Anayasa Mahkemesi Numara 9/2000 Dava No 6/2001 Karar Tarihi 27.12.2001
Karar Dilini Çevir:
Anayasa Mahkemesi Numara 9/2000 Dava No 6/2001 Karar Tarihi 27.12.2001
Numara: 9/2000
Dava No: 6/2001
Taraflar: Mehmet S. Uğraşın ile Bakanlar Kurulu
Konu: Sayıştay Başkan ve üyesinin atanması – Sayıştayın konumunun bağımsız olması –Kamu görevlilerinin atanmaları – Kamu görevlilerinin bağımsız bir organ olan Kamu Hizmeti Komisyonu tarafından atanmaları
Mahkeme: A/M
Karar Tarihi: 27.12.2001

-D. 6/2001Anayasa Mahkemesi 9/2000
(YİM 123/99)

Anayasa Mahkemesi Olarak Oturum Yapan
Yüksek Mahkeme Huzurunda.

Mahkeme Heyeti: Salih S. Dayıoğlu, Başkan, Taner Erginel,
Metin A. Hakkı, Mustafa H. Özkök, Gönül Erönen.

Anayasanın -148(1) maddesi tahtında.

Yüksek İdare Mahkemesi tarafından YİM 123/99 sayılı davada (Davacı: Mehmet S. Uğraşın Sayıştay Lefkoşa. Davalı: KKTC Bakanlar Kurulu vasıtası ile KKTC Lefkoşa arasında) sunulan konu.

a r a s ı n d a.

Davacı Mehme-t S. Uğraşın
Davalı ve Başsavcılık adına Başsavcı Yardımcı Muavini
Müjgan Irkad
İlgili şahıs (Soner Vehbi) no. 1
İlgili şahıs (İsmet Akim) no.2'yi temsilen Av. Kıvanç M. Rıza

--------------

K A R A R
KONU:
Değiştirilmiş şekliyle 18/1978 sayıl-ı Sayıştay Yasasının (bundan sonra sadece İlgili Yasa olarak anılacaktır) 6. maddesinin 1. fıkrası ile 7. maddesinin 1. fıkrasında yer alan ".... Bu üyeler Sayıştay kadrosundaki denetçiler arasından Bakanlar Kurulu tarafından atanır" kuralının Anayasanın, -1, 3(4), 4, 5, 7, 8, 78, 120, 121 ve 132. maddelerine aykırı olup olmadığı.

I. OLAY:
Havaleyi isteyen Davacı, Nisan 1976 tarihinden bu yana Sayıştayda denetçi olarak çalışmaktadır. Cumhuriyet Meclisi 23 Haziran 1997 tarihinde yaptığı birleşimde Sayıştay- Başkanını ve 7 Temmuz 1997 tarihli birleşimde de Sayıştay üyesini seçmişti. Sayıştay Başkanı ve üyesinin Cumhuriyet Meclisi tarafından seçilmesine Esas Yasanın 6(1) ve 7(1) maddeleri cevaz veriyordu.

Davacı, Meclisin bu kararlarına karşı YİM 134/97 say-ılı davayı açtı ve bunların hükümsüz ve etkisiz olduğuna ve herhangi bir sonuç doğuramıyacağına karar verilmesini talep etti. Davanın duruşmasına geçildiği zaman Davacı İlgili Yasanın önceki 6(1) ve 7(1) maddelerinin Anayasaya aykırı olduğunu iddia edere-k konunun Anayasa Mahkemesine havale edilmesi isteminde bulundu. Yapılan havale sonucu tarafları dinleyen Anayasa Mahkemesi olarak oturum yapan Yüksek Mahkeme 30.6.1999'da verdiği A.M. 1/99 D.3/99 sayılı kararında, İlgili Yasanın önceki 6(1) ve 7(1) madde-lerini Anayasaya aykırı buldu.

