Anayasa Mahkemesi Numara 6/1998 Dava No 1/1999 Karar Tarihi 29.04.1999
Karar Dilini Çevir:
Anayasa Mahkemesi Numara 6/1998 Dava No 1/1999 Karar Tarihi 29.04.1999
Numara: 6/1998
Dava No: 1/1999
Taraflar: Çağ-Sen ile Cumhuriyet Meclisi
Konu: Geçici personelin istihdamı – Anayasaya aykırılık -Yorum – Yasaların veya kurallarının Anayasaya uygun olarak yorumlanması gereği.
Mahkeme: A/M
Karar Tarihi: 29.04.1999

-D.1/99Anayasa Mahkemesi 6/98
ANAYASA MAHKEMESİ OLARAK OTURUM YAPAN
YÜKSEK MAHKEME HUZURUNDA.

Mahkeme Heyeti: Salih S. Dayıoğlu, Başkan, Taner Erginel, Metin A. Hakkı, Nevvar Nolan, Mustafa H. Özkök.

Anayasanın 147. maddesi hakkında.

Davacı: Kıbrı-s Türk Devlet Çalışanları Sendikası (ÇAĞ-SEN), Yönetim Kurulu Başkanı Erdinç Selasiye vasıtası ile
Şht. İbrahim Yusuf Sok. No: 7/8 Köşklüçiftlik, Lefkoşa
-ile-
Davalı: KKTC Cumhuriyet Meclisi, KKTC Başsavcılığı, Lefkoşa

- A r a s ı n d a.

Davacı tarafından Avukat Öner Ekinci
Davalı tarafından Başsavcı Yardımcısı Mehmet Ali Şefik.

-------------

K A R A R

KONU:
Davalı Cumhuriyet Meclisinin 30/6/1998 birleşiminde kabul edilerek 14 Tem-muz 1998 tarih ve 75 sayılı Resmi Gazete
Ek I'de yayımlanan 40/98 sayılı Kamu Görevlileri (DEĞİŞİKLİK NO:2) Yasasının (Bundan sonra sadece İlgili Yasa olarak anılacaktır) değiştirilmiş şekli ile 7/79 sayılı Kamu Görevlileri Yasasının (Bundan sonra sadece -Esas Yasa olarak anılacaktır) 6(2) maddesinde yer alan "GEÇİCİ PERSONEL" tanımını değiştiren 2.maddesi ile Esas Yasanın 55(4) maddesini değiştiren 3.maddesi ve bunların iptali sonucu bir anlamı kalmayacağından 1 ve 4.maddelerinin Anayasanın başlangıç




-kısmına ve 1, 3, 4, 5, 7, 8, 10, 49, 72, 78, 92, 113, 115, 120, 121, 122, 136(3) ve 150(1) maddelerine aykırı olduğu veya uygun olmadığı gerekçesi ile iptal edilmesi.

I. OLAY:
Davacı, Kuzey Kıbrıs Türk Devleti Çalışanları Sendikası (ÇAĞ-SEN) olup, Anayas-anın 147.maddesi uyarınca bu davayı açmaya ehildir.

Cumhuriyet Meclisi 30.6.1998 tarihli birleşiminde İlgili Yasayı kabul etti ve bu Yasa 14 Temmuz 1998 tarihinde Resmi Gazetede yayımlanmak suretiyle yürürlüğe girdi. Davacı İlgili Yasanın KONU altında- gösterilen maddelerinin Anayasanın yine KONU altında belirtilen maddelerine aykırı olduğu gerekçesi ve iptal edilmesi istemi ile bu davayı 12 Ekim 1998 tarihinde açtı.

II. İDDİANIN GEREKÇESİ:
Davacının iddialarının gerekçesi özetle şöyledir:
Davac-ı iki esas maddeden oluşan İlgili Yasanın muhtelif gerekçelerle Anayasanın anılan maddelerine aykırı olduğunu ileri sürmekle birlikte davanın duruşmasında Anayasaya esas aykırılık iddiasını aşağıya çıkarılan gerekçeler üzerinde topladı:

(a)Geçici Persone-l alımında Personel Dairesinin uygunluk bildirimini vermesi gerekir görülürken, bu bildirimin hangi esas veya kriterlere göre verileceği yasada belirtilmemiştir. Bu husus Personel Dairesinin keyfi bir şekilde hareket etmesine fırsat verir. Oysa Anayasanı-n 1.maddesinde yer alan hukuk devleti kavramı keyfiliği reddeden bir ilkedir.





