Adana Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi 2021/260 Esas 2023/412 Karar
Karar Dilini Çevir:

Dairesi: Adana Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi
Esas No: 2021/260
Karar No: 2023/412
Karar Tarihi: 06.04.2023

T.C. ADANA BAM 5. HUKUK DAİRESİ
T.C.
ADANA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
5. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2021/260
KARAR NO: 2023/412
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
BAŞKAN: ... (...)
ÜYE: ... (...)
ÜYE: ... (...)
KATİP: ... (...)
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: MERSİN 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 08/10/2019
NUMARASI: 2018/... Esas 2019/... Karar
DAVACI:
VEKİLİ: Av. ...
DAVALI: ... -...
VEKİLİ: Av. ...

DAVANIN KONUSU: İTİRAZIN İPTALİ
İSTİNAF YOLUNA
BAŞVURAN DAVACI:
VEKİLİ: Av. ...
TALEP KONUSU: Mahkeme Kararının Kaldırılması
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 06/04/2023
KARAR YAZIM TARİHİ:
Mersin 2. Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 08/10/2019 tarih ve 2018/... Esas 2019/... Karar sayılı kararı ile kurulan hüküm nedeniyle davacı vekilinin istinaf başvurusu ile ilgili yapılan esas incelemesinde;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA DİLEKÇESİNDE ÖZETLE :
Davacı şirket çalışanlarının yaptıkları kontrollerde davalıya ait ... adresinde bulunan ... numaralı abonenin harici hat ile ölçümü engelleyecek usulsüz kullanımı nedeni ile davalı adına 18/10/2015 tarihli ... numaralı Kaçak Kullanım Tutanağı düzenlediklerini, davalının, bu adreste bulunan ....'nin yetkilisi olduğunu beyan ettiğini, tutanağın kendi adına düzenlenmesini talep ettiğini, tutanağı imzaladığını, davalının kaçak kullanım nedeniyle doğan borcunu ödemediğini, borcu ödememesi üzerine borcun tahsili amacıyla Mersin 2. İcra Müdürlüğünün 2016/... Esas sayılı takip dosyası icra takibi başlatıldığını, davalının ödeme emrini tebliğ aldığını, ancak davacıya karşı hiçbir borcu bulunmadığını, kaçak kullanımının olmadığını, kaçak kullanımın olduğu işyerini kendisinin işletmediğini belirterek icra takibine itiraz ettiğini, itiraz üzerine icra takibinin durdurulduğunu, davalının icra takibine itirazlarının haksız olduğunu ileri sürerek, takipten sonra işleyen ve işleyecek faiz icra giderleri, vekalet ücreti ve fazlaya ilişkin talep hakları saklı kalmak kaydı ile davanın kabulü ile itirazla duran tüm alacak yönünden itirazın iptaline, durdurulan takibin devamına, karşı tarafın haksız ve kötü niyetli olması ve takibin de durmuş olması nedeniyle % 20 icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yüklenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP DİLEKÇESİNDE ÖZETLE:
Davalının açılan bu davada hasım sıfatının bulunmadığını, kaçak su kullandığı iddia edilen işletmenin davalının oğluna ait bir şirket olduğunu, davalının kontrol yapıldığı anda orada bulunmasının nedeninin ziyaret olduğunu, görevlilerce tutulan tutanak imza altına alınırken davalının yetkili olduğuna dair hiçbir beyanı olmadığını, ikrar olmamak koşuluyla, tutanakta bahsi geçen borunun hakkında tutanak düzenlenen şirketin kullanmış olduğu bir boru olmadığını, bu boruyu beyediye görevlilerinin sulama ve ekipmanlarını yıkamak için kullandıkları bir boru olduğunu, ikrar olmamak koşuluyla eğer bir usulsüz