Anayasa Mahkemesinin yukarıdaki kararından sonra Yasama Meclisi 50/99 sayılı Sayıştay (Değişiklik) Yasasını 19.10.1999'da kabul etti. Bu Değişiklik Yasası ile İlgili Yasanın önceki 6(1) ve 7(1) maddeleri ilga edilerek onla-rın yerine yeni 6(1) ve 7(1) maddeleri kondu. Bu yeni maddeler, Sayıştay Başkan ve Üyesinin ilk seçilmelerinde Bakanlar Kurulu tarafından yapılmasını öngördü. Sözü edilen değişiklikten sonra Bakanlar Kurulu 17.11.1999 tarihinde aldığı E-2104-99 sayılı ka-rarla Sayıştay Başkanını, E-2105-99 sayılı kararla da Sayıştay Üyesini seçti.

Davacı, Bakanlar Kurulunun yukarıda sözü edilen kararları aleyhine Yüksek İdare Mahkemesi olarak görev yapan Yüksek Mahkemeye başvurdu ve bu kararların hükümsüz ve etkisiz oldu-ğuna ve herhangi bir sonuç doğuramıyacağına ilişkin karar verilmesi isteminde bulundu. Davanın duruşmasında Davacı 50/99 sayılı Sayıştay (Değişiklik) Yasasıyla getirilen ve Sayıştay Başkan ve Üyelerinin Bakanlar Kurulu tarafından seçilmesini öngören İlgil-i Yasanın 6(1) ve 7(1) maddelerinin Anayasanın, yukarıda KONU altında serdedilen maddelerine aykırı olduğunu ileri sürerek konunun, Yüksek Mahkemeye, Anayasa Mahkemesi olarak, havale edilmesini talep etti. Yüksek İdare Mahkemesi de, İlgili Yasanın 6(1) ve- 7(1) maddelerinin taraflar arasındaki ihtilâfın hallinde etken olduğu kanaatına vardı ve talep uyarınca, konuyu, Anayasa Mahkemesine sundu.

II. İDDİANIN GEREKÇESİ:
Davacının iddiasının gerekçesi özetle şöyledir:
Sayıştay Başkan ve üyelerinin ifa ettiği -görev kamu görevidir. Kamu görevlileri, genelde, Anayasanın 121. maddesine göre bağımsız organ olan Kamu Hizmeti Komisyonu tarafından atanırlar veya atanmaları gerekir. Kamu görevi ifa edip de Komisyonun atayamıyacağı zümreyi yine 121. madde göstermiştir-. Bunlar istisnalardır. Sayıştay Başkan ve üyeleri bu istisnalar arasında görülmemektedir.

Anayasanın 121. maddesinde görülen istisnalardan başka, Anayasanın "diğer kurallarına" bakıldığında Sayıştay Başkan ve üyelerinin nasıl atanacaklarına ilişkin, A-nayasanın 132. maddesi dışında, özel bir kural bulunmadığı görülecektir. Anayasanın 121. maddesinde belirtilen istisnalar arasında, örneğin Yüksek Yönetim Denetçisi de (Ombudsman) yoktur. Ne varki, Anayasa Ombudsmanın nasıl atanacağını doğrudan doğruya 1-14. madde ile bizzat kendisi belirlemiştir. Anayasa koyucusu Sayıştay Başkan ve denetçilerinin Kamu Hizmeti Komisyonu tarafından atanmasını istememiş olsaydı, Ombudsmanın atanmasında yapılan anayasal düzenlemeye benzer özel bir düzenleme yapacaktı. Ayni -argüman Yüksek Adliye Kurulunda görev yapan Meclis, Baro ve Cumhurbaşkanının temsilcilerinin atanmaları için de geçerlidir. Anayasanın 121. maddesinin 2. fıkrasının saklı tuttuğu bazı sınıfların yanında Anayasanın saklı tuttuğu başka sınıfları yine ayni m-addede yer alan "diğer kurallar" söz dizisi belirlemektedir. "Diğer kurallar" denirken Anayasanın atamaya ilişkin düzenlemeyi bizzat kendisinin yapmayı uygun gördüğü
başka kurallar kastedilmektedir. Örneğin Ombudsmanın ve Silâhlı Kuvvetler Komutanının (m-adde 117) atanmasına ilişkin yapılan düzenlemeler gibi.