(b)Geçici Personelin yasaya bağlı kurumlarca işe alınmaları da keyfiliğe açıktır. Herşeyden önce işe alınacaklardan aranan tek nitelik Çalışma Dairesinde işsiz olarak kayı-tlı olmalarıdır. Bu tek vasıf, ilgili kurumlara, işsiz olarak kayıtlı olmaları koşulu ile dilediği kimseyi geçici personel olarak alma yetkisi tanımaktadır. İstismara ve keyfiliğe çok açık olan böylesine bir duruma hukuk devleti ilkesi cevaz vermez. Bun-a izin verilmesi halinde iktidarda olan Siyasal Partilere, partililerini veya sempatizanlarını açıkça kayırma fırsatı verilmiş olur. Keza bu gibi işe alınmalar da yargı denetimine tabi tutulamazlar. Hukuk devleti kavramının öğelerinden biri de yasaların,- kişiler gözetilmiyerek, kamu yararına olmalarıdır.

(c)İlgili Yasanın 2.maddesinin 2.paragrafı geçici personelin görev sürelerinin bir bütçe yılını aşmayan süre için uzatılabileceğini öngörmektedir. Bu paragraf ilgili kuruma geçici personelin istihdamın-ı her yıl uzatma hakkı bahşederken, bir yerde ilgili personele istihdam garantisi
vermektedir. Bu husus boş olan ve doldurulması gereken kadroların tarafsız organ olan Kamu Hizmetleri Komisyonu tarafından doldurulmasını engeller. Nitekim halen binlerce -geçici personel yıllarca bu şekilde istihdam edilmektedir.

(d)Geçici Personelin istihdamı yenilenerek uzatılması halinde ona ödenecek maaşı Bakanlar Kurulunun saptayacağı öngörülürken bu yetkinin sınırları çizilmeyerek Bakanlar Kuruluna keyfi hareket e-tme fırsatı verilmektedir. Yasama organı yetki devrederken çerçeveyi belli etmediği için Anayasanın 78.maddesine ters düşmüştür.






(e)İlgili Yasanın 3.maddesi Sözleşmeli Personelin kadro ve ödeneğinin Bütçe Yasasında her kurumun altında yer almasını -öngörür. Bütçe Yasası, türü ve geçirilmesinde uygulanan yöntem dolayısıyle, diğer yasalardan farklıdır. Bütçe Yasası sadece bütçeye ilişkin Devletin gelir ve giderlerini içeren veya içermesi gereken bir yasadır. Dolayısıyle bütçe yasasında kadro ve bunl-ara bağlı cetvellerin yer alması olanaksızdır.

Davacı, davanın duruşmasında Anayasaya aykırılık savını esas itibarıyle Anayasanın 1, 8, 72, 120 ve 121. maddelerine dayandırdı.

II. Davalının iddialarının gerekçesi özetle şöyledir:
Anayasanın 72 ve 113.m-addelerinde ifadesini bulan kamu görevi dava konusu edilen "geçici personelle" bir ilgisi yoktur. Aslında, gerek geçici personel ve gerekse sözleşmeli personelin 7/79 sayılı Kamu Görevlileri Yasasında yer almamaları gerekir. Onların durumu ayrı bir yasa -ile düzenlenmelidir. Anayasanın 121.maddesindeki kamu görevlileri sözcüklerine dar bir tefsir uygulanmalıdır. Dar bir tefsire tabi tutulması halinde geçici veya sözleşmeli personel Anayasanın 72, 113 ve 121.maddeleri koruması altına girmezler.
Çünkü 7/79- sayılı Kamu Görevlileri Yasası kapsamında olan kamu görevlilerine uygulanan mevzuat, örneğin disiplin işlemleri izinler v.b hak ve yükümlülükler geçici ve sözleşmeli personele uygulanamaz.

Geçici personelin ödenekleri bütçede global bir miktar olarak be-lirlenir. Esasen bunun aksi düşünülemez çünkü geçicilerin ne vakit ve ne maksatla ve ne kadar süre için istihdam edilecekleri önceden belli değildir. Ayrıca onlara




ödenecek miktarların da önceden belli olması da olanaksızdır. Geçici Personelin alım-ında bazı kıstasların öngörülmediği doğrudur. Ancak ihtiyaç doğmadan kıstaslar da belli olamaz.

