Anayasa Mahkemesi Numara 18/1985 Dava No 11/1986 Karar Tarihi 09.12.1986
Karar Dilini Çevir:
Anayasa Mahkemesi Numara 18/1985 Dava No 11/1986 Karar Tarihi 09.12.1986
Numara: 18/1985
Dava No: 11/1986
Taraflar: CTP ile KKTC Meclisi
Konu: umhuriyet Meclisinin ‘Meclisteki Siyasal Parti Gruplarına, Sayıları ile orantılı olarak, Başkanlık Divanında Düşen Görev Yeri Sayısını saptayan’ 17 Temmuz 1985 tarihli kararı ile yine aynı tarihte Girne Milletvekili Sait Güven’i Meclis Başkan Yardımcılığına getirme kararının ve genel olarak Başkanlık Divanının oluşumu ile ilgili karar ve işlemlerinin Anayasaya aykırılığı
Mahkeme: A/M
Karar Tarihi: 09.12.1986

-D. 11/86 Anayasa Mahkemesi 18/85
Anayasa Mahkemesi olarak oturum yapan
Yüksek Mahkeme Huzurunda.
Mahkeme Heyeti: Şakir Sıdkı İlkay, Başkan, Salih S. Dayıoğlu, N. Ergin Salâhi, Niyazi F. Korkut, Aziz Atalay.
Anayasanın 147. maddesi tahtında. -
-
Davacı: Cumhuriyetçi Türk Partisi, Lefkoşa.
-ile-
Davalı: Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Meclisi
Arasında.

Davacı namına: Naci Talât ve Aytekin Musa.
Davalı namına: Osman Örek.
Amicus Curiae olarak Başsavcı namına: Kıdemli Savcı Yaşar B-oran.


-------------

K A R A R

KONU:
Davacı, Cumhuriyet Meclisinin 'Meclisteki Siyasal Parti Gruplarına, Sayıları ile orantılı olarak, Başkanlık Divanında Düşen Görev Yeri Sayısını saptayan' 17 Temmuz 1985 tarihli kararı ile yine aynı tarihte Girne Mil-letvekili Sait Güven'i Meclis Başkan Yardımcılığına getirme kararının ve genel olarak Başkanlık Divanının oluşumu ile ilgili karar ve işlemlerinin Anayasanın 81 ve 83. maddelerine aykırı olduğu gerekçesiyle iptal edilmesini istemiştir.

I. OLAY:
Davacı, M-ecliste 12 üyeli grubu bulunan ve CTP olarak bilinen siyasal bir partidir. Meclis, 17.7.1985 tarihli I. Dönem, 1. Yasama Yılının 4. birleşiminde aldığı bir karar ile Meclisteki Siyasal Parti Gruplarına Başkanlık Divanında Düşen Görev Yeri sayısını, sayıla-rı ile orantılı olarak, saptayan bir karar aldı. Bu karara göre Meclis Başkanlık Divanında 24 üyeli UBP Grubu için 3, 12 üyeli CTP Grubu için 2 ve 10 üyeli TKP Grubu için 1 görev yeri saptandı. Kararda her grup için saptanan görev yerlerinin neler olduğu- belirlenmedi. Bunun akabinde Meclis Başkanlığı ve Başkan Yardımcılığı seçimleri yapıldı. Başkanlığa UBP Meclis Grubu adayı H. Atun seçildi. Bu mevkiye CTP aday göstermedi. Meclis Başkan Yardımcılığına ise UBP'nin yanı sıra CTP de aday gösterdi. Yapıl-an seçimde 29 oy alan UBP adayı Sait Güven'in Meclis Başkan Yardımcılığına seçildiği ilân edildi. UBP, Başkanlık ve Başkan Yardımcılığı yanında bir de kâtiplik kazandı. Kâtipliklerden diğerini CTP, idare amirliklerinden birini ise TKP kazandı. Yürürlükt-eki Tüzüğe göre 10 gün zarfında doldurulması gereken ikinci idare amiri mevkii ise doldurulmadı. Bu mevkiye ne diğer partiler ne de sadece bir mevki elde etmiş olan davacı aday göstermiştir. Alınan karar ve yapılan seçimlerden sonra davacı, açtığı dava i-le, Meclisin saptama kararının sadece her partiye düşen yer sayısını saptamış olması ve hangi yerlerin hangi partiye düştüğünü saptamamış olması nedeni ile, Meclis Başkan Yardımcılığına UBP adayı Sait Güven'in seçilmiş olduğuna dair kararın ise bu mevkiin -aslında CTP'ye tahsis edilmiş olması gerektiği nedeni ile Anayasaya aykırı olduğunu iddia ederek iptallerini istemiştir.

