Anayasa Mahkemesi Numara 13/1980 Dava No 8/1981 Karar Tarihi 27.02.1981
Karar Dilini Çevir:
Anayasa Mahkemesi Numara 13/1980 Dava No 8/1981 Karar Tarihi 27.02.1981
Numara: 13/1980
Dava No: 8/1981
Taraflar: İbrahim Beray Ahmet ile İntibak Komisyonu
Konu: 7/79 Kamu Görevlileri Yasasının 50, 51, 52, 53, 114 ve 115. Maddelerinin Anayasaya aykırılığı iddiası
Mahkeme: A/M
Karar Tarihi: 27.02.1981

-D.8/81 Anayasa Mahkemesi 13/80
Anayasa Mahkemesi Olarak Oturum Yapan
Yüksek Mahkeme Huzurunda.
Mahkeme Heyeti: Ülfet Emin, Başkan, Şakir Sıdkı İlkay,
Salih S. Dayıoğlu, N. Ergin Salâhi, Niyazi F. Korkut.
Anayasanın 114. maddesi gereğince.

(YİM- 153/79 sayılı başvuruda, İbrahim Beray Ahmet ile İntibak Komisyonu kanalı ile K.T.F.D.'ni temsilen K.T.F.D. Başsavcılığı, Lefkoşa) 5.6.1980 tarihinde sunulan konu.


Müstedi namına: H. Cahit Yılmazoğlu
Müstedaaleyh namına: Mehmet Ali Şefik.

-
---------------

K A R A R
KONU:
7/79 sayılı Kamu Görevlileri Yasasının 50, 51, 52, 53, 114, 115, Geçici Madde 2'ye ve Yasaya ilişkin Cetvel II'nin Tarım ve Orman Mühendisleri ve Hayvancılık Hizmetleri sınıfına mütedair kısmının Anayasanın 1, 4, 5 ve 7. -maddelerine aykırı olduğu ileri sürülmüştür.

I. OLAY:
Müstedi 28 Aralık 1979'da dosyaladığı başvuru ile;
1. Müstedaaleyhin 10.8.1979 gün ve 69 sayılı Resmi Gazetenin Ek.IV'ünde sayfa 308; sıra no.16'da 7/79 sayılı Kamu Görevlileri Yasası tahtında müsted-i ile ilgili olarak yayınlanan ve müstediyi Tarım Mühendisliği sınıfının 2. derecesine ve 12-13-14 birleşik baremden 13. baremin 2. basamağına oturtan yeni barem uygulaması hakkındaki kararının; ve




2. 1'de beyan edilen maaş uygulaması kararına 22 Ağus-tos 1979 tarihinde müstedinin yaptığı itiraza müstedaaleyhin 3.9.1979 tarihli yazısında verdiği yanıtının hükümsüz ve etkisiz ve herhangi bir sonuç doğuramıyacağına dair bir emir;

3. Müstedinin oturtulması gerekli en doğru sınıfın üst kademe yöneticisi s-ayılmayan diğer yöneticiler sınıfının 2. derecesi ve en uygun baremin de barem 17A olması gerektiği hususunda hüküm verilmesi, isteminde bulundu.

Müstedi kamu görevine Eylül 1974 tarihinde arızi olarak girdi 15.3.1976 tarihinde 2. sınıf tarım uzmanı, 15.-2.1977 tarihinde de 1. sınıf tarım uzmanı oldu. 1 Nisan 1977 tarihinde Bakanlık görevlendirme sureti ile vekâleten tarımsal donatım kurumu müdür muavinliği ve tarımsal donatım servisleri Mağusa merkez şubesi amiri mevkiine getirildi. 1.8.1979 tarihinden -itibaren bu göreve Amme Hizmeti Komisyonunca vekâleten atandı. Müstedi barem 23'ü çekmekte idi. Müstedi 7/79 sayılı Kamu Görevlileri Yasası geçtiğinde üst kademe yöneticisi tayin olma hakkına sahipti. Müstedaaleyh 17 Temmuz 1979 tarihinde aldığı ve 10.8-.1979 tarihli Resmi Gazete'nin Ek.IV'ünde s.308 sıra no.16'da yayınladığı kararı ile müstediyi Tarım mühendisliği sınıfının 2. derecesine ve 13. baremin 2. basamağına oturtmuştur. Müstedi müstedaaleyhin bu kararına 22.8.1979 tarihinde bir dilekçe ile itir-az etmiş ise de itirazı 3.9.1979 tarihinde reddedilmiştir. Müstedi hakkında uygulanan yeni sınıflandırmadan sonra Amme Hizmeti Komisyonu 20.12.1979 tarihli bir yazı ile Kamu Görevlileri Yasasının 83. maddesinde belirlenen şartlar uyarınca vekâleten görevl-endirmenin iptal edildiğini müstediye bildirdi.