Sözleşmeli Personelin sadece kadro sayısı ve ödeneği bütçede yer aldı. Dolayısıyle bütçe yasasına aykırı bir durumu yoktur. Bütçe ile ilgili olmayan husus-ların bütçe yasasında yer alması düşünülemez.

III. İLGİLİ YASA METİNLERİ:
40/98 sayılı Yasanın 2 ve 3. maddeleri aynen şöyledir:
"2.Esas Yasa, 6'ncı maddesinin (2)'nci fıkrasında yer alan "Geçici Personel" tanımı kaldırılmak ve yerine aşağıdaki ye-ni "Geçici Personel" tanımı konmak suretiyle değiştirilir:
"Geçici Personel", Bütçede ödeneği bulunan, Bütçe Yasasında tanımlanan ve bir Bütçe Yılını aşmayan geçici süreler için ve tamamen geçici nitelikteki kamu hizmetlerini sürdürmek üz-ere, Personel Dairesinin uygunluk bildirimi ile Maliye İşleri ile ilgili Bakanlığın, mali açıdan belirteceği uygunluk bildirimine dayanılarak Çalışma Dairesinde işsiz olarak kayıtlı bulunanlar arasından bu Yasaya bağlı kurumlarca hizm-ete alınan ve işçi sayılmayan kişileri anlatır.
Tamamen geçici statüde istihdam edilen, geçici personelin görev süreleri yukarıdaki şartlara bağlı olarak uzatılabilir. Böyle bir uzatma halinde maaşlarının düzenlenmesinde Bakanlar- Kurulu yetkilidir.

3.Esas Yasa, 55'inci maddesinin (4)'üncü fıkrası kaldırılmak ve yerine aşağıdaki yeni (4)'üncü fıkra konmak suretiyle değiştirilir:
(4)Sözleşmeli Personelin kadro ve ödeneği, Bütçe Yasasında her kurumun altında yer a-lır."









IV. İLGİLİ ANAYASA METİNLERİ:
Madde 1.
Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Devleti, demokrasi, sosyal adalet ve hukukun üstünlüğü ilkelerine dayanan lâik bir Cumhuriyettir.

Madde 8.
(1)Herkes, hiçbir ayırım gözetilmeksizin, Anayasa- ve yasa önünde eşittir. Hiçbir kişi, aile, zümre veya sınıfa ayrıcalık tanınamaz.
(2)Devlet organları ve yönetim makamları, bütün işlemlerinde yasa önünde eşitlik ilkesine uygun olarak hareket etmek ve ayrıcalık yapmamak zorundadırlar-.
(3)Ekonomik bakımdan güçsüz olanların Anayasa ve yasalar ile elde ettikleri veya edecekleri kazanımlar, bu madde ileri sürülerek ortadan kaldırılamaz.

Madde 72.
Her yurttaş, kamu görevlerine girme hakkına sahiptir.
Hizmete alınmada, ödevi-n gerektirdiği niteliklerden başka hiçbir ayırım gözetilemez.

Madde 120.
Devletin genel yönetim ilkelerine göre yürütmekle yükümlü olduğu kamu hizmetlerinin gerektirdiği asıl ve sürekli görevler, kamu görevlileri eliyle yürütülür.
Kamu iktisadi teşebbüs-lerinin ve diğer kamu tüzel kişilerinin, genel yönetim ilkelerine göre yürütmekle yükümlü oldukları kamu hizmetlerinin gerektirdiği asıl ve sürekli görevler ise diğer kamu personeli eliyle yürütülür.

Madde 121.
Kamu görevlilerinin nitelikleri, atanmaları-, görev ve yetkileri, hakları ve yükümlülükleri, aylık ve ödenekleri ve diğer özlük işleri yasa ile düzenlenir.
Kamu görevlilerinin atanmalarını, onaylanmalarını, sürekli ve emeklilik hakkı kazandıran kadrolara yerleştirilmelerini, terfilerini, nakillerini-, emekliye sevklerini, uyarma ve kınama cezasını gerektiren disiplin işlemleri dışında, azil ve görevden