Davalı ise, dosyaladığı itiraznamede, konu karar ve işlemlerin Anayasaya aykırı olmadığını iddia etmiştir. Davalı, ilâveten, Meclis -içi seçim sonuçlarına karşı Anayasa Mahkemesinde dava açılamayacağını ve bu nedenle davanın ileri gidemeyeceğini ileri sürmüştür.

II. İDDİANIN GEREKÇESİ:
Davacının iddiasının gerekçesi özetle şöyledir:
Başkanlık Divanında partilere düşen görev yeri say-ısını saptayan karar Anayasanın 83.maddesinin (2).fıkrasında vazedilen kurala söz (lâfız) açısından uygun olmakla beraber öz (ruh) açısından uygun değildir.
Anayasanın 83(2) maddesine göre Meclis Başkanlık Divanı Meclisteki grupların sayıları ile orantılı- olarak oluşturulur. Bu anayasal prensip sadece oran bakımından değil Divandaki mevkilerin ağırlığı bakımından da partilerin güçlerinin kaale alınmasını öngörür. Dava konusu şikâyet oranın tesbitine ilişkin olmayıp görev yerlerinin ağırlığına ilişkindir.-

Anayasanın 83. maddesinin (2) ve (4). fıkraları arasında çelişki vardır. Bu iki fıkra bağdaştırılamadığı takdirde birisinin iptal edilmesi gerekir. Mahkeme herhangi bir fıkrayı iptal edemezse o takdirde bu iki fıkradan birinin üstün tutulacağına kar-ar verilmesi gerekir. Bu durumda hangi fıkraların üstün geldiği bir tercih meselesidir. (2). fıkra emredici bir kural, (4). fıkra ise biçim vazeder. (2). fıkranın geçerli veya üstün olduğuna karar verilmesi gerekir. Başkanlık Divanında partilere düşen -görev yeri sayısını saptayan karar bir içtüzük niteliğindedir ve Anayasanın 83(2) maddesine, hangi partiye hangi görev yeri düştüğünü saptamadığı cihetle, ters düşmektedir.

Başkan ve Başkan Yardımcılığı 24/50'lik bir güce sahip UBP için fazladır. 12/5-0'lik güce sahip CTP'nin en az Başkan Yardımcılığına hakkı vardır.

Anayasanın 8. maddesi uyarınca yeni bir düzenlemeye kadar yürürlükte kalan KTFD Meclis İçtüzüğünün 8. maddesi Meclis Başkanlığı ve Başkan Yardımcılığı yanı sıra iki idare amiri ve iki kât-ip mevkiinin 10 gün zarfında doldurulmasını öngördüğü halde idare amirliklerinden sadece bir tane doldurulmuş ve bu nedenle Başkanlık Divanının oluşumu Anayasaya aykırı olarak tamamlanmamıştır.




Dava açabilme hususu: Bizdeki 94. maddenin (4). fıkras-ına muadil bir kural Türkiye Cumhuriyetinin 1961, 1971 ve 1982 Anayasalarında yoktur. Devlet organlarının işlemlerinin Yargı denetiminden uzak tutulması 'Hukuk Devleti' kavramı ile bağdaşamaz, Anayasanın 94. maddesinin (4). fıkrası 'Hukuk Devleti' kavramı-na uygun olsa bile Başkanlık Divanının oluşumuna ilişkin kararlar içtüzük niteliğinde olup Yargı denetimine tabidir.

Parti gruplarına düşen görev yerleri belirlendikten sonra 83. maddenin (4). fıkrasına göre bir seçim yapılsa buna itiraz edilmeyebilirdi.-

