Anayasa Mahkemesi Numara 3/1984 Dava No 8/1984 Karar Tarihi 01.10.1984
Karar Dilini Çevir:
Anayasa Mahkemesi Numara 3/1984 Dava No 8/1984 Karar Tarihi 01.10.1984
Numara: 3/1984
Dava No: 8/1984
Taraflar: Enise S. Suphi ile Sağlık ve Çalışma Bak.
Konu: 16/76 sayılı Sosyal Sigortalar Yasasının 69. maddesinin (1). fıkrasının (c) bendinin (ii). kısmının Anayasaya aykırılığı iddiası
Mahkeme: A/M
Karar Tarihi: 01.10.1984

-D.8/84 Anayasa Mahkemesi 3/84
Anayasa Mahkemesi Olarak Oturum Yapan
Yüksek Mahkeme Huzurunda.
Mahkeme Heyeti: Şakir Sıdkı İlkay, Başkan, Salih S. Dayıoğlu,
N. Ergin Salâhi, Niyazi F. Korkut, Aziz Altay.
Anayasanın 114. maddesi tahtında.

Yükse-k İdare Mahkemesi tarafından 74/83 sayılı başvuruda (Müstedi: Enise Sevda Suphi ile Müstedaaleyhler: 1. Sağlık ve Çalışma Bakanlığı vasıtasıyle Başsavcılık 2. Sağlık ve Çalışma Bakanlığına bağlı Sosyal Sigortalar Dairesi Müdürlüğü vasıtasıyle Başsavcılık a-rasında) 19.4.1984 tarihinde sunulan konu.


Müstedi namına: Hüseyin Besimoğlu.
Müstedaaleyhler namına: Doğan Erozan.
İlgili şahıs namına: Vehit Nekipzade.


--------------

K A R A R

KONU:
16/76 sayılı Sosyal Sigortalar Yasasının 69. -maddesinin (1). fıkrasının (c) bendinin (ii). kısmının Anayasanın 1, 7 ve 45. maddelerine aykırı olup olmadığı.

I. OLAY:
Müstedi, 1982 yılında vefat eden Dr. İzzet Salih Suphi'nin eşidir.

Müteveffanın müstediden evlilik içi 2 çocuğu ve üçüncü bir şahıs-tan da evlilik dışı 2 çocuğu vardır. Bunlardan sadece evlilik dışı çocuklar Sosyal Sigortalar Yasası altında hak sahibidirler.

Müstedi, sigortalı eşinin ölümü üzerine, yardım almak için müracaatta bulunmuş ve bu müracaatına müstedaaleyh 2 tarafından 7.4-.1983 tarihli bir yazı ile cevap verilerek kendisine 1.5.1982'den itibaren TL3319 ve 1.10.1982'den itibaren de TL4316 aylık bağlandığı bildirilmiştir. Müstedi, bunun üzerine, Yüksek İdare Mahkemesinde bir başvuru dosyaladı ve müstedaaleyh 2'nin gönderdiği- 7.4.1983 tarihli ve 111/SS/3 DA No.210 sayılı yazının içerdiği kararın hükümsüz ve etkisiz olduğuna ve herhangi bir sonuç doğuramayacağına karar verilmesini istedi.

Başvuru, duruşma için, Yüksek İdare Mahkemesi huzuruna geldiğinde müstedi 16/76 sayılı S-osyal Sigortalar Yasasının 69. maddesinin (1). fıkrasının (c) bendinin (ii) kısmının Anayasanın 1, 7 ve 45. maddelerine aykırı olduğunu ileri sürdü. Mahkeme de ileriye sürülen Anayasaya aykırılık hususunun başvurunun karara bağlanmasında etkisi olabileceğ-i kanaatına vardı ve konuyu karara bağlanmak üzere Yüksek Mahkemeye, Anayasa Mahkemesi olarak, sundu ve Anayasa Mahkemesinin kararına dek başvurunun duruşmasını durdurdu.

II. İDDİANIN GEREKÇESİ:
Müstedinin iddiasının gerekçesi özetle şöyledir:
Sosyal Sig-ortalar Yasasının 69(1)(c)(ii) maddesi ana ve babalar arasında evlilik bağı olmadan doğan çocuklara %50 oranında menfaat sağladığı nisbette Anayasaya aykırıdır.

Ölen sigortalının meşru eşi ve meşru çocukları hayatta ise meşru çocukların her biri, Yasanın- 69(1)(c)(ii) maddesi uyarınca, sigortalının Yasa uyarınca tespit edilen aylığının %25'ini alır. Meşru olmayan çocukların her biri ise 69(1)(c)(ii) maddesi uyarınca ölenin tespit edilen aylığının %50'sini alır. Bu şekilde meşru ve gayri meşru çocuklar ar-asında bariz bir ayırım vardır ve bu ayırım haklı bir sebebe dayanmamaktadır. Bu nedenle Yasanın 69(1)(c)(ii) maddesi Anayasanın 7. maddesine aykırıdır. Meşru ve gayri meşru çocuklar arasında kurulan bu orantı sosyal adalet mevhumuna ters düşer ve bu ned-enle Anayasanın 1. maddesine de aykırıdır.
Yapılan havalede söz konusu Yasa maddesinin Anayasanın 45. maddesine de aykırı olup olmadığı sorulmuş ise de müstedi, havalenin duruşmasında söz konusu Yasa maddesinin Anayasanın 45. maddesine aykırı olduğunu ile-ri sürmüş değildir.