uzaklaştırma dahil diğer tüm disiplin işlemlerini yapmak üzere tarafsız ve bağımsız organ veya organlar kurulur. Bu organ veya organların kuru-luş ve işleyişi, belirli kamu görevlileri kesimi için, hizmet özellikleri gözetilerek ayrı düzenlemeler yapılmasına olanak tanıyacak biçimde, yasa ile düzenlenir. Yargıçlar, savcılar, silâhlı kuvvetler mensupları ve polis mensupları hakkındaki kurall-ar ile Anayasanın bu konudaki diğer kuralları saklıdır.
Diğer kamu personelinin nitelikleri, atanmaları, görev ve yetkileri, hakları ve yükümlülükleri, aylık ve ödenekleri ve diğer özlük işleri, bu personelin bağlı oldukları kurumlarca yürütülen hizmetleri-n özelliklerine göre yasalarla düzenlenir.
Kamu görevlileri ile diğer kamu personeli hakkında yapılacak disiplin kovuşturmalarında isnat olunan hususun ilgiliye açıkça ve yazılı olarak bildirilmesi, yazılı savunmasının istenmesi ve savunma için belli bir s-üre tanınması gereklidir. Bu ilkelere uyulmadıkça, disiplin cezası verilemez ve disiplin kararları yargı mercilerinin denetimi dışında bırakılamaz.
Yargıçlar ve savcılar hakkında bu Anayasanın kuralları saklıdır.
Üst -kademe yöneticiliği yapan kamu görevlileri, ilgili Bakan, Başbakan ve Cumhurbaşkanının imzalarını taşıyan üçlü kararname ile atanırlar. Bu konudaki kurallar yasa ile düzenlenir.
Cumhuriyet Meclisi seçim gününün Resmi Gazete'de ilânından başlayarak, seçim -sonrasında yeni Bakanlar Kurulunun göreve başlayacağı güne kadar, kamu hizmetlerinde, kamu kuruluşlarında ve kamu iktisadi teşebbüslerinde, işçi dışında atama yapılamaz; terfi, nakil ve barem ayarlamaları tamamen durdurulur. - Bu kuralların nasıl ve hangi koşullarla uygulanacağı yasa ile düzenlenir.










V. İNCELEME:
Konu, taraflarca ileri sürülen iddialar ve görüşler ilgili Anayasa kuralları ışığında incelendi ve gereği görüşülüp düşünüldü. Bu davada incelemenin, -davacının yukarıda özeti verilen iddialarının sıralanışına göre yapılması uygun görülmüştür.

Davacının birinci iddiası şudur: Geçici personel alımında İlgili Yasa Personel Dairesi tarafından uygunluk bildiriminin verilmesini öngörürken böyle bir bildirim-in hangi esas veya kriterleri içereceğine dair herhangi bir kural içermemektedir. Davacıya göre bu keyfiliğe açıktır. Kanaatımızca Personel Dairesince verilecek uygunluk bildirimi, "Yasaya bağlı kurumlarca" hizmete alınacakların sayı ve yerindelik açısın-dan değerlendirilmelidir. Geçici Personele gereksinme duyan ilgili kurum bu ihtiyacının niteliğini ve talep ettiği geçici personelin sayısını bildirecektir. Bu bildiri üzerine Personel Dairesi böyle bir talebin uygunluğu ve Maliye İşleri ile ilgili Bakan-lığın da mali açıdan uygunluk bildirimi vermesinden sonra ilgili kurum geçici personel alımına gidebilecektir.

Görülüyor ki personel alımında seçim, "personelin çalışacağı" ilgili kurumca yapılacaktır. Dolayısıyle böyle bir seçimde yapılacağı endişe e-dilen keyfiliğin Personel veya Maliye işleri ile ilgili Bakanlıktan kaynaklanması söz konusu değildir. Bu nedenle Davacının birinci iddiasında herhangi bir mesnet görülmemiştir.








Davacının esas yakınması ileri sürdüğü ikinci savdadır. Gerçekten d-e alınacak olan geçici personelden tek aranan Çalışma Dairesinde işsiz olarak kayıtlı olmalarıdır. Mevcut düzenlemenin bir çok eksiği olabilir. Bu eksiklikler dolayısıyle yürütmenin keyfiliğe kaçabilir endişesi, bu meselede olduğu gibi, gündeme gelebilir-. Ne varki geçmiş bir çok kararlarımızda da belirttiğimiz gibi Anayasaya aykırılık iddiası ancak bir yasanın belli ve var olan bir kuralı aleyhine yapılabilir. Kural yokluğu, ilgili yasal düzenlemeyi Anayasaya aykırı kılmaz. T.C. Anayasa Mahkemesi 20.5.-1963'de vermiş olduğu E.1963/174 K.1963/115 sayılı kararında bu konuda şöyle dedi;
"Anayasa Mahkemesinin iptal yetkisi ancak var olan bir kural için söz konusu olabilir. Kural yokluğunun iptal konusu olabilmesi düşünülemez."