Müstedaaleyh dosyaladığı itirazname ile müstedaaleyhin aldığı kararların yasalara ve Anayasaya uygun olduğunu ileri sürdü.


Başvurunun duruşması esnasında müstedi 7/79 sayılı Kamu Görevlileri Yasasının 50-, 51, 52, 53, 114, 115, Geçici 2. maddenin ve Yasaya ilişkin Cetvel II'nin Tarım ve Orman Mühendisleri ve Hayvancılık hizmetleri sınıfına mütedair kısmının Anayasanın 1, 4, 5 ve 7. maddelerine aykırı olduğunu ve ilgili Yasa maddelerinin başvuru konusunun k-arara bağlanmasında etkisi olduğunu ileri sürerek konunun karara bağlanması için Yüksek Mahkemeye, Anayasa Mahkemesi olarak, sunulmasını talep etti. Mahkeme de söz konusu yasa maddelerinin başvurunun karara bağlanmasında etkisi olabileceği kanaatına vardı-ğından konuyu karara bağlamak üzere Yüksek Mahkemeye, Anayasa Mahkemesi olarak, sundu.

II. İLGİLİ YASA METİNLERİ:
7/79 sayılı Kamu Görevlileri Yasasının ilgili maddeleri özetle şunlarla ilgilidir:

Madde 50.
Bu madde hizmet sınıfları ve sınıflar için-deki dereceleri ayarlamaktadır. Bu maddeye göre kamu hizmetleri 3 ana sınıfa ayrılmıştır.


Madde 51(1).
Bu madde yöneticilik hizmetleri sınıfının kimleri kapsadığını belirlemektedir.


Madde 51(2).
Bu madde üst kademe yöneticisi atanabilmek için aranan- koşulları belirlemektedir.


Madde 52.
Bu madde mesleki ve teknik hizmetleri sınıflarını belirlemektedir.


Madde 53.
Bu madde genel hizmet sınıflarını belirlemektedir.



Madde 114.
Bu madde hizmet sınıflarını ve sınıflar içindeki derecelerin maaş ba-remlerini saptamaktadır.


Madde 115.
Kamu Görevlilerinin birleşik baremlerde baremden bareme geçişte hangi yöntemlerin uygulanacağını saptamaktadır.


Geçici Madde 2.
Bu madde kamu görevlilerinin intibaklarının nasıl yapılacağını açıklamaktadır.


Yasay-a ilişkin Cetvel II.
Tarım ve Orman mühendisleri ve hayvancılık hizmetleri sınıfı için 11-16 baremleri öngörülmüştür.


III. İLGİLİ ANAYASA METİNLERİ:

İlgili Anayasa metinleri aynen şöyledir:

Madde 1.
Kıbrıs Türk Federe Devleti, demokrasi, sosyal adale-t ve hukukun üstünlüğü ilkelerine dayanan lâik bir cumhuriyettir.


Madde 4.
Yasalar, Anayasaya aykırı olamaz.
Anayasa kuralları, yasama, yürütme ve yargı organlarını, devlet yönetimi makamlarını ve kişileri bağlayan temel hukuk kurallarıdır.