kullanım var ise dahi kullanım süresi ve bedelinin hesaplanmasının hatalı ve hesaplanan miktarın fahiş olduğunu, kullanım süresinin ve miktarının net bir şekilde tespitinin yapılmadığını, dayanağı belli olmayan bir hesaplama yapıldığını, soruşturma dosyasında davalının taraf olmadığının tespit edildiğini, savcılık dosyasında kullanım bedelinin bilirkişi tarafından tespit edildiğini, şirket yetkilisince tespit edilen miktarın ödenerek zararın giderildiğini, davacı tarafın şikayeti hakkında savcılık makamınca kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verildiğini, zararın giderilmiş olması nedeniyle davanın konusuz kaldığını, davalının yasal hakkı olan itirazının maddi gerçeklere dayandığını, zarar beyanının davacı tarafın soyut beyanlarına ve hesaplamalarına dayandığını, bu nedenle davalının bu hakkını kullanmakta haklı olduğunu, davalının kötü niyetli olmadığını, inkar tazminatının şartlarının söz konusu olmadığını savunarak, öncelikle hasım yokluğu ve davanın konusuz kalması ve ayrıca diğer nedenlerle davanın reddine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARI :
"Davalının davalı sıfatı olmadığından davanın husumet yönünden reddine," karar verildiği anlaşılmıştır.
DAVACI VEKİLİ TARAFINDAN İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ :
Borçlunun itiraz nedenleri gerçeği yansıtmamakta olup iptali gerektiğini, davalı tarafın adresine giden tutanak şahitleri yaptıkları kontrollerde, söz konusu ‘... adresinde ... Nolu aboneden harici hat ile ölçümü engelleyecek usulsüz kullanımı nedeni ile davalı adına 18.10.2015 Tarihli, ... Nolu Kaçak Kullanım Tutanağı tanzim ettiklerini, davalı, işyerinin yetkilisi olduğunu beyan ettiğini, TC Kimlik Numarasını vererek tutanağın kendi adına düzenlenmesini talep ettiklerini ve imzaladıklarını, kaçak kullanım tutanağında kaçak kulanım yapılan yerin ... yazılmışsa da ... Nolu Kaçak Kullanım tutanağında fiili işleyen kısmına davalının adı ve TC Kimlik Numarası yazılmış ancak kaçak olan harici hattın bulunduğu tesisatta kayıtlı ... aboneliğin tutanak tarihinde müvekkili kayıtlarında ... adına olması nedeni ile tutanağa konu su ve atık su bedellerinden fiili kullanıcı ile birlik sorumluluğu bulunduğu görüldüğünü, dosyada tanzim edilen bilirkişi raporlarında davalının kaçak kullanımının olduğu tespit edildiğini, gerek dosyada yer alan deliller ve dinlenen tanıklar gerekse bilirkişi raporunda davalının kaçak kullanımın olduğu tespit edilmiş olmasına rağmen davanın reddine karar verilmesinin hatalı olduğunu belirtip, eksik ve hatalı inceleme sonucu verilen kararın kaldırılarak talepleri doğrultusunda davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER : Yazılı beyanlar, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı.
DEĞERLENDİRME-GEREKÇE:
Dava, itirazın iptali istemine ilişkindir.
İstinaf incelemesi HMK 355. Madde gereğince istinaf dilekçesinde ileri sürülen sebeplerle ve resen de kamu düzenine aykırılık yönünden sınırlı olarak yapılmış olup,
Mersin 2. İcra Müdürlüğünün 2016/... Esas sayılı takip dosyasının incelenmesinde, alacaklısının ..., borçlusunun ... olduğu, 18/10/2015 tarihli ... seri numaralı kaçak kullanım tutanağından kaynaklı borç nedeniyle 17.940,36 TL asıl alacak ve ferileri ile birlikte 18.608,47 TL miktarlı ödeme emrinin 29/07/2016 tarihinde borçluya tebliğ edildiği, borçlunun şirketle fiili ve resmi bağlantısının olmadığı, abonenin ... olduğu, tutanak tarihinde şirket yetkilisi ve sahibi oğlunun şehir dışında olması sebebiyle tesadüfen imzasının alındığından borca, faize, ferilere ve takibe itiraz ettiği ve takibin durduğu,
