirketince sigortalı olan davadışı ... Şti.'nin maliki olduğu, davadışı ...'ın yönetimindeki ... plakalı araç arasında maddi hasarlı trafik kazası meydana gelmiştir.
... plakalı aracın, 25/02/2022 - 25/02/2023 tarihleri arasında davalı sigorta şirketince trafik sigortası poliçesi kapsamında sigortalı olduğu, poliçe teminat limitinin maddi hasarlarda araç başına 50.000,00TL olduğu, sigortalı aracın kullanım durumunun ticari olduğu, davacının davadan önce oluşan zararının tazmini için 11/05/2022 tarihinde mail yoluyla davalı sigorta şirketine başvurduğu, davalı sigorta şirketince maile 12/05/2022 tarihinde cevap verildiği, böylelikle talebin davalı yana ulaştığı tarihin 12/05/2022 tarihi olduğu, bu tarihe 8 iş gününün eklenmesiyle davalı sigorta şirketinin 24/05/2022 tarihinde temerrüte düştüğü, ancak başvuruya istinaden herhangi bir ödeme yapılmadığı, davalı sigorta şirketinin ... plakalı aracın kasko sigorta şirketine 14.434,64TL ödeme yaptığı, bu itibarla bakiye poliçe limitinin 35.565,36TL olduğu tespit edilmiştir.
Meydana gelen kazadaki tarafların kusur durumunun tespiti ile davacının aracında oluşan değer kaybının hesaplanması için bilirkişiden rapor alınmıştır. Düzenlenen raporun hükme esas almak için denetime elverişli olmadığı değerlendirildiğinden mahkememiz talimatına uygun, taraf itirazlarını karşılar mahiyette ek rapor tanzimi için dosya yeniden bilirkişiye tevdi edilmiş ve 20/02/2023 tanzim tarihli ek rapor düzenlenerek dosyaya sunulmuştur. Ek rapora davalı sigorta şirketince itiraz edilmişse de itirazları yerinde görülmediğinden yeniden rapor alınması talebinin reddine karar verilmiştir.
İddia ve savunma, toplanan deliller, alınan bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; 07/04/2022 tarihinde, sürücü ...'ın yönetimindeki ... plakalı aracıyla ... Caddeyi takiben seyriyle ... Cadde ve ... sokak kesişimi kontrolsüz kavşağa girdiği sırada, sağından ... sokağı takiben kavşağa giriş yaparak düz devam etmek isteyen sürücü ...'ın yönetimindeki ... plakalı araç ile çarpışmaları sonucu somut olaya konu maddi hasarlı trafik kazasının meydana geldiği, anılan şekilde meydana gelen kazada, olay yerinin ışık kontrolsüz kavşak olması sebebiyle sürücü ...'ın yönetimindeki ... plakalı aracıyla kavşağa yaklaştığında, sağından gelmekte olan sürücü ...'ın yönetimindeki ... plakalı araca ilk geçiş hakkını vermesi gerektiği ancak geçiş hakkını vermeyerek kural ihlali yaptığı, bu kural ihlalinin ise kazanın meydana gelmesinde asli düzeyde etkili olduğu, sürücü ...'ın ise olay yeri kontrolsüz kavşağa yaklaşırken hızını azaltması, ilk geçiş hakkı kendisinde olsa bile dikkatli ve tedbirli bir şekilde kavşağa girmesi, çarpışmayı önlemek için etkili fren tedbirine başvurması gerekirken aksi davranışla kavşağa girdiğinden kazanın meydana gelmesinde tali düzeyde etkili olduğu sonuç ve kanaatine varılmıştır. Kural ihlallerinin tespiti yönünden bilirkişi raporu hükme esas alınabilecek mahiyette ise de kural ihlallerine göre belirlenen kusur oranlarının hakkaniyetli olmadığı değerlendirilmiştir. Mahkememizde görülen benzer şekilde kontrolsüz kavşaklarda meydana gelen kazalara ilişkin açılan tazminat dosyalarında, sağından gelen araca geçiş önceliği vermeyen aracın sürücüsünün %75 oranında asli düzeyde, geçiş hakkı kendisinde olmasına rağmen hızını azaltmayarak, tedbirli ve dikkatli kavşağa girmeyen araç sürücüsünün ise %25 oranında tali düzeyde kusurlu olduğu tespit edilmektedir. Mahkememizce de bu şekilde kusur oranı belirlemesinin hakkaniyetli olacağı, benzer kazalarda farklı farklı kusur tespitlerinin adalete olan inancı sarsacağı değerlendirilmekle kusur oranı yönünden mahkememizce yapılan değerlendirme sonucu hüküm kurulmuştur. Bu itibarla, ... plakalı araç sürücüsünün %75 oranında, ... plakalı araç sürücüsünün ise %25 oranında kusurlu olduğu kabul edilmiştir.