Madde 5.
H-er Türk yurttaşı, kişiliğine bağlı, dokunulmaz, devredilmez, vazgeçilmez temel hak ve özgürlüklere sahiptir.
Devlet, kişinin temel hak ve özgürlüklerini, kişi huzuru, sosyal adalet ve hukuk devleti ilkeleriyle bağdaşamayacak surette sınırlayan siyasal, eko-nomik ve sosyal bütün engelleri kaldırır; insanın maddi ve manevî varlığının gelişmesi için gerekli koşulları hazırlar.





Madde 7.
Her Türk yurttaşı, hiçbir ayırım gözetilmeksizin, yasa önünde eşittir. Hiçbir kişi, aile, zümre veya sınıfa ayrı-calık tanınamaz.


Madde 131.
Anayasanın yürürlüğe girdiği tarihten önce kamu görevlisi bulunan herhangi bir kişi, bu tarihten sonra, kendisine bu tarihe kadar uygulanan aynı hizmet koşullarına bağlı olmak hakkına sahiptir. Bu hizmet koşulları, Anayasanı-n yürürlüğe girdiği tarihte veya ondan sonra, Kıbrıs Türk Federe Devletinin kamu görevlisi bulunduğu sürece, herhangi bir kişi aleyhine değiştirilemez.Bu maddede belirtilen kamu görevlileri yeni bir atama işlemine gerek olmaksızın görevlerine deva-m ederler.
Bu madde bakımından, kamu görevlisi, Anayasanın yürürlüğe girdiği tarihten önce, Kıbrıs Türk Federe Devletinin kamu hizmetinde herhangi bir hizmeti gören kişiyi kapsar.Yüksek Mahkeme Başkan ve üyeleri ile tüm yargıçlar; Başsavcı ve sav-cılar, Başmurakıp ve güvenlik kuvvetlerindeki görevliler de kamu görevlisi tanımının kapsamına girer ve tüm hakları saklıdır.
Bu madde bakımından, hizmet koşulları, 16 Ağustos 1960 tarihli Anayasaya: bu Anayasaya uygun olarak 21 Aralık 1963 tarihine kadar -kabul edilmiş mevzuata; 28 Aralık 1967 tarihli Kıbrıs Türk Yönetimi Temel Kuralları ve tâdillerine, bunlara uygun olarak kabul edilmiş mevzuat ve ilkelere: Otonom Kıbrıs Türk Yönetimi Yürütme Kurulu ve Meclisinin 13 ve 18 Şubat 1975 tarihlerinde birleşik o-larak yaptıkları toplantıda alınan kararlara; bunlara uygun olarak kabul edilmiş mevzuata göre saptanmış ücret, izin, azil, görevden uzaklaştırma, emeklilik maaşı, ikramiyeleri ve benzeri hakları kapsar."


IV. İDDİANIN GEREKÇESİ:
(a)Müstedinin iddiasını-n gerekçesi özetle şöyledir:
Kamu Görevlileri Yasası Kamu görevlilerini sınıflandırmıştır. Bu sınıflandırma kamu görevlilerinin kazanılmış haklarını saklı tutmamaktadır. Kamu Görevlileri Yasası yürürlüğe girmezden önce müstedi üst kademe yöneticisi olma- hakkını kazandığı halde Kamu Görevlileri Yasası yürürlüğe girdikten sonra bu haktan mahrum edilmiştir. Nitekim Amme Hizmeti Komisyonunun 20.12.1979 tarihli yazısı ile müstedinin kazanılmış hakkı elinden alınmıştır. İntibak Komisyonunun yaptığı uygulama -ile Kamu Görevlileri Yasası yürürlüğe girmezden önce aynı baremde yani barem 23'de olanlar ayrı ayrı baremlere oturtulmuşlardır. Örneğin bazıları yeni baremlerde 16 bareme, bazıları 15-16 birleşik baremine, bazıları ise 13-14-15 birleşik baremine oturtulm-uştur. Bu da eşitlik ilkesini zedelemektedir ve dolayısıyle ilgili maddeler Anayasaya aykırıdır.