Öte yandan var olan bir ku-ralın eksik olması o kuralın iptali için de yeterli bir neden olamaz Gör.21.10.1963 tarihli T.C. Anayasa Mahkemesi E.1963/172 K.1963/244 sayılı kararı.

Anayasaya aykırılığı ileri sürülen kural geçici olarak alınacakların Çalışma Dairesinde işsiz olarak k-ayıtlı olanlar arasından alınmasını öngörmektedir. Bu kişilerin haiz olmaları gereken evsaf veya seçilirlerken uygulanacak yöntem hakkında herhangi bir kural yoktur. Davacının endişesi böyle bir kural yokluğunda ilgili kurumun işsizler arasında keyfi bir- seçim yapma olanağına sahip olacağıdır. Kanaatımızca bu
endişe yersizdir. Evsaf veya seçim konusunda uygulanacak yöntemle ilgili olarak kural bulunmadığı doğru olmakla birlikte gerekli evsafa haiz olmayanların işe alınabileceğine mütedair açık bir kura-l da bulunmamaktadır. Böyle bir durumda mevcut kuralın ilgili kurumca fırsat eşitliğini öngören





Anayasaya uygun bir şekilde hareket edeceğini varsaymak gerekir. Esasen yasaların veya kurallarının mümkün olduğu oranda Anayasaya uygun olarak yorumlan-ması gerektiğine ilişkin olarak geçmişte verilen birçok kararlarımız mevcuttur. Gör. AM. 14/88 D.5/89, AM.9/77.

Anayasanın 72.maddesi hükümleri her yurttaşın, ister kalıcı ister geçici olsun, kamu görevine girme hakkına haiz olduğunu öngörür. Dolayısıy-le ilgili kurumun, geçici personel alımına gidildiği zaman görevin niteliği dikkate alınarak benzeri evsafa haiz Çalışma Dairesinde kayıtlı tüm işsiz yurttaşlara müracaat etme hakkını tanıyacağı tabiidir. Bunun aksi düşünülemez. Çünkü idare işe alınacakl-ar arasında en iyilerini almakla yükümlüdür. Böyle bir yükümlülük ancak benzeri evsafa haiz kişilerin tümüne fırsat eşitliği tanınmasıyle yerine getirilebilir. Müracaat etme hakkının tanınmaması, tabiatıyle, dışta kalanlara Yüksek İdare Mahkemesi olarak -oturum yapan Yüksek Mahkemeye başvurma hakkını verir. Diğer bir ifade ile, dava konusu edilen kuralın ilgili kuruma benzeri evsafa haiz tüm kayıtlı işsizlere müracaat hakkı tanımadan, dilediğini işe alabilir şeklinde yorumlanmasına müsait değildir. Aksin-e hareket edilmesi halinde bilgilerine getirilmediği için müracaat edemeyenlerin Yüksek İdare Mahkemesine müracaat edebilecekleri aşikârdır. Mahkemeye başvurma hakkı olduğu sürece de keyfi tasarruf endişesine yer verilemez. AMKD 1, S.240, sayfa 249'da T.-C. Anayasa Mahkemesi bu konuda şu görüşe yer verdi:
"Bakanlığın yapacağı bu tespit de kazai denetime tabi olduğundan keyfi tasarruf endişesine de yer verilmemek gerekir."







Öte yandan ilgili kuruma, işe alınmada bir takdir yetkisi verilirken bu -yetkinin, sair hususlar yanında, keyfi, olamıyacağı kesindir. Sharp v. Wakefield 1891 A.C.173'de zamanın İstinaf Mahkemesi takdir yetkisi ile ilgili olarak aşağıdaki gözlemde bulundu; "When it is said that something is to be done within the discretion of- the authorities,.... that something is to be done according to the rules of reason and justice, not according to private opinion.... it is to be, not arbitrary, vaque, fanciful, but legal and regular."

Yukarıda söylenenler ışığında, dava konusu kuralın,- mevcut haliyle, Anayasaya herhangi bir aykırılığı yoktur.

Davacının bir diğer yakınması ise geçici personelin atanma işleminin Kamu Hizmeti Komisyonu yerine istihdam edecek ilgili Kurumca yapılmasının öngörülmesidir.

