Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2012/827 Esas 2012/21234 Karar
Karar Dilini Çevir:
Yargıtay
Dairesi: 12. Hukuk Dairesi
Esas No: 2012/827
Karar No: 2012/21234
Karar Tarihi: 19.06.2012

12. Hukuk Dairesi         2012/827 E.  ,  2012/21234 K.
"İçtihat Metni"


MAHKEMESİ : Tekirdağ 1. İcra Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 03/11/2011
NUMARASI : 2011/166-2011/299
Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için  Tetkik Hakimi tarafından  düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :
Hukuk Genel Kurulu 'nun 07.04.2004 tarih ve 2004/12-210 E. 2004/208 K. sayılı kararında da açıklandığı üzere, taşınmazın borçlunun borcu nedeniyle haciz edilebilmesi için haciz tarihinde borçlunun adına kayıtlı olması zorunludur.
Somut olayda şikayete konu taşınmaz, haciz tarihi olan 29.03.2010 tarihinde borçlu Recep Deveci adına tapuya kayıtlı olup, şikayetçi tarafından takip borçlusu aleyhine Malkara Asliye Hukuk Mahkemesine 09.09.2009 tarihinde açtığı temliken tescil davası neticesinde  314.56 m2 lik kısmın haciz konulan parsel olan 4352 parsel sayılı arsa vasfındaki taşınmazın tapusundan iptali ile (ifrazı) en son parsel numarası ile şikayetçi  adına tesciline 20.04.2010 tarihinde karar verildiği, açıkça haczin kaldırılması yönünde hüküm tesis edilmediği  iş bu kararın 03.05.2010 tarihinde kesinleştiği, Malkara Tapu Sicil Müdürlüğünce ilamın infaz edildiği görülmüştür. Tescil kararı hacizden sonra verilip kesinleştiğinden ve kararda hacizden ari olarak şikayetçiye intikal edeceğine dair hüküm bulunmadığından, taşınmaz haciz şerhiyle birlikte şikayetçiye intikal etmiş bulunmaktadır. Bu aşamada, haczin kaldırılması, ancak, üçüncü kişinin genel mahkemede açacağı dava sonucunda çözümlenir.
Bu durumda mahkemece yukarıda açıklanan nedenlerle şikayetin reddine karar verilmesi  yerine, kabulü ile taşınmaz üzerine konulan hacizlerin kaldırılması yönünde hüküm tesis edilmesi isabetsizdir.
SONUÇ  : Alacaklının temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK. 366 ve HUMK.’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 19.06.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.


Full & Egal Universal Law Academy