(b)Müstedaaleyh iddiasının gerekçesi özetle şöyledir:
İlgili yasa maddeleri Anayasanın herhangi bir kuralına aykırı değildir. İlgili yasa maddeleri bir s-ınıflandırma getirmiştir ve kamu görevlilerine yaptıkları hizmet ışığında barem saptanmıştır. İlgili maddeler Anayasaya aykırı değildir.

V. İNCELEME:
Müstedi ile müstedaaleyhin ileri sürdüğü iddia ve görüşler ilgili Anayasa ve Yasa metinleri incelenerek- gereği görüşülüp düşünüldü.

Kamu Görevlileri Yasası, Devlet kamu hizmetlerini, bu hizmetlerin gerektirdiği niteliklere ve mesleklere göre sınıflara ayırmıştır. Yasa kamu görevlilerinin yaptıkları hizmet için gerekli bilgilere ve yetişme koşullarına uyg-un biçimde hizmet sınıfları içinde en yüksek derecelere kadar ilerlemek olanağı elde etmeleri için, nelerin dikkate alınacağını, devlet kamu hizmetlerine girme, sınıflar içinde ilerleme ve yükselmenin nasıl yapılacağını saptamaktadır.

Anayasaya aykırı ol-duğu iddia edilen Kamu Görevlileri Yasasının 50. maddesi hizmet sınıflarını ve sınıflar içindeki dereceleri ayarlamaktadır. Bu maddeye göre kamu hizmetleri 3 ana sınıfa ayrılmıştır. Bunlardan birincisi yöneticilik hizmetleri sınıfı, ikincisi mesleki ve t-eknik hizmetleri sınıfı, üçüncüsü ise genel hizmetler sınıfıdır. Yasanın 50. maddesinin hükümlerinin Anayasanın 1, 4, 5 ve 7. maddeleri veya başka herhangi bir maddesine herhangi bir aykırılık yoktur.

Yasanın 51. maddesinin (1). fıkrası yöneticilik hizm-etleri sınıfının kimleri kapsadığını belirlemektedir. 2. fıkrası ile üst kademe yöneticisi atanabilmek için aranan koşulları belirlemektedir. Bu fıkranın (b) bendine göre bir kamu görevlisinin Üst Kademe Yöneticileri Yasasında belirlenen mevkilerden birin-e atanabilmesi için atama öncesi işgal etmekte olduğu kadronun bareminin, barem 15'in altında olmaması gerekir. Yasanın 51. maddesinin (1). fıkrasının hükümlerinin Anayasanın 1, 4, 5 ve 7. maddelerine veya başka herhangi bir maddesine herhangi bir aykırıl-ığı görülmemektedir. Müstedi, yasanın 51. maddesinin (b) fıkrasının bazı kamu görevlilerinin kazanılmış hakkını ortadan kaldırdığını ileri sürdü. Örnek olarak da daha önce barem 20 çeken kamu görevlilerinin üst kademe yöneticisi olarak atanabileceğinin ö-ngörüldüğü halde şimdi Yasanın söz konusu fıkrası ile herhangi bir kamu görevlisinin üst kademe yöneticisi olarak atanabilmesi için atama öncesi işgal ettiği kadro bareminin barem 15'in altında olmaması gerekir. Halbuki barem 23 çeken bazı kamu görevliler-inin birleşik barem 13-14-15'e intibak ettirildikleri nedeni ile üst kademe yöneticisi olamayacakları ileri sürüldü. Nitekim Kamu Görevlileri Yasası yürürlüğe girmezden önce üst kademe yöneticisi görevini vekâleten yapmakta olan müstedinin bu görevine Kam-u Görevlileri Yasası geçtikten sonra müstedinin intibak ettirildiği kadro baremi barem 15'in altında (birleşik barem 13-14-15) olduğu nedeni ile son verilmiştir. Müstedi bu durumda söz konusu Yasa maddesinin kamu görevlilerinin veya müstedi durumunda olan-ların kazanılmış hakkını ortadan kaldırdığını iddia etti. Kamu Görevlileri Yasası daha önce belirtildiği gibi kamu görevine atanacak olan kişilerin niteliklerini belirttiği gibi kamu görevine giren kişilerin de terfi koşullarını saptamaktadır. Yönetim huk-uku ilkelerine göre kamu görevlilerinin tabi oldukları hizmet koşulları yönetim tarafından daima değiştirilebilir ve böyle bir değişiklik yapıldığı takdirde görev yapan kamu görevlilerinin hal ve istikbaldeki durumları yeni statüden doğan hukuki kurallara -tabi kılınır. Bu hususta Sıddık Sami Onar'ın İdare Hukukunun Umumi Esasları kitabında 3. baskı, 1. cilt, sayfa 558-559'da şunlar yer almaktadır:
"Memur statüsünde değişiklikler. Bu statüdeki değişikliklerin memurların hukuki durumları üzerindeki tesirle-ri idare hukuku bakımından da bir takım meseleler ortaya koyar: statüdeki değişiklikler memurun o günden sonraki durumları üzerine tesir eder. Meselâ memurun maaş; ikramiye ve saire gibi malî hakları yeni statü hükümlerine tabi olur. Eğer statü maaş mi-ktarını, mali haklar nisbetini, ikramiyeyi azaltmış bulunuyorsa memur, aleyhine olan bu değişikliklerin tesirine maruzdur. Memurların durumunun akdi bir durum olmayıp objektif hukuk kaidelerine, statüye dayanan umumî bir hukukî durum olmasının tabiî bir n-eticesi statüdeki değişikliklerin memurun hal ve istikbaldeki durumuna da tesir etmesi, onun yeni statüden doğan yeni hukukî durumlara tâbi kılmasıdır.