Mersin Cumhuriyet Başsavcılığı'nın 2016/... soruşturma sayılı dosyasının incelenmesinde, müştekinin ..., şüphelilerin ... ve ... olduğu, karşılıksız yararlanma suçundan başlatılan soruşturmadan kurum zararının ödenmesi sebebiyle kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verildiği, soruşturma dosyasında davalının beyanında 10 yıldır emekli olduğu, kaçak iddiasına konu binanın aralık ayında yıkıldığı, bina yıkılırken ... görevlilerince suyun kesildiği ve kendisinden imza istendiği, tesadüfen imzalandığını beyan ettiğini,
Mersin Ticaret Sicil Müdürlüğü'nün 22/06/2018 tarihli müzekkere cevabında, ... 'nin yönetim kurulu üyesi ve yetkilisinin ... olduğunun beyan edildiği,
İcra takibine konu 18/10/2015 tarih ve ... seri nolu kaçak kullanım tutanağının incelenmesinde, abone adının ..., abone türünün ticari, sayaca girmeden kaçak su kullanıldığı, harici hattan su kullanıldığı, tek musluk temizlikte kullanımın tespit edildiği, fiili işleyen sıfatıyla ...'ın imzasının bulunduğu,
Yargıtay 3. Hukuk Dairesinin 28/06/2018 tarihli 2018/4147 E. 2018/7329 K. sayılı ilamında ve benzer içtihatlarında açıklandığı üzere, kural olarak abonelik sözleşmelerinde kullanılan tüketiminden abone ile birlikte fiili kullanıcı da sorumludur. Abonelik sözleşmesi bulunmayan yerlerde kullanılan kaçak tüketim bedelinden ise ancak kaçak kullanım yapan gerçek ve tüzel kişiler sorumludur.
Tüm dosya kapsamı yukarıdaki açıklamalar çerçevesinde değerlendirildiğinde, su abonesinin davalının oğlunun yetkilisi olduğu şirket olup, davalı tarafça su tüketiminin fiili olarak yapıldığının ispatlanamadığı, nitekim davalının iddialarıyla ticaret sicil kaydı, Mersin Cumhuriyet Başsavcılığı'nın soruşturma dosyasının örtüştüğü görülmekle, mahkemece verilen husumetten red kararının yerinde olduğu anlaşılmıştır.
Açıklanan nedenlerle; İlk Derece Mahkemesince verilen kararda usul ve yasaya aykırılık bulunmamakla davacı vekilinin istinaf başvurusunun Hukuk Muhakemeleri Kanunu 353/1-b(1) maddesi gereğince esastan reddine dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur. HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda belirtildiği üzere;
1-Davacının İstinaf başvurusunun Hukuk Muhakemeleri Kanunu 353/1-b(1) maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken istinaf karar harcı olan 179,90.-TL. İstinaf karar ve ilam harcından peşin alınan 54,40.-TL. Harcın mahsubu ile bakiye 125,50.-TL harcın istinaf talebinde bulunan davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-İstinaf ile ilgili yapılan masrafların istinaf talebinde bulunan üzerinde bırakılmasına,
4-Kararın tebliği, harç ve diğer işlemlerin Hukuk Muhakemeleri Kanunu 359/3 maddesi gereğince İlk Derece Mahkemesi tarafından yerine getirilmesine,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda, HMK'nın 362/1-a maddesi gereğince KESİN olarak oybirliği ile karar verildi.06/04/2023

...
Başkan
...
e-imzalı
...
Üye
...
e-imzalı
...
Üye
...
e-imzalı
...
Katip
...
e-imzalı







Full & Egal Universal Law Academy