Sayıştayla ilgili Anayasal düzenleme Anayasanın 132. maddesinde görülmektedir. Bundan başka Sayıştay Başkan ve üyelerinin, 114. maddede olduğu gibi, nasıl atanacağına dair açık bir ifade yoktur. -Atanacakların yasa ile düzenleneceğinden söz edilmektedir. Anayasanın 132. maddesinin vermediğini, Yasama Organı yasa ile veremez. Bu madde öne sürülerek yasa ile istisna veya muafiyet yaratılamaz ve Sayıştay Başkan ve üyelerinin Kamu Hizmeti Komisyonu t-arafından atanma yetkisi komisyondan alınamaz meğerki bunu bizzat Anayasanın kendisi açık seçik bir şekilde düzenlemiş olsun.

Kamu Hizmetleri Komisyonuna Anayasa ile verilen atama görevi yasa ile alınıp başka herhangi bir makama verilemez. Oysa ha-vale konusu Yasanın ilgili maddeleri bunu yapmaya yöneliktir. Bu nedenlerle söz konusu maddeler Anayasanın 121 ve 132. maddelerine aykırıdır.

50/99 sayılı Değişiklik Yasasıyla gizli bir amaç güdülmektedir. Gizli amaç ise yasanın yürürlüğe girdiği zaman- görevde bulunan Sayıştay Başkan ve üyelerinin seçilebilmelerini gerçekleştirmektir. Bu husus yasaların objektif olması ve herkese karşı eşit uygulanması gerektiğini öngören Anayasanın 8. maddesine, hukuk devleti ilkesini öngören 1. maddesine aykırıdır.
-
Davalının iddialarının gerekçesi özetle şöyledir:
Anayasanın 121. maddesine göre Kamu Hizmeti Komisyonu kamu görevlilerini atayacak tek yetkili organdır. Bu organın, kamu görevi yapmalarına rağmen, atayamıyacağı kişi veya zümre vardır. Bu zümrenin atan-ması Komisyonun yetkisi dahilinde değildir. Bu zümreler istisna teşkil etmektedir. Anayasa bunu böyle uygun bulmuş ve açıkça ifade etmiştir. İstisnalar arasında Sayıştay
Başkan ve üyelerinin atanmaları yer almamaktadır. Sayıştayın Başkan ve üyelerinin- atanmalarına ilişkin Anayasal kural Anayasanın 132. maddesidir. Bu madde de Sayıştay Başkan ve üyelerinin atanmalarını yasa ile düzenlenmesini öngörmektedir. 50/99 sayılı Yasa da Anayasanın öngördüğü yasadır.

Anayasa Bakanlar Kurulunun yetki ve görevl-erini düzenlememektedir. Anayasanın 107. maddesine göre Başbakan Bakanlar Kurulunun genel siyasetinin yürütülmesini ve yasaların uygulanmasını sağlar. Başbakan Bakanlar Kuruluna başkanlık eder. Başbakanın görev, yetki ve sorumluluğu 107. maddede görülme-ktedir. Bu yetkilere ek olarak Başbakan kendisine yasa ile verilen yetkileri de kullanır. 50/99 sayılı Değişiklik Yasası Sayıştay başkan ve üyelerinin atanmalarını Başbakanın başkanlığını yaptığı kollektif organ olan Bakanlar Kuruluna vermiştir. Bunda A-nayasaya ters bir durum yoktur.

AM 1/99 D. 3/99 sayılı Anayasa Mahkemesi kararında, karara bağlanan nokta, Sayıştay Başkan ve üyelerinin atanmalarının yasa ile yapılamıyacağı değil de atanmaların Yasama Meclisi tarafından yapılamıyacağıdır. Çünkü Yasama- Meclisinin görevi Anayasanın 78. maddesinde yer almaktadır ve bunlar arasında Sayıştay Başkan ve üyelerinin atanmaları yoktur.