Ancak, bu değişiklik, esas itibarıyle, geçmişte tamam olmuş ve iktisap edilmiş haklara tesir etmez. B-inaenaleyh memurun eski esas üzerinden aldığı veya almayı istihkak kesbettiği maaşlar, alınan veya istihkak kesbedilen ikramiyeler eski statü hükümlerine tâbidir: bu statünün yürürlükte olduğu zamanlar buna müsteniden fazla verilmiş maaşların fazlası geri- alınamıyacağı gibi eski statü zamanında işliyerek istihkak kasbedilmiş ve tedahülde kalarak henüz ödenmemiş olan maaş ve ikramiye de, yeni statüye göre değil hukukî mevcudiyetlerini iktisap ettikleri gün yürürlükte bulunan statüye göre ödenmek icap eder."-


Herhangi bir kamu görevlisinin herhangi bir görevi vekâleten yapması o göreve atanması için veya vekâleten görev ifa etmesine devam etmesi için yönetim hukuku ilkelerine göre herhangi bir hak kazandırmış olamaz. Böyle bir hak ancak kesin bir atama yap-ılması ile kazanılabilir. Böyle bir hak kazanılmış olduğu hallerde yasa değişikliği böyle bir hakkı geri alamaz. Bu durumda 51. maddenin (2). fıkrasının hükümlerinin kazanılmış hak ilkesini zedelediği söylenemez. Bu nedenle bu fıkra hükümleri de Anayasa-nın 1, 4, 5 ve 7. maddelerine veya başka herhangi bir maddesine aykırı değildir. Kaldı ki 51. maddenin (2). fıkrasının öngördüğü atanmadan önce atanacak kişinin işgal etmekte olduğu kadronun bareminin barem 15'in altında olmaması koşulunu, kadro baremi bi-rleşik 13-14-15 olan bir kamu görevlisinin ilk nazarda yerine getirmediği söylenemez.

Yasanın 52. maddesi mesleki ve teknik hizmet sınıflarını teker teker saymakta, Yasanın 53. maddesi ise genel hizmet sınıflarını teker teker saymaktadır. Bu maddelerin -Anayasanın 1, 5, 7 veya herhangi bir maddesine herhangi bir aykırılığı yoktur.

Yasanın 114. maddesi hizmet sınıflarının ve sınıflar içindeki derecelerin maaş baremlerini saptamaktadır. Bu maddenin de Anayasaya herhangi bir aykırılığı yoktur.