Davalının iddiasının gerekçesi özetle şöyledir:
Meclisteki siyasal parti guruplarına, Başkanlık Divanında düşen görev yeri sayısını saptayan karar Anayasanın 83. maddesine gerek söz gerekse öz yönünden uygundur. Kararda sayısal açıdan değil de görev y-erleri bakımından da belirleme yapılması durumunda Anayasanın 83. maddesi kurallarına aykırı düşülecekti. Çünkü 83. maddenin (4). fıkrasında Meclis Başkanı ve Meclis Başkan Yardımcısı seçiminin gizli oyla yapılması ve ilk dört oylamada üye tam sayısının s-alt çoğunluğunun sağlanmaması halinde, 4. oylamada en çok oy alan iki aday arasında 5. oylamanın yapılması ve bu oylamada en çok oyu alan adayın seçilmiş sayılması öngörülmüş olduğuna göre hangi görev yerinin hangi siyasal parti grubuna düştüğünün özellikl-e Meclis Başkanlığı ve Meclis Başkan Yardımcılığı için kararda belirlenmesi olanaksızdır. 83. madde, Meclis Başkanlığı ve Meclis Başkan Yardımcılığının gerek seçimi ve hizmet süresi gerekse sayısı bakımından kesin ve açık sınırlamalar koymuştur ve Divanın- oluşumunda bu kurallara uyulması zorunludur.

UBP'nin Meclis Başkanlığını kazandıktan sonra Meclis Başkan Yardımcılığına aday olmasının ve bunu kazanmış olmasının Anayasanın 83. maddesine ters düşen yanı yoktur.

Anayasanın 95. maddesinin (4). fıkrasına- göre Meclis içi seçim sonuçlarına karşı Anayasa Mahkemesinde iptal davası açılamaz. Bu nedenle Meclis Başkan Yardımcılığı seçimine ilişkin istem dikkate alınamaz.

Başkanlık divanının, Anayasanın öngördüğü sürede eksiksiz olarak oluşamamasının kusuru CT-P grubunundur. Çünkü kendisine düşen görev yeri sayısı iki iken, Meclis Başkan Yardımcılığını kazanmamış olması nedeni ile, yalnızca kâtiplik için aday göstermiş, idare amirliği seçiminde kasten aday göstermemiş ve kendisine düşen görev yeri sayısının bir-inden de vazgeçmeyerek bir idare amirliği yerinin boş kalmasına sebep olmuştur.

Anayasanın 95(4) maddesine göre Meclisin iç düzenini ilgilendiren konularda iptal davası açılamaz. Meclisin iç düzeni ile ilgili bazı tasarrufların kendi bünyesinde kararlaş-tırılması gerekir ve bu kuvvetler ayrılığı prensibi ile bağdaşır ve hukukun üstünlüğü prensibine ters değildir. Başkanlık Divanında parti gruplarına düşen görev yeri sayısını saptayan kararın İçtüzükle ilgisi yoktur. İçtüzüğün maddelerinin uygulanması iç-in alınan bir karardır. Anayasanın öngördüğü bir yasa Anayasal nitelikte olmadığı gibi İçtüzüğün uygulanması için alınan bir karar da içtüzük niteliğinde sayılamaz.

Değiştirilmiş şekli ile 1961 T.C. Anayasasının ilgili maddesi bizimkinden çok farklıdır.- Bizde başkan yardımcılığı orada ise başkan vekillikleri vardır. Kıyaslama yapılamaz ve bu husustaki T.C. içtihat kararları bize uygulanamaz.

3. Amicus Curiae olarak Başsavcı namına bulunan kıdemli savcının görüşleri özetle şöyledir:
Davada iptali ist-enen 17.7.1985 tarihli karar ile Sait Güven'in Başkan Yardımcılığına getirilme kararıdır. 1. karar içtüzük nitelikli bir karardır ve dava konusu yapılabilir, 2. karar ise meclis içi seçim sonucudur ve iptal konusu yapılamaz. 1. kararda UBP, CTP ve TKP iç-in görev yerleri sayıları saptandı. Neye göre? Eski içtüzük de, Anayasa da bu hususta suskundur. Bu karar eksik mi tamam mı? Neye göre eksik veya tamamdır? Cevap bulunmasına olanak yoktur.

11.12.1985'de yayınlanan yeni içtüzük madde 12 puanlama usul-ünü getirmiştir. Bu Tüzük, ilgili tarihte mevcut olmadığı cihetle, bu davaya uygulanamaz.

İlk karar iptal konusu yapılabilirse de davada netice alınamaz ve bu nedenle davanın başarılı olmaması gerekir. Karar ile sonucun 95. madde ışığında ayrılması ger-ekir. Sonuca dokunulmadığına göre bu ayırım yapılamaz.