Bakanlar Kurulunun önceki Sayıştay Başkan ve üyesini seçip seçmemesi kendi takdirine kalmış bir husustur.

3. İlgili şahı-s İsmet Akim tarafından bulunan Avukatın iddialarının gerekçesi özetle şöyledir:
İlgili şahıs savcılığın iddia ve görüşlerini benimsedi. Ayrıca şunları ekledi; Anayasanın 121. maddesinde kamu görevlilerinin atanmalarını bağımsız bir organ tarafından yapı-lmasını öngörmesine karşın, Sayıştay Başkan ve üyelerinin
bağımsız bir organ tarafından yapılması gerektiğinden söz etmemektedir. Onların atanmalarının yasa ile düzenlenmesini Anayasanın kendisi uygun görmüştür.

Bağımsız organın atama yetkisine girmeye-n istisnalar sadece 121. maddede belirtilenlerden ibaret değildir. Nitekim 121. maddenin 2. fıkrasında bağımsız organın atayamıyacağı zümreler sayıldıktan sonra bunlarla yetinilmemiş daha ileri gidilerek bağımsız organın atama yetkisine girmeyecek kimi a-tamaları Anayasada yer alan "diğer kurallar"la belirlemeyi saklı tutmuştur. Bu konuda Anayasal kural olan 132. madde açıktır. Bu madde Sayıştay başkan ve üyelerinin atanmalarının yasa ile yapılabileceğini öngörmektedir. Bu hükme başka anlamın verilmesi- hatalı olur.

Yasada saklı bir amaç yoktur. Meclisin önceki iradesine saygı duyulmuştur. Eski Sayıştay başkan ve üyelerinin atanması Meclisteki tüm partilerin görüş birliği ve Bakanlar Kurulunun iradesiyle gerçekleşmişti. Oybirliği olan bu konuda gizl-i amaç aranmaz.

III. İLGİLİ YASA METİNLERİ:
50/99 sayılı Sayıştay (Değişiklik) Yasasının 6(1) ve 7(1) maddeleri aynen şöyledir:
"6 (1) Sayıştay Başkanı Bakanlar Kurulu tarafından atanır.
................
................"


"7 (1) Sayıştay üyelerini-n sayısı ikidir. Bu üyeler Sayıştay kadrosundaki denetçiler arasından, Bakanlar Kurulu tarafından atanır.
................
................"


IV. İLGİLİ ANAYASA METİNLERİ:
"Madde 1.
Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Devleti, demokrasi, sosyal adale-t ve hukukun üstünlüğü ilkelerine dayanan lâik bir Cumhuriyettir."


"Madde 3.
...........
-...........-
-...........-
Hiçbir organ, makam veya merci, kaynağını bu Anayasadan almayan bir yetki kullanamaz."


"Madde 4.
Yasama yetkisi, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti halkı adına Cumhuriyet Meclisinindir."


"Madde 5.
Yürütme yetkisi ve görevi, Cumhurbaşkanı ve Bakanlar Ku-rulu tarafından Anayasa ve yasalara uygun olarak kullanılır ve yerine getirilir."


"Madde 7.
Yasalar Anayasaya aykırı olamaz.
(2)Anayasa kuralları, yasama, yürütme ve yargı organlarını, Devlet yönetimi makamlarını ve kişileri bağlayan temel hukuk kura-llarıdır."


"Madde 8.
(1)Herkes, hiçbir ayırım gözetilmeksizin, Anayasa ve yasa önünde eşittir. Hiçbir kişi, aile, zümre veya sınıfa ayrıcalık tanınamaz.
(2)Devlet organları ve yönetim makamları, bütün işlemlerinde yasa önünde eşitlik ilkesine uygun- olarak hareket etmek ve ayrıcalık yapmamak zorundadırlar.
(3)Ekonomik bakımdan güçsüz olanların Anayasa ve yasalar ile elde ettikleri veya edecekleri kazanımlar, bu madde ileri sürülerek ortadan kaldırılamaz."