2. Müstedaaleyhlerin iddialarının gerekçesi özetle şöyledir:
Eşitlik ilkesine aykırı olabilmesi için aralarında ayırım yapıldığı iddia edilen kişilerin nitelik ve statülerinin aynı olması gerekir. Meşru ve gayri meşru çocuklar ise a-yrı sınıflara mensupturlar. Nitelik ve statülerinde benzerlik olsa bile gayrı meşru çocuklar daha fazla bakıma muhtaçtırlar ve bu nedenle sözü edilen ayırım haklı bir nedene dayanmaktadır.

Muktesep bir hak söz konusu olmadığına göre Anayasanın 1. maddes-ine de aykırılık mevcut değildir.

İlgili şahsın iddiasının gerekçesi özetle şöyledir:
Anayasanın 1. maddesi Devletin niteliğinden bahseder. Bu maddenin konu ile yakından veya uzaktan bir ilgisi yoktur. Bu nedenle bu maddeye aykırılık mevcut değildir.
-
Anayasanın 7. maddesine de aykırılık yoktur. Yasa koyucu 69. maddeyi bilerek ve hassas bir denge meydana getirerek koymuştur. 69. maddenin (1). fıkrasının (c) bendinin (ii). kısmı anaları ve babaları arasında evlilik olmayan çocuklar yanında anasız ve -babasız çocuklarla babaları öldükten sonra anneleri evlenen çocukları da, ve aynı oranda, koruyor. Bu maddenin Anayasanın 7. maddesine aykırı olmadığı hususunda müstedaaleyhler tarafından söylenenler benimsenmektedir.

III. İLGİLİ YASA METNİ:
Sosyal Sigo-rtalar Yasasının 69. maddesi aynen şöyledir:
"69.Ölen sigortalının aylık bağlanmasına hak kazanan kimselerine aşağıdaki kurallara göre aylık bağlanır:
Ölen sigortalının 68. madde gereğince tesbit edilecek aylığının:
................
.............-...
Çocuklardan:
18 yaşını veya orta öğrenim yapması halinde 20 yaşını, yüksek öğrenim yapması halinde 25 yaşını doldurmamış olan veya çalışamıyacak durumda malûl bulunan ve bu Yasaya göre gelir veya aylık almayan erkek çocuklarla, evli olmayan veya sonrad-an dul kalan ve bu Yasaya tabi bir işte çalışmayan ve gelir veya aylık almayan kız çocuklarının her birine %25'i,
(i) paragrafında belirtilen ve sigortalının ölümü ile anasız ve babasız kalan veya sonradan bu duruma düşenlerle ana ve babaları arasında evl-ilik bağlantısı bulunmayan yahut sigortalı babanın ölümü tarihinde evlilik bağlantısı bulunmakla beraber anaları sonradan evlenenlerin her birine %50'si,
oranında aylık bağlanır."


IV. İLGİLİ ANAYASA METİNLERİ:

"Madde 1.
Kıbrıs Türk Federe Devleti, de-mokrasi, sosyal adalet ve hukukun üstünlüğü ilkelerine dayanan lâik bir cumhuriyettir.

Madde 7.
Her Türk yurttaşı, hiçbir ayırım gözetilmeksizin, yasa önünde eşittir.
Hiçbir kişi, aile, zümre veya sınıfa ayrıcalık tanınamaz."

V. İNCELE-ME:
Sunulan soru ile ilgili yasa metinleri, Anayasa kuralları ve tarafların ileri sürdüğü iddia ve görüşler incelendi ve gereği görüşülüp düşünüldü.



16/76 sayılı Sosyal Sigortalar Yasasının 69. maddesinin (1). fıkrasının (c) bendinin (ii). kısmının öl-en bir sigortalının gayrı meşru çocukları ile meşru çocukları arasında haklı bir nedene dayanmayan bir ayırım yaptığı ve bu nedenle Anayasanın eşitlik ilkesini içeren 7. maddesine aykırı olduğu iddia edilmiştir.