Anayasanın 120.maddesi Devletin ge-nel yönetim ilkelerine göre yürütmekle yükümlü olduğu hizmetlerinin gerektirdiği asıl ve sürekli görevlerin kamu görevlileri eliyle yürütüleceğini öngörmektedir. Bir Bütçe Yılını aşmayan geçici süreler için ve tamamen geçici nitelikteki kamu hizmetlerinin- "asıl ve sürekli" görevler olmadığı kesindir. Anayasanın 121.maddesi ise 120.maddede belirtilen görevlere atanacak olanların tarafsız ve bağımsız bir organ tarafından atanmasını öngörmektedir.

Dava konusu kural geçici personelin "asıl ve sürekli" m-evkilere atanması söz konusu olmıyacağına göre bunların "tarafsız ve bağımsız bir organ" tarafından atanmaları Anayasal bir zorunluluk değildir. Ancak atayan mercinin de adil ve tarafsız bir şekilde hareket etmesi gerektiğini vurgulamak isteriz. Dava kon-usu kuralın Anayasanın 113, 120 ve 121.maddelerine herhangi bir aykırılığı yoktur.


Davacının diğer bir yakınması geçici personelin sürelerinin uzatılması halinde onlara ödenecek maaşın Bakanlar Kurulunca saptanmasınadır. İlgili paragraf dikkatle okunur-sa Bakanlar Kurulu maaş saptamasını "yukarıdaki koşullara" yani birinci paragraftaki koşullara bağlamaktadır. Birinci paragraftaki koşullar arasında mali açıdan uygunluk bildiriminin maliye işleri ile ilgili Bakanlıkça isdar edileceği koşulu vardır. Dava-cı geçici personel alımında Maliye işlerinden sorumlu Bakanlığın mali açıdan vereceği uygunluk bildirimine karşı bir yakınması olmadığı halde süre uzatımında ayni koşula karşı olan yakınmasını anlamakta güçlük çekiyoruz. Herşeyden önce geçici personelin g-örev süreleri bir Bütçe Yılı ile sınırlıdır. Bunlar için de ödenek Bütçe'de vardır. Bunların görev sürelerinin uzatılması o görevlere
ancak Çalışma Dairesinde işsiz olarak kayıtlı kişilere de müracaat etme fırsatı verilmesi ile mümkün olabilir. Aksi ta-kdirde "tamamen geçici nitelikteki kamu hizmeti" ismi altında ilk işe alınanların istihdamı, diğerlerine fırsat eşitliği sağlanmadan yıldan yıla uzatılabilir. Dava konusu kuralın bu kısmının bu şekilde anlaşılması halinde yani Çalışma Dairesinde kayıtlı s-air işsizlere de müracaat etme fırsatı verilmesi halinde kuralın mevcut şekliyle Anayasanın 78.maddesine ters bir tarafı yoktur.

Davacının son yakınması da dava konusu Yasanın 3.maddesi ile Esas Yasanın 55.maddesinin 4.fıkrasına getirilen değişikliğedir.- Bu değişikliğe göre sözleşmeli personelin kadro ve ödeneği Bütçe Yasasında her kurumun altında yer almaktadır. Bütçe Yasasında sadece bütçeye ilişkin konuların yer alması gerektiğine kuşku yoktur. Burada da yapılan bundan başka bir şey değildir. Getir-ilen değişiklikte sadece kadro sayısı ve ödeneği belirtilmektedir. Bunun Anayasanın herhangi bir maddesine aykırı olduğu söylenemez.



VI. SONUÇ:
Sonuç olarak 40/98 sayılı Kamu Görevlileri (DEĞİŞİKLİK NO.2) Yasasının 2.maddesi ile 7/79 sayılı Kamu Görev-lileri Yasasının 6(2) maddesinde yer alan "Geçici Personel" tanımına getirilen yeni tanımın içeriğinin, yukarıda söylenenler ışığında, Anayasanın 1, 8, 72(2), 120 ve 121. maddelerine aykırı olmadığına ve ayni Yasanın 3. maddesi ile 7/79 sayılı Kamu Görevl-ileri Yasasının 55(4). maddesine getirilen değişikliğin de Anayasanın yukarıda sayılan maddelerine aykırı olmadığına oybirliği ile karar verildi.




Salih S. DayıoğluTaner Erginel
Başkan Yargıç







Metin A. Hakkı Nevvar Nolan -Mustafa H. Özkök
YargıçYargıç Yargıç



29 Nisan 1999




-14


-3-



-


Full & Egal Universal Law Academy