T.C. 1961 Anayasası madde 84 ile bizim Anayasanın madde 83'ü birbirine taban tabana zıttır. Türkiye Cumhuriyetinde Divanın oluşumu siyasal partilerin egemenliğine, tekeline verilmedi; bizde ise v-erildi. T.C. 1961 Anayasasına göre parti grupları aday gösteremez ve Başkan ile Başkan Vekillerinin partileri ile bağları kesilir. 1982 Anayasası da aynı paraleldedir. Bizde durum farklıdır, egemenlik parti grublarındadır. T.C. içtihat kararları bize ı-şık tutamaz.

III. İLGİLİ ANAYASA MADDELERİ:
"Madde 81.
(1)Cumhuriyet Meclisi toplantıları, Meclisin kendi binasında yapılır.(2)Cumhuriyet Meclisi, milletvekili genel seçimi sonuçlarının Resmî Gazete'de yayımlanmasından sonraki onuncu gün, saat 10.00-'da kendiliğinden toplanır. Meclise, toplantıda hazır bulunan en yaşlı milletvekili başkanlık eder; en genç iki milletvekili de kâtiplik görevini yerine getirir. Bu toplantıda, milletvekilleri and içerler ve Başkanlık Divanı seçimlerine geçilir. Başkan-lık Divanı seçimleri bu tarihten başlayarak en geç on gün içinde tamamlanır. (3)Cumhuriyet Meclisi, her yıl Ekim ayının ilk iş günü kendiliğinden toplanır ve olağan olarak Haziran ayı sonuna kadar çalışır.(4)Cumhuriyet Meclisi çalışmalarını kendi yap-tığı İçtüzük kurallarına göre yürütür. İçtüzük kuralları, siyasal parti gruplarının Cumhuriyet Meclisinin bütün faaliyetlerine üye sayısı oranında katılmalarını sağlayacak yolda düzenlenir. Siyasal parti grupları en az beş üyeden oluşur.(5)Cu-mhuriyet Meclisi üye tamsayısının salt çoğunluğu ile toplanır ve Anayasada başka kural yoksa, toplantıya katılanların salt çoğunluğu ile karar verir. Olumlu ve olumsuz oyların eşitliği halinde, oya sunulan husus reddedilmiş sayılır. Ancak çekimserlik, ol-umlu veya olumsuz oylardan fazla olanın yönünde karar verilmesini peşin olarak kabul etmek anlamına gelir.(6)Cumhuriyet Meclisi, Cumhurbaşkanı, Cumhuriyet Meclisi Başkanı, Bakanlar Kurulu veya en az on milletvekilinin istemi üzerine olağanüstü toplantıy-a çağrılabilir.(7)Cumhuriyet Meclisi Genel Kurulundaki görüşmeler açıktır ve tutanak dergisinde tam olarak yayımlanır.(8)Cumhuriyet Meclisi, Genel Kurul Kararı ile kapalı oturumlar yapabilir. Bu oturumlardaki görüşmelerin yayını, Cumhuriyet Mecli-si Genel Kurul Kararına bağlıdır.(9)Cumhuriyet Meclisindeki açık görüşmelerin, o oturumdaki Başkanlık Divanının önerisi üzerine Genel Kurulca başka bir karar alınmadıkça her türlü vasıta ile yayını serbesttir."

"Madde 83.
(1)Cumhuriyet Meclisi Baş-kanlık Divanı, milletvekilleri arasından seçilen bir Meclis Başkanı, bir Meclis Başkan Yardımcısı, yeterli sayıda Kâtip ve İdare Amirinden oluşur.(2)Cumhuriyet Meclisi Başkanlık Divanı, bir kurul olarak çalışır ve Meclisteki grupların sayılarıyla orantı-lı olarak oluşturulur.(3)Meclis Başkanı ve Meclis Başkan Yardımcısı seçimi, bir yasama döneminde iki kez yapılır. İlk devre için seçilenlerin görev süresi üç, ikinci devre için seçilenlerin görev süresi ise iki yıldır.
İk-inci devre Meclis Başkanı ve Meclis Başkan Yardımcısı seçimi dördüncü yasama yılının başlangıcından başlayarak en geç on gün içinde tamamlanır. İkinci devre Meclis Başkanı ve Meclis Başkan Yardımcısı seçilinceye kadar eskilerin görevi devam eder.(4)Mec-lis Başkanı ve Meclis Başkan Yardımcısı seçimi gizli oyla yapılır. İlk dört oylamada üye tamsayısının salt çoğunluğu aranır. Dördüncü oylamada da salt çoğunluk sağlanamazsa, bu oylamada en çok oy alan iki aday için beşinci oylama yapılır. Beşinci oylama-da en fazla oy alan aday seçilmiş olur.(5)Kâtip ve İdare Amirlerinin sayısı, hizmet süreleri ve seçimlerine ilişkin kurallar Cumhuriyet Meclisi İçtüzüğünde belirlenir."