Yasanın 69. maddesi ölen bir sigortalının -eşine ve meşru ve gayrı meşru çocuklarına bağlanacak aylıkları, bunların hangi hallerde bağlanıp kesileceğini ve ne oranlarda olacağını düzenlemektedir. 69. maddenin (1). fıkrasının (a) bendine göre ölen bir sigortalının dul eşine sigortalının Yasa uyarın-ca tespit edilen aylığının %50'si, aylık alan çocuğu bulunmayan dul eşine ise 2/3'ü, (c) bendine göre de meşru çocuklarının her birine %25'i bağlanır. Maddenin (6). fıkrasına göre sigortalının dul eşi evlenirse aylığı kesilir. Aynı maddenin (1). fıkrasın-ın (c) bendinin (ii). kısmı ölen sigortalının gayri meşru çocuklarının her birine sigortalının yasa uyarınca tespit edilen aylığının %50'sinin bağlanmasını öngörür. Bu (ii). kısım sigortalının ölümü ile anasız ve babasız kalan veya sonradan bu duruma düşe-n meşru çocuklarla anneleri sonradan evlenen meşru çocukların her birine de sigortalının aylığının aynı şekilde %50'sinin bağlanmasını öngörmektedir.

Şunu da belirtmek yerinde olur ki 69. maddenin (3). fıkrasına göre hak sahibi eş ve çocuklara bağlanacak- aylıkların tutarı sigortalıya ait hesaplanan aylığın tutarını geçemez ve geçmemesi için gerekirse hak sahibi kimselerin aylıklarından orantılı olarak indirmeler yapılabilir.

Görüleceği gibi statüleri icabı ölen sigortalının aylığından sadece kendileri y-ardım alan gayrı meşru çocuklar ile anasız babasız kaldıkları veya annelerinin sonradan evlenmeleri sonucu sadece kendilerinin ölen sigortalının aylığından yardım alan meşru çocukların her birine sigortalının tespit edilen aylığının %50'sinin bağlanması ön-görülmektedir ve bu şekilde bu iki sınıf çocuk arasında ayırım öngörülmemektedir. Öngörülen ayırım gayrı meşru çocuklar, ve hatta (ii). kısım kapsamındaki meşru çocuklar ile, (i). kısım kapsamındaki meşru çocuklar arasındadır. (ii). kısım kapsamına giren- çocukların her birine bağlanması öngörülen aylık, ölen sigortalının tespit edilen aylığının %25'i iken gayrı meşru çocukların her biri için %50'si öngörülmektedir. Gayri meşru çocuklara daha büyük oranda bir yardım öngörülmüş olması onların, statüleri ic-abı, daha fazla yardıma ve bakıma muhtaç olmalarından ve onların, aile yuvaları içinde, her halükârda sadece kendilerinin hak sahibi olmalarından ötürüdür. Bu durumda yapılan ayırımın gayri makul olduğu söylenemez.

Anayasanın 7. maddesinin öngördüğü eşi-tlik aritmetik bir eşitlik değildir. Bu madde keyfi ayırımları önlemeyi amaçlamakta fakat meselelerin kendilerine öz nitelikleri icabı yapılması gereken makul ayırımları saf dışı etmemektedir. Yasa önünde eşitlik ancak nitelikte benzerlik ve yasaların ge-tirdiği hakların uyumluluğu oranında söz konusudur. Yasa önünde eşitlik kavramı tüm yurttaşların behemahal yer yönden her zaman aynı kurallara bağlı tutulmalarını zorunlu kılmaz. -Gör: AM 10/83.

Bu meselede gayrı meşru çocuklarla 9. maddenin (1). fıkras-ının (c) bendinin (i). kısmı kapsamındaki meşru çocuklar arasında bir ayırım, daha önce de belirtildiği gibi, yapılmıştır. Ancak gayrı meşru çocuklarla meşru çocukların özdeş olmayan nitelikleri ve farklı durumları olduğu bir tarafa yapılan ayırım, yukarı-da belirtilenler ışığında, haklı bir nedene dayanan makul bir ayırımdır ve Anayasanın 7. maddesine ters düşmemektedir.




Meşru ve gayrı meşru çocuklar arasında yapılan ayırımın ve kurulan orantının sosyal adalet mevhumuna ters düştüğü ve bu nedenle Anay-asanın 1. maddesine aykırı olduğu ileri sürülmüştür. Yapılan ayırım, yukarıda belirtildiği gibi, haklı bir nedene dayanan makul bir ayırımdır ve sosyal adalet mevhumuna ters düştüğü gözükmemektedir. Anayasanın 1. maddesinin öngördüğü hukuk üstünlüğü ilk-esine ise ters düşüldüğü ne iddia edilmiş ne de gösterilmiştir. Bu nedenlerle Yasanın konu maddesinin sözü edilen kısmının Anayasanın 1. maddesine de aykırılığı yoktur.

SONUÇ:
Sonuç olarak 16/76 sayılı Sosyal Sigortalar Yasasının 69. maddesinin Anayasan-ın 1 ve 7. maddelerine aykırı olmadığına oybirliği ile karar verilir.




(Şakir Sıdkı İlkay) (Salih S. Dayıoğlu)
Başkan Yargıç




(N. Ergin Salahi)(Niyazi F. Korkut) (Aziz Altay)
Yargıç Yargıç Yargıç


1 Ekim 1984 -



- - -
--


7



-


Full & Egal Universal Law Academy