Davacının aracındaki hasara göre oluşan değer kaybının reel piyasa hesabına göre 15.000,00TL olduğu, genel şartlar ekindeki hesaplamaya göre 13.333,05TL olduğu rapor edilmiştir. Anayasa Mahkemesi'nin 29/12/2022 tarihli 14/02/2023 tarihinde resmi gazetede yayınlanan iptal kararı gözetilerek değer kaybının reel piyasa hesabına göre yapılması gerektiği, bu itibarla da bu yönde yapılan hesaplamanın hükme esas alınması gerektiği değerlendirilmekle davacının aracında oluşan değer kaybının 15.000,00TL olduğu kabul edilmiştir. Bu tutardan ... plakalı araç sürücüsünün ise %25 oranındaki kusurunun tenzili yapıldığında davacının talep edebileceği araç değer kaybının 11.250,00TL olduğu kabul edilmiştir. Bu sebeple davacının talep artırım dilekçesi gözetilerek davanın kısmen kabul kısmen reddine, 11.250,00TL araç değer kaybının temerrüt tarihi olan 24/05/2022 tarihinden itibaren işleyecek sigortalı aracın kullanım durumu gözetilerek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, davalının sorumluluğunun poliçe limiti ile sınırlı tutulmasına, fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilerek aşağıdaki şeklide hüküm kurulmuştur.
Her ne kadar davanın kısmen kabul kısmen reddine karar verilmişse de, davacı yanın hükme esas alınan rapor doğrultusunda artırımını yaptığı, kusur oranının hakkaniyete aykırı olduğunun mahkememizce değerlendirildiği, davacının artırım yaptığı sırada mahkememizin takdirinden haberdar olamayacağı, bu sebeple de reddedilen tutar yönünden aleyhine yargılama gideri ile vekalet ücretine hükmedilmesinin hakkaniyetsiz olacağı kabul edildiğinden tüm yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-DAVANIN KISMEN KABUL KISMEN REDDİ İLE, 11.250,00TL araç değer kaybının temerrüt tarihi olan 24/05/2022 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, davalının sorumluluğunun poliçe limiti ile sınırlı tutulmasına, fazlaya ilişkin istemin reddine,
2-Alınması gereken 768,48TL karar ve ilam harcından peşin alınan 80,70TL harç ile 204,08TL ıslah harcının mahsubu ile bakiye 483,70TL karar ve ilam harcının davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
Zorunlu arabuluculuk kapsamında Arabuluculuk Yönetmeliğinin 26/2 maddesi gereği ödenecek ve Arabuluculuk AÜT'nin Birinci Kısmına göre taraf sayısı gözetilerek belirlenen 1.560,00TL'nin davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
Davacı tarafından yatırılan 80,70TL peşin harç, 80,70TL başvuru harcı, 11,50TL vekalet harcı ile 204,08TL ıslah harcı olmak üzere toplam 376,98TL harcın davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
3-Davacı tarafından sarf edilen 87,00TL tebligat ve posta gideri ile 1.000,00TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 1.087,00TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
4-Davacının kendisini vekil ile temsil ettirdiği görülmekle karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereğince davanın kabul oranına göre takdir ve hesap edilen 9.200,00TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
6-Davalının kendisini vekil ile temsil ettirdiği görülmekteyse de davalı lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
Dair, tarafların yokluğunda, miktar itibariyle KESİN olmak üzere karar verildi.18/04/2023
Katip Hakim
e-imzalıe-imzalı






Full & Egal Universal Law Academy