"Madde 78.
Cumhuriyet Meclisinin göre-v ve yetkileri, yasa koymak, değiştirmek ve kaldırmak; Bakanlar Kurulunu ve Bakanları denetlemek; Bütçe ve kesin hesap yasa tasarılarını görüşmek ve kabul etmek; para basılmasına ve savaş ilânına karar vermek; uluslararası andlaşmaların onaylanmasını uygun- bulmak; kalkınma plânlarını onaylamak; genel ve özel af ilânına, mahkemelerce verilip kesinleşen ölüm cezalarının yerine getirilmesine karar vermek ve Anayasanın diğer maddelerinde öngörülen yetkileri kullanmak ve görevleri yerine getirmektir."


"Madde -120.
(1)Devletin genel yönetim ilkelerine göre yürütmekle yükümlü olduğu kamu hizmetlerinin gerektirdiği asıl ve sürekli görevler, kamu görevlileri eliyle yürütülür.
(2) Kamu iktisadi teşebbüslerinin ve diğer kamu tüzel kişilerinin, -genel yönetim ilkelerine göre yürütmekle yükümlü oldukları kamu hizmetlerinin gerektirdiği asıl ve sürekli görevler ise diğer kamu personeli eliyle yürütülür."


"Madde 121.
............
(2)Kamu görevlilerinin atanmalarını, onay-lanmalarını, sürekli ve emeklilik hakkı kazandıran kadrolara yerleştirilmelerini, terfilerini, nakillerini, emekliye sevklerini, uyarma ve kınama cezasını gerektiren disiplin işlemleri dışında, azil ve görevden uzaklaştırma dahil diğer tüm disiplin iş-lemlerini yapmak üzere tarafsız ve bağımsız organ veya organlar kurulur. Bu organ veya organların kuruluş ve işleyişi belirli kamu görevlileri kesimi için, hizmet özellikleri gözetilerek ayrı düzenlemeler yapılmasına olanak tanıyacak biçimde, yasa il-e düzenlenir.
Yargıçlar, savcılar, silâhlı kuvvetler mensupları ve polis mensupları hakkındaki kurallar ile Anayasanın bu konudaki diğer kuralları saklıdır.
(3)................
(4)................
(5)................
(6)...............-."


"Madde 132.
(1)Mali denetim organı olan Sayıştay, Kamu gelir ve giderlerini denetler ve sonucu bir raporla Cumhuriyet Meclisine ve Bakanlar Kuruluna bildirir. Mali konularda Cumhuriyet Meclisine ve Bakanlar Kuruluna yardım eder.
Sayıştayın başkan v-e üyelerinin nitelikleri, atanmaları, kuruluş ve işleyişi yasa ile düzenlenir."



V. İNCELEME:
Taraflar, Başsavcılık ve İlgili Şahıs tarafından ileri sürülen sav ve görüşler ile İlgili Yasa ve Anayasa metinleri incelendikten sonra gereği düşünüldü.

Dev-letin Mali denetim organı olan Sayıştay Anayasal bir kuruluştur. Anayasal konumu ve ifa ettiği görevin niteliği onun bağımsız bir kuruluş olmasını gerektirir. Nitekim 18/78 sayılı Sayıştay Yasasının 5. maddesi Sayıştayın bağımsız olduğunu vurgulamaktadır-.