"Madde 95.
(1)Cumhuriyet Meclisinin aşağıdaki konularda alacağı kararlar, kar-arın içeriğinde aksine kural yoksa, derhal yürülüğe girer ve Cumhuriyet Meclisi Başkanınca on gün içinde Resmi Gazete'de ilân edilir:(a)Savaş ilânına ilişkin kararlar;(b)Bakanlar Kurulunu ve bakanları denetleme ve güvenoyu ile güvensizlik konula-rındaki kararlar;(c)Seçimlerin yenilenmesine veya ertelenmesine ilişkin kararlar;(ç)Milletvekilliğinin sona ermesine ilişkin kararlar;(d)Yasama dokunulmazlığının kaldırılmasına ilişkin kararlar;(e)Meclis içi seçim sonuçları;-(f)Cumhurbaşkanının, Başbakanın veya bakanların Yüce Divana sevki ile ilgili kararlar;(g)Kamu iktisadi teşebbüslerinin denetimine ilişkin kararlar;(h)Olağanüstü durum ve sıkıyönetim kararları;(ı)Kalkınma plânlarının onaylanmasına ilişkin -kararlar;(2)Yukarıdaki (1). fıkra kapsamı dışında kalan genel nitelikli Meclis kararlarının ilânı, yasaların ilânı gibi işlem görür.(3)Cumhuriyet Meclisi İçtüzüğünün uygulanmasına, Meclisin iç düzenine ve çalışmalarına ilişkin olup, Cumhuriyet Mec-lisi tarafından yayımlanmasına karar verilen kararlar, yukarıdaki (1). fıkra uyarınca Cumhuriyet Meclisi Başkanı tarafından yayımlanır.(4)Yukarıdaki (1). fıkranın (ç), (d) ve (h) bendlerinde yer alan kararlar dışında kalan kararlara karşı mahkemeye başv-urulamaz ve Anayasa Mahkemesinde iptal davası açılamaz."

V. İNCELEME:
Konu, yapılan iddia ve ileri sürülen görüşler ve ilgili Anayasa kuralları ışığında incelendi ve gereği görüşülüp düşünüldü.

Görülebileceği gibi, davacının esas şikâyet konusu yaptı-ğı husus Meclis Başkan Yardımcılığına UBP adayının seçilmesi ve kendi adayının seçilmemesidir. Bunun içindir ki bu davayı açmış ve hem UBP adayı Sait Güven'in Meclis Başkan Yardımcılığına seçilme kararının hem de ondan önce alınan ve Meclisteki siyasal pa-rti gruplarına Başkanlık Divanında düşen görev yeri sayısını saptayan kararın iptalini istemiştir. Bu durumda ilkin Sait Güven'in Meclis Başkan Yardımcılığına seçilme kararını ele alıp incelemeyi uygun gördük.

Sait Güven'in Meclis Başkan Yardımcılığına -seçilme kararını incelerken ilkin tezekkür edilmesi gereken husus böyle bir kararın iptal davası konusu yapılıp yapılamayacağıdır. Anayasanın 95. maddesinin (4). fıkrası, diğerleri arasında, Meclis içi seçim sonuçlarına ilişkin kararlara karşı mahkemeye b-aşvurulamayacağına ve Anayasa Mahkemesinde iptal davası açılamayacağına dair bir kural içermektedir.

Sait Güven'in Meclis Başkan Yardımcılığına seçilme kararının Başkanlık Divanının oluşumuna ilişkin olduğu, Başkanlık Divanının oluşumuna ilişkin kararlar-ın ise içtüzük niteliğinde kararlar olduğu ve bu nedenle 95. maddenin (4). fıkrasının kapsamına girmediği iddia edilmiştir. Meclis İçtüzüğünün, Anayasanın 147.maddesi altında, iptal konusu yapılabileceği açıktır. Fakat konu karar bir içtüzük veya içtüzük- niteliğinde bir karar değildir. Konu karar ancak içtüzük veya içtüzük niteliğinde bir kararın uygulanmasına ilişkin olabilir. İçtüzük veya içtüzük niteliğinde bir kararın uygulanmasına ilişkin olması ise onu Meclis içi bir seçim sonucuna ilişkin bir ka-rar olma sıfatından mahrum etmez. Meclis içi bir seçim sonucuna ilişkin bir karar olduğuna göre de 95. maddenin (4). fıkrası kapsamında bir karardır ve bu nedenle bir iptal davası konusu yapılamaz.