Yasanın 1-15. maddesi öngörülen birleşik baremlerde kamu görevlilerinin baremden bareme geçişte hangi yöntemlerin uygulanacağını öngörmektedir. Bu maddenin de Anayasaya herhangi bir aykırılığı yoktur.

Yasanın geçici 2. maddesi kamu görevlilerinin intibaklarının n-asıl yapılacağını açıklamaktadır. Bu maddenin de Anayasanın 1, 4, 5 ve 7. maddelerine veya herhangi bir maddesine aykırılığı yoktur.

Yasaya ilişkin Cetvel II'nin Tarım ve Orman Mühendisleri ve Hayvancılık Hizmetleri sınıfı için 11-16 baremler öngörülmüş-tür. Kadro üç dereceye ayrılmıştır. 1. derece için barem 16, 2. derece için birleşik barem 13-14-15 ve 3. derece için birleşik barem 11-12-13 gösterilmiştir. Bu baremlerde Anayasaya herhangi bir aykırılık görülmemektedir.



SONUÇ:
7/79 sayılı Kamu Gör-evlileri Yasasının 50, 51, 52, 53, 114, 115, Geçici madde 2 ve Yasaya ilişkin Cetvel II'nin Tarım ve Orman Mühendisleri ve Hayvancılık Hizmetleri sınıfına mütedair kısmının Anayasaya aykırı olmadığına oybirliği ile ve Başkan Ülfet Emin ile Yargıç Salih S. -Dayıoğlu'nun ek gerekçeleri ile karar verilir.



(Ülfet Emin)(Şakir Sıdkı İlkay)
Başkan Yargıç



(Salih S. Dayıoğlu) (N. Ergin Salâhi) (Niyazi F. Korkut)
YargıçYargıç Yargıç


27 Şubat 1981.



EK GEREKÇE

Kamu hizm-etinde olanların özlük hakları kural işlemlerle düzenlenmektedir ve bu gibi kural işlemler kamu hizmetinin gereksinmelerine uyularak kondukları yöntemlere uyulmak koşulu ile her an değiştirilebilirler veya kaldırılabilirler. Bu hususta T.C. Anayasa Mahkem-esi Esas Sayı 1976/51, Karar Sayısı 1977/16 kararda A.M.K.D. Sayı 15, s.216, s.228'de şunları söyledi:
"Anayasal hukuk düzenimizin diğer alanlarında olduğu gibi, Kamu İdaresi ve bu İdare ile kamu hizmeti görenler arasındaki ilişkiler, özellikle hizmete al-ınma, hizmet görme, yükselme ve hizmetten ayrılma gibi konular ve öteki özlük hakları objektif hukukî tasarruflarla, başka bir deyimle 'kural tasarruflarla' düzenlenir. Bu tasarrufların ana çizgileri Anayasa'da ve özellikle Anayasa'nın 112-119. maddelerin-de gösterilmiştir. Bu ana çizgiler içinde yasalarla, tüzük ve yönetmeliklerle konulan bu kuralların ana karakteri genel, nesnel ve sürekli oluşudur. Bu kurallar, yürürlükleri süresince, durumları bunlara uygun düşen bütün kişilere uygulanır. İdare ile m-emur, ordu ile subay ve astsubay arasındaki bağlantı, özel hukukta olduğu gibi karşılıklı anlaşmalardan doğan sözleşmelerle değil, kamu hizmetinin gereklerine göre önceden düzenlenmiş bu statüler kural tasarruflarla sağlanır. Diğer hukuk alanlarında olduğ-u gibi kamu hukuku alanında da Anayasa, yasa, tüzük, yönetmelik gibi düzenleyici tasarruflarla konmuş kurallar kamu hizmetinin gerekleri, gereksinmeleri gibi nedenlerle ve kondukları yöntemlere uyulmak, Anayasa'ya ve yasalara uygun düşmek kaydıyle her zama-n değiştirilebilirler veya kaldırılabilirler. Tersine bir kural getirilmedikçe, bu değiştirme ve kaldırışlarla doğan yeni duruma uyulmak, o statü içindeki herkes, her kamu hizmetlisi için zorunludur."