Anayasanın 120 ve 121. maddeleri, sair hususlar yanında, Devletin genel yönetim ilkelerine göre yürütmekle yükümlü olduğu kamu hizmetlerinin gerektirdiği asıl ve sürekli görevleri ifa eden kamu görevlilerinin bağımsız organ veya organlar tarafından a-tanacağına amirdir. Kamu görevi yapmalarına rağmen bazı kamu görevlilerin örneğin yargıç ve savcıların bu tür organ veya organlar tarafından atanamıyacakları 121. maddenin 2. fıkrası tarafından öngörülmüştür. Kamu görevlilerini atayan organ veya organlar-ın yani halen bu görevi yapan Kamu Hizmeti Komisyonunun (KHK) atayamıyacağı zümreler arasında Sayıştay ve üyeleri yoktur. Bu da ilk nazarda K.H.K.'nun Sayıştay ve üyelerini atayabileceği anlamına gelebilir. Ancak akla şu soru gelir; Şayet 121. madde K.H-.K.'nuna Sayıştay ve üyelerini atama yetkisini veriyorsa, Sayıştay Başkan ve üyelerinin atanmalarının yasa ile düzenleneceğinin ayrıca 132. maddede ifade edilmesine ne gerek vardı?

Öyle görülüyor ki bu konudaki belirsizlik KTFD Anayasasına kadar uzanmakt-adır. Şöyle ki: Bilindiği gibi KTFD Anayasasında Sayıştay Başkan ve üyelerinin atanmalarını 99. madde düzenlemekte idi ve bu madde şimdiki Anayasanın Sayıştay ile ilgili olan 132. maddesi ile tıpatıp aynidir.

18/78 sayılı Sayıştay Yasası 1978'de yürürlü-ğe girmiştir. 18/78 sayılı Sayıştay Yasası, 50/99 sayılı yasa ile değiştirilene kadar, Sayıştay Başkan ve üyelerinin atanmalarının Yasama Meclisince yapılmasını öngörüyordu. Nitekim de bu atamalar geçmişte Meclis tarafından yapılmıştı. Bu atamalara zama-nında herhangi bir itiraz yapılmadı. Daha sonra 1985'de KKTC Anayasası kabul edilip yürürlüğe girdi. Anayasanın Sayıştayla ilgili maddesinde, sayısı dışında, hiç bir değişiklik yapılmadı. Diğer bir ifade şekli ile, Sayıştay Başkan ve üyelerinin atanmala-rını Meclis tarafından yapılabileceği varsayılarak kabul edildi. Ne var ki Anayasa Mahkemesi, yapılan bir havalede, 30.6.1999 tarihinde verdiği AM 1/99, D.3/99 sayılı kararında Yasama Meclisine Sayıştay Başkan ve üyelerinin atama yetkisini veren 18/78 Say-ıştay Yasasının 6(1) ve 7(1) maddelerini Anayasaya aykırı buldu. Yasama Meclisi, Mahkemenin kararına uygun olarak bu kez Sayıştay Başkan ve üyelerinin atanmalarını Bakanlar Kurulunun yapabilmesine olanak sağlamak için 50/99 sayılı Yasayı kabul etti.

Mah-kememiz sözü edilen AM 1/99 D.3/99 sayılı kararında, Yasama Meclisinin yetkilerinin Anayasanın 78. maddesi ile düzenlendiğini ve bunlar arasında Sayıştay Başkan ve üyelerinin atanmaları yer almadığından hareketle ilgili yasa maddelerini Anayasaya aykırı bu-lmuştu.

Cumhuriyet Meclisinin görev ve yetkileri Anayasanın 78. maddesi ile düzenlenmiştir. Bakanlar Kurulunun görev ve yetkilerine ilişkin benzeri bir madde Anayasada olmadığı gibi böyle bir düzenleme özel olarak bir yasa ile de yapılmamıştır.