Şimdi de Başkanlık Divanında siyasal parti gruplarına- düşen görev yeri sayısını saptayan 17 Temmuz 1985 tarihli kararı ele almamız gerekir. Anayasanın Geçici 8. maddesi Cumhuriyet Meclisinin kendi İçtüzüğü yapılıncaya kadar KTFD Meclisi İçtüzüğünün Anayasaya aykırı olmayan kurallarının uygulanmasını öngörür-. 17 Temmuz 1985'de yeni İçtüzük yapılmamıştı, KTFD Meclisi İçtüzüğü ise Başkanlık Divanının bir Başkan, bir Başkan Yardımcısı, iki İdare Amiri ve iki Kâtipten oluşmasını öngörmekte idi. O gün alınan bir karar ile bu altı görev yeri UBP'ye üç, CTP'ye iki- ve TKP'ye bir olarak ayrıldı. Daha sonra yapılan ve 11.12.1985 tarihinde yayınlanarak yürürlüğe giren Cumhuriyet Meclisi İçtüzüğü ise Başkanlık Divanının bir Başkan, bir Başkan Yardımcısı ve yeteri kadar divan kâtibi ve idare amirinden oluşmasını öngörme-ktedir. Bu Tüzük, ayrıca, Başkanlık için 4, Başkan Yardımcılığı için 3, İdare Amirliği için 2 ve divan kâtipliği için 1 puan belirledi ve siyasal parti grularına sayıları ile orantılı yer tahsis edilirken bu puanlamanın dikkate alınmasını hükme bağladı. -Görüleceği gibi yeni İçtüzük görev yerleri için puanlama yanında idare amiri ve divan kâtibi sayısı bakımından bir esneklik getirmiş ve bu şekilde Anayasanın 83. maddesinin (2). fıkrasının daha rahat uygulanabilmesine olanak sağlamıştır.

Bu davada ipta-li istenmekte olan KTFD İçtüzüğünde belirlenen görev yerlerinden her parti grubuna ne kadar düştüğünü saptayan 17 Temmuz 1985 tarihli karardır. Davacı bu kararın içtüzük niteliğinde bir karar olduğunu ve ayrılan yerlerin ağırlığı bakımından parti grupları-nın güçlerini kaale almadığını ve bu nedenle Anayasanın 83. maddesinin (2). fıkrasının ruhuna aykırı düştüğünü iddia etmiştir. Bu iddianın lehine söylenebilecek hususlar mevcuttur. Ancak yeni İçtüzük yapıldığı cihetle konu kararla tahsisi yapılan görev y-erlerinin sayısını belirleyen KTFD İçtüzüğü yürürlükten kalkmıştır. Bu bir tarafa Meclis Başkan Yardımcılığı seçimine, yukarıda belirttiğimiz gibi, müdahale edemeyeceğimiz cihetle konu kararın iptal edilmesi davacıya bir yarar sağlayamayacaktır. Bu durum-da söz konusu kararın geçerliği hakkında bizim verebileceğimiz herhangi bir karar akademik olmaktan öteye geçemez. Bir Anayasa Mahkemesi olarak ise herhangi bir Anayasaya aykırılık konusunda sadece akademik değeri haiz olacak bir karar vermemiz doğru ve u-ygun değildir. Nitekim T.C. Anayasa Mahkemesi de 14.9.1965 günlü ve 1963/127-1965/47 sayılı kararında (AMKD sayı 3, s.211-212'de) uygulama yeri bulunmayan bir yasa kuralı hakkında karar verilmesine yer olmaması gerektiğine karar verdi.

Yukarıda söylenen-ler ışığında davanın reddedilmesi gerektiği görüşündeyiz.

SONUÇ:
Sonuç olarak dava reddedilir.



(Şakir Sıdkı İlkay)(Salih S. Dayıoğlu)
BaşkanYargıç


(N. Ergin Salâhi)(Niyazi F. Korkut) (Aziz Altay)
Yargıç Yarg-ıçYargıç


9 Aralık 1986
1


11






Full & Egal Universal Law Academy