Herhangi bir hakkın kazanılmış hak olup olmaması hu-susunda ise esas kararda iktibas edilen Profesör Sıddık Sami Onar'ın eserinde aynı sayfada şunlar da yer almaktadır:
"Jeze'den aldığımız ve memleketimizin tatbikatına göre izaha çalıştığımız bu misallere bizdeki mevzuattan ve tatbikattan da bir kaç misal -ilâve edebiliriz: memur statüsünü alâkalandıran yeni hükümlerin mevcut memurlara tatbik edileceği umumiyetle kabul edilmektedir. Bu kabilden olarak, maaşı, ikramiyeyi, emekliliği, disiplin cezalarını, terfi müddet ve şartlarını alâkalandıran bütün hüküml-er mevcut memurlara da kayıtsız ve şartsız olarak tatbik olunmuştur. Evvelce avukatlık mesleği bugünkü kayıt ve şartlara tâbi değil iken sonradan neşrolunan kanunlar mevcut avukatlara da tatbik olunmuş ve bu arada staj mecburiyeti koyan hüküm, böyle bir h-üküm yok iken baroya kaydedilen ve fiilen avukatlığa başlamış olanlara da tatbik edilerek bunlar barodan çıkarılmıştır. Aynı suretle evvelce Medrese-tül Kuzattan mezun olanlar hâkim ve avukat olabilirken avukatlık yalnız hukuk mezunlarına hasredilmiş ve b-u hükümden evvel Medrese-tül Kuzattan mezun olmuş olanlar avukat olmak imkânından mahrum kalmışlardır. Belediye kanunları, imar kanunu gibi kanunlar da yürürlüğe girdiği tarihten sonraki hukuki ve fiilî tasarruflara tatbik olunmuştur."
. . . . . . . . . .- . . . . . . . . . . . . . . . . . . .

"Hukukî bakımdan umumî hukukî durumlar mücerret ve gayri şahsî vasıfları itibariyle haksahiplerini ferden alâkadar etmezler, bunların dayandığı objektif hukuk kaidelerinin, statünün değişmesiyle beraber mücerret ve -gayri şahsî, umumî hukukî durumlar da ortadan kalkmıştır; bir kanun vazıının, bir neslin, bir siyasî zümrenin idaresi istikbaldeki kanun vazılarını ve nesilleri bağlıyamaz. Birinci kanun vazıının iradesinin kuvvet ve kıymetiyle ikincisinin iradesi arasın-da hiç bir fark yoktur. Binaenaleyh hale ve istikbale, yürürlükte olan, hukukî kıymeti ve kuvveti haiz bulunan tek statünün yani yeni statünün tatbik edilmesi tabiîdir.

Yeni statü ortaya çıktıktan sonra eski statünün hal ve istikbalde tatbikına imkân ol-madığı gibi yeni statünün kendisinden evvel tahaddüs etmiş ve tamam olmuş hâdiselere tatbikine imkân yoktur. Bu hâdiseler o günün hukukî nizamı içinde vücut bulmuş ve tamamolmuş oldukları için hukuk âleminde yer almışlardır. İstikbaldeki bir statünün maz-iyi idare etmesine aklen ve hukuken imkân yoktur.

Bu sebeplerden dolayı umumî hukukî durumlarda müktesep hak ta bahis mevzuu olamaz. Ancak kanun vazıı eskiden başlayıp ta devam etmekte olan bazı durumların gene eski statü hükümleri dahilinde devam etmes-ini arzu ederse yeni statüye bunlar hakkında da hükümler koyabilir. Bu takdirde, söylediğimiz gibi, eski durumlar hükümden kalkmış statüye müsteniden değil yeni statünün bu istisnaî hükümlerine dayanmak suretiyle hukuki bir kıymet ve mahiyet almış olurlar-."




(Ülfet Emin) (Salih S. Dayıoğlu)
Başkan Yargıç


27 Şubat 1981.






-


12



-


Full & Egal Universal Law Academy