Bakan-lar Kurulu yürütmeyi temsil etmektedir. Başbakan tarafından atanan ve Cumhurbaşkanı tarafından onaylanan Bakanlar Kurulu siyasal bir organ olup bir partinin veya koalisyon olması halinde birden fazla siyasal partinin siyasal, sosyal ve ekonomik politikası-nı saptar ve yürütür. Mevzuatın elverdiği ölçüde Bakanlar Kurulu kimi yönetim kurullarına atamalar da yapabilir. Örneğin Vakıflar Örgütü ve Din İşleri Yönetim Kurulunun Bakanlar Kurulu tarafından atanması gibi. Böyle bir yetki Bakanlar Kuruluna Vakıflar- ve Din İşleri Dairesi (Kuruluş, Görev ve Çalışma Esasları) Yasasının 9. maddesi ile verilmiştir. Sayıştay Başkan ve üyelerinin atanmaları basit bir atamadan öte son derece önemli bir olaydır. Anayasal bir organın işleyişine hayat verecek Başkan ve üyele-rin atanmalarında Anayasanın 132. maddesinin özü ve bu maddenin güttüğü amaç dikkate alınmalıdır. O halde yanıtlandırılması gereken soru şudur: Görevleri icabı Yasa ve Anayasa gereği bağımsız konumları dolayısıyle, Sayıştayın Başkan ve üyelerinin siyasal -bir organ olan Bakanlar Kurulunca atanmaları Anayasanın 132. maddesinin ruhuna uygunmudur?

Bir kurumun veya kuruluşun bağımsız olabilmesi büyük ölçüde, o kuruluşun oluşumuna katkıda bulunan organların niteliğine de bağlıdır. Sayıştayın Anayasa gereği, i-fa ettiği görev dikkate alınırsa bağımsız nitelikte bir kuruluş olması hem yasa gereği hem de Anayasaya göre bir gerektir. AMKD sayı 27, 1. cilt, s.423 de yayımlanan E.1990/39 K.1991/21 sayılı kararda karşıoy yazısında Mahkeme Başkanı Sayın Yekta Güngör Ö-zden ve üç yargıç sayfa 459 ve 460 da Sayıştayın konumu ile ilgili olarak şu görüşlere yer verdiler;
"...........
1. Sayıştay, genel ve katma bütçeli kurumların tüm gelir ve giderleriyle mallarını TBMM adına denetleyerek buna bağlı işlemleri gerçekleşt-irmekle yükümlü bir kuruluştur. Denetleme, sorumluları saptama ve yaptırımları uygulama işlevi yasama organı adına yapılsa da bağımsız niteliği etkilemez. Bağımsızlık, Sayıştay'ın yapısından çok işlevinin özelliğindedir. Çalışmalarında yasama ve yürütme- gücüne bağımlı olmamayı anlatan bu durum, Başkan ve üyelerinin siyasal iktidarın her türlü etkisinden uzak seçilmelerini gerektirir. ......"




"..... Yargı organlarında, benzer kuruluşlarda ve bağımsız işler yapacak öbür kuruluşlarda siyasal etkinlik sa-ğlama, yandaş artırma gibi çabalar herkese zarar veren sakıncalı girişimlerdir. İşleve uygun nitelik koşulu en yararlı ölçüdür. Siyasal oluşum, eğilim ve akımlarla hiçbir ilgisi ve ilişkisi olmamak gereken, yansız tutumu, bilgisi ve deneyimiyle hizmet ve-rmekle onur duyacak görevlileri de gölgeleyecek düzenlemeler, aykırılıktan kurtulamazlar. İstediğini seçme, atama ya da yerleştirme amacı, kuruluşları sarsar. Bu tür durumlardan kaçınmak bir anayasal gerektir. Bunun dayanakları da, dava konusu madde içi-n, 70. ve 160. maddelerdir. Özellik ve özgürlük gözetilmezse hizmet gereğine uyulmamış olunur. Sayıştay'a siyasetin ya da başka bir bağlılığın gölgesi düşmemeli, saygınlığı her yönden korunup artırılmalıdır. ......."


Hemen ilâve edilmesi gerekirki yuk-arıya çıkarılan ve paylaştığımız görüşler karşıoy yazısında yer almakla birlikte, bunların aksini savunan görüş ve iddialar, diğer bir ifade şekli ile Sayıştayın konumunun ve işlevinin bağımsız olduğu görüşünün aksi, çoğunluk kararında dile getirilmemiştir-.

Kanımızca Sayıştay Başkan ve üyelerinin bağımsız konumları titizlikle korunmalıdır. Atanmaları, özellikle, siyasal bir organ tarafından yapılarak bu anayasal organın işlevine gölge düşürülmemelidir. Cumhuriyetin temel yapısını oluşturan bütün anayasa-l kuruluşların yasal düzenlemelerin de, onları amaçlarından uzaklaştıracak bir yapıya yöneltmek bu kuruluşların kuruluşuna yön veren Anayasa maddelerine aykırılık teşkil eder.

Kanımızca Sayıştay Başkan ve üyelerin atanmaları ancak yetkili ve bağımsız bir- anayasal organ veya merci tarafından yapılabilir. Yukarıda referansı verilen T.C. Anayasa Mahkemesinin kararının 455. sayfasında açıklıkla ifade ettiği gibi "Anayasa, Sayıştay Başkan ve üyelerinin seçimi konusunda açık kural koymamıştır. Ancak bu konuda- yasa ile yapılacak düzenlemenin de Sayıştaya ilişkin Anayasanın 160. maddesi(nin) ............. özüne ve sözüne uygun olması gerekir." Anayasanın 132. maddesinin özü gözardı edilerek sadece sözüne bakılarak Anayasada bağımsızlığı tescil edilmeyen bir ata-ma merciinin yasa ile belirlenebileceğini kabul etmek, Sayıştayın Anayasal konumuna gereken önemi vermemek anlamına gelir. Aksini savunmak yasanın, herhangi bir bakanlığın veya hatta çok daha alt düzeyde bir birimi atama mercii olarak belirleyebileceği an-lamına gelir ki bunun kabulü, Sayıştay Başkan ve üyelerinin konumları dikkate alındığında Anayasanın 132. maddesinin ruhuna aykırılık teşkil eder.

İlgili Yasanın 7(2) maddesi Bakanlar Kurulunun sadece Cumhuriyet Meclisinin önereceği kişiler arasından Say-ıştay Başkanını atayabileceğini öngörmektedir. Davacı, Meclisin Bakanlar Kuruluna aday önerme yetkisinin Anayasanın 78. maddesine aykırı olduğunu savundu. Bu argümanda ilk nazarda bir gerçek payı görülmekle birlikte Anayasa Mahkemesine yapılan havalede İ-lgili Yasanın 7. maddesinin 2. fıkrası konu edilmediği için Mahkememiz bu konuda kesin bir yargıda bulunamaz.

İlgili Yasanın havale konusu edilen maddeleri Anayasaya aykırı bulunduğundan, İlgili Yasanın soyutluğu ve genelliği ilkesine ters düştüğüne iliş-kin Davacının görüş ve iddiaları üzerinde, yukarıda serdedilen görüşler dolayısıyle, ayrıca durulmasına gerek görülmemiştir.

Yukarıda söylenenler ışığında Sayıştay Başkan ve Üyelerinin Bakanlar Kurulunca atanmasına cevaz veren İlgili Yasanın havale konu-su edilen 6(1) maddesi ile 7(1) maddesinin konu edilen kuralının Anayasanın 132(2) maddesine aykırı olduğuna karar verilmesi gerekir. Bu sonuca vardıktan sonra havale konusu edilen mevzuatın Anayasanın diğer kurallarına aykırı olup olmadığının ayrıca inc-elenmesine gerek duyulmamıştır.



SONUÇ:
Sonuç olarak, yukarıda söylenenler ışığında Değiştirilmiş şekliyle 18/1978 sayılı Sayıştay Yasasının 6. maddesinin 1. fıkrası ile 7. maddesinin 1. fıkrasında yer alan "Bu üyeler,
Sayıştay kadrosundaki denetçiler -arasından Bakanlar Kurulu tarafından atanır" kuralının, Anayasanın 132(2) maddesine aykırı olduğuna, oybirliği ile, karar verildi.




Salih S. Dayıoğlu Taner Erginel
Başkan Yargıç




Metin A. Hakkı - Mustafa H. Özkök Gönül Erönen
Yargıç Yargıç Yargıç


27 Aralık, 2001.

-


14



-


Full & Egal